Arama

Redif nedir, kaç türlü redif vardır?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 18 Aralık 2014 Gösterim: 4.835 Cevap: 7
büşra - avatarı
büşra
Ziyaretçi
4 Kasım 2010       Mesaj #1
büşra - avatarı
Ziyaretçi
Redif ve redif çeşitleri hakkında bilgi verir misiniz?
EN İYİ CEVABI _Yağmur_ verdi
Redif
Yukarıdaki örneklerde uyak oluşturan ses ya da sesler koyu gösterildi. Birçoğunda koyu seslerden sonra da harf kaldı. İşte bu sesler rediftir. Şiirde ahengi sağlamak için dize sonlarında benzeştirilen seslerin anlamları ya da görevleri aynı ise bu benzeşmeye redif denir. Redif, şiirin ahenk ögelerindendir. Kimi şiirler kafiyesizdir; şiirin ahengini yalnız redif sağlar. Fuzulî'nin Su Kasidesi gibi kimi divan şiirleri de redifine göre ad alır. Kimi divanlarda şiirler redifi oluşturan son harfe göre alfabetik sıraya dizilir.
Sponsorlu Bağlantılar
Yinelenen seslerin özelliğine göre redif kendi içinde ek redif, sözcük redifi, sözcük öbeği redifi, nakarat gibi türlere ayrılır.

Ek Redif
Şiirin ahengi, dize sonlarındaki sözcükleri üzerine getirilmiş aynı görevdeki yapım ya da çekim eki ile tamamlanıyorsa ek redif oluşur.
Tabirin sığmaz kaleme,
Derdin dermandır yâreme.
İsmin yayılmaz âleme,
Aşıklarda meşk olmasa.
Aşık Veysel
Örnekte; kaleme, yâreme, âleme sözcüklerindeki -e eki, ad durum eklerinden yönelme eki olduğu için ek rediftir.

Sözcük Redifi
Şiirde ahenk, dize sonlarına getirilmiş aynı anlam ve görevdeki bir sözcük ile tamamlanıyorsa, sözcük redifi oluşur.

Hep Gölge'den...
. . . . .
Gece ... hep gölge, ger-â-ser gölge...
Leylin ezlâl-i elem dârıyle
Kaldı senden bu muğber gölge...
Mehmet Fuat Köprülü
Sözcük Öbeği Redifi
Şiirde ahenk, dize sonlarına getirilmiş aynı anlam ve görevdeki birden çok sözcük ile tamamlanıyorsa, sözcük öbeği redifi oluşur.

Bir Günün Sonunda Arzu'dan...
Akşam, yine akşam, yine akşam
Bir sırma kemerdir suya baksam.
Akşam, yine akşam, yine akşam
Göllerde bu dem bir kamış olsam.
Ahmed Haşim
Yukarıdaki şiirde Akşam, yine akşam, yine akşam dizesi sözcük öbeği redifini oluşturmaktadır.


Son düzenleyen Mira; 19 Mayıs 2014 22:39 Sebep: İndirme bağlantısı kaldırıldı, sayfa düzeni verildi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Kasım 2010       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Redif Redifin tanımını yapmadan önce şunları bilmek gerekir: * Redifler daima mısranın en sonunda bulunur, yani kafiyeden sonra gelir. * Redifin olduğu her yerde mutlaka kafiye de vardır. Bu sebeple redifin bulunduğunu gördüğünüz her yerde kafiyeyi de bulmaya çalışınız. Redif: Mısra sonlarında, görevleri aynı olan eklerin, ya da anlamları aynı olan kelimelerin tekrarlanmasına redifdenir. Tanımdan da anlaşılacağı üzere iki tür redif vardır: a) Ek Halindeki Redifler b) Kelime Halindeki Redifler a) Ek Halindeki Redifler: Eş görevli eklerin tekrarlanmasıyla oluşan rediflerdir. Türkçe'deki yapım ve çekim eklerini kavramadan, ek halindeki redifleri kavramanız mümkün olamayacaktır. Eğer bu konularda bir eksiğiniz varsa, önce bunları tamamlamanız ve ondan sonra ek halindeki redifleri kavramak için çaba sarf etmeniz gerekir. Fakat, ek halindeki rediflerin çoğu, kelimeye bağlanan ekler olduğundan bu konudaki genel kaide: "Kelimenin köklerinde kafiye, eklerinde ise redif vardır." şeklindedir. Bu kural bilinerek mısraya bakılırsa ek halindeki rediflerin yüzde doksanı mısrada tahmin edilebilir. Ancak bu kaide her zaman geçerli olmadığından yine de "ekler" konusunda bilgi sahibi olunması konunun kavranması açısından gereklidir. Susuz değirmenlerin ne ile döner çarkı Kerem etmeyen beyin fakirden nedir farkı Yukarıdaki beyitte, "ı" sesleri, ismin -i hali olduğundan yani, her ikisinin de görevi aynı olduğundan rediftir. Kelimenin köklerinde ise "ark" sesleri benzeştiğinden bunlar da zengin kafiyeyi oluşturur. Bu beyite pratik yoldan yaklaşırsak: Beyitin birinci mısrasında, kafiyeye söz konusu olan kelimenin kökü "çark", ikinci mısrada ise kelimenin kökü "fark"tır. Dolayısıyla, "ı" seslerinin ek olduğu için redif olduğunu pratik yönden söyleyebiliriz. Kelimenin köklerinde kafiye bulunduğundan "ark" seslerinde de zengin kafiye vardır. Fakat, bu pratik yol her zaman işlemeyebilir: Kokuyor burnuma Sivr'alan köyü Serindir dağları soğuktur suyu Yâr mektup göndermiş yadigâr deyi Gözünün yaşını sil deyi yazmış Yukarıdaki dörtlükte, kelimelerin kökleri: "köy", "su", "de" dir. Görüldüğü gibi kelimelerin köklerindeki sesler aynı değildir. Acaba burada "y" sesi kafiye olarak mı yoksa redif olarak mı alınacaktır? Oysa, çözüm çok basittir."y" sesi birinci mısrada kelimenin köküne dahil olurken, ikinci ve üçüncü mısralarda yardımcı ses (kaynaştırma ünsüzü)'tir. Yani "y" seslerinin görevi farklıdır. Bu durum da kafiye tanımına uygun olduğundan kafiye olarak kabul edilecektir. Aynı durum İstiklal Marşı'nın üçüncü kıtasında görülmektedir: Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım, Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım! Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner aşarım. Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım. Yukarıdaki dörtlükte ise, kelimelerin kökleri: "yaş", "şaş", "" ve "taş" kelimeleridir. Burada da kelime köklerinden sonra gelen "a" sesleri kafiye olarak mı yoksa, redif olarak mı alınmalı sorusu akla takılmaktadır. O halde, bu köklere eklenen "a" sesinin görevinin ne olduğunu incelemek gerekir: İlk mısrada: yaş - a - r - ı - m kök yapım eki geniş zaman yardımcı ses I. tekil şahıs eki İkinci mısrada: şaş - a - r - ı - m kök yardımcı ses geniş zaman yardımcı ses I. tekil şahıs eki Üçüncü mısrada: - a - r - ı - m kök yardımcı ses geniş zaman yardımcı ses I. tekil şahıs eki Dördüncü mısrada: taş - a - r - ı - m kök yardımcı ses geniş zaman yardımcı ses I. tekil şahıs eki Yukarıda da görüldüğü gibi ilk mısradaki "a" sesi ile diğer "a" seslerinin görevleri farklıdır. Bu özellik sebebiyle, "a" seslerinin kafiye olarak alınması gerekir. b) Kelime Halindeki Redifler: Aynı anlamdaki kelimelerin tekrarlanmasıyla meydana gelen rediflerdir. Bu tür redifleri mısralarda görebilmek oldukça kolaydır: Doğru söylerim halk razı değil Eğri söylerim Hak razı değil. Yukarıdaki beyitte "razı değil" kelimeleri redif, ondan önceki "k" sesleri ise yarım kafiyedir. Bir başka örnek: Zannetme ki şöyle böyle bir söz Gel sen dahi söyle böyle bir söz Yukarıdaki beyitte "böyle bir söz" kelimeleri redif, ondan önceki "öyle" sesleri ise zengin kafiyedir.. Bir başka örnek: Kimsesiz hiç kimse yok, var herkesin bir kimsesi Kimsesiz kaldım meded, ey kimsesizler kimsesi Yukarıdaki beyitte "kimsesi" kelimeleri redif, ondan önceki "r" sesleri ise zengin kafiyedir.. Son olarak şuna da dikkati çekmek gerekiyor: Kelime halinde bulunan redfilerden hemen önce, ek halinde redif de bulunabilir. Böylece, ek halindeki redifle kelime halindeki redif arka arkaya gelebilir: Elimi beş yerinden, dağladı beş parmağın, Bağrımda yanmadık bir yer bırakmadan git Bir yarın göçtüğünü, çöktüğünü bir dağın Görmemek istiyorsan, ardına bakmadan git! İkinci ve dördüncü mısralarda hem ek halinde redif, hem de kelime halinde redif bulunmaktadır. Yukarıdaki mısralarda "madan" ekleri "zarf-fiil"dir.
Sponsorlu Bağlantılar
Lavie - avatarı
Lavie
Ziyaretçi
4 Kasım 2010       Mesaj #3
Lavie - avatarı
Ziyaretçi
Redif Nedir?

Redif

Dize sonlarında, uyaktan sonra gelen aynı an­lamdaki sözcüklere ya da aynı görevdeki eklere denir. Bundan anlaşılacağı gibi, rediflerin bir bölümü sözcük, bir bölümü de ektir.

Gündüzler size kalsın, ver in karanlıkları
örtün, üstüme Örtün şer in karanlıkları

Bu parçada “karanlıkları” sözcükleri aynı anlamda olduğundan, sözcük (halinde) durumunda rediftir. -in” ekleri, kişi ekidir; aynı görevdedir. Kişi ekinden önceki İki sese dayalı ses benzerliği, kafiyedir.

Üstümüze gelen boran, kış gibi
Şahin pençesinde yavru kuş gibi
Seher sabahında rüya düş gibi
Çağırta bağırta aldı dert beni .

Bu parçada “gibi” sözcükleri redif, “ş” sesi uyaktır.

Siyah kaküllerin dökmüş
Kail güllere güllere
Ala gözlerini dikmiş
ince yollara yollara

Bu parçada “-miş” eki, her iki sözcükte de geçmiş zaman ekleri olarak aynı görevde kullanıldığından ek halinde rediftir, “-lere” ve “-lara” eklerinde de çoğul eki ve durum ekleri (hal ekleri) aynı görevde olduğundan ek halinde rediftir. Bu eklerden önceki, “k” ve “I” sesleri uyaktır.

Elini koynuna sokma
Seni sen den sakınırım
Sen bir kuzu ben bir kurdum
Seni ben den sakınınm

Bu parçada “sakınırım” sözcükleri” ve “den” durum ekleri rediftir, “-den” durum ekinden önceki iki sese dayalı benzerlik, uyaktır.

AYRICA : www.msxlabs.org/forum/turk-edebiyati/330087-redif-nedir.html#post1816698
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
4 Kasım 2010       Mesaj #4
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Redif
Yukarıdaki örneklerde uyak oluşturan ses ya da sesler koyu gösterildi. Birçoğunda koyu seslerden sonra da harf kaldı. İşte bu sesler rediftir. Şiirde ahengi sağlamak için dize sonlarında benzeştirilen seslerin anlamları ya da görevleri aynı ise bu benzeşmeye redif denir. Redif, şiirin ahenk ögelerindendir. Kimi şiirler kafiyesizdir; şiirin ahengini yalnız redif sağlar. Fuzulî'nin Su Kasidesi gibi kimi divan şiirleri de redifine göre ad alır. Kimi divanlarda şiirler redifi oluşturan son harfe göre alfabetik sıraya dizilir.
Yinelenen seslerin özelliğine göre redif kendi içinde ek redif, sözcük redifi, sözcük öbeği redifi, nakarat gibi türlere ayrılır.

Ek Redif
Şiirin ahengi, dize sonlarındaki sözcükleri üzerine getirilmiş aynı görevdeki yapım ya da çekim eki ile tamamlanıyorsa ek redif oluşur.
Tabirin sığmaz kaleme,
Derdin dermandır yâreme.
İsmin yayılmaz âleme,
Aşıklarda meşk olmasa.
Aşık Veysel
Örnekte; kaleme, yâreme, âleme sözcüklerindeki -e eki, ad durum eklerinden yönelme eki olduğu için ek rediftir.

Sözcük Redifi
Şiirde ahenk, dize sonlarına getirilmiş aynı anlam ve görevdeki bir sözcük ile tamamlanıyorsa, sözcük redifi oluşur.

Hep Gölge'den...
. . . . .
Gece ... hep gölge, ger-â-ser gölge...
Leylin ezlâl-i elem dârıyle
Kaldı senden bu muğber gölge...
Mehmet Fuat Köprülü
Sözcük Öbeği Redifi
Şiirde ahenk, dize sonlarına getirilmiş aynı anlam ve görevdeki birden çok sözcük ile tamamlanıyorsa, sözcük öbeği redifi oluşur.

Bir Günün Sonunda Arzu'dan...
Akşam, yine akşam, yine akşam
Bir sırma kemerdir suya baksam.
Akşam, yine akşam, yine akşam
Göllerde bu dem bir kamış olsam.
Ahmed Haşim
Yukarıdaki şiirde Akşam, yine akşam, yine akşam dizesi sözcük öbeği redifini oluşturmaktadır.

Son düzenleyen Mira; 19 Mayıs 2014 22:38 Sebep: Mesaj içeriği değiştirildi.
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Nisan 2011       Mesaj #5
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
redifi nolur anlatın büşranın dediği gibi benimde yazılım var
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
31 Ekim 2011       Mesaj #6
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ek redif ile ilgili soru önerebilirmisiniz
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
18 Aralık 2011       Mesaj #7
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
redif nedir solermisiniz?????????????????????
Misafircoşkun - avatarı
Misafircoşkun
Ziyaretçi
18 Aralık 2014       Mesaj #8
Misafircoşkun - avatarı
Ziyaretçi
REDİF
Bir ekin veya sözcüğün dize sonlarında tekrar edilmesine redif denir.
Yağmur gibi doldursan odayı gözlerinle. İçinden konuşacak aynalar gözlerinle.
Yukarıdaki dizelerde “gözlerinle” rediftir. Redif, aynı söz¬cüğün tekrarıyla kurulmuştur.
Beni görüp yüzün öte döndürme Yıkıp hilâl kaşın yere indirme.
Bu dizelerde redif, aynı eklerin tekrarıyla sağlanmıştır: “dön-dür-me/in-dir-me” sözcüklerinde “-dür,-dir” fiilden fiil yapım eki ile “-me” olumsuzluk ekinin tekrarı yapılmıştır.
Şiirlerde genellikle uyak ve redif bir arada bulunur, önce uyak, sonra redif gelir.
Bu dörtlüğün ikinci ve dördüncü dizeleri aynı sözcüklerin tekrarından oluştuğundan nakarat şeklinde rediftir.
Mısra sonlarında aynı ekin tekrarı söz konusu değilse orada kâfiye bulunur.

Benzer Konular

8 Nisan 2010 / Misafir Soru-Cevap
31 Mart 2014 / horrorviper Cevaplanmış
21 Kasım 2015 / SeRCaX.TR X-Sözlük
20 Temmuz 2012 / _Yağmur_ Edebiyat
20 Temmuz 2012 / Misafir Taslak Konular