Arama

Âdile Sultan

Güncelleme: 24 Haziran 2015 Gösterim: 4.633 Cevap: 1
HipHopRocK - avatarı
HipHopRocK
Ziyaretçi
2 Nisan 2009       Mesaj #1
HipHopRocK - avatarı
Ziyaretçi
Âdile Sultan
MsXLabs.org & Büyük L.
Sponsorlu Bağlantılar

Türk şair (İstanbul 1826-ay.y. 1899). Mahmut li'ninZernigar Kadın'dan doğan kızı. Tophane müşiri Mehmet Ali Paşa ile evlendi (1845). Nakşibendi tarikatına girdi, hayır işlerinde bulundu. OsmanlI hanedanından, Divan'ı olan tek kadın şairdir.

On dokuzuncu asır dîvân şâirlerinden ve sultan İkinci Mahmûd Han’ın kızı. 1825 senesinde Zernigâr Kadın’dan doğdu. Küçük yaşta annesini kaybetti. Sultan İkinci Mahmûd, kızı Âdile Sultân’ı çocukları yaşamayan baş kadın Nevfidan Kadın’a büyütmek üzere verdi. O da Âdile Sultân’ı kendi evlâdı gibi büyütüp yetiştirdi. Mükemmel bir tahsil ve terbiye gördü. 1845 senesinde Kaptân-ı derya Mehmed Ali Paşa ile evlendi. Sultan Abdülmecîd devrinde bir seneye yakın sadrâzamlık yapan Mehmed Ali Paşa, 1868 senesinde vefât etti.

Âdile Sultan, kocasının arkasından da kızının ölümü üzerine evine çekilmiş, her şeyi bırakarak kendini ibâdete vermiş ve fakir fukarayı beslemekle vakit geçirmiştir. Dindar, hassas, hayırseverliğiyle tanınmış ve ömrü boyunca herkesten dâima hürmet görmüştür. Mektep ve fukara evlerini tamir ettirip, çocukların okuması için gayret sarfetti. Gelinlik kızlara çeyiz yaptırdı. Kurumuş çeşmelere su getirtdi. Âdile Sultan hayâtının son günlerini Fındıklı’da bugün Güzel San’attar Akademisi olan Sâhilsaray’da geçirdi ve 1898 senesi Ocak ayında vefât edince, kocası Mehmed Ali Paşa’nın Eyyûb’deki türbesinde defnedildi.

Ayşe Sultan diyor ki: “Ölümünden sonra saraya gelen câriyeleri ve ağaları, efendilerinin hikâyelerini, iyiliğini bize anlatırlarken gözyaşlarını zaptedemezlerdi...

Babamla görüşmek istediği zaman haber gönderir, sarayda husûsî hazırlıklar yapılır, bu suretle saraya gelirdi. Babam hürmet ve tazimle halasının elini öper, büyük kanepeye halasını oturtup kendisi de karşısına otururdu. Hazînedârlar, askılar içinde kahvesini getirirler, babam eliyle tepsiden alıp halasına verirdi... Bizler içeriye girip elini öper, yerden bir temenna ederek Pâdişâh’a yaptığımız resmî tazimi ifâ eder, çıkardık. Babama, oğlum hitabında bulunur, babam da kendisine; “Emredersiniz halacığım” cevâbını verirdi. Konuşma bir-iki saat kadar devam eder, yine geldiği gibi arabasına biner, babam da kapıya kadar kendisini teşyî ederdi.

Yüzünün eskiden pek güzel olduğu belliydi. Narin, orta boylu, kumral, mâvi-elâ gözlü, nûrânî, asaletini gösteren hâl, hareket ve terbiyeye mâlik bir sultandı. Giyinmesi tamâmiyle alaturka olup, ağır kumaşlardan dört etekli entari, ayağına güderiden papuç giyer, beline şaldan kuşak bağlar, bu entari üzerine, salta dedikleri bol kollu bir ceket geçirir, başına fes gibi bir şey giyip etrafına oyalı ipekli yemeni sarar, üzerine zümrüt ve lâ’llerle yapılmış, ortadaki daha büyük, iki yanlarındakiler küçük, gül şeklinde kıymetli iğneler takardı. Başka hiç bir mücevher nişan takmazdı...”

Yetmiş üç sene yaşadı ve bu süre zarfında, İkinci Mahmûd, Abdülmecîd, Abdülazîz, beşinci Murâd ve İkinci Abdülhamîd’in saltanatını gördü. Başta babası olmak üzere kardeşleri ve yeğenleri tarafından sevilen ve devlet işlerine karışmayan Âdile Sultan, aynı zamanda Osmanlı hânedânına mensûb dîvân sahibi tek kadın şâirdir. Özellikle Fuzûlî ve Şeyh Gâlib’e nazîreler ve Yûnus Emre tarzında hece vezniyle şiirler yazmıştır. Şiirleri teknik bakımdan basit ifadeli gibi görünürse de samîmidir. O, bu samîmi sözleriyle kardeşi sultan Abdülazîz Han’ın şehîd edilmesine de ışık tutmuştur.

Adile Sultan’ın bu mısraları sultan Abdülazîz Han’ın intihar etmeyip, öldürüldüğüne dâir nice vesika yanısıra kıymetli bir şehâdettir.
Âdile Sultan’ın basılmamış olan Dîvân’ının yazma nüshaları Üniversite ve Topkapı Sarayı kütüphânelerinde mevcuttur. Atası Kânûnî Sultan Süleymân Han’ın şiirlerinini, Dîvân-ı Muhibbî adıyla, ilk defa yayınlanmasını sağlamıştır.

ÂDİLE SULTANDIN DÎVÂNINDAN
YÂ RESÛLALLAH!
Yüzün mir’at-ı zât-ı kibriyâdır yâ Resûlallah,
Vücûdun mazhar-ı nûr-ı Hudâdır yâ Resûlallah,
Kabul eyle ânı aşkından âzâd eyleme bir an,
Kapanda Âdile kemter gedâdır yâ Resûlallah,

Var iken destgîrim sen gibi bir şâh-ı zî-şânım,
Kime arz eyleyim, eyle meded hâl-i perişanım,
Sözün makbûl-i dergâh-ı Hudâdır ulu Sultânım,
Kapunda Âdile kemter gedâdır yâ Resûlallah.

Sana Ümmetliğim iki cihânda emr-i câzimdir,
Bilirsin hâlimi arz u beyân etmek ne lâzımdır,
Nazar kıl lutf ile senden diğer kim câresâzımdır,
Kapunda Âdile kemter gedâdır yâ Resûlallah.

----------------------------------------------------
Nasıl yanmam ki ben oldu olanlar Şâh-ı devrâna,
Bilinmez oldu hâli kıydılar ol zıll-ı Yezdâna.

Cihân matem tutup kan ağlasın Abdülazîz Hân’a
Medet Allah mübarek cismi boyandı kızıl kana.

Nasıl hemşiresi bu Âdile yanmaz o Hakan’a,
Ki kıydı bunca zâlimler karındaş cihânbâna

Rızâ virmezdi adl ü şefkati zulm-i müşîrâna
Bütün nûr-ı firâkı saldı kalb-i ehl-i îmâna.


Bir münâcâtı:
İlâhî, bana tevfîkin itâatta medar olsun
Beni benden halâs eyle, gönül aşkında zâr olsun.
Seni zikreyleyim her dem, dil agâh ola bu zevke
Vücûdum zulmetin, mahvet derûnum şu’lebâr olsun.
Açılsın lâleler aşkınla sinem dâğ dâğ olsun
Dil-i virane yansın âteşinle bahtiyâr olsun.

Osmanlı Tarihi Ansiklopedisi

Son düzenleyen _Yağmur_; 24 Haziran 2015 15:46 Sebep: içerik eklendi.
Biyografi Konusu: Âdile Sultan nereli hayatı kimdir.
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
24 Haziran 2015       Mesaj #2
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Adile Sultan
MsXLabs.org
Sponsorlu Bağlantılar

Osmanlı hanım sultan ve şairlerindendir. Dindar, hassas, hayırseverliğiyle tanınmış ve ömrü boyunca herkesten daima hürmet görmüştür. Mektep ve fukara evlerini tamir ettirip, çocukların okuması için gayret sarfetmiştir. 73 yıl yaşamış ve bu süre zarfında, II. Mahmud, Abdülmecid, Abdülaziz, V. Murad ve II. Abdülhamid’in saltanatını görmüştür.

Hayatı
Babası Sultan II. Mahmud Han, annesi Zernigar Kadın Efendidir. 1825 yılında doğmuştur. Küçük yaşta annesini kaybetmiştir. Sultan II. Mahmud, kızı Adile Sultanı çocukları yaşamayan başkadın Nevfidan Kadına büyütmek üzere vermiştir. O da Adile Sultanı kendi evladı gibi büyütüp yetiştirmiştir. Mükemmel bir tahsil ve terbiye görmüştür.

1845 yılında Kaptan-ı Derya Mehmed Ali Paşa ile evlenmiştir. Sultan Abdülmecid devrinde bir seneye yakın sadrazamlık yapan Mehmed Ali Paşa 1868 yılında hayatını kaybetmiştir. Adile Sultan, kocasının arkasından da kızının ölümü üzerine evine çekilmiş, her şeyi bırakarak kendini ibadete vermiş ve fakir fukarayı beslemekle vakit geçirmiştir. Gelinlik kızlara çeyiz yaptırmıştır. Kurumuş çeşmelere su getirtmiştir. Adile Sultan hayatının son günlerini Fındıklı’da bugün Güzel Sanatlar Akademisi olan Sahilsaray’da geçirmiş ve 1898 yılının Ocak ayında hayatını kaybedince, kocası Mehmed Ali Paşanın Eyyüp’teki türbesine defnedilmiştir.

Önemi
Başta babası olmak üzere kardeşleri ve yeğenleri tarafından sevilen ve devlet işlerine karışmayan Adile Sultan, aynı zamanda Osmanlı hanedanına mensup divan sahibi tek kadın şairdir. Özellikle Fuzuli ve Şeyh Galib’e nazireler ve Yunus Emre tarzında hece vezniyle şiirler yazmıştır. Şiirleri teknik bakımdan basit ifadeli gibi görünürse de samimidir. O, bu samimi sözleriyle kardeşi sultan Abdülaziz Han’ın şehit edilmesine de ışık tutmuştur.
‘’Nasıl yanmam ki ben oldu olanlar Şah-ı devrana,
Bilinmez oldu hali, kıydılar ol zıll-ı Yezdana.’’

Adile Sultanın bu mısraları Sultan Abdülaziz Hanın intihar etmeyip, öldürüldüğüne dair nice vesika yanısıra kıymetli bir şehadettir. Adile Sultanın basılmamış olan Divan’ının yazma nüshaları Üniversite ve Topkapı Sarayı Kütüphanelerinde mevcuttur. Atası Kanuni Sultan Süleyman Hanın şiirlerini, Divan-ı Muhibbi adıyla, ilk defa yayınlanmasını sağlamıştır.


"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.

Benzer Konular

18 Haziran 2016 / KisukE UraharA Sinema tr
1 Nisan 2010 / LaSalle Siyaset tr
15 Haziran 2015 / _Yağmur_ Siyaset tr
 Adile
15 Haziran 2015 / _Yağmur_ Edebiyat tr
15 Haziran 2015 / _Yağmur_ X-Sözlük