Arama

Farklı İnanç Sistemlerinde Cennet ve Cehennem İnancı

Güncelleme: 25 Mayıs 2009 Gösterim: 6.761 Cevap: 0
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
25 Mayıs 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Cennet ve Cehennem İnancı
MsXLabs.org & Temel Britannica
Sponsorlu Bağlantılar

Tarihin başlan­gıcından beri toplumlar dinsel inanışlarında, Tanrı ve ruhların yaşadığını varsaydıkları bir "öbür dünya"ya yer vermişlerdir. Öte yan­dan, gerek eskiçağlarda, gerek günümüzde yaygın olan çeşitli dinlerin cennet ve cehen­nem görüşleri farklıdır.

Eski İnançlar
Eski Mısırlılar Güneş, Ay ve gökyüzünün birer tanrı olduğuna, yaşayan tüm varlıkların gökyüzünden geldiğine ve sonunda oraya döneceğine, en büyük tanrı Osiris'in seçtiği bazı kişileri öbür dünyada ölümsüz yaşamla ödüllendirdiğine inanırlardı.
Eski Yunanlılar'da, ölenlerin tanrı Hades ve karısı Persephone'nin yönettiği yeraltı dünyasına gittikleri inancı vardı. Hades adı verilen bu yeraltı dünyası tanrılara karşı gelenlerin cezalandırıldığı cehennemdi. Efsa­neye göre, Zeus'un oğlu olan Tantalos'un bile, cennette öğrendiği sırları açıkladığı ve tanrılara özgü ölümsüzlük veren yiyecekleri çalarak insanlara sunduğu için, ceza olarak Hades'te aç ve susuz bırakılmasına karar verilmişti.
Eski İskandinavyalılar savaşta ölen asker­lerin gökyüzünde özel bir yere gittiklerini, burada gündüzlerini tanrısal savaşla, geceleri­ni de şölen ve şenliklerle geçirdiklerini sanı­yorlardı.
Kuzey Amerika Yerlileri ise, kötülük etmiş insanların ölünce çok büyük, karanlık bir zindana atıldığına, yiyecek hiçbir şey olmadığı için bu "ölüler"in saçlarını çiğneye çiğneye, bir kan gölünün içinde oturmak zorunda bırakıldıklarına inanıyorlardı.
Eski İbraniler'in ölümden sonraki yaşama ilişkin düşüncelerine göre, öbür dünyada zengin ve yoksulun, iyi ve kötünün karanlıkta birbirlerine sarılıp yattıkları, Şeol denen bir yeraltı dünyası vardı. İbraniler'e göre cennet dağların üzerine kurulu olan gökyüzünün çatısında bulunuyordu. Tanrı Yehova, İlyas Peygamber gibi birkaç büyük peygamberle cennette yaşıyordu. İnsanlar cennete ulaşmak için Babil Kulesi'ni yapmaya kalkınca büyük bir felakete uğradılar.

Müslümanlık
Müslümanlar için ise cennet Allah'a inananla­rın, onun iradesiyle gidebileceği, bağlık bah­çelik bir mutluluk ve esenlik diyarıdır. İnanışa göre, sıcaktan ve soğuktan etkilenmeyen, gölgelik ve güvenli bir yer olan cennetin ırmaklarında su yerine bal ve şarap akar. Her türlü meyve ve yiyecek vardır. Olmayan ise yasaklardır. Cennetin sağladığı zevkler ve güzellikler hem ruhsal, hem de fizikseldir. Ruhsal doyumun doruğu, Allah'ın güzelliği­nin algılanmasıdır. Müslümanlık'ta, insanın yapısı gereği kusurlu olduğuna inanıldığı için, tüm insanların cehennemden geçeceği varsa­yılır. Alllah'ın bağışladıkları cennete gitmeye hak kazanırken, bu bağışa eremeyenler bir süre cehennemde kalır. Kuran'da betimlenen cehennem ateşi simgeseldir. Dünyada işlenen günahlardan, kötülüklerden ve çirkinlikler­den insanları arındırarak caydırmayı amaçlar. (bak. İslam Dininde Cennet ve Cehennem)

Hıristiyanlık
Hıristiyanlar ölümden sonra dirilişin, yani Hz. İsa'nın Paskalya Günü yeniden dünyaya gelmesinin, insan ruhunun ölümle yok olama­yacağının kanıtı olduğuna inanırlar. Kutsal Kitap'ın İncil bölümünde cennet, Hz. İsa'ya gerçekten inananların ve onu izleyenlerin ölümden sonra gidecekleri yer olarak anlatı­lır. Burada sonsuza kadar Tanrı'nın yanında kalma mutluluğuna kavuşacaklardır.
İncil'de cennet hoş bir müziğin yankılandığı değerli taşlarla bezeli bir yer olarak anlatılır. Cehennem ise alev alev yanan bir ateş gölü­dür. Hıristiyan din adamlarının büyük bir bölümü cehennemin, günahlarından pişman­lık duymadan ölenlerin cezalandırıldığı bir yer olduğunu söyler. Hıristiyanlık'ın çeşitli dönemlerinde cehennem farklı biçimlerde yo­rumlandı. Çağdaş din adamları, cehennemin katı ve dar yorumuna karşılık onu, iyilerin kötülerden ayrı tutulduğu bir durum olarak değerlendirdiler.

Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!

Benzer Konular

23 Şubat 2012 / asla_asla_deme Müslümanlık/İslamiyet
4 Eylül 2016 / ThinkerBeLL Din/İlahiyat
20 Temmuz 2014 / Misafir Soru-Cevap
7 Aralık 2011 / lale gürsoy Soru-Cevap
2 Ekim 2008 / NightDeatH Turizm