Arama

Boyun Ağrıları

Güncelleme: 18 Haziran 2010 Gösterim: 6.157 Cevap: 1
reyan - avatarı
reyan
Ziyaretçi
9 Ağustos 2009       Mesaj #1
reyan - avatarı
Ziyaretçi
Boyun Ağrısı Nedenleri Ve Tedavisi

Sponsorlu Bağlantılar
Boynu ağrıyan kişilerde; ağrının sebebi, başlama yeri, yayılması, şiddeti, süresi, gece-gündüz ve mevsimlerle ilişkisi, ağrıya eşlik eden şikâyetler gibi her detay, uzman tarafından incelenmelidir.
Boyunda ağrılara yol açan çok sayıda neden olduğunu söyleyen Prof. Dr. Turgut Göksoy, bunların neler olduğunu anlattı.

Travmatik boyun ağrıları

Trafik kazaları: Araç içindeyken çarpışmalar sonucu gelişir.

Spor yaralanmaları: Sportif faaliyetler sırasında çok kez boyuna isabet eden yaralanmalarla ağrılar oluşur.

Endüstriyel kazalar: İş kazalarında boynun olaya katılması halinde, geçici veya kalıcı boyun ağrılarına yol açabilecek çeşitli sorunlar ortaya çıkabilecektir.

Omurgalarda yıpranmalara bağlı boyun ağrıları
Boyun omurgalarında en hareketli olanları 4′üncü ile 6′ncı omurlar arasıdır. Bu yüzden en fazla bu omurlar arasında 40′lı yaşlardan sonra yıpranma belirtileri başlar. İlk bozukluklar omurgalar arasındaki disklerde görülür.

Risk grupları
Yine boyunda bulunan diğer eklemler, tıpkı vücudun diğer eklemlerindeki kireçlenmelere benzer şekilde çeşitli derecelerde yıpranmalar gösterebilir. Şüphesiz bazı meslek grupları ve boynumuzun yanlış kullanılması, bu yıpranmayı hızlandırabilecektir.
Uzun yol şoförleri, başını yukarıda tutarak çalışmak zorunda kalan boyacılar, yere çömelerek çalışan seramikçiler, masa başında ve bilgisayar karşısında devamlı durmak zorunda kalan meslek grupları boyun ağrıları açısından yüksek risk taşımaktadır.
Rakiple yapılan spor türlerinde faaliyet gösteren sporcular ve geçmişte trafik kazası geçiren kişiler de bu riski paylaşmaktadır.

Fıtıklara bağlı boyun ağrıları

Boyun omurgaları arasında bulunan disklerde bazı şartlarda fıtıklar oluşabilir. Burada ağrı sadece boyunda değil, bazen kürek kemiği üzerinde yoğunlaşabilir. Boyunda olan ağrı kola yayılma eğilimindedir. Bölgenin anatomik yapısı nedeniyle, fıtıklar belde olduğu kadar sık değildir. Boyun fıtığına omurlar üzerine gelen aşırı zorlanmalar yol açabileceği gibi, bazen bu denli bir zorlanma olması gerekmeyebilir.

Erken teşhis önemli
Fıtık yüzde 70 oranında 5′inci ve 6′ncı omurlar arasında ortaya çıkar. Belirti olarak öksürme ve ıkınmada ağrı artışı (Valsalva testi), başın tepesinden aşağı doğru basmakla boyunda ağrı oluşması (kompresyon testi), bu ağrının baş yukarı doğru çene tutularak kaldırılmasında azalması (distraksiyon testi) tipiktir.
Fıtığın şiddetine göre refleksler kaybolabilir, uyuşukluklar belirgin, adale güçleri azalmış veya kol çevresi zayıflamış olabilir. Erken tanı sonucu başlanacak tedavi ile çok kez ameliyata gerek kalmadan başarılı sonuçlar alınabilmektedir.

Strese bağlı boyun ağrıları
Yoğun stres altında yaşayanlarda, bunun bedelini çok kez vücuttaki bazı organlarla beraber boyun omurgası da ödemektedir.
Mide, bağırsaklar, başta sırt olmak üzere tüm adaleler, bacaklar da bu stresten nasibini almaktadır. Devamlı sinirli ve gergin olan bu gibi insanlarda boyun ağrıları bir yerleşirse artık vücudu kolayca terk etmezler.
Aynı anda birden fazla iş yapan, bu sırada yanlış duruş pozisyonları içerisinde olan ve bir türlü boyun ve çevresi adaleleri gerektiği gibi gevşetemeyen insanların “boyun adalelerinde gerginlik” hastalığına yakalanması işten bile değildir.
Araba kullanırken önlem alınmaması, ani sıcak ortamdan soğuk ortamlara geçişler yapılması, sorunu daha da artırabilmektedir.

Yanlış duruşa (postür) bağlı boyun ağrıları
Çoğumuz; karın ve bel kaslarımızın zayıflığı nedeniyle özellikle ayakta dururken veya otururken kendimizi olduğu gibi gevşek bırakmamız sonucu kötü bir duruş sergileriz.

Önlem alınabilir
Bu kötü duruşun göstergesi olarak beldeki kavis artmış, karnımız öne doğru çıkmış, omuzlar aşağıya çökmüştür. Bunun sonucu sırtımızda giderek artan bir “kamburluk” gelişir.
Başlangıçta istediğimizde düzeltebileceğimiz bu kamburluk, uzun yıllar sonucu artık eski haline dönemeyen kalıcı bir şekle dönüşür. Bu nedenle duruşumuzu doğru tutmaya daha gençlik yıllarında başlamamız gerekmektedir.
Ders çalışırken masaya aşırı derece eğilen, bu sırada boynunu ideal konumda tutmayı beceremeyen gençler, geleceğin boyun ağrılı hastalarından olmaya adaydır
Son düzenleyen asla_asla_deme; 18 Haziran 2010 14:42
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
11 Mayıs 2010       Mesaj #2
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Boyun Agrilari

Sponsorlu Bağlantılar
Boyun ağrıları bel ağrıları kadar sık görülmemekle birlikte, her yaş grubunda karşılaşılabilen, yaşam kalitesini düşürüp iş gücü kaybına neden olabilen önemli bir sorun.

Yanlış duruş, psikolojik stres, soğuğa maruz kalmak, yorgunluk gibi etkenler boyun bölgesinde ağrı nedenidir. Uzun süreli bilgisayar - daktilo kullananlar, sürekli tek noktaya odaklaştıkları için boyun kaslarının yeterince hareket etmemesi sonucu ağrı çekerler.

Boyun ağrısı nedenleri 3 temel grupta incelenebilir:

Kas iskelet sistemi kaynaklı mekanik nedenler

Boyun dışı bölgelerin hastalıklarının neden olduğu ağrının boyun bölgesinde hissedilmesi (yansıyan ağrı)

Boyun bölgesini tutan yangısal, enfeksiyöz ve tümöral hastalıklar.

Akut boyun ağrısının en sık nedenleri:

Boyun fıtığına bağlı ağrı atakları

Miyofasiyal ağrı sendromu

Boyun bölgesindeki yumuşak dokuların zorlanması (Servikal strain)

Kronik boyun ağrısnın en sık nedenleri:

Boyun kireçlenmesi

Sık görülen bazı iltihaplı romatizmal ağrılar (Ankilozan Spondilit, Romatoid artrit)

Fibromiyalji

Özellikle stres boyun kaslarında kasılmaya neden olur ve boyun ağrısı ve gerilim baş ağrısı ortaya çıkar. Bu şekilde ortaya çıkan ağrılarda kas gevşeticilerin yanı sıra bölgeye yapılan enjeksiyonlar, gevşeme egzersizleri, fizik tedavi yapılması ve antidepresan ilaç verilmesi yoluna gidilir.

BOYUN FITIĞI

Belde olduğu gibi boyunda da fıtık olabilir. Omurları birbirinden ayıran diskler yarı eklem sayılırlar. Disk ortasında jel kıvamında bir madde ve bunun çevreleyen yastıkçıklardan oluşur. Bu yastıkçıklardan daha dışta olanlar içtekilerine göre serttirler. Yaşın ilerlemesi ve travmaya maruz kalma durumlarında bu yastıkçıklar yıpranmaya başlar. Dıştaki tabaka giderek incelir, ani yapılan ters bir hareket sonrasında yırtılır. İçteki jel kıvamındaki madde bu yırtıklardan dışarı doğru kayarak, omurilikten çıkıp kolumuza giderek o bölgelere hareket emri veren veya o bölgelerin duyusunu algılamanızı sağlayan sinirinize baskı yapar. Böylece boyun-kol ağrısı ve o kolumuzda uyuşma, karıncalanma, bazen de güçsüzlük hissederiz.Böyle durumlarda ilaç tedavisinin yanı sıra öncelikle istirahat, daha sonra fizik tedavi, yetmediği durumda ise son zamanlarda gelişen tekniklerle bölgeye iğne (epidural steroid enjeksiyonu) veya kateter (epidural lizis) adı verilen ince sondalarla girilerek ilaç verilmesi, bu da olmadığı taktirde cerrahi girişim gerekebilir. Hasta düzenli olarak boyun egzersizlerini yaparak ve boyun koruma prensiplerine uyarak ağrının sık tekrarlamasını önleyebilir.

BOYUN KİREÇLENMESİ

Servikal omurgayı meydana getiren yapıların(kemik, bağ, kas) yozlaşması sonucu ortaya çıkan ve buna bağlı sinir ve damarsal bozuklukları da içeren klinik bir tablodur. Nedenlerinin yaşlanma, mikro travmalar, makrotravmalar, duruş bozuklukları ve genetik faktörler olduğu düşünülmektedir. Boyun ağrısı, kola yayılan ağrı, baş ağrısı, boyunda tutukluk, kolda güçsüzlük - hissizlik- yanma- batma, ellerde zayıflık- beceri azalması- uyuşma- karıncalanma, kulak çınlaması, baş dönmesi ve bulanık görme gibi yakınmalara neden olabilir.

Boyun kireçlenmesine bağlı ağrının tedavisinde kullanılan yöntemler:

İstirahat

Boyun korsesi

İlaç tedavisi

Fizik tedavi

Egzersiz

Enjeksiyon yöntemleri

Eğitim

FİBROMİYALJİ

Fibromiyalji; süregen ağrı, tutukluk, yorgunluk ve vücudun bazı noktalarında derin hassasiyet ile tanımlanan bir hastalık grubudur. Sıklıkla 30- 60 yaşları arasında ve kadınlarda görülür. Ağrı, yaygın olmakla birlikte sıklıkla boyun ve bel bölgesinin derin dokularında hissedilir. Omuz, dirsek, diz ve ellerde de ağrı olabilir. Baş ağrısı sıklıkla eşlik edebilir. Hasta, el ve ayaklarının şiş olduğundan yakınabilir. Ancak şişlik sıklıkla saptanamaz. Sabahları dinlenmeden uyandığını ifade eden hasta sayısı oldukça fazladır.

Yakınmalar soğuk ve/ veya nemli hava, yorgunluk, psikolojik gerginlik ve hareketsizlikle artarken sıcak ve kuru havada, masaj ve aktivite ile azalır.

Fibromiyalji genellikle kendisinden ve çevresinden beklentileri fazla olan kişilerde görülür.

Fibromiyalji hastalığında tedavi oldukça güç ve yavaştır. Hastalık genellikle yıllar boyu devam eder. Çeşitli tedavi programları ile geçici bir rahatlama sağlanabilir. Ancak yakınmaların tamamen kaybolması nadirdir. Tedavide 1. basamak hastaya hastalık hakkında bilgi vermektir. 2. basamağı ise ağrıyı geçirme ve fonksiyonu artırmaya yönelik tedavi girişimleri (ilaç tedavisi, fizik tedavi ve egzersiz) oluşturur.

SERVİKAL STRAİN

(Boyun bölgesindeki yumuşak dokuların zorlanması):

Travma ve duruş bozukluğu sonucu gelişen, boyunda tutukluk ve lokal ağrı ile karakterize bir tablodur. Masa başında çalışanlarda olduğu gibi boynu uzun süre aynı pozisyonda tutmak, yatarak televizyon seyretmek, uygun olmayan yastık ve yatakta yatmak gibi nedenler boyunda zorlanmaya yol açabilirler. Kaslarda kasılma gelişeceğinden boyundaki normal olan eğrilik azalır, boyun hareketleri ağrılı ve kısıtlı olur. Boyna yönelik radyolojik tetkiklerin sonucu genellikle normaldir.Tedavi; ilaç, fizik tedavi ve egzersiz yöntemleri ile mümkündü



"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.

Benzer Konular

17 Mayıs 2010 / _Yağmur_ Tıp Bilimleri
2 Eylül 2013 / _Yağmur_ Tıp Bilimleri
28 Mart 2017 / _Yağmur_ Tıp Bilimleri
4 Kasım 2008 / DreamLiKe Taslak Konular