Arama

Abraham Maslow

Güncelleme: 18 Ekim 2015 Gösterim: 8.039 Cevap: 1
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
1 Temmuz 2011       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Abraham Harold Maslow (1908 - 1970)
Abraham Harold Maslow (1 Nisan, 1908 – 8 Haziran, 1970), Rus göçmeni yedi çocuklu Yahudi bir ailenin en büyük çocuğu olarak Brooklyn, New York’ta dünyaya geldi. Eğitimsiz bir ailenin çocuğu olan Maslow, ailesinin ısrarı ile New York Şehir Koleji'nde hukuk eğitimine başladı. Daha sonra bu eğitimi bırakarak Cornell Üniversitesi’nde felsefe ve psikoloji okumaya başladı. Psikoloji hocası Edward Titchener’den hoşlanmadığı için bir sömestre sonra New York Şehir Koleji’ne geri döndü. Bu dönemde henüz 20 yaşında iken Kuzeni Bertha ile evlendi. Ardından Winconsin Üniversitesi'ne girerek psikoloji ve felsefe alanında yüksek lisans eğitimini tamamladı. Burada primatlar, dominans, davranış ve cinsiyet konularında araştırmalar yaptı.
Sponsorlu Bağlantılar
Maslow, 1937 – 1951 yılları arasında Brooklyn Koleji'ne döndü. Burada iki önemli mentörü ile tanıştı: Önemli Geştalt psikologlarından Max Wertheimer ve Amerikan antropolojisinin önemli temsilcilerinden olan aynı zamanda Franz Boas’ın talebesi Ruth Benedict. Benedict, bu dönemde kültürel antropolojinin alt dalı olan kültürel psikoloji üzerine çalışıyordu. Maslow bazı alan araştırmalarında Benedict’e eşlik etti.
Bunun dışında Erich Fromm, Karen Horney, Kurt Golstein ve Alfred Adler gibi önemli bilim adamları ile çalışma imkânı buldu.



1 Nisan 1908'de New York Manhattan'da doğdu. Yalnızlık, mahcubiyet, aşağılık duyguları, depresyon ve mutsuzluk dolu bir çocukluk ve delikanlılık dönemi geçirdi. Nefret dolu ve itici bir kadın olarak gördüğü annesini hiç sevemedi; mutaassıp bir Musevi olan annesi sık sık Tanrı'nın kendisini şu veya bu şey için cezalandıracağını söylerdi. Bu tehditlerin de etkisiyle, daha küçük yaşta dine güvenmemeye karar verdi ve ateist oldu. Buna rağmen, o dönemin anti-Semitik eylemlerinden ve hücumlardan diğer Yahudiler kadar o da muzdarip kaldı.
Brooklyn'de Erkek Lisesi'ni bitirdi; çok zeki, yetenekli ve bol okuyan biriydi. New York Şehir Koleji'nde hukuk tahsiline başladı ama bir gece kitaplarını atıp okulu terk etti. Cornell Üniversitesi'nde felsefe ve psikoloji okumaya başladı. Oradaki psikoloji hocası Prof. Edward B. Titchener'i soğuk bulup beğenmediği için, bir sömestre sonra New York Şehir Koleji'ne döndü. Bu sırada 20 yaşındaydı ve 19 yaşındaki kuzini Bertha ile evlendi (bu "gelenek" ona yabancı değildi çünkü kendi anne babası da kuzindiler). Orada da mutlu olamayınca Wisconsin Üniversitesi'ne gitti, iki sene sonra felsefe dalında yüksek lisansını aldı. John. B. Watson'un davranışçılık ekolüne merak salıp psikoloji doktorasına başladı. 1934'de doktorasını aldı ama gerek Büyük Buhran döneminin gerekse anti-semitik akımların etkisiyle, akademik bir görev bulamadı.
Tıp fakültesine başladı ama kısa bir süre sonra, tıbbın da tıpkı hukuk gibi insanları tutkusuz ve olumsuz açıdan ele aldığına kanaât getirerek, tıbbiyeyi de terk etti. Hayatı boyunca sıkıldığı her şeyi terk etme huyu bundan sonra da sürdü. Ertesi sene New York'a geri döndü ve Columbia Üniversitesi'ndeki Teacher's Koleji'nde E. L. Thorndike'ın asistanı oldu. Bir sene kadar insan cinselliği üzerinde çalıştıktan sonra oradan da sıkıldı ve ayrılıp Brooklyn Koleji fakültesine intisap etti.
1930'lar ilâ 1940'lar arasında New York'da zamanın hemen bütün ileri gelen Avrupalı psikologlarıyla irtibat kurdu. Bu zevatın çoğu Nazi tehdidinden kaçan Yahudi psikanalistlerdi. Aralarında Erich Fromm, Karen Horney, Max Wertheimer ve Kurt Golstein sayılabilir. Alfred Adler'den çok etkilendi ve uzun bir süre onun seminerlerine devam etti. Bu arada tanıştığı antropolog Ruth Benedict'ten de çok etkilenip Kanada'da yaşayan Yerliler üzerinde araştırmalar yapmaya başladı. Buradaki gözlemleri kültürel farklılıkların esâsen yüzeysel olduğu kanaâtine varmasına yol açtı; bu da, ileride geliştireceği ihtiyaçlar hiyerarşisi kuramı için ufuk açtı.
Brooklyn'deki dersleri çok ilgi çekerdi ve popülerdi. Konu hakkında hiç bir eğitimi olmamasına ve sâdece uzaktan duyduklarıyla bir şeylerden haberdar olmasına rağmen, talebelerine psikanaliz uygulamaya çalıştı. Bir süre sonra da, psikanaliz yerine, kendince geliştirdiği kısa süreli psikoterapi seansları yapar oldu. Sonradan bunlardan da büyük ölçüde vazgeçti.
1940'lı yılların ortalarından itibâren sıhhati bozulmaya başladı. 1946'da, henüz 38 yaşındayken, iyice rahatsızlanarak iki kızını ve karısını alıp California'da Pleasanton'a taşındı ve ismen de olsa Maslow Cooperage Corporation'un başına geçti. 1949'da kısmen düzelerek Brooklyn Koleji'ne geri döndü. 1951'de, Waltham Massachusetts'de yeni kurulmuş olan Brandeis Üniversitesi'nin psikoloji bölümünün başına geçti. Bol miktarda yazı yazıyordu ve şöhreti de iyice artmıştı ama, dâima olduğu gibi, burada da hiç mutlu olamıyordu. Talebelerinden artarak gelen ders verme tekniğiyle ilgili eleştirilere kızıyor ve ürküyordu. 1967 Eylülü'nde ciddi bir kalb krizi geçirdiğinde, 20 sene önceki teşhis edilemeyen garip hastalığının da aynı şey olduğunu fark etti. Zâten sıkılmıştı, talebeleriyle sorunlar yaşıyordu. California'daki Menlo Park'ta Saga Administrative Corporation'dan gelen iş teklifini kabûl edip, oraya geçti. Burada belli bir işi gücü yoktu, kafasına göre yazıyor, düşünüyor ve keyfine bakıyordu; onu tenkit eden kimse de yoktu. 8 Haziran 1970'de, jogging yaparken, 62 yaşında şiddetli bir kalb krizi ile vefat etti.
Hayatı boyunca pek çok ödül almış, 1967-1968 senelerinde Amerikan Psikoloji Birliği başkanlığı yapmıştı. Vefat ettiği zaman îtibâriyle, sâdece bir psikoloji profesörü olarak değil, en az o kadar da iş idâresi, eğitim, hemşirelik, ilâhiyat gibi konulardaki yazıları, konuşmalarıyla tanınıyordu.
Hep ıstırap, acı ve ağrılar çekti; kronik yorgunluk, hipoglisemi, kalça artriti ve müzmin kalb sorunlarından müştekîydi. Mahcup, aşırı anksiyöz ve kendine kızan, mutsuz, izole ruhsal yapısını seneler süren psikanalize rağmen hiç aşamadı. Performans anksiyetesi sorununu ölünceye kadar yaşadı. Evliliğinde de hep suâl işâretleriyle ve sevgi güvensizliğiyle beraber yaşadı, bunu yazdıklarına yansıttı. Vefatından bir ay önceki son makalesinin girişinde hiç bir zaman cesur bir lider ve hatip olamadığından yakınarak "ben mizaç olarak cesaretsizim" diye yazıyor ve ekliyordu "bu da bana hayatım boyunca bitkinlik, gerginlik, korku, endişe ve kötü uykulara mâl oldu"! Annesine karşı nefreti de asla sönmedi, öldüğünde cenazesine gitmeyi reddetti. Bu mizaç, karakter ve kişilik özellikleri, her kuramcı gibi, onun kişilik kuramına ve ideolojisine de yansıdı. Asla olamadıklarını ve inanamadıklarını "kendini gerçekleştirme", "hümanistik tavır", "holistik-dinamik teori" gibi kuramsal yaklaşımlarla ideolojize etti, küçük yaşta kaybettiği Tanrı inancını teolojiye ve transandansa olan merakıyla (zirve yaşantılar, din ve ilâhiyatla ilgili yazılar) ikame etti.
Kısacık tıbbiye yaşantısı hâricinde tıbla hiç alâkası olmadığı gibi, doğal olarak, hiç bir zaman da psikiyatr(ist) olmadı.


Kaynakça
Jess FEIST & Gregory J. FEIST (2002) Theories of Personality - Fifth Edition. New York: McGraw-Hill, 492-523.


BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 4 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 18 Ekim 2015 22:39
Biyografi Konusu: Abraham Maslow nereli hayatı kimdir.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
18 Ekim 2015       Mesaj #2
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Abraham Harold Maslow

Sponsorlu Bağlantılar
Ad:  Abraham Harold Maslow.jpg
Gösterim: 3166
Boyut:  166.3 KB

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.

Benzer Konular

1 Temmuz 2011 / Misafir Psikoloji ve Psikiyatri
13 Haziran 2015 / ahmetseydi Asker tr
24 Ağustos 2015 / Safi Bilim ww
5 Temmuz 2015 / Safi Bilim ww
7 Temmuz 2015 / Safi Sanat ww