Arama

Vaginusmus (Cinsel İlişkiye Girememe)

Güncelleme: 2 Haziran 2015 Gösterim: 29.647 Cevap: 3
HerHangiBiri - avatarı
HerHangiBiri
Ziyaretçi
12 Kasım 2008       Mesaj #1
HerHangiBiri - avatarı
Ziyaretçi
KADINLARDA CİNSEL İLİŞKİYE GİREMEME

Sponsorlu Bağlantılar
Cinsel ilişki sırasında da vajinanın esnemesi ve genişleyebilmesi büyük öneme sahiptir. Vajina yani kadın cinsel organı, ilişki sırasında erkeğin penisinin büyüklüğü yada küçüklüğüne göre kendini hazırlar. Cinsel birleşmenin durumuna bağlı olarak genelde dışa en yakın kısmı oldukça gevşeyebilir. Bu durumda erkeğin penisinin girmesi son derece zor, hatta olanaksızdır.

Vaginismus Nedir?
Kadında cinsel ilişkinin olduğu anatomik bölgeye “vajen” adı verilir. Vajinanın giriş bölümündeki 2 cm.lik düz kaslardan oluşan ağzının gergin-sert olması, vajenin etrafındaki kasların kasılması ve bu nedenle penisin vajinaya girememesi, cinsel birleşme olanağı vermemesi, tüm vücutta bir kasılma , endişe, korku ve panik hali, kadının bacaklarını sıkıca kapatması durumuna yol açan, istemsiz bir şekilde yani kadının kontrolü dışındaki vajinal kasılmalara vajinismus, evli bakireler veya tamamlanmamış evlilik de denilir. Bu kasılmalar gerçek bir girişim yanında yanlızca girişimin hayal edilmesiyle bile ortaya çıkabilir. Hatta muayene esnasında da kasılmalar ortaya çıktığından böyle bir durumda normal vajinal doğum bile mümkün olmayabilir.

Vaginismus, kadın veya erkeğin genital organların anatomik yapısından ilişkisiz bir şekilde ortaya çıkar. “Vajinam çok küçük veya dar” diye bir kavram genellikle yoktur. Unutulmamalıdır ki, vajina esnektir ve doğumda bir çocuğun başını çıkaracak kadar genişleyebilir.

Vajinismus ve İlk Gece
Vajinismuslu kadınların çoğu halen bakiredir. Çünkü vajinusmus ilk gece ortaya çıkar. İlk gece başarısız olan çift sorunun geçici olduğunu ve daha sonraki günlerde kendiliğinden çözüleceğini düşünür. Fakat daha sonra da sorun devam edince kadında kadınlığında eksiklik olduğu düşüncesi, üzüntü, sıkıntı, gerginlik , her şeyin daha kötüye gideceği korkusu ve ardından suçluluk duyguları ortaya çıkmaya başlar. Erkek ise eşi tarafından istenmediği, reddedildiği duygularına kapılmaya başlar. Zamanla sertleşme yetersizliği olur. Erkeğin duyguları öfke ve kırılganlık arasında gidip gelir.

Vaginismusun Nedenleri
Vajinusmusun en sık nedenleri psikolojik kaygılardır. Kız çocuklarına öğretilen “kızlık zarının çok değerli ve korunması gereken bir şey olduğu” düşüncesi bu problemin ortaya çıkmasında önemli bir yer tutar. Diğer psikolojik kaygılar ise:
*Baskıcı ve otoriter bir baba,
*Zayıf, güçsüz ya da baskın bir anne,
*Pasif, bağımlı ya da aşırı anlayışlı koca,
*Genç kızlık döneminde seksin pis ve kötü olduğunu öğreten yanlış ve katı eğitim tarzı,
*Cinsel organın giriş yerinin bilinmemesi,
*Kızlık zarının korunması fikrinin yaşattığı ve şartlandırdığı gerginlik,
*Çocuklukta ve grenlikte “bacaklarını kapa”, “eteğini ört” gibi uyarılar,
*Cinsel mitler,
*Kızlık zarının yırtılması sırasında korkunç bir acı duyulacağı fikri,
*Çocukluktan kalma korkular,
*Cinsel tacize veya tecavüze uğramış bayanlar,
*Cinsellik konusunda yerleşmiş yanlış ön yargılar,
*Katı ahlak kuralları ve tabular,
*İlk cinsel ilişki sırasında kadının canının fazla yanması,
*Vajinanın içine herhangi bir şey giremeyecek kadar ufak olduğuna dair yanlış inançlar,
*Aşırı katı bir toplum düzeni içinde yaşama,
*Görücü usulü evlenmeler,
*Cinsel ilişkinin çok ağrılı olacağı yanlış bilgisi,
*Bilinçaltında yaşanan suçluluk, ayıp, günah gibi fiziksel, kültürel, dinsel ve ahlaki korkular,
*İlk gece korkusu.
Bazı enfeksiyonlar ve anormalliklerde vajinismusa yol açabilir. Bunlar:
*Endometriozis,
*Kronik enfeksiyonlar,
*Kızlık zarının gergin olması,
*Ağrılı bir jinekolojik muayene vb.

Vajinismusa Neden Olan Önyargılar

*İlk birleşme her zaman acı verir,
*Cinsellik erkeklerin gereksinimidir,
*Cinsellik kadınları için zorunludur,
*Cinsel ilişki kötü ve acı vericidir,
*Erkekler potansiyel tehdit kaynağıdır,
*Erkekler baskındır,
*Vücuda giren bir şey zarar verebilir ve şiddet içerir,
*Korku ve öfke daima bastırılmalı, asla dışa vurulmamalıdır,
*Kadınlar zayıf ve çaresizdir,
*Erkeklere güvenilmez.

Vajinismusun Tipleri
Vajinanın üçte bir dış kısmanda koitusu yani girişi engelleyecek boyutta yineleyici ve sürekli olarak istem dışı kasılma olması ilk seferde orta şiddette yaşanır, ancak çoğunlukla ilişkiye izin vermeyecek biçimde ağrılıdır. Bu duruma çoğunlukla Primer Vaginusmus denir. Primer vajinismusda kişi hayatında hiçbir başarılı cinsel birleşme yaşayamamıştır. Primer vajinismusun altında yatan en önemli sebep korkudur. Daha önce hiç vajinismus problemi olmayanlarda doğum, düşük, kürtaj kötü ve sert yapılan bir jinekolojik muayene sonrası, yırtıklar ve enfeksiyonlara bağlı olarak nadiren görülenlere ise Sekonder Vaginusmus denir. Sekonder vajinismus genellikle disparoniye yani ilişki esnasında ağrıya bağlı olarak gelişirken nadiren de daha önceden tedavi olmuş olan kişilerde problemin tekrarlaması şeklinde de oluşabilir. Uyuyan Güzel: Kocalarıyla kardeş gibi yaşayan, çocuksu kadınlardır. Ailelerine bağımlı ve ebedi öğrenci olurlar. Savaşçı: Seksi karşı cinsler arası mücadele gibi görürler. Kadınlığın zayıflık ve pasiflik olarak algılanışı acı verir. Kraliçe arı: Cinselliği reddederler. Erkeği yalnız soyun devamı için isterler. Onlar için cinsellik kirli ve aşağılayıcıdır.

Vajinismusun Görülme Sıklığı
Vajinismus, cinsel terapi merkezlerine başvuranlar arasında en sık rastlanan şikayetlerden biridir. Yani başvuran kadınların %56-73’ünü vajinusmus oluşturmaktadır.

Vajinismus ve Kişilik Özellikleri
Kişilik özellikleri açısından özellikle aileye bağımlı, duygusal, ruhsal gelişimi sağlıklı olmayan, yoğun kaygı duyan, güven duygusu zedelenmiş, bedenlerinden hoşnut olmayan, çocukluk çağından kalma korkuları yaşayan, yetişkinliği ve evliliği kabul etmede güçlük çeken, çocuksu ve yüksek sosyo-ekonomik düzeye sahip kadınlar vajinismus için risk grubunu oluşturur. Çocukluk çağından kalma korkulardan en çok kadının simgesel olarak zihninde aşırı büyüttüğü penis yüzünden çok acı çekme veya parçalanma korkuları ağırlıklı yer tutar. Ayrıca gebe kalma korkusu da vajinismusta önemeli yer tutar.

Vajinismus ve Cinsel Soğukluk
Vaginismusta başlangıçta cinsel ilişkiye girmede isteksizlik yoktur ancak ilişki sırasında acı duyma ve zarar görme duygusu ön plandadır, cinsel arzu ve vajende ıslanma mevcuttur. Oysa cinsel soğuklukta temel sorun cinsel ilişkiden zevk almamaktır. Ama her ikisinde de ayıp ve günah duygusu önemli yer tutar.

Vajinismus ve Gebelik
Vaginismus yalnızca sağlıklı ve mutlu bir cinsel birleşmeye engeldir. Normale göre gebelik şansının az olmasına rağmen, vajen ağzına dökülen spermler sayesinde gebelik oluşabilir. Hatta teorik olarak tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olunması bile mümkündür.

Vajinismusta Tedavi
Vajinismus her zaman tedavi edilebilir. Önce özel bir ilgi ve uzmanlık alanı olan cinsel terapist tarafından çiftin cinsel öyküsü alınır ve cinsel terapistin gerekli gördüğü durumlarda tam bir jinekolojik muayene yapılır. Ama vajinusmus sorunu olan kadınların büyük çoğunluğu jinekolojik muayene olmak istemezler hatta muayene hakkında konuşulması bile aynen ilişkide olduğu gibi panik ve korkuya sebep olabilir. Daha sonra bilinç altındaki gereksiz korkuları yenmek için danışanların rahatlatılması, gevşemesi, heyecan ve korkuları yatıştıracak ruhsal bir ortam oluşturulması için cinsel terapiye geçilir. Cinsel terapi sırasında danışanlara ayna tutma egzersizleri, idrar tutma egzersizleri, çatı kaslarını gevşetme ve kasma egzersizleri, kegel egzersizleri, parmak egzersizleri, çubuklarla genişletme egzersizleri, sınırlı penis girişi egzersizleri vb. öğretilir. Cinsel terapist tarafından gerekli görülürse vajinanın plastik kanüller veya parmaklarla genişletilmesi yapılabilir. Egzersizler sırasında yapay kayganlaştırıcıların kullanılabilir. Cinsel terapide eşten gelen ruhsal destek çok önemlidir. Cinsel terapide ilişki öncesi ön sevişmenin uzun tutulması ve kadının iyice uyarılmasının üzerinde durulur. Cinsel terapistin uygun görmesi durumunda ilaç tedavisi de uygulanabilir. Cinsel terapi süresi hastalığın şiddetine göre birkaç seanstan 10-12 seansa kadar değişebilir. Son yıllarda vajinismus tedavisinde Hipnoz yani hipnoterapi de başarılı sonuçlar vermektedir. Hipnoterpi ile danışanların kendilerinin bile farkında olmayıp bilinç altına attıkları tüm olumsuz düşünceleri bir yerde su yüzüne çıkararak adeta bir farkındalık durumu yaratılmakta ve bu sayede korku ve kaygıların azaltılması sağlanmaktadır. Son olarak uygun tedavi yöntemleri ve tecrübeli bir cinsel terapist ile tedavi şansı % 95 -100'dür. Son olarak vajinismus kızlık zarının kalın olmasına bağlı ise, cerrahi bir yöntemle bu zarın kesilmesi yani hymenektomi yapılabilir.

Vajinismus ve PC Kasları

Vajina girişinin etrafındaki çok güçlü kaslara, aşk kasları, vajina kasları, pelvik taban kasları ya da PC kas grubu denir. Üreme sistemi ve üriner sistem için kilit rol üstlenmişlerdir. Bu kaslar idrar tutmaya, cinsel birleşmeye, orgazma ve doğum sırasında bebeğin çıkmasına yardımcı olurlar. Bu kaslar üriner açıklığı, vajinayı ve anüsü bir çember gibi çevrelerler ve iskelet sistemine tutunarak, pelvic organları destekleyip tutarlar. Bu kaslar genellikle gevşek değildir. Bu kasların sıkılması cinsel birleşmeye engel olur. Cinsel terapide amaç bu kaslar üzerindeki bilinçli kontrolün öğrenilmesi ve koşullanmış refleksi sistematik olarak değiştirmektir.

Vajinismusta Koruyucu Tedavi

Vajinusmus ülkemizde batılı toplumlara göre daha yaygın bir sorundur. Ama çiftlerin evlilik öncesi gerekli danışmanlık hizmeti almaları koruyucu tedavide çok önemlidir. Evlilik öncesi cinsel danışmanlık için cinsel terapiste giden çiftlerde yukarıdaki tüm etmenler olsa da vajinismus olmaz. Korunmanın tek çaresi de budur.

Vaginusmus Hakkında Bilinmeyenler

*Vajinismus bir hastalık değil ailesel yani evli çifte ait bir problemdir. Kadının ve erkeğin ortak bir sorunudur. Bu nedenle cinsel terapide bir tarafın diğerini suçlamaması veya anlayışlı olması öğütlenir.
*Cinsel terapide başarı şansını arttıran en önemli faktör eşlerin seanslar sırasında kendilerine verilen ev ödevlerini uygun bir şekilde uygulaması ve sonuna kadar tedaviye inançlarını yitirmemeleridir.
*Genel anestezi altında ilişkiye girilmesi, alkol alıp sarhoş olup cinsel ilişkiye girmesi, sakinleştirici, kas gevşetici ve antidepresan ilaçlar da tedavi edici değildir. Aksine bu tip ilaçlar cinsel isteği azaltabilir.
*Kızlık zarlarının çok kalın olması, bilinenin aksine, vaginusmusa yol açmaz.
*Bu rahatsızlık ilk cinsel ilişki de ortaya çıkabileceği gibi uzun yıllar normal bir işlevsellikten sonra da ortaya çıkabilir.
*Vajinusmus sosyokültürel ve ekonomik düzeyi yüksek, daha çok okuyan veya üniversite mezunu çitlerde daha sık olarak görülmektedir. *10-15 yıldır evli olup halen ilişkiye giremedikleri için boşanan veya evliliklerini bu şekilde kabullenip “aseksüel” olarak yaşayan çiftlerin sayısı az değildir.
*Bir partnerle yaşanan sorun başka bir partnerle ortaya çıkmayabilir.
*Eğitim, kültür ve sosyal seviye ile ilgili değildir. Sadece cahil insanlarda olmaz, üniversite mezunu çiftlerde görülebilir.
*Ülkemizde cinsel sorunla başvuran kadınların en büyük grubunu oluşturmaktadır.
*Vajinismus problemi yaşayan kadınların yüzde 80’i ve eşlerinin yüzde 90’ı evliliklerinden yeterince doyum aldıklarını ifade etmektedirler.
*Vajinismuslu kadınların yüzde 57’si kocalarını bu konuda düşünceli ve kendilerine yardımcı, yüzde 15’i öfkeli ve saldırgan, yüzde 28’i tepkisiz olarak değerlendirmektedir.
*Vajinusmuslu kadınlar genellikle giriş dışındaki cinsel aktivitelerden oldukça zevk alırlar ve ön sevişmeyle orgazm olabilirler.
*Vajinismuslu çiftleri bu problemin yalnızca kendilerinde var olan garip bir sorun olduğunu düşünüp hekime başvurmazlar.
*Vajinismus sadece cinsel işikiye değil, muayene ve tampon gibi bazı durumlara da müsade etmez.
*Hemen bütün yaş grubundaki kadınları etkileyebilir.
*Görülme sıklığı her 100 kadından ikisinde bu duruma rastlanıldığıdır.
*Vajinismusda yetersiz istek veya ıslaklığın sağlanamaması söz konusu değildir.
*Vajinismuslu hastalar ailelerden gelen "neden hala çocuk yapmıyorsunuz?" şeklindeki eleştiriler ile boğuşmaktan sıkıldıkları için bir cinsel terapiste baş vururlar.
*Bazen vajinismus bir koruma davranışı olarak ortaya çıkabilir. Daha önceki deneyimlerinde incitilmiş kadınlarda, cinsel ilişkiden kaçmak amacı ile vajina kaslarının kasılması ortaya çıkabilir.
Son düzenleyen Efulim; 19 Ocak 2012 13:05 Sebep: Sayfa düzeni.
HerHangiBiri - avatarı
HerHangiBiri
Ziyaretçi
30 Kasım 2008       Mesaj #2
HerHangiBiri - avatarı
Ziyaretçi
Vaginusmus (Cinsel İlişkiye Girememe)
İyi kızlar bilinçli veya bilinçsiz olarak, sekse meraklı, zorlayıcı ve anlayışsız erkeklerden kaçıyorlar.

Sponsorlu Bağlantılar
Türkiye’de her 10 kadından biri vajinismus sorunu yaşıyor. Cinselliklerini kontrol altında tutmaları öğretilen bu iyi kızlar, evlenince kasılan kasları yüzünden cinsel birleşmeyi başaramıyor. Bu işin bilinen yanı. Yeni olansa şu: İyi kız olmanın bedelini ağır ödeyen bu kadınlar, garip bir şekilde "iyi erkekler"i seçiyor. Yani birçoğunun kocaları da cinsellikten korkuyor ve daha önce deneyim yaşamamış. Bilinçli veya bilinçsiz olarak, sekse meraklı, zorlayıcı ve anlayışsız erkeklerden kaçıyorlar. Tercihleri nazik, kibar ve pasif erkekler.

Azımsanmayacak sayıda vajinismuslu kadın, kendine uygun bir eş buluyor. 3 kez vajinismuslu kadınlarla evlenen, ilk iki evliliği cinsel birleşme olmadan biten ve son evliliğinde ise tedaviye giden erkek hasta bile var.

İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Doğan Şahin’e göre, cinselliğe ilişkin korku ve çekingenlikleri olan erkek ve kadınlar birbirlerini seçiyorlar. Genelikle birleşme dışındaki cinsel etkinliklerden hoşlanıyorlar. "Tüm vajinismuslular ve eşleri aynı değil tabii ki. Ama bahsettiğimiz gruptaki vajinismuslular cinselliği erkeğin kadına yaptığı kötü ve kirli bir şey şeklinde algılıyorlar" diyor.

Vajinismuslu kadınların eş seçimlerinde en önemli ölçütleri, onları diğer erkeklerden farklı görmeleri. Bu erkekleri seçerek, cinsel ilişki kuramadıkları için aşağılanmaktan, şiddete uğramaktan ya da cinsel ilişkiye zorlanmaktan kurtuluyorlar. Bu yazıyı okuyan birçok vajinismuslu, "Ama ben eşimi seçerken vajinismus olduğumu bilmiyordum ki! Bilmediğim bir şeye karşı önceden önlem almış olamam" diye itiraz edebilir. Ama bilinçaltındaki korku onları, kendilerine uygun erkek seçmeye itiyor. Anlayışlı, kadınlara baskı yapmayan, cinsel ilişki için ısrar etmeyen, cinsel birleşmemeyi çok dert etmeyecek bir erkeği seçiyorlar.

İKİ TARAF DA BABADAN YANA SIKINTILI
Vajinismus ahlaki baskı uygulayan babaların kızlarında daha sık ortaya çıkıyor. Babaları baskın ve tehditkar, anneleri seksten hoşlanmayan kadınlar. Anne-baba ilişkisinde şiddet, çatışma görülüyor. Seçtikleri erkekler de ailelerinde benzer sorunlar yaşamış. Annelerine sert davranan babalarından rahatsızlar. Babalarına benzemek istemiyorlar. Kadın ve eşi, birbirini kırmaktan korkuyor. Kocaların başka kadınlarla da cinsel deneyimleri sınırlı. Belki de hiç olmamış. Cinsel yakınlaşmaları dokunma ve öpüşmeden ileri gitmemiş. Evlendikten sonra da cinsel ilişkiden kaçınma, eşler arasında tam bir anlaşma içinde sürdürülüyor.

BAŞKA ERKEK OLSA ÇOKTAN ÇEKİP GİDERDİ
Bazı erkeklerin de cinsel birleşmeye ilişkin korkuları var. Bir kısmı cinsel birleşmenin kadına "çok zarar" vereceğinden korkuyor. Bir kısmı ise cinsel birleşme sırasında kendileri zarar görmekten korkuyor. Doç. Dr. Şahin, "Bazı kadınlar eşlerinin anlayışlı olmasına şaşırıyor: Başka erkek olsa yıllardır cinsel ilişki kurmadan yaşamak istemez, benden boşanırdı, diyor. Oysa bu erkekler için, cinsel birleşmenin olmaması ideal bir durum" diyor. Nitekim bazı vajinismuslu kadınlar, eşlerinden ayrıldıktan sonra başka bir erkekle cinsel ilişki kurabiliyorlar.

EŞ KUTSAL BİR KADINDIR SEKS BAŞKASIYLA YAŞANIR
Bu erkekler kadınları kırılgan, hassas, kolay incinebilir olarak görüyorlar. "Madonna-Fahışe Sendromu" yaşıyorlar. Yani "seks fahişeler içindir, bir eş ise saf ve masumdur" diye düşünüyorlar. Eşlerinin cinsel birleşme istememesini ya da korkmasını, temiz ve iffetli olmalarına yoruyorlar. Cinsel birleşme olmadan 10-20 yıl belki daha uzun süre yaşayan çiftler var.

Doç. Dr. Şahin, "Sevdikleri, saygı duydukları eşleriyle cinsel birleşme yaşamaktan kaçınıyorlar. Çok sık olmasa da bazen vajinismuslu bir kadınla evliliğini sürdüren ve eşini çok seven, ne tedavi olmak ne de ayrılmak isteyen bu erkekler, hafif bulduğu ve sevmediği başka kadınlarla cinsel ilişki kuruyorlar" diyor.

ERKEKLER 19 KADINLAR 19 BUÇUK
Türkiye’de cinsel tedavi merkezlerine başvuran her iki kadından birinin derdi vajinismus. CETAD’ın (Cinsel Eğitim, Tedavi ve Araştırma Derneği) 20 ilde, 16 yaş ve üstü 508 kadınla yaptığı araştırmaya göre Türkiye’de her 10 kadından biri vajinismus sorunu yaşıyor. Bu, vajinismusun yüzde 1-6 civarında görüldüğü Batılı ülkelere göre yüksek bir oran. Sözkonusu araştırmaya göre kadınların yüzde 54’ünün ilk cinsel birleşme veya birleşme denemesi başarısızlıkla sonuçlandı. Başarısızlığa nedeni ise korku, kasılma, acı hissi ya da kaçınmaları. Kadınlarda ilk cinsel birleşme ortalama yaşı 19.5, erkeklerde ise 19. Vajinismuslu kadınlarla ilgili bir bilgi daha: Psikoseksüel gelişimleri biyolojik yaşlarından geride. Yani, psikoseksüel açıdan çocuksular.

VAJİNİSMUSLU KADIN ERKEĞİ İKTİDARSIZ YAPABİLİYOR
Vajinismuslu kadınlarla evlenen ve buna bağlı cinsel sorun yaşayan bir grup erkek de var. Bir kısmı eskiden beri cinsel sorun yaşıyor, bir kısmında da tekrarlanan başarısız cinsel denemelere tepki olarak cinsel işlev bozukluğu gelişiyor. En sık rastlanan cinsel sorun, ereksiyon güçlüğü. Bazen de vajinismus tedavisi için başvuran kadınların sadece biraz korktuğu, ancak erkekte sertleşme sorunu bulunduğu anlaşılıyor. Bazen de tersi oluyor. Erkek ereksiyon sorunu nedeniyle hekime başvuruyor ama sorunun vajinismuslu eşten ötürü geliştiği anlaşılıyor.

TAMAMLANAMAYAN EVLİLİK
Vajinismusla yaşayan çiftlerin evlilikleri, "tamamlanamayan evlilik" şeklinde tanımlanıyor. Ancak tüm yaşananlar bu çiftlerin cinsel yaşamlarının olmadığı anlamına gelmiyor. Düzenli olarak sevişiyor ve sürtünerek boşalabiliyorlar. Hatta sürtünme doğrudan klitorisi uyardığı için vajinismuslularda orgazm olma oranı daha da yüksek. Vajinismus nedeniyle boşanan çiftlerin sayısı az. Çiftin cinsellikle ilgili korkuları ve kaçınmaları ortak olduğundan birbirlerine uygunlar. Birbirlerini kolay kolay bırakmıyorlar.


ENSONHABER

Son düzenleyen Efulim; 19 Ocak 2012 13:01 Sebep: sayfa düzeni.
Efulim - avatarı
Efulim
VIP VIP Üye
19 Ocak 2012       Mesaj #3
Efulim - avatarı
VIP VIP Üye
Vajinismus

Sizin Vajinismusunuz Neye Bağlı?
İnsan farklı nedenlerden ötürü sorunlarla karşılaşır. Tek çatı altında cinsel birlikteliği yaşayamamanıza genel anlamda yanlış da olsa vajinismus diyorsak, aslında çoğu kere korkular ve kaygılardan meydana gelip, bacaklarınızın kasılması, ellerinizle eşinizi itmenizle seyreden istemeden yaptığınız otomatik şuuraltı hareketler tek başına olabileceği gibi vajen kaslarının kasılması ile de birlikte olabilir. Dört farklı model ile şuuraltınız ve bedeniniz etkilenir;

1- Davranışsal Model Geçmişde yaşanmış bir taciz yada kötü bir cinsel deneyim vardır. Yada cinselliği yaşayan bir çifti küçük yaşda görmüş ve kadının yaşadığı olayı acı ve ızdırap verici olarak değerlendirip , farkında olmadan davranışı özümsemişsinizdir. Bir başka neden de aile içi yasak ilişkidir. ( Ensest )

2- Bilişsel Model Geçmişde ailenizin ve yaşadığınız çevrenizin cinsellikle ilgili üzerinizde kurduğu yasaklar yada arkadaşlarınızın Fredyinin kabusları gibi anlattığı ilk gece deneyimleri... Kötü bir deneyim yaşamadığınız halde sizin şuuraltınızda adeta cinsellikle ilgili negatif şemalar oluşturur ve yaşayacak olduğunuz cinsel birlikteliklerde bu şemalar aktif hale gelip kasılmalarınızı siz istemeden bilinçdışı bir refleks arkı olarak ortaya çıkarır... Artık bedeniniz sizin kontrolünüzde değildir... Yanlış programlanmış otomatik bir pilot sizi yönetmektedir...

3- Dinamik Model Freudiyen bir yaklaşımdır. Ruhsal gelişim evrelerindeki sorunlardan kaynaklanır.

4- Varoluşsal Model Geçmiş de ne bir taciziniz nede yetişme tarzı olarak negatif şemanız vardır... Dinamik yapı olarak da bir sorununuz olmayabilir. Ama yine de cinsel birlikteliği yaşayamıyorsanız, varoluşsal model devreye girer. Bu çiftleri incelediğimizde erkek kadına yeteri kadar ilgi göstermemektedir. Bir, iki, üç derken kadın kendini eşine ifade edebilecek bilinçdışı otomatik bir hareket başlatır. Cinsel yaşam sırasında bacaklar kasılır, eliyle eşini iter, yatakdan kaçar hatta ağlar... Farkında olmadan kendi varlığını eşine hissettirmektedir.

Bu 4 ana nedenden, doğrudan sorununuz birine bağlı olabileceği gibi hepsinin yada bir kaçının iştiraki ile de olabilir. İşte hipnoz altında bildiğiniz yada bilmediğiniz sorununuzun temellerine inip hangi modele yada modellere uyduğu saptanıp ona göre bir yaklaşım sunmaktayız. Sorun özellikle varoluşçu modele bağlı ise kadının varlığını eşine hissettirebilecek yeni yaklaşımlar öğretiriz ve erkeğe de kadına ilgi ve destek vermesi için eğitim veririz. Örneğin; vajinismusun kaynağında varoluşsal bir model var ve biz bunu göz ardı edip davranışsal yada bilişsel yöntemlerle çözmeye kalkar ve çözersek belki ilişki yaşanabilir. Ancak madalyonun diğer yüzü devreye girer ve kadının farkında olmadan bilinçdışı bir istekle refleks olarak yaptığı kendini var etme davranışını elinden almış oluruz. Çocuğun pamuk şekeri nasıl elinden alınırsa sıkıntı duyar. Aynı mekanizma iyileştirdiğinizi düşündüğünüz kadında işlemeye başlar ve takip eden zaman diliminde kadının nedenini tam olarak bilemediği kaygı, bunaltı ve sıkıntı ( anksiyete ) oluşturur. Takip eden dönemde ise yaşadığı ilişkiden haz alamamaya, orgazma ulaşamamasına kadar uzanır...

Daha rahat analiz imkanı sağlayarak model veya modellerin çabuk tespiti, telkin alabilirliğin artması, tespit edilen nedene hızlı zihinsel müdahale sunması gibi kolaylıkları ile Hipnoterapi diğer terapi türlerine göre vajinismusda ciddi başarı sağlar...

Ayrıca;
Vajen kaslarının kasılması ve ilişkiye izin vermemesi olarak değerlendirilen bu durum %1 olarak görüldüğü ifade edilmesine rağmen korkular ve bilinçaltına itilmiş olayların ilişkiyi engellemesi ile %40 lara kadar çıkabilmektedir. Tabi bu yüksek oranları gerçek bir vajinismus olarak yorumlamak yanlış olur. Çünkü korku ve bilinçaltına itilmiş olayların bacakların kasılmasına, ağrı ve acı duyacağına dair korkuların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Ülkemizde sanılandan daha çok kadının başlıca sorunudur.
1- % 5 gibi gerçek vajinismuslar, vajen kaslarının kasılması
2- Ağrı ve acı duyacağına dair korku ve inanışlar
3- Ağrı eşiğinin düşük olması
4- Geçmişde yaşanmış cinsel bir travma
5- Şuuraltına itilmiş bilinmeyen bir düşüncenin yada davranışın psikosomatik etkisi
6- Kadının meta olarak görülmesi ve cinsel obje olarak algılanmasına karşılık gelişen vajinismus
7- Uygun olmayan bir birliktelikte erkekden sakınma ve buna bağlı gelişen vajinismus
8- İlk gecede veya kadının evlilik öncesinde yaşadığı ağrılı yada tacizkar yaklaşımlara bağlı olanlar
9- Cinselliğin ve birlikteliğin pis, iğrenç yada çirkin olduğuna dair inanışlar,
10- Bayanın arkadaşlarından duymuş olduğu abartılı ilk gece hikayeleri,
11- Çocukluk yıllarında makattan fitil kullanılması,
12- Geçmişde genital bölgeye gelen bir darbe yada travma
13- Cinsellikle ilgili katı yasaklar ve tabular içinde yetişme,
14- Yanlış inançlar,
15- Farkında olmadan yerleşen cinsellik bakılamayacak kadar çok çocuk inancı da vajinismusa yol açabilir.
Örnekleri çoğaltmak mümkün, bu örneklere değerlendirdiğimizde aslında hastalık yoktur hasta vardır deyimini anımsamadan geçemeyiz. Öncelikle danışanın hikayesi dinlenir. Şuur düzeyinde bize verdikleri değerlendirilir. İlişki deneyimlerinde neyle karşılaştığı anlaşılmaya çalışılır.

Danışan Hipnoz hakkında bilgilendirilir. Onamı alınır ve induksiyondan oluşan bir ön seans düzenlenir. Burada amaç danışanın trans derinliğinin ölçülmesi, telkinlere verdiği cevabın araştırılmasıdır. Ön seansdan başarı ile geçen birey birer haftalık aralarla 4 seanslık bir terapiye alınır.

Seans aralarında ilişkiye girme denemelerinde bulunmaları önerilir. Karşılaştığı sorunlar bir sonraki seansda tekrar değerlendirilir ve o sorunlara dönük telkinlere ağırlık verilir.

Vajinismus Tedavisinde Hipnoterapiyi (direk, indirek telkinler, semptom baskılama, semptom yer değiştirme imgeleme, hipnodrama, hipnoanaliz ve Ericksonian yöntemler ve transpersonal yaklaşımı ) bireye özgü olarak bütüncül psikoterapi ( davranışsal - bilişsel -dinamik - varoluşçu ) ile uygulamaktayız.

Eğer gerçek bir vajinismus ise - kasların kasılmasına bağlı- gevşeme teknikleri ve semptom yer değiştirme tekniği kullanılarak kas kasılması kaldırılır.

Korku ve acı duyma yada geçmişde yatan bir başka olay varsa hipnoanaliz yani yaş regresyonu ile o olaya odaklanılır ve yaşanan sıkıntılı an etkisiz hale getirilir.

Fertil yaşda olan her kadında vajinismus görülebilmektedir. İlk deneyim sırasında yaşanabileceği gibi sonradan yaşanan bir travma yada eş ile meydana gelen ciddi tartışma ve kavgalardan sonrada az bir olasılıkla ortaya çıkabilmektedir.

Danışanlarımızla empatik bir diyalog içine girerek sorunlarını adeta kendi sorunumuz gibi değerlendirerek bir yaklaşım sunarız. Zira sorun eşler tarafından bir tabu ve açıklanmayacak sır olarak kaldığından aynı sıkıntıyı hekim karşısında da gösterirler. İlk seansdan sonra sağlanan diyalog ile tam bir uyum sağlanır. Hipnoz seansında bayanın eşi kurmuş olduğumuz kapalı devre kamera sistemi ile eşini de rahatlıkla izleyebilmektedir. Bu da ayrı bir güven unsuru oluşturmaktadır.

Seansların ardından gerek telefon gerekse mail aracılığı ile yaşadıkları deneyimler ve karşılaştıkları sorunlar dinlenir ve yeni yaklaşımlar sunulur. Böylelikle yıllarca yalnızlık içinde baş başa kaldıkları sorunlarına gerçek bir destek bulurlar. Güvenle birlikte sorunun çözümüne adım adım yaklaşırlar.

Sen sadece aynasin...
kubrakal - avatarı
kubrakal
Ziyaretçi
2 Haziran 2015       Mesaj #4
kubrakal - avatarı
Ziyaretçi
kadınsal problerle malesef utanıp sıkılan bir toplumuz ve sürekli bazı şeyler ayıplandığı için sorunlarımızı rahatlıkla paylaşamıyoruz. vajinismus da o sorunlardan biri malesef. tedavisi de elbetteki var araştırın alanında bir doktora danışın mutlaka çözülemeyecek bir durum değil. benim doktorumda Ankara da tamamen tesadüfi tanıştım ve sonuç da aldım vajinismus tedavisinde. Vajinismus | Op Dr Ebru Zülfikaroğlu
Son düzenleyen kompetankedi; 8 Mart 2017 15:43

Benzer Konular

11 Ocak 2008 / kisaoglu Taslak Konular
13 Mart 2009 / ThinkerBeLL Psikoloji ve Psikiyatri
26 Temmuz 2009 / ThinkerBeLL Psikoloji ve Psikiyatri