Arama

Yeryüzü Şekilleri - Mağara

Güncelleme: 25 Şubat 2016 Gösterim: 10.100 Cevap: 3
HayLaZ61 - avatarı
HayLaZ61
VIP BuGS_BuNNY
7 Aralık 2007       Mesaj #1
HayLaZ61 - avatarı
VIP BuGS_BuNNY
Mağara
Vikipedi, özgür ansiklopedi

Sponsorlu Bağlantılar

350px Kartchner Big Room
Arizona'daki Kartchner Caverns

Mağara, yüzeyle bağlantısı olan ve gün ışığı ile bağlantısı kaybolacak derinliğe ve en az bir insanın sürünerek girebilmesine olanak verecek genişlik ve yüksekliğe sahip olan yeraltı boşluklarıdır.
Gün ışığının kaybolmadığı boşluklara kovuk adı verilir.
Bazı mağaralar lavların soğuması sırasında içlerinde bulunan boşluklardan da meydana gelebilir; fakat bu mağaralarda zehirli gaz çıkışları olması ihtimali nedeniyle girilmesi tehlikelidir. Buz içinde oluşan mağaralar da (karstik) vardır.
Kireçtaşı, dolomit, mermer, jips, tuz, kalsit çimentolu konglomera ve kumtaşı gibi erimeye uygun karbonatlı ve sülfatlı kayaların, yeraltı suları tarafından eritilerek aşındırılmasıyla meydana gelen mağaralara karstik mağaralar denir. Bu tür mağaralar oluşum açısından en zengin mağaralardır.

Mağara içindeki Şekiller
  • Sarkıt: Yer altındaki suyun mağara tavanındaki materyalleri eritip aşağıya doğru sarkıtmasıyla oluşan şekillerdir.
  • Dikit: Mağara tavanından su sayesinde yere düşen ve yerden yükselip burada biriken materyallerin oluşturduğu şekildir.
  • Sütun: Sarkıt ve dikitin birleşmesiyle oluşan ve yerden tavana kadar uzanan şekildir.

Pirana Kovalayan Çılgın Hamsi...
woltka1001 - avatarı
woltka1001
Ziyaretçi
30 Ocak 2012       Mesaj #2
woltka1001 - avatarı
Ziyaretçi
Yeraltında bulunan, en az bir insanın girebileceği kadar genişliğe sahip olan boşluklara mağara denir. Bunlar bir kaç metreden, kilometrelerce uzunluk ve yüzlerce metre derinlik veya yüksekliğe ulaşabilirler. Mağaralar oluşum şekline göre: doğal ve yapay mağaralar olarak iki gruba ayılır. İnsanların kazdığı (kaya mezarları ile volkanik tüf veya marnlarda açılan yeraltı şehirleri, kaya evleri ve tapınaklar, meyve-sebze depoları...vb. ) veya hayvanların oyduğu boşluklar yapay mağaraları oluştururlar.
Buna karşılık ana kaya oluşurken veya oluştuktan sonraki fiziko-kimyasal olaylarla oluşan mağaralara da doğal mağara adı verilir. Bu grup mağaralar oluştuğu kayaya bağlı olarak, gelişim zamanına göre birincil mağaralar veya ikincil mağaralar olmak üzere iki alt gruba ayrılırlar. Ana kaya ile birlikte oluşan mağaralara birincil mağara adı verilir. Lav mağaraları, buzul mağaraları, traverten boşlukları gibi. Anakaya oluştuktan sonra gelişen mağaralara da ikincil mağaralar adı verilir. Karbonatlı (kireçtaşı, dolomitik kireçtaşi, dolomit, karbonat çimentolu konglomera ve kumtaşı), sülfat (jips) ve klorürlü (tuz) kayaların yeraltısuları tarafından aşındırılması sonucu oluşan mağaralar bu grupta yer alırlar. Mağaraların oluşumuna ortam hazırlayan en önemli kaya, kireçtaşıdır. Bu kayaların kimyasal bileşimi ve bol çatlaklı yapıları mağara gelişimine uygun ortam hazırlamıştır.
Sponsorlu Bağlantılar
Mira - avatarı
Mira
VIP VIP Üye
17 Aralık 2012       Mesaj #3
Mira - avatarı
VIP VIP Üye
MAĞARA
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi

Doğa ya da insanlar tarafından yamaçlara ya da kayalara açılmış kovuk. Doğada açılmış olan mağaralar, karbonatlı sular, lavlar, deniz suyu gibi aşındırıcıların kayalara etkimesiyle oluşmuştur. Karbonatlı sular, kireçtaşı gibi kolaylıkla kimyasal aşındırmaya uğratabilecekleri kayaları oyarak, kimi zaman 200 m.yi aşan mağaralar oymuştur. Mağaraların içinde sarkıt ve dikitlerden oluşan çok ilgi çekici görünümler elde edilir. Bu tip mağaralar ilk zamanlarda insanların barınağı görevini yapmıştır. Deniz dalgalarının mekanik aşındırması sonucunda, dayanıksız kayalar zamanla aşınarak deniz kıyılarındaki mağaraları oluşturmuştur. Bu çeşit mağaralar yerin birkaç yüz metre altına kadar inebilir. Yanardağların ağzından ya da yamaçlarından akan lavların donarken oluşturduğu mağaralara lav mağaraları denir. Buzullarda, buzun kimi kısımlarda eriyip donması sonucu buz mağaraları oluşur. Mağaralar bilim adamlarının ilgisini çekmektedir. Jeologlar, ilgili yerin yapısı hakkında incelemelerde bulunurlarken, arkeologlar da mağaralara yerleşmiş muhtemel ilkel insan topluluklarının kalıntılarını ararlar. Dünyanın en geniş ve en büyük mağarası ABD'de Kentucky eyaletindeki Mammouth mağarasıdır. Bu mağaraların galerileri ile birlikte uzunluğu 100 km.yi bulur. Türkiye'de de, Hatay'daki Mağaracık köyü yakınındaki mağara, arkeolojik bakımdan çok değerlidir; burada kat kat beş ayrı kültüre ait kalıntılar bulunmuştur. Antalya ilindeki Damlataş mağarası ise doğal güzelliği yanı sıra, havasındaki karbon dioksit, yüksek nem, alçak sıcaklık ve radyoaktivite sayesinde astım hastalığına iyi gelmesiyle tanınmaktadır.
theMira
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
25 Şubat 2016       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Ad:  mağra2.jpg
Gösterim: 2032
Boyut:  47.3 KBMağara nedir?
Kaya içine veya yamaca doğru uzanan geniş kovuk. Yeraltı sularının tesiriyle, yer içinde meydana gelen büyük oyuklar şeklinde olanlarına yeraltı mağarası denir. Eğer su içinde teşekkül ederlerse, sualtı mağarası adını alırlar. Mağaralar görev ve yapılarına göre düden veya obruk diye tarif edilir.
Yerüstü sularının kalker tabakalarına girişi ile yeraltında akarsular hasıl olur. Bu suların kayaları eritip aşındırması sonucu, yeraltı dehlizleri meydana gelir. Zamanla suların çekilmesi ile, genişlikleri yüzlerce metreyi bulan, uzunlukları ise kilometre ile ifade edilen mağaralar teşekkül eder.
Kayaların sertleşmesi esnasında meydana gelirse bunlara birinci grup mağaralar denir: Volkanik mağaralar, lav tüpleri, lav mağaraları, mercan mağaraları bu tip mağaralardır. Kayaların mekanik ve kimyasal aşınması sonucunda meydana gelirse bunlara da ikinci grup mağaralar ismi verilir: Erime mağaraları, deniz mağaraları, rüzgar mağaraları, kaya sığınakları, çöküntü mağaraları, buzul mağaraları, tektonik mağaraları ise bu gruba girmektedir.
Türkiye, arazi yapısı itibariyle küçüklü büyüklü birçok mağaraya sahiptir. Antalya bölgesinde Beldibi, Beltaşı, Karan Damlataş mağaraları, Kars, Hakkari ve Burdur’da İnsuyu, Silifke yakınlarında cennet ve Narlıkaya mağaraları, Elazığ (Harput, Keban), İstanbul (Yarımburgaz) bölgelerinin mağaraları önem arz eder.
Dünyada bilinen belli başlı mağaralar şunlardır: ABD’de Mammoth ve Carisbard mağaraları, bunlar 100 ve 50 km uzunluğundadır. İsviçre’de 62 km uzunluğunda Höll-Loch (Cehennem Ağzı) Mağarası, Avusturya’da 40 km uzunluğunda Eisriesen-Weit Mağarası, Fransa’da 17 km’lik Glaz Mağarası, Yugoslavya’da 20 km’lik Postoyna Mağarası.
Mağaralarda, arazi yapısına göre uçurumlar da bulunur. Fransa’daki Glaz Mağarasında 600 m’lik düzey farkı bulunmaktadır. Belçika’da Han Mağarasında Dome adlı oda 150 m uzunluğunda ve 129 m yüksekliğindedir.
Duvarlardaki kalker birikintilerinden, tabii süs olan, dikit ve sarkıtlar meydana gelir. Bu mağaralardan bir kısmı, turistleri çekmek için ıslah edilmektedir. Havalandırma ve elektrik tesisleri kurulmakta, hatta küçük elektrikli trenler dahi işletilmektedir.
Bazı mağaralar insanlar tarafından sun’i olarak yapılabilmektedir. Mesela; İstanbul surları inşa edilirken ihtiyaç duyulan taş ve kireçlerin yeraltından çıkartılması sonucu Yarımburgaz mağaralarının meydana geldiği, nitekim bunların Yarımburgaz’dan başlayarak sur içine kadar uzandığı bazı tarihçiler tarafından ifade edilmektedir.

Mağaralarda araştırma yapılmasının teşvik edilmesi sonucu, "mağara ilmi" denen bir ilim dalı vücuda gelmiştir. Bu sahada, Avusturyalı Schidt, Müller, Hanke, Fransız Edward Alfred Martel, Cezayirli A. Belin isim yapmışlardır. ilim adamları, mağara hayvan ve bitkilerini, NBC silahlarına karşı mağaralardan faydalanma yollarını, soğuk hava deposu, santral, fabrika kurulabilme imkanlarını, yeraltı geçidi olarak kullanabilme durumlarını, sel baskınlarının mağaralara aktarılması imkanlarını, elektrik enerjisi üretimi gayesiyle yeraltı sularının toplanması konularında araştırmalar yapmakta ve araştırma sonuçlarının tatbik edilmesine çalışılmaktadır.

Yapılan araştırma ve kazılarda, mağara duvarlarında motif ve resimlerin bulunması, mağaraların yüzyıllarca insan ve hayvan barınağı olarak kullanıldığını delilli olarak değerlendirmektedir.

Ad:  mağra1.jpg
Gösterim: 5423
Boyut:  134.0 KB

SİLENTİUM EST AURUM

Benzer Konular

25 Şubat 2016 / Misafir Cevaplanmış
23 Şubat 2016 / ThinkerBeLL Coğrafya
22 Şubat 2016 / buz perisi Coğrafya
22 Şubat 2016 / ThinkerBeLL Coğrafya
23 Şubat 2016 / Mavi Peri Coğrafya