Arama

Dimitri İvanovich Mendeleev

Güncelleme: 5 Aralık 2015 Gösterim: 28.331 Cevap: 4
KisukE UraharA - avatarı
KisukE UraharA
VIP !..............!
2 Ekim 2006       Mesaj #1
KisukE UraharA - avatarı
VIP !..............!
Dimitri Mendeleyev
200px D094D0BCD0B8D182D180D0B8D0B9 D098D0B2D0B0D0BDD0BED0B2D0B8D187 D09CD0B5D0BDD0B4D0B5D0BBD0B5D0B5D0B2 5
Sponsorlu Bağlantılar

Dmitri İvanoviç Mendeleev, Rus bilimadamı, 8 Şubat 1834 Tobalska'da doğdu, 2 Şubat 1907 St. Petersburg'de öldü.

17 çocuktan en küçüğü olan Mendeleev, büyük babası Sibirya'nın ilk gazetesini çıkarıyordu; babası ise bir lise müdürüydü. Mendeleev, ilköğretimini sürgünde yaptı; babası ölünce annesi ona daha iyi öğrenim koşulları sağlamak amacıyla batıya göçtü.

Mendeleev, St. Petersburg (Leningrad) Üniversitesi'nde kendini tanıttı ve doktorasını ilginç bir konu olan "alkol ve suyun birleşmesi" tezi üzerinde yaptı. Fransa ve Almanya'daki incelemeleri, ona, 1858 Karlsruhe Kimya Konferansına katılma olanağını sağladı. Bu konferansta Avogadro Hipotezi üzerinde ateşli tartışmalar yapılmıştı. Daha sonra, ilk petrol kuyusunu görmek için Pennsylvania'daki petrol bölgelerini gezdi. Rusya'ya döndükten sonra yeni bir ticari damıtma yöntemi geliştirdi.

Daha 32 yaşında iken St. Petersburg Üniversitesi'nde kimya profesörü oldu. Düzenlilikleri araştırmak için, elementleri özeliklerine göre sıraladı. Böylece kimyacıların sessiz bilgisayarı olan periyodik cetveli elde etti. Bu cetvelden yola çıkarak o zaman henüz bilinmeyen bazı elementlerin bulunacağını ve onların bazı özeliklerini öngördü.

Varlığını bildirdiği elementlerden bazıları birkaç yıl sonra bulununca periyodik tablonun önemi anlaşıldı ve Mendeleev, büyük bir bilgin olarak tanındı.

Periyodik tablo, Mendeleev'in mükemmel yorumculuğu ve üretici zekasının çarpıcı bir ürünüdür. Mendeleev'in 25 büyük kitaptan oluşan diğer çalışmaları da oldukça ilginçtir. O'nun izomorfizm hakkındaki bilgileri organize etmesi, jeokimyanın gelişmesini sağlamıştır. Ayrıca, kritik kaynama noktasını bulup, çözeltilerin hidrat teorisini geliştirmesi onun büyük bir fizikokimyacı olarak anılmasına sebep olmuştur. Mendeleev, 70 kadar akademi ve ilim topluluğunun üyesi idi. Kendi deyimiyle onun birinci hizmeti ilmi araştırmaları, ikincisi ise öğretmenlikti.

Bu yorulmaz deneyci ve öğretmen, toplumsal konularla da ilgiliydi. Hükümetin işlerine karışmaması için, verilen emri dinlemektense profesörlükten istifa etmeyi uygun buldu. Liberal düşünceleri destekliyor, saçlarını kestirmeyi reddediyor ve Çar'ın isteklerine karşı koyuyordu. Buna karşın "Ağırlıklar ve Ölçüler Bürosu" müdürlüğüne atandı. Mendeleev, ilk periyodik cetveli bastırdığı zaman henüz 63 element biliniyordu. Ölümünden bir yıl sonra bilinen element sayısı 86 ya çıkmıştı. Bu hızlı artış, kimyanın en önemli genellemesi olan periyodik cetvel yoluyla sağlanmıştır.

1955 yılında Glenn Seaborg başkanlığındaki Amerikalı fizikçiler tarafından sentezlenen 101 atom numaralı elemente, Dimitri Mendeleev onuruna "mendelevyum" adı verilmiştir.

On yedi kardeşin en küçüğü olan Mendeleev,Sibirya'nın Tobolska şehrinde doğmuştur (1834). Babası bir lise müdürü, büyük babası ise Sibirya'nın ilk gazetesinin yayımcısı idi. Dimitri ilk tahsilini sürgünde iken yaptı. Babasının ölümünden sonra annesi onun daha iyi bir eğitim alması için St. Petersburg'a göç etti.
Dimitri, St. Petesburg Üniversitesinde kendini tanıttı. Tezini "alkol ve suyun birleşmesi" konusu üzerine yaptı (1856). Fransa ve Almanya'da, Bunsen ve bir çok Avrupalı bilim adamıyla buluşup, çalışan Mendeleev, 1858 yılında Almanya'daki Karlsruhe (Kalzrue) konferansına katıldı. Bu konferansta "Avogadro hipotezi" üzerine şiddetli tartışmalar olmuştu. Daha sonra ilk petrol kuyularını görmek üzere Pensilvanya'daki petrol sahalarını gezdi. Rusya'ya dönüşünden sonra yeni bir ticari damıtma usulü geliştirdi. 32 yaşında St. Petersburg Üniversitesinin inorganik kimya kürsüsünde profesör oldu.
Elementlerin fiziksel ve kimyasal özelliklerindeki düzenlilikten yola çıkarak elde ettiği periyodik tablo, onun en büyük çalışması idi. Bu düzenleme esnasında,o güne kadar bulunamamış bazı elementlerin varlığını ve özelliklerini tahmin etti (1869). Bir kaç yıl içinde varlığını haber verdiği elementlerin keşfedilmesi Mendeleev'i kısa sürede dünya çapında ünlü bir kimyacı hâline getirdi.
Periyodik tablo, Mendeleev'in mükemmel yorumculuğu ve üretici zekasının çarpıcı bir ürünüdür. Mendeleev'in 25 büyük kitaptan oluşan diğer çalışmaları da oldukça ilginçtir. O'nun İzomorfizm hakkındaki bilgileri organize etmesi, jeokimyanın gelişmesini sağlamıştır. Ayrıca, kritik kaynama noktasını bulup, çözeltilerin hidrat teorisini geliştirmesi onun büyük bir fizikokimyacı olarak anılmasına sebep olmuştur. Mendeleev, 70 kadar akademi ve ilim topluluğunun üyesi idi. Kendi deyimiyle onun birinci hizmeti ilmi araştırmaları, ikincisi ise öğretmenlikti. St. Petersburg'un bir çok okulunda öğretmenlik yapmıştır. 1907 yılında zatürreden ölmüştür. Mendeleev, periyodik tabloyu ilk defa bastırdığı zaman bilinen 63 element vardı. Ölümünden bir yıl sonra ise bilinen elementlerin sayısı 86'ya yükselmişti. Bu kadar hızlı artış, kimyanın en önemli genelleştirmesi olan elementlerin periyodik tablosu sayesinde sağlanmıştı. Mendeleev hiç bir yeni element keşfedememiş olmasına rağmen, bilim dünyasına yaptığı hizmetten dolayı, 1955 yılında G.T.Seaborg başkanlığındaki Amerikalı fizikçiler tarafından sentezlenen 101 atom numaralı elemente, Dimitri Mendeleev onuruna "mendelevyum" adı verilmiştir.


Kaynak: Vikipedi

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Son düzenleyen KisukE UraharA; 13 Ocak 2008 12:06
Biyografi Konusu: Dimitri İvanovich Mendeleev nereli hayatı kimdir.
Gerçekçi ol imkansızı iste...
evo - avatarı
evo
VIP kirlenmek güseldir : )
3 Kasım 2006       Mesaj #2
evo - avatarı
VIP kirlenmek güseldir : )
D094D0BCD0B8D182D180D0B8D0B9 D098D0B2D0B0D0BDD0BED0B2D0B8D187 D09CD0B5D0BDD0B4D0B5D0BBD0B5D0B5D0B2 5

Sponsorlu Bağlantılar
Dimitri İvanoviç Mendeleev

sedat sencan - avatarı
sedat sencan
VIP VIP Üye
13 Ocak 2008       Mesaj #3
sedat sencan - avatarı
VIP VIP Üye
Mendeleyev’in Kuzey Amerika’da solitarie ,başka yerlerde patience adıyla tanınan tek kişilik bir kağıt oyunundan esinlendiği söylenir. Bu oyunda kartlar suitlerine göre, yani maça, kupa, karo ve sinek sırasına göre yatay doğrultuda,rakamlarına göre ise dikey doğrultuda sıralanır.
Mendeleyev, benzer bir anlayışla, elementleri periyotlar denilen yatay diziler halinde ve gruplar denilen dikey sütunlar halinde sıraladı. Meydana gelmiş olan tablo, boyuna okunduğu zaman bir ilişki grubunu, enine okunduğu zaman başka bir ilişki grubunu gösteriyordu. Buna göre, dikey sütunlar benzer özelliklere sahip kimyasalları bir araya getirir. Metallere ait kimyasal benzerlikleri nedeniyle bakır gümüşün, gümüş de altının üzerinde yer alır. Aynı zamanda helyum, neon ve argon gazlar sütununa yerleşir. Yatay diziler de kimyasal elementleri atom çekirdeklerindeki proton sayısına,yani atom numarası olarak bilinen değere göre küçükten büyüğe doğru sıralar.
Hidrojende bir proton bulunur. Bu nedenle atom numarası 1’dir ve tablonun ilk elementidir. Uranyumun 92 tane protonu vardır .Bu nedenle tablonun sonlarında yer alır, atom numarası 92’dir.
Periyotlar yasasına göre elementler artan atom ağırlıklarına göre sıralandığında, ortaya çıkan tabloda elementlerin özellikleri de periyodik olarak sıralanır.
Bu tablo, o güne değin tek başına incelenmiş kimyasal bağıntıların bir çoğunun birlikte gözlemlenmesini olanaklı hale getirmişti.
Mendeleyev, tablosunda boşluklar bıraktı ve bu yerlerin henüz bulunmamış elementlerle doldurulacağını öngördü.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
GüNeSss - avatarı
GüNeSss
Ziyaretçi
17 Mayıs 2012       Mesaj #4
GüNeSss - avatarı
Ziyaretçi
Dimitri İvanoviç Mendeleev (Dimitri İvanoviç Mendeleev Hakkında)

Genelde periyodik tablonun babası olarak Alman bilim adamı Julius Lothar Meyer ve Rus bilim adamı Dimitri Mendeleyev kabul edilir.

Her ikisi de birbirinden habersiz olarak dikkate değer benzer sonuçlar ürettiler. Mendeleyev atomların artan atom ağırlıklarına göre sıralandıklarında belli özelliklerin tekrarlandığını görmüştür.

Daha sonra elementleri tekrarlanan özelliklerine göre alt alta sıralayarak ilk iki periyodu yedişer, sonraki üç periyodu ise onyedişer element içeren bir periyodik sistem hazırlamıştır. Mendeleyev'in hazırladığı periyodik sistemde bazı yerleri henüz keşfedilmemiş elementlerin olduğunu düşünerek boş bırakmıştır. Daha sonra bulunan skandiyum, galyum, germanyum elementleri tablodaki boşluklara yerleşmişlerdir.

1895 yılında Lord Rayleigh, kimyasal olarak inert yeni bir gazı (argon) keşfettiğini bildirdi. Bu element periyodik tabloda bilinen hiçbir yere oturtulamadı. 1898 yılında William Ramsay bu elementin klor ile potasyum arasında bir yere konulabileceğini önerdi.

Helyum da aynı grubun bir üyesi olarak düşünüldü. Bu grup elementlerinin değerliklerinin sıfır olması nedeniyle sıfır grubu olarak adlandırıldı.Mendeleyev'in periyodik tablosu her ne kadar elementlerin periyodik özelliklerini gösterse de neden özelliklerin tekrarlandığı konusunda herhangi bir bilgi vermemektedir.

1911'de Ernest Rutherford atom çekirdekleri alfa parçacıklarının saçılması deneyiyle çekirdek yükünün belirlenebileceğini gösterdi. Rutherford'un gösterdiği diğer bir şey bir çekirdeğin yükünün atom ağırlığı ile orantılı olduğuydu. Yine 1911'de A. Van den Broek bir seri çalışmasıyla elementlerin atom ağırlıklarının atom üzerindeki yüke yaklaşık eşit olduğunu gösterdi.

Bu yük daha sonra atom numarası olarak tanımlandı ve periyodik tablodaki elementleri yerleştirmede kullanıldı. 1913 de Henry Moseley bir grup elementin X-ışınlar tayf çizgilerin dalga boylarını ölçerek, atom numarası ile elementlerin X-ışınları dalga boylarının ilişkili olduğunu gösterdi. Bu çalışma Mendeleyev, Mayer ve diğerlerinin yaptığı gibi atom ağırlıklarını temel seçmedeki yanlışlığı gösteriyordu.

Fakat neden periyodik özellikler gözleniyor sorusunun yanıtı ise Niels Bohr un elementlerdeki elektronik yapıyı incelemesiyle başlar denilebilir.

Periyodik tablodaki en son büyük değişiklik, 20. yüzyılın ortalarında Glenn Seaborg'un çalışmasıyla ortaya çıktı. 1940'da plutonyumu bulmasıyla başlayan araştırması, 94 den 102 ye kadar olan tüm uranyum ötesi elementlerin bulmasıyla sürdü. Periyodik tablodaki lantanit serisinin altına aktinitler serisini yerleştirdi.
1951'de Seaborg bu çalışmaları ile kimyada Nobel ödülünü kazandı. 106 nolu element seaborgiyum (Sg) olarak adlandırıldı.


kaynak:
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
5 Aralık 2015       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Dimitri İvanovich Mendeleev

Ad:  Dimitri Mendeleyev.jpg
Gösterim: 2302
Boyut:  356.6 KB
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.

Benzer Konular

17 Kasım 2006 / Misafir Müzik tr
15 Mart 2009 / Harry Kewell Spor ww
22 Nisan 2018 / Baturalp Spor ww
13 Ekim 2015 / ThinkerBeLL Bilim ww
19 Ağustos 2015 / Hera Spor ww