Arama

Babalar ve Kızları

Güncelleme: 13 Ekim 2008 Gösterim: 15.520 Cevap: 2
Lavie - avatarı
Lavie
Ziyaretçi
9 Ekim 2008       Mesaj #1
Lavie - avatarı
Ziyaretçi
Babaların kızlarıyla hayatın ilk dönemlerinde hayranlıkla başlayan özel ilişkileri, kız çocuklarının babalarının hayatlarındaki ilk erkek olmaları nedeniyle yoğun bir bağlılık duygusuyla kendini gösteriyor. Koruyucu, kollayıcı bir şekilde başlayan bu özel iletişimde, ergenlik çağından itibaren çatışmalar ortaya çıkıyor. Bu fırtınalı dönemde babalar ve kızları arasında en çok görülen sorunları sıralayan Dr. Ali Ayas, iyi iletişim rehberinin 7 vazgeçilmezini şöyle sıralıyor:

Sponsorlu Bağlantılar
Kural varsa anne de uymalı: Baba kızının giyim kuşamına, eve gidiş geliş saatlerine karışıyor. Genç kız ise, babasına ben büyüdüm, bana karışmayın, özgürüm diyor. Bu durumda baba kızına hoşlanmadığı davranışlar nedeniyle yasak koyuyor. Burada baba kural koyarken, anne babadan gizli yasağı kaldırıyor. Oysa kurallara uyumun sağlanması davranış birliğiyle mümkün.

Yasakların mantığı olmalı: Baba kızına yasak koyuyorsa, bunun gerekçelerini de onun anlayabileceği bir şekilde anlatmalı. Sınırsız bir özgürlük olmadığını, yaşamda bazı sınırlamaların olduğunu söylemeli.

Konulan tavır eşref saatine göre değişmemeli: Babalar kızlarına yaşamın herhangi bir alanıyla ilgili kısıtlama getirdiklerinde ya da kural koyduklarında, bu kural her zaman geçerli olmalı. Yani babanın eşref saatinde konulup, sakinleştikten sonra başka kural getirilmemeli.

Sen iyisin dünya kötü demek yanlış: Günümüzde babaların kızlarına en çok söylediği cümlelerin başında ?Sana güveniyorum, ama dünya kötü bu yüzden sana kural koyuyorum? geliyor. Oysa bu cümleyle başlayan ifadeler güvensizlik ifade ettiğinden çocuğun da çevresine güvenini zedeliyor. Genç kızın hiç evden çıkmaması, cam bir fanusta yaşaması mümkün değil. Bu nedenle çevresinden gelecek olumsuzluklara karşı neler yapabileceğini ve çözüm yollarını anlatmak daha doğru.

Erkeklerle ilgili korkutmayın, bilgilendirin: Babalar kızlarının hayatına giren erkekleri kolay kabullenemez. Eleştirel yaklaşır. Ama eleştirel ve küçümseyici tavırlarla, kızının hayatına giren erkekle ilgili olumsuz yorumlar yapmak, küstürmek ve yalana teşvik etmek gibi sonuçlar doğurur. Babalar kızlarının hayatına başka erkeklerin girebileceğini kabul etmeli.

Babalar idol olmaktan vazgeçin: Birçok kadın hayatına giren erkekleri, babasıyla kıyaslar. Bu nedenle baba kızının gözünde idol olmaktan vazgeçmeli, kendi hatalarını anlamalı, erkeklerle ilgili kızıyla sohbet etmeli. Erkeklerle ilgili bilgileri korkutmadan, gerçekçi bir şekilde kızıyla konuşmalı.

Tartışmacı değil, çözümcü olun: Kızların eve gidiş geliş saatleri, giyimleri de babalar için sorun oluyor. Geliş gidiş saatleri konusunda, yaşanılan sosyal çevreye uygun, zaman zaman esnetilen kurallar konulmalı. Anne de bu kurala uymalı. Babanın koyduğu ve mantıklı olan kurallar, annenin yumuşak kalbiyle çözülmemeli.

alıntı

Sedef 21 - avatarı
Sedef 21
Ziyaretçi
9 Ekim 2008       Mesaj #2
Sedef 21 - avatarı
Ziyaretçi
Baba - kız diyalogu

Sponsorlu Bağlantılar
Baba ve kızı arasındaki yıllar geçtikçe farklılaşan diyalog ilginizi çekecek...

0 yaşında

Baba :
Ne kadar da güzel. Şimdi bu küçücük şey benim kızım mı...¿
Gözleri de bana ne kadar çok benziyor...

Kızı :
Bu gözlerini benden hiç ayirmayan adam babam olsa gerek...

5 yaşında

Baba :
Prensesim benim, güzel kızım...
Söyle bakalım baban sana ne alsın...¿

Kızı :
En çok babamı seviyorum...
Babam, niye annemle uyuyor...¿
Hep benimle uyusun, başkasını sevmesin...

10 yaşında

Baba :
Gittikçe yaramaz oluyor, kime çekti bu kız...¿

Kızı :
Ben babama aşığım...
Büyüyünce babam gibi erkekle evlenecegim...
Babam bu ay harçlığımı arttırır mı...¿

15 yaşında

Baba :
Ne kadar da çabuk büyüdü...
Eve de gittikçe geç kalmaya basladı, bu gidişle başına kötü bir şey gelecek... Sanırım daha sert konuşmalıyım...

Kızı :
Babam yüzünden arkadaşlarımla istediğim kadar vakit geçiremiyorum...
Bana baskı uygulamasından nefret ediyorum...
Ne zaman özgür olacağım...¿

20 yaşında

Baba :
Artık sözümü dinlemiyor, benden giderek uzaklaşıyor...
Kendi parasını da kazanmaya basladı ya, bana ihtiyacı kalmadı tabii.
Uzun zamandır tatlı bir-iki laf geçmedi aramızda zaten...
Evi de sürekli erkekler arıyor. Galiba kızım elden gidiyor...

Kızı :
Her dediğime alınıyor, beni bir türlü anlamıyor...
Hele geçen gün giydiğim mini eteğe karışmasına ne demeli...¿
Evden ayrılıp, kendi hayatımı kurmalıyım...
Çocuk muamelesi görmekten bıktım artık!...

25 yaşında

Baba :
Bir gün bunun olacağını biliyordum...
İşte evleniyor...
Zaten aramız eskisi gibi değildi...
Şimdi bir de kocası var...
Prensesim beni terkediyor...

Kızı :
Böyle bir günde bile o mutsuz ifadeyi takınmasının ne lüzumu var ki...¿
Biliyorum, onu bir türlü içine sindiremedi. Bu yüzden yapıyor...
Kendi hayalindeki damat degil ya!...
Sanki birlikte yaşayacak olan o...

30 yaşında

Baba :
Çok az görüşüyoruz. Daha sık biraraya gelsek ne iyi olur...
Hem torunlarımı da özlüyorum...
Kendi arkadaş çevrelerinden fırsat bulup da bize gelemiyorlar ki...

Kızı :
Babamları da çok ihmal ediyorum galiba...
Yine telefonda çok üzgün geldi sesi...
Haftasonu onlara süpriz yapmak en iyisi...

40 yaşında

Baba :
Kızım, benim entellektüel düzeyimi yeterli bulmuyor...
Ona göre çağın gerisinde düşünüyormuşum...
Oysa küçükken derslerine hep ben yardım ederdim...
Anlayamadığı bütün problemleri bana sorardı...
Şimdi beni beğenmiyor...
Bir daha onunla asla politik tartışmalara girmeyecegim...

Kızı :
Babam giderek daha da çocuk gibi davranıyor...
Sürekli bir şeylerden yakınıyor...
Gerçi son zamanlarda sağlığı da iyi değil ama...
Ya ona bir şey olursa...¿
Zaten hiçbir zaman dilediği gibi bir evlat da olamadım...

45 yaşında

Baba :
Kızımın mutlu bir yuvası olması ne güzel...
Gözüm arkada gitmeyecegim. Her şeyi kendi başardı...
Onunla gurur duyuyorum...

Kızı :
Babam için çok endişeleniyorum. Onu kaybetmeye hazır değilim...
İlaçlarını da hep ihmal ediyor zaten...
Allah'ım onu benden alma!

50 yaşında

Baba :
Dünyada mutlu kal kızım !...

Kızı :
Seni çok özleyecegim ve arayacağım babacığım...
Şimdi ben kime danışacağım, kim yardım edecek bana...¿
Ne olur gittiğin yerde çok mutlu ol...
Ve hep yanımda olduğunu hissettir,
Ne bileyim ben, arada sırada işaretler yolla mesela...
Ah babacığım! Sensiz nasıl yaşayacağım...¿

55 yaşında

Kadın :
Sen gideli, seni daha iyi anlıyorum babacığım...
Keşke seni hiç üzmeseydim demeyeceğim,
Çünkü "keşke"lerin hiçbir şeyi değiştiremeyeceğini biliyorum....
Yine de beni duyuyorsan, lütfen seni
üzdüğüm her gün için çok ama çok pişman olduğumu bil olur mu...¿

Lavie - avatarı
Lavie
Ziyaretçi
13 Ekim 2008       Mesaj #3
Lavie - avatarı
Ziyaretçi
Sağlıklı bir aile yapısında genellikle kız çocuklarının ilk aşkı babaları sayılır. Öyle ki, belli bir yaş döneminde "Ben babamla evleneceğim!" diye tutturan kız çocuklarıyla sıkça karşılaşmak mümkün. Bu aşkın etkileri bazı kız çocuklarında ileri devrelere de taşınabilir. Örneğin, bazı kadınlar eşlerinde hep babalarının özelliklerini bulmaya çalışır. Olumlu ya da olumsuz, hiç farketmez...
İlk aşk babayla başlar
Küçük kız çocukları babalarına hayranlık duyarlar. Öyle ki, en büyük arzuları babalarıyla evlenmektir. Babalar, kızlarının dünyasında önemli bir yere sahiptirler ve hatta onların ilk aşkları sayılırlar. Babalarının yerini başka bir erkek alana kadar, bu böyle devam eder. Kız çocuklarının hayata sağlıklı bir pencereden bakabilmeleri ve hem sosyal, hem de duygusal ilişkilerinde mutlu olabilmeleri için, babalarıyla sağlıklı bir ilişki geçirmiş olmaları önem taşır.
İdolleştirme babada başlar
Anneler, kızlar için bir örnek sayılırlar. Fakat babalarının yeri daha farklıdır. Kız çocuklarının babalarıyla kurdukları bağ çok güçlüdür. Babayla kız arasında asla anneyle olabileceği gibi, bir rekabet duygusu oluşmaz. İlişkileri bazen mesafeli olsa da, genellikle içten ve etkileyicidir. Babayla kız çocuğu, aşkın farklı bir çeşidini yaşarlar. Baba kız ilişkisnde, babanın çok özel veya mükemmel özelliklere sahip olması gerekmez. Onlar, kız çocukları için her halleriyle bir idoldürler.
Erkek dünyasına açılan ilk pencere
Baba kız ilişkisi sayesinde kız çocukları erkeklerin dünyasını tanırlar. Bu şekilde erkekler arasında nasıl saygı göreceklerini de öğrenebilirler. Babanın tepkileri, ailedeki roller ve günlük hayattaki davranışlar da burada çok etkili olur. Baba kız ilişkisinde, kız çocuğu sadece erkeklere karşı duyguları öğrenmez. Aynı zamanda eş seçimi konusunda da bir düşünceye sahip olurlar. Babanın kadınlara karşı feodal özellikte davranışlar sergilemesi, kızın da ilerde feodal yapılı erkeklara ilgi duymasına yol açabilir.
Özgüvenin ilk tohumları atılır
Babayla kızı arasındaki bu güzel iletişim, kız çocuğun özgüvenin gelişimini etkiler. Babayla birlikte sosyal etkinliklere katılmak, sinemaya - tiyatroya gitmek veya sohbet etmek kız çocuğunun özgüvenini destekler ve özsevgisini geliştirir.
Kendini izlemeye başlar
Anne kız arasında duygusal anlamda bir yakınlık olur. Kız çocukları anneleriyle kendini özdeşleştirir. Buna karşılık babalarında, davranışlarının nasıl bir sonuç getirdiğini tespit ederler. Kızların babalarıyla kurdukları bu yakınlık, ileriki yaşamlarında özdeğerlerini benimsemelerine, ilişkilerde karşılaştıkları sorunlarla başetmelerine ve nasıl erkeklerden hoşlandıklarını belirlemelerine yardımcı olur.
Hayat maratonu başlar
Hayatları içersinde babaların verdiği onay, yaşam yarışında büyük önem taşır. Kız çocuğunun üzerine alacağı sorumlulukları yerine getirmesi, kişiliğini daha da iyi oturtması için ciddi bir temel oluşturur. Kızını teşvik eden ve cesaretlendiren bir baba, hem iş hayatında hem de duygusal ilişkilerinde, başarının ve mutluluğun anahtarını sağlar.

alıntı

Benzer Konular

28 Ocak 2010 / Ziyaretçi Soru-Cevap
24 Ekim 2014 / isyanqar batu Soru-Cevap
9 Temmuz 2009 / Lavie Taslak Konular
6 Mart 2010 / BrookLyn Mitoloji