Arama

Medya Nedir? Medya Hakkında

Güncelleme: 28 Ekim 2016 Gösterim: 192.142 Cevap: 2
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
4 Ekim 2012       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye

Medya

Ad:  medya.jpg
Gösterim: 4999
Boyut:  77.0 KB

Medya, her türden sözlü, yazılı, basılı, görsel metin ve imgeleri içeren çok geniş iletişim araçlarını kapsayan bir kavramdır. Bu kavramın içine gazeteler, dergiler, kitaplar, broşürler gibi basılı, televizyon, sinema gibi görsel-işitsel ve radyo gibi işitsel kitle iletişim araçları girmektedir. Günümüzde bu kavrama internet, billboard benzeri yenileri de eklenmiştir.
Sponsorlu Bağlantılar

Medyanın temel işlevi haber ve bilgi vermektir. Böylece izler kitlenin yakın ve uzak çevre hakkında bir vizyon edinmesine katkıda bulunur. Bunun için medyanın doğru ve tarafsız olarak gerçekleri duyurması gerekmektedir. Ne yazık ki uygulamada işler farklı yürümektedir. Medya mülkiyeti, siyasi ve ekonomik çıkar ilişkileri, yayın politikası, ulusal çıkarlar, uluslar arası ilişkiler, hedef kitlenin sosyo-demokrafik özellikleri, haber kaynaklarının mesleki ve kişisel çıkarları, benzeri nedenlerden dolayı haber, “yanlış bilgi” (disinformation), “eksik bilgi” (missinformation) ve “yönlendirme” (manipulation) şeklinde “dolayımlanarak”, “dünyasal gerçek”, “medyatik gerçeğe” dönüştürülür. Bu nedenle medyada haberin dolayımlanması, kaynaktan itibaren başlayan, muhabirin ve haberin yayımlanacağı kurumun özelliğine göre formatlanarak kitleye sunulmasına kadar çeşitli aşamalarda ve farklı nedenlerle gelişen bir süreçtir. Haberin sıradan bir meta olarak kabulü gazetecilik mesleğinin farklı bir kamusal hizmet olma özelliğini de ortadan kaldırmaya başlamıştır. Medyanın kamuyu bilgilendirerek “aydınlatması” ve özgürce kamuoyunun oluşumuna katkıda bulunmasını sağlayan işlevi “habercilik” yerini “haber” ve “eğlence” sözcüklerinden türetilen (İngilizcede “information” ve “entertainment”) “habeğlence” (infotainment) işlevine bırakmıştır. Habercilik abartılı, sansasyona dönük sunuşlarla gerçekleştirilmektedir. Bu da “basit” (mediocre) bir kültürün yeniden üretiminde önemli rol oynamaktadır.

Medyada kamusal yayıncılık, bir kamu hizmeti olarak gazetecilik tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli bir deformasyon yaşamaktadır. Medyanın giderek etki alanını genişletmesi ve insan yaşamının hemen her alanına ve anına nüfuz etmesi ile birey/toplum üzerindeki etkisi de artmaktadır. İnsanı ilgilendiren her olay, medya için “medyatik malzeme” olarak kullanılmaktadır.

Medyanın İşlevleri


Liberal çoğulcu görüşlere göre, medyanın beş temel işlevi vardır. Bunlar; bilgilendirme, kültürel devamlılık, toplumsallaştırma, kamuoyu yaratma, eğlendirmedir.

Eleştirel görüşlere göre medyanın işlevi ise, ekonomik sistemin ve bilinç yönetiminin satışını yapmaktır. Bunu medya ürünlerini dolayımlayarak ya da reklâm ve ilanların sunumu ile birlikte yapmaktadır.

Medya ürünleri, egemen güç/iktidarın ve egemen kültürün devamını sağlamaya ve meşru kılmaya yönelik anlayışla üretilirler. Küreselleşme ile birlikte kültürel emperyalizm, medya üzerinden yürütülmektedir. Kültürel emperyalizm/medya emperyalizmi kuramına göre, gelişmiş ülkelerin egemen kültür ve değerlerinin bu ülkelerin, kültür endüstrisi tarafından, bilinçli bir şekilde, ucuz, seri, tek tip ve yapay olarak ürettiği ürünlerin medya ve özellikle televizyon programları aracılığı ile Üçüncü Dünya Ülkeleri’ne tek yönlü olarak akmasıyla, o ülke vatandaşlarının kapitalist değer ve amaçlarını benimsemesine ve kendi değerlerine yabancılaşmasına neden olduğu varsayılmaktadır. Küreselleşme kapsamında, kapitalist üretim anlayışı çerçevesinde gelişen çokuluslu şirketler, ürettikleri ürünler aracılığı ile tüketimi pompalamakta, kendi ideolojilerini, yaşam ve eğlence kültürlerini tek yönlü ve kendi çıkarları doğrultusunda az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere doğru akıtmaktadırlar. Haberleşmenin yanında eğlence kültürünün de bu sektörler tarafından şekillendirilmesi dünyayı onların penceresinden görmemize ve kendimize de onların penceresinden bakmamıza neden olmaktadır.

Medyayı neden izleriz?


Sorusuna birkaç ana kavram çerçevesinde bakarsak;
  • Yakın ve uzak çevrede neler olduğu,
  • Siyasi, ekonomik ve sosyal gelişmelerin neler olduğu,
  • Ben kimim? Biz kimiz? sorularının yanıtlarını,
  • Dünyadaki yerimiz hakkında bilgi,
  • Hava ve yol durumunun nasıl olacağı,
  • Eğlendirme, sosyalleşme ve kamuoyu oluşturma, eğlenceli vakit geçirme,
  • Nerede nasıl davranılır?
  • Hangi sinemada hangi film izlenir?
  • Toplumun geneli ne düşünüyor?
  • Bizi ilgilendiren olaylar karşısında kamunun genel yaklaşımı nedir?
gibi benzeri olay, olgu ve fikirleri medyadan doğru bir şekilde edinmek isteriz.

Kejanlıoğlu, Beybin, BİA Yerel Medya Eğitim Programı, İst.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 28 Ekim 2016 23:17
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
4 Ekim 2012       Mesaj #2
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye

Medya Nedir?


Medya, asıl olarak yabancı kökenli olan “media” kelimesinin türemesinden oluşturulmuş bir kavramdır ve
araç, orta, ortam aracı anlamlarına gelenmedium (Latince medius) sözcüğünün çoğuludur. Türkçe’de “kitle iletişim araçları” olarak da tanımlanır. Ancak kavramın kullanışsızlığı nedeniyle Türkçe olmasa da, medya kelimesine daha sık bir kullanım kazandırmıştır.
Sponsorlu Bağlantılar
Medya, her çeşit bilgiyi bireye ve topluluklara aktaran, eğlendirme, bilgilendirme, ve eğitme gibi üç temel sorumluluğa sahip görsel, işitsel ve hem görsel, hem işitsel araçların tümüne verilen isimdir.
Medya kelimesi ile yapılan diğer bazı eşleştirmeler ise şöyledir:
  • Medya = Televizyon,
  • Medya = Teknoloji/araç,
  • Medya = Popüler kültür
Bu tanımlamalar tam olarak doğruyu yansıtmazlar. Medya, sözcüğün kökeni itibariyle aracı olan, doğrudan olmayıp etkinlikleri dolaylı anlatandır.
Günümüzde kullandığımız anlamda medyanın üç boyutu vardır:
  • Teknoloji-üretim ve kullanıma sunulma süreçleri
  • Toplumsal ilişkiler (kurumlar)-profesyoneller, medya örgütleri ve medya endüstrisinin iç işleyişi ile diğer örgütler ve toplumsal kurumlarla ilişkileri
  • Kültürel biçimler/ürünler -gazetelerin, programların, vb.; dolaşıma girme, okurlar ve izleyiciler tarafından alımlanma süreçleri
Medya deyince ilk akla gelen televizyon ve gazeteler olsa da medya, insanların bilinçlenmesinde ve olan olayları takip etmelerine yarayan bir araçtır. Kısa ve basit bir tabirle böyle ifade edebiliriz. Yine aynı şekilde, medya bireylerin siyasi tutum ve davranışlarını, özellikle de oy verirken siyasi tercihlerini çok ciddi boyutlarda etkilemeyebilecek bir güce sahiptir. Bu konuda önemli araştırmalara imza atmış bir araştırmacı olan Rivers (1982), Amerikan medyasını “ikinci hükümet” (second government) olarak nitelendirir. Haber medyası, yalnızca bireylerin siyasi yönelimlerini etkilemekle kalmaz aynı zamanda, siyasi karar verme mekanizması, siyasi liderler ve hükümet üzerinde de çok etkin bir baskı gücü oluşturur. Rivers’ın da vurguladığı (1982, 213) gibi, hükümet politikaları şekillendirilirken, diğer bazı toplumsal güçler gibi medya da, yönlendirici ve şekillendirici bir güç olarak önemli roller oynar. Ülkemizde 1980’li ve 1990’lı yıllarda yaşanan siyasi ve toplumsal olaylar hatırlandığında bu konu çok daha anlaşılır bir hal alacaktır.

Medya her zaman kontrol altında tutulmuştur veya tutulmaya çalışılmıştır. Çünkü medya dünyadaki en büyük güçlerden silahlardan biri haline gelmiştir. İnsanları istediği gibi yönlendirebilen, iktidar sahiplerini yerinden koltuğundan edebilecek bir güce sahiptir. Bunun için iktidar güçleri işlerin iyi gittiği dönemlerde medyayla sıkı ilişkiler kurmuş bu ilişkinin bozulmasıyla da yasaklama yoluna gitmiştir. Bu da sansür sorununu doğurmuştur.

Medya denince hangi iletişim araçlarını anlamamız gerekiyor? Medya kavramı içine neler giriyor?
Kavramı en geniş anlamı ile kullanıldığında, karşımıza çok kişiye ulaşabilen her türden sözlü, yazılı, basılı, görsel metin ve imgeleri(kitaplar, gazeteler, dergiler, broşürler, billboard’lar, radyo, film, televizyon, internet gibi) içeren çok geniş bir iletişim araçları yelpazesi çıkıyor.
İşte bu araçlar halkı bilgilendirme ve yaşadığı evren hakkında fikir edinme özgürlüğünü sunuyor. Biz bunlardan daha çok gazete ve kimi zaman da televizyonu ele alacağız çünkü en yaygın kitle iletişim araçları bugün için bunlardır.

Medya kategorileri


Medyayı kategorilere ayırmak istersek şöyle bir tablo karşımıza çıkar.
  • Aracılık ettiği toplumsal ilişki türlerine göre:
    • Kişiler arası
    • Kitlesel
    • Şebekesel (ağ)
  • Kanala / bileşime göre:
    • Yazılı (gazete, dergi)
    • Elektronik (TV, internet)
    • Kimyasal (film)
  • Hitap ettiği duyulara göre:
    • Görsel
    • İşitsel
    • Dokunma duyusuna seslenen (körler alfabesiyle yazılmış kitaplar gibi)
    • Karma
  • Ödeme / alma biçimine göre:
    • Bedava/Ücretsiz olan
    • Doğrudan satın alınan
    • Doğrudan ödeme yapmadan alınan
    • Genel erişim için ücret ödenen
    • Özel içeriği izlemek için ödeme yapılan
  • Nicelik / sayısal kullanımına göre
    • Bireysel
    • Ailesel
    • Toplumsal
  • Medya içeriğine (türe) göre:
    • Eğlence-kurmaca
      • Soap- opera
      • Durum komedisi
      • Aksiyon - macera
    • Bilgilendirme-haber-gerçeğe yakınlık
    • Reklam ve ticari amaçlı
  • Mülkiyete göre:
    • Ticari
    • Devlet sahipliğinde/kontrolünde
    • Bağımsız kamusal
  • Medya örgütlenmelerine göre:
    • Ulusal
    • Yerel
    • Uluslar arası - Global
sonucunu elde ederiz.
Medyanın ve gücünün, ekonomi ve dengeler gibi globalleştiğini varsayarsak bu açıdan daha geniş değerlendirmek gerekir.

*****
Kaynakça
Nalçaoğlu, Halil, (2003), Medya ve Toplum, Ips İletişim Vakfı Yayınları, İst.
Kejanlıoğlu, Beybin, BİA Yerel Medya Eğitim Programı” Ankara
KEJANLIOĞLU, Beybin (2001), “BİA Yerel Medya Eğitim Programı”, İst.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 28 Ekim 2016 19:46
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
28 Ekim 2016       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM

telekomünikasyon


Medya olarak da bilinir, ses, faksimile, teleprinter, televizyon ya da veri sinyallerinin uzak mesafelere iletilmesi amacıyla kullanılan yöntem ve teknikler.

Bütün telekomünikasyon sistemlerinin temel çalışma ilkeleri aynıdır; bu sistemler arasındaki farklar iletilen bilgi türlerinin ve bilginin iletiminde yararlanılan ortamların farklılığından kaynaklanır. En yaygın telekomünikasyon sistemleri radyo, televizyon, telefon, telgraf ve bilgisayarlı veri iletimi ya da bilgi erişim sistemleridir. Bilgi genellikle iletken tel (hat ya da kablo) üzerinden, radyo dalgalan aracılığıyla ya da iletişim uydulanndan yararlanılarak iletilir.

Telli iletişim, elektrik sinyallerinin havai hat, çoklu kablo ya da eşeksenel (koaksiy&l) kablo üzerinden iletilmesine dayanır. Ses frekanslan (konuşma, müzik), telgraf iletileri, bilgisayar verileri ve televizyon programlan bu yolla iletilebilir. 1980’lerin başla- nndan bu yana, özellikle telefon iletişiminde optik lif kullanımı da yaygınlaşmaya başlamıştır. Bu yöntemde üzerine modülasyon yoluyla elektrik sinyalleri bindirilmiş laser ışınlan çok ince cam ya da plastik lifler içinden iletilmektedir.

Radyo iletişimi elektrik sinyallerinin belirli frekanstaki bir elektromagnetik dalgaya bindirilerek antenler aracılığıyla gönderilip alınmasına dayanır. Amatör radyoculuk, radyoyayın (genlik ya da frekans modülas- yonlu radyo yayınlan ile televizyon yaymia- n), telsiz telefon ve telsiz telgraf, radyoseyir sistemleri ve radyoastronomi bu tür iletişime girer.

Uydu iletişim
i terimi yeryüzünün birbirinden uzak noktalan arasında uydular aracılığıyla mikrodalga (dalgaboylan 10-1 cm arasında, bir başka deyişle frekanslan 3-30 gigahertz arasında olan radyo dalgalan) iletişimini ifade eder.

Telekomünikasyonda ömeksel (analog) ve sayısal (dijital) iletim olmak üzere iki iletim türü kullanılır. Ömeksel iletimde ses ya da görüntü bilgisi, iletilen ses ya da görüntünün bir benzeri, bir başka deyişle, örneğidir. Telefon ve televizyon iletişimi genellikle örneksel olarak gerçekleştirilir. Sayısal iletimde ise gönderilecek sinyal önce bir kodlayıcı aracılığıyla sayısal biçime (örn. mors kodundaki gibi nokta-çizgi dirilerine ya da ikili sistemin 0 ve 1 simgelerinden oluşan dizilere) dönüştürülür. Birçok iletişim sisteminde, örneğin teleprinterler ya da sıcaklık algılayıcı, ışınım sezici gibi ölçü aygıtları içeren sistemlerde sayısal iletişim kullanılması gerekir. Bilgisayarlar ise doğrudan doğruya sayısal bilgi üretir. Gönderilecek örneksel ya da sayısal sinyal bir modülatör devresi aracılığıyla bir radyo frekanslı sinyal (taşıyıcı dalga) üzerine bindirilir; bu işlem modülasyon olarak adlandırılır. Taşıyıcı dalganın frekansı iletişimde kullanılacak ortamın türüne uygun olmalıdır. Genellikle radyo iletişimi için yüksek frekanslı, telli ya da eşeksenel kablolu iletişimde ise alçak frekanslı taşıyıcı dalgalar kullanılır.

İletişimi sağlayan radyo sinyalleri genellikle gürültüve girişim etkileri altında kalırlar. Bu zararlı etkiler bazı durumlarda elektronik devrelerdeki aksaklıklardan ya da kötü anten tasarımlarından kaynaklanır; ama bunlar genellikle Güneş’teki püskürmelerden, Yer atmosferindeki elektriksel fırtınalardan, yakında çalışmakta olan elektrik makinelerinden ya da aynı frekans bandında yayın yapan başka vericilerden kaynaklanır. Gürültü ve distorsiyon sorunlarını en aza indirmek amacıyla çeşitli kodlama teknikleri ve modülasyon yöntemleri (örn. frekans modülasyonu ve darbe kodlu modülasyon) geliştirilmiştir. Sayısal iletişim kullanımının temel nedenlerinden biri de bu tür iletişimin gürültüye karşı göreli bağışıklığıdır.

Çok sayıda bilgi kaynağı arasındaki iletişim, bunların bir iletişim ağı (şebeke) oluşturacak biçimde düzenlenmesiyle sağlanır. İletişim ağları trafiğin yoğunlaştığı bölgelerdeki noktalar arasındaki bağlantıların etkili ve ekonomik bir biçimde gerçekleştirilmesine olanak sağlar. Telefon ve telgraf (örn. teleks) iletişiminde çok uzun zamandan beri ağ yapısından yararlanılmaktadır. Kablolu televizyonda ve bazı telemetri uygulamalarında da (örn. otomobil trafiğinin uzaktan denetlenmesinde ya da geniş bir bölgeye yayılmış sanayi süreçlerinde) iletişim ağlan oluşturulması giderek yaygınlaşmıştır. Bilgisayar teknolojisindeki hızlı gelişim, veri iletişim ve bilgi erişim ağlarının çarpıcı boyutlarda yaygınlaşmasına yol açmıştır. Bu ağlarda bilgisayarlar ve “akıllı” çevre donanından (örn. otomatik para ödeme makineleri ve satış noktası terminalleri) telefon hatlan, mikrodalgah bağlantılar ya da benzer iletişim yollan aracılığıyla birbirlerine bağlanmış durumdadırlar. Bilgisayar ağlan bölgesel boyutlardan uluslararası boyutlara kadar çeşitli genişliklerde oluşturulmaktadır. Kişisel bilgisayarlar arasında iletişim kurulması da gittikçe yaygınlaşmaktadır. Özel bilgi hizmeti veren kuruluşlara abone olanlar sistemdeki merkezî bileisavarla hilai alışverişinde bulunabilmekte, eğitim ve eğlence amaçlı programların yanı sıra haberler, borsa bilgileri gibi programlara da ulaşabilmektedirler.

teleks, teleprinterlerin bağlı olduğu bir ağdan oluşan uluslararası mesaj iletim servisi. Servise abone olanlar yazılı mesaj lan ve verileri doğrudan doğruya birbirlerine gönderebilirler; bu, dünyanın pek çok ülkesi için olanaklıdır. Teleks hizmetleri pek çok ülkede posta, telgraf, telefondan sorumlu devlet kuruluşları tarafından yürütülür, buna karşılık ÂBD’de bu hizmet özel bir kuruluş olan Westem Union Telegraph Company tarafından gerçekleştirilmektedir. Teleks sistemleri 1930’larda Almanya’da ve başka bazı Avrupa ülkelerinde hizmete girdi. 1930’lann sonuna gelindiğinde, teleks uluslararası bir sisteme dönüşmüştü. ABD’de teleks sistemi 1962’de Western Union şirketince kuruldu (“Telex” sözcüğü ABD’de bu şirketin ticari markasıdır).

Bu şirket, American Telephone and Telegraph Company’nin 1931’de kurup geliştirmiş olduğu Teletypewriter Exchange Service (TWX) sistemini 1970’te satın aldı (TWX sistemi bir telgraf santrallan sistemiydi) ve teleks sistemi ile TWX sistemini bilgisayarlı veri işlem merkezleri aracılığıyla birbirine bağladı. Bu iki sistemde kullanılan kodlar ve veri iletim hızlan farklıdır; teleks sistemine bağlı teleprinterler Baudot kodu kullanır, iletim hızı da dakikada yaklaşık 67 sözcüktür; buna karşılık TWX terminalleri ASCII (American Standard Code for Information Interchange: [Bilgi Alışverişi İçin Standart Amerikan Kodu] sözcüklerinin baş harflerinden kısaltma) kullanır, iletim hızı ise dakikada 150 sözcüğe kadar çıkabilir. İki sistemi birbirine bağlayan işlemci bilgisayarlar gerekli kod ve hız çevirmelerini gerçekleştirerek aboneler arasında iletişimi belli bir zaman gecikmesiyle sağlarlar.

kaynak: Ana Britannica
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
SİLENTİUM EST AURUM

Benzer Konular

28 Ekim 2016 / Ziyaretçi Cevaplanmış
28 Ekim 2016 / Ziyaretçi Cevaplanmış
8 Ekim 2009 / Misafir Cevaplanmış
28 Ekim 2016 / Misafir Cevaplanmış
27 Kasım 2008 / Ziyaretçi Cevaplanmış