Arama

Ahmet Kutsi Tecer

Güncelleme: 28 Temmuz 2015 Gösterim: 16.943 Cevap: 6
Kral_Aslan - avatarı
Kral_Aslan
VIP MsXTeam
13 Kasım 2006       Mesaj #1
Kral_Aslan - avatarı
VIP MsXTeam
1901'de Kudüs’te doğdu, 1967’de İstanbul’da yaşamını yitirdi. 1929'da İstanbul Darülfünun'u (üniversitesi) Edebiyat Fakültesi Felsefe bölümünü bitirdi. Bir süre Sivas ve Ankara'da edebiyat öğretmenliği yaptı. Sivas Milli Eğitim Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Öğrenim Müdürlüğü, Talim ve Terbiye Kurulu üyeliği görevlerinde bulundu. 1939'da Seyhan (Adana), 1943'te Urfa milletvekili seçildi. 1947'de Ankara Devlet Konservatuvarı Müdürlüğü'ne atandı. 1949'da Paris'e kültür ateşeliği öğrenci müfettişliği göreviyle gönderildi. 1950’de UNESCO Merkez Yönetim Kurulu üyeliği yaptı. Yurda döndükten sonra Galatasaray Lisesi, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi ve Belediye Konservatuvarı'nda dersler verdi. Bu görevi ölümüne kadar sürdürdü. Hece ölçüsüyle yazdığı ilk şiirleri 1921-1925 arasında "Dergah" ve "Milli Mecmua" gibi dergilerde yayınlandı. Varlık, Oluş, Yücel, Türk Düşüncesi, Türk Dili ve bir ara kendisinin yönettiği "Ülkü" dergisindeki şiirleriyle tanındı. Hece ölçüsünde yeni olanaklar aradığı şiirinde zaman zaman lirik bir dille kişisel duygularını aktardı. Zaman zaman da ülke sorunlarına el attı. Sonradan başladığı oyun yazarlığında da yine ulusal duyguları işledi. Ünlü halk ozanımız Aşık Veysel'in keşfedilip Türkiye'ye tanıtılmasında önemli rolü vardır.

Sponsorlu Bağlantılar

ESERLERİ

ŞİİR:
Şiirler (1932)
Tüm Şiirleri (ölümünden sonra, 1980)

OYUN:
Yazılan Bozulmadan (1947)
Köşebaşı (1948)
Bir Pazar Günü (1959)
Köroğlu (1959)

İNCELEME:
Köylü Temsilleri (Köy seyirlik oyunları derlemesi, 1940)


.
Son düzenleyen Safi; 28 Temmuz 2015 22:40
Biyografi Konusu: Ahmet Kutsi Tecer nereli hayatı kimdir.
Hayatın ne anlamı var.. Yanımda sen olmayınca....
KisukE UraharA - avatarı
KisukE UraharA
VIP !..............!
28 Kasım 2006       Mesaj #2
KisukE UraharA - avatarı
VIP !..............!
ORDA BİR KÖY VAR UZAKTA

Sponsorlu Bağlantılar
Orda bir köy var, uzakta
O köy bizim köyümüzdür.
Gezmesek de, tozmasak da
O köy bizim köyümüzdür.

Orda bir ev var, uzakta
O ev bizim evimizdir.
Yatmasak da, kalkmasak da
O ev bizim evimizdir.

Orda bir ses var, uzakta
O ses bizim sesimizdir.
Duymasak da, tınmasak da
O ses bizim sesimizdir.

Orda bir dağ var, uzakta
O dağ bizim dağımızdır.
İnmesek de, çıkmasak da
O dağ bizim dağımızdır.

Orda bir yol var, uzakta
O yol bizim yolumuzdur.
Dönmesek de, varmasak da
O yol bizim yolumuzdur.
Son düzenleyen KisukE UraharA; 15 Mart 2008 08:32
Gerçekçi ol imkansızı iste...
KisukE UraharA - avatarı
KisukE UraharA
VIP !..............!
15 Mart 2008       Mesaj #3
KisukE UraharA - avatarı
VIP !..............!
Ahmet Kutsi Tecer (1901 - 1967) Türk şair ve tiyatro oyun yazarı.

Ailesi


Babası

Abdurahman Bey aslen Erzincan Kemaliye'nin (Eğin) yakın bir köyü olan Apçağa'lıdır. Sıbyan mektepleri ile medreselerde eğitim almış, Türkçe okur-yazardır. Telgrafçılık öğrenmek amacıyla Tarsus'a gitmiş, akabinde İstanbul'da Telgraf Nezareti Mektebi'nde okumuştur. Karamürsel, Yalova, İzmir, Geyve,Bolu gibi yerlerde görev almıştır. Bolu'dayken baba, Hatice Hanım ile evlenir. Babanın ilk çocuğu Firuze (1884) doğar. Ondan altı yıl sonra Mustafa Besim (1890) ismini verdiği oğlu dünyaya gelir. Abdurahman Bey, 1895 tarihinde Beyrut'a bağlı Kudüs Duyun-ı Umumiyesi müdürü olur. Ahmet Kutsi Tecer (1901) bu şehirde dünyaya gelir. Aile oradan Kırıklareli'ne geçmiştir. Babanın bu tarihten ölümüne kadar hayatı hakkında pek bilgi yoktur.

Anası

Tecer'in annesi Hatice Hanım'dır.Anne,1858 Bolu doğumludur.24 yaşında evlenmiştir.Tecer tatillerini "Annem" isimli şiirinde belirttiğine göre annesinin yanında geçirir.

Kardeşleri

Tecer'in kardeşleri Şerafettin,Mustafa Besim ve Firuze'dir.Firuze'nin eşi ileAhmet Hamdi Tanpınar arasında sıkı bir dostluk vardır ve Tnapınar,Tecer'e yazdığı mektuplarda ablasına ve Besim'e selam söyler.Firuze'nin eşi Cevdet Baral,İzmir Askeri Hastanesi'nin başhekimidir.
Tecer'in ağabeyi Şerafettin,İstiklal Savaşı'nda şehit olmuş bir doktordur.
Besim Bey ise PTT Başmüfettişliği'nde emekli olmuş,1953'te vefat etmiştir.


Ahmet Kutsi Tecer

Kudüs'de doğan Tecer,ilk ve orta öğrenimini Kırklareli'nde;liseyi ise İstanbul Kadıköy'de okur.Ailenin son çocuğu olan Ahmet Kutsi'in çocukluğu hakkında pek bilgi yoktur.Vatan Gazetesi'nde çocukluğuna dair yazmış olduğu bir kaç yazı vardır.
Tecer sırasıyla Frereler Okulu (Kudüs) , Kırıklareli Numune Mektebi İdadisi (Kırklareli) , Kadıköy Sultanisi (İstanbul - yatılı,ücretsiz) okullarında eğitim görür.Liseden sonra 1918 yılındaİstanbul Üniversitesi Edebiyat fakültesi Felsefe Bölümü'nde yüksek öğrenim yapar.1922 yılında İzmir Halkalı Ziraat Okulu'nda eğitim gördükten sonra İstanbul'a dönerek Dergah Dergisi çeveresindeki aydın gruba katılır.
Tecerîn ilk şiirlerinden olan "Bir Kadın Değildi,Gölgesinde Oturduğum Ağaç,Ben" şiirleri Dergah Dergisi'nde yayınlanır.Fakültedeyken bir bursla Fransa'ya gidince öğrenimi yarıda kalır ve 1928 yılında geri döndüğünde öğrenimine devam ederek 1929'da eğitimini tamamlar.Tecer'in Fransızca,Arapça,İngilizce ve Farsça bildiği nakledilir ayrıca 1937 yılında İstanbul'dan Ankara'ya staj için gelen Meliha Hanım ile evlenir.Şair o sırada bakanlıkta görevlidir.Mehmet ve Leyle adında iki çocuğu dünyaya gelir evlilik sonrası.Aşık Veyselin siirlerine ve bestelerine de çok büyük katkıda bulundu.


Paris Yılları


Birinci Dönem Paris Yılları

Tecer,1925-27 yıllarında Sarbonne Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde devlet tarafından sağlanan bir burs ile eğitim alır.Bu dönemde Tecer,Paris Milli Kütüphanesi'nde Cezayir Halk Şairleri yazmalarını bularak halk edbeiyatımızın bilinmeyen bir yönünü ortaya çıkarır.Tecer'in "Paris Acıları" şiiri,şairin Paris'teki hayatını ve acılarını yansıtır.Şair,bu yıllarda Paris kültür ve sanat yaşamına katılır.1928 yılındaParis'ten İstanbul'a döner.

İkinci Dönem Paris Yılları

Tecer'in Paris hayatının ikinci dönemi,öğrencilik hayatından sonra Kültür Ateşeliği yapmak için gittiği dönemdir.Bu dönemde Atilla İlhan da Paris'te Nazım Hikmet'i hapisten çıkarmak için kurulan kurulda çalışmaktadır.Tecer yapılan macera olarak yorumlar ve Paris'te devlet memuru olarak bulunduğunu belirtir.Ayrıca Ahmet Kutsi,Paris'te İdil Biret'in müzik eğitimi için gerekli resmi çalışmaları düzenler.

Anadolu Yılları

Tecer,1928 yılında Paris'ten geri döner ve Halk Bilgisi Derneği'nin kurulan ilk şubesindeki işlerde çalışır.Halk Bilgisi Mecmuası'nda yazıları yayınlanır.1929'da öğrenimini tamamlayarak felsefe bölümünden diplomasını alır.Önce Samsun'a tayini çıkar fakat gitmez.Sonra Ankara Erkek Lisesi'ne tayini çıkar ve orada türkçe öğretmenliği ile yardımcı müdür görevleriyle işe başlar.

Sivas Yılları

Ankara'da Gazi Eğitim Enstitüsü ve Öğretmen Okulu'nda türkçe öğretmenliği ve edebiyat öğretmenliğinden sonra Tecer,Sivas Erkek Lisesi'ne edebiyat öğretmeni olarak tayin edilir.
Tecer ve arkadaşlar Sivas'ta çeşitli kültürel faaliyetlerde bulunurlar.Halk Şairlerini Koruma Derneği'ni kurduktan sonra Halk Şairleri Bayramı 'nı gerçekleştirirler.Ayrıca Tecer,eğitim verdiği okulda Toplantı adıyla bir öğrenci dergisi çıkarır.
Halk Şairleri Bayramı için oyun ekipleri hazırlanır,davul-zurna takımları getirtilir,bölgenin her tarafından gelen saz şairleri dernek tarafından ağırlanır.Meydanda gösteriler,kapalı yerlerde şiir toplantıları yapılır.Bayram bir hafta sürer ve bayramın ikincisi bir takım politik güçlüklerden dolayı gerçekleştirilemez.Tecer,bu bayram vesilesi ileAşık Veysel'i keşfeder ve onunla olan dostluğu başlar.
Ahmet Kutsi Tecer,1932 yılında Sivas Maarif Müdürlüğü'ne atanır ve aynı okulda Fransızca dersler verir.Ayrıca Tecer,Kız Muallim Mektebi ve Kız Meslek Lisesi'nde de edebiyat öğretmenliği yapar.
Tecer,Sivas'ta dört yıla yakın bir süre kalmıştır.


Milletvekili Tecer

Tecer,1942'den sonra Adana ve Urfa'damilletvekili olur. Bu dönemlerde Ahmet Kutsi, Ankara ve İstanbul'daki bazı fakültelerde dekanlık ücretleri arasında denklik olmadığını ve bu eşitsizliğinin giderilme isteğini belirtir. Tecer,milletvekilliği sırasında Halk Evleri Şenliği'ni düzenler ve kültür ağırlıklı siyasi çalışmalarda bulunur. 1945 yılınaki bir yazısında Taha Toros'tan yazmış olduğu Dadaloğlu kitabından çok fazla ister, Ziraat takvimini köylüler için gerekli bulur ve 3000 tane ister. Urfa milletvekili iken Çocuklar isimli kitaptan 2250 adet ister. Ali Rıza Yalgın'ın folklor ve etnoğrafya çalışmalarını yapabilmesi için bir defalığına mahsus olarak para yardımı yapar.

Unesco ve Tecer

1948 yılında Ankara'da geçici bir UNESCO komitesi kurulur.Kurulan 12 kişilik komitede Tecer de bulunur.Tecer,konferanslara katılır,komitenin devamlılığı için yönetmeliğin hazırlanmasında yardımcı olur.UNESCO Yönetim Kurulu'na üye olan Tecer,ilerleyen dönemlerde idare heyetine seçilir.Konferanslara üye olarak gider,tv programlarında konuşma yapar,UNESCO hakkında yazılar yayınlar ve gözlerimi açıklar.

Son Yıllar

Tecer,1957'deİstanbul Güzel Sanatlar Akademisi'nde estetik dersleri verir ve bu arada İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsü'nde öğretim üyesi olarak basın mesleğine yararlı olur.Bir yıl sonra altı hafta kalacağı Antalya'ya gider.
1961'de Viyana'da bir tiyatro kongresine katılır ve Paris'te yayınlanan Turkey Ancient Minsatures adlı UNESCO yayını olan kitabın hazırlanışında yardımcı olur.


Ölümü

Tecer,23 Temmuz 1967 tarihinin pazar gecesi Vakıf Gureba Hastanesi'nde vefat eder.Bir çok gazetede ölüm haberi çıkar ve ilk ölüm ilanını ailesi yayınlar.Cenaze namazı Şişli Camii'nde kılınır ve cenazesi Zincirli Kuyu Mezarlığı'na defnedilir.Ulus Dergisi'nde Tecer ile ilgili yazılar yayınlanır ve yazıda şairin biyografisi işlenir.İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi,UNESCO,Türkiye Tiyatro Yazarlar Birliği gibi kurumlar Tecer için gazetelere ölüm ilanı verir.Türk Folklr Araştırma Dergisi,Vralık Dergisi Tecer için özel sayılar çıkarır.

Eserleri

Tecer'in ilk eserleri dağınık olarak dergilerde çıkmıştır.İlk şiirleri 1921 yılında Dergah'da;1921-25 yıllarında ise Milli Mecmua'da yayınlanmıştır.

Şiirleri

İlk eseri 1932 yılında bastırdığı Şiirler kitabıdır. Bu eser sınırlı sayıda basıldığı için (250 adet) kütüphanelerde mevcut değildir. Bu şiirleri ile yeni bir şair kişiliği görülmektedir. Daha sontaki şiirleri Varlık, Oluş, Yücel, Ülkü, Türk Düşüncesi, Şadırvan, Türk Dili gibi dergilerde çıkar.
2002 yılında Kültür Bakanlığı tarafından Tecer'in Bütün Şiirleri yayınlanır. Ahmet Kutsi, şiirlerini hece ölçüsünde ve yalın bir dille yazmış. Aşk, doğa, ölüm, özlem gibi konuları işlemiştir.

En çok bilinen "Orada Bir Köy Var Uzakta" adlı şiirini babasının memleketi olan Apçağa Köyü (Erzincan/Kemaliye) için yazmıştır.

Köylü Temsilleri

1940 yılında yayınlanan Köylü Temsilleri adlı kitabı seyirlik oyunlarımız üzerine yazılmıştır.Bir kaç defa yayınlanan eser,büyük yankılar uyandırmıştır.

Tiyatro Eserleri

Tecer,tiyatro oyunları yazarak Türk Edebiyatı'ndaki büyük bir boşluğu doldurmuştur ve tiyatrocu kimliğini ispat etmiştir.
  1. Köşebaşı:İlk defa İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda oynanmıştır.The Neighbourhood adıyla İngilizce'ye çevrilmiş,ABD'de sahneye konmuştur.1964 yılında Ankara'da basılmıştır.
  2. Koçyiğit Köroğlu: İlk defa Ülkü'de yayınlanmıştır.Ankara Devlet Tiyatrosu'nda 1949 ve 1961 yıllarında sahnelenmiştir.
  3. Yazılan Bozulmaz:1946'da Ankara Devlet Konsevatuarı Tatbikat sahnesinde oynanmıştır.
  4. Bir Pazar Günü:1957'de Teknik Üniversitesi Tiyatrosu;1959'da genç oyuncular bu oyunu sahneye koymuşlardır.
  5. Satılık Ev:1961'de İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda sahnelenmiştir
Gerçekçi ol imkansızı iste...
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
1 Eylül 2009       Mesaj #4
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
Seni Seviyorum Demek İsterdim

Seni seviyorum demek isterdim
Ölesiye bir duyguyla,
Taparcasına dil dökmek
Ve saçlarım ağarmadan söylemek isterdim

Seni sarmak isterdim sonsuzlukla
Delicesine sevmek
Bir sarhoş gibi adını sayıklamak
Ve bağırarak kollarında ölmek isterdim
Gülüm...

Ahmet Kutsi Tecer
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
3 Ekim 2012       Mesaj #5
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Ahmet Kutsi Tecer (1901 Kudüs-1967 İstanbul),

Şair, yazar.

Yükseköğrenimini İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'nde tamamladı (1930). Edebiyat öğretmenliği, Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu üyeliği görevlerinden sonra Adana ve Urfa'dan milletvekili seçildi (1942-1946). Halkevleri müfettişliği, Paris'te kültür ataşeliği, Güzel Sanatlar Akademisi'nde öğretim üyeliği yaptı. Ölümünden bir yıl önce emekli oldu. Dergâh, Millî Mecmua'daki (1921-1925) ilk deneylerinden sonra Varlık, kendi yayımı Görüş ve Oluş, Kalem, Yücel, Ülkü, İstanbul, Türk Düşüncesi (1930-1954) dergilerinde yazdı; uzun süre Ankara Halkevi'nin Ülkü dergisini yönetti.

Şiir ve yazılarıyla "bizim için şiir, bizim için tiyatro, bizim için roman..." anlayışından hareket ederek kendi deyişiyle "millî ve halkçı" olduğuna inandığı bir sanat görüşüne bağlandı. Ülkü'yü yönettiği yıllarda da bu görüşle hareket etti. Hece vezniyle şiirler yazdı. Halk şiir kaynaklarından esinlendi, lirik bir dil kullandı.

Yapıtları:


"Şiirler"

  • (1932), "Köylü Temsilleri" (inceleme, 1940),
  • "Köroğlu" (oyun, 1969),
  • "Köşebaşı" (oyun 1964),
  • "Bir Pazar Günü" (oyun, 1959),
  • "Satılık Ev" (Oyun, 1961).
MsXLabs.Org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
BirDilekTut - avatarı
BirDilekTut
Ziyaretçi
8 Mayıs 2014       Mesaj #6
BirDilekTut - avatarı
Ziyaretçi
NERDESİN ?
Geceleyin bir ses böler uykumu
içim ürpermeyle dolar Nerdesin?
Arıyorum yıllar var ki ben onu
Aşkıyım beni çağıran bu sesin

Gün olur sürüyüp beni derbeder
Bu ses rüzgarlara karışır gider
Gün olur peşimden yürür beraber
Ansızın haykırır bana Nerdesin?

Bütün sevgiler atıp içimden
Varlığımı yalnız ona verdim ben
Elverir ki bir gün bana derinden
Ta derinden bir gün bana "gel" desin.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
28 Temmuz 2015       Mesaj #7
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Ad:  artist-3110d648184a898b39629283c255bd5b.JPG
Gösterim: 1283
Boyut:  88.7 KB


TECER
(Ahmet Kutsi), türk şair yazar (Kudüs 1901 - İstanbul 1967). Halkalı yüksek ziraat okulu'nu bitirdi (1922). Bir süre Sor- bonne üniversitesi edebiyat fakültesi felsefe bölümü'nde okudu (1925-1927); öğrenimini İstanbul Üniversitesi edebiyat fakültesi felsefe bölümü'nde tamamladı (1929). Gazi eğitim enstitüsü'nde başlayan meslek yaşamını Sivas'ta edebiyat öğretmenliği ve milli eğitim müdürlüğü (1930-1934), Ortaöğretim genel müdürlüğü (1934 -1941), Talim ve terbiye kurulu üyeliğiyle (1941-1942) sürdürdü. Urfa milletvekilliğinden (1942-1946) sonra Devlet konservatuvan'nda öğretmenlik (1948), Paris'te kültür ataşeliği ve öğrenci müfettişliği (1949 -1951) yaptı; Galatasaray lisesi (1951'den başlayarak), İstanbul Belediye konservatuvarı (1953'ten başlayarak), Güzel sanatlar akademisi’nde (1957'den başlayarak) ders vererek emekliye ayrıldı (1966). Şiiri halk edebiyatı kaynağından geniş ölçüde beslenmiştir. Bu şiirde geleneksel hece veznine ve koşma biçimine üçlükler ("Anneler"), uzun dizeleri izleyen daha kısa dizeler ("Tabiat adam"da 11 ve 5 heceli, "Unutmam sizi”de 14 ve 7 heceli, "Kaybolan çocuğa çağrı’'da 11,7 ve 3 heceli vb.) eklenmiştir. Şive taklidinden ("Köy odası"), deyimler ve tekerlemelerden ("Çıkmaz aylar") yararlanılmıştır. Köyle ("Orda bir köy var uzakta"), köy gerçekleriyle ("Köy mezarlığı", “Köyde bir garip ihtiyar”, "Hano'nun gözleri yolda” vb.) ilgili konuların yanı sıra doğa ("Tabiat adam", “Kır uykusu” vb.), sevgi (“Çıngırak"), anne ve çocuk sevgisi (“Annem”, "Nenni nenni” vb.), ölüm düşüncesi ("Ölü", "Besbelli", “Mezar taşlan" vh), tarih, efsaneler ("Yılda bir", “Ben Süleyman") önemli yer tutar. Birçok şiiri (“Halay", "Halay çeken kızlar”, "Bağlamacıya” vb.) halk sanatları ve folklor besler. Yurt yöreleriyle ilgili güzellemelere ("Karadeniz türküsü", “Adana destanı", "Fırat ağlıyor" vb.) sık sık yer verilmiştir. Öte yandan fransız simgeciliğinden gelen etkiler görülür. Doğadan kaynaklanan simgeler (“Rüzgâr”, "Deniz", 'Ağaç” vb.), saf şiir anlayışına uygun ürünler ("Nerdesin”) kendini gösterir. Sivas lisesi’nde öğretmenliği sırasında ilk kez bir halk şairleri bayramı düzenlemiş (1931), kurduğu Halk şairlerini koruma derneği'yle (1932), Âşık Veysel, Talibi Coşkun, Ali izzettin gibi halk şairlerinin aydın çevrelerce tanınmasını sağlamıştı. Halkevlerinde yönetici olarak görev yapmış, Halkevleri dergisi Ülkü'de halk şiirinden kaynaklanan bir edebiyat anlayışının yaygınlaşmasına çalışmıştı (1941-1945). Halk edebiyatıyla bütün yaşamı boyunca yakından ilgilendi, özgün araştırmalar (Cezayir halk şairleri, Köroğ- lu, Nasrettin Hoca, Ortaoyunu, Köylü temsilleri vb.) yayımladı. Halk edebiyatından kaynaklanan (Koçyiğit Köroğlu, basılışı 1969), yerli yaşamı yansıtan, çarpık kültür değişmelerini eleştirirken, ortaoyunu olanaklarını kullanan oyunları (Köşebaşi, 1947; Bir pazar günü, 1959; Satılık ev, 1961) vardır.

Kaynak: Büyük Larousse

Benzer Konular

 Kutsi
11 Haziran 2009 / Misafir Müzik tr
12 Haziran 2008 / KisukE UraharA Müzik tr
9 Ağustos 2011 / Misafir Soru-Cevap
8 Ağustos 2015 / nötrino Edebiyat
14 Temmuz 2010 / LaSalle X-Sözlük