Arama

Vaginal Akıntılar

Güncelleme: 19 Ocak 2012 Gösterim: 69.337 Cevap: 3
Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
31 Mart 2009       Mesaj #1
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
Sağlıklı bir kadında berrak (bazan beyaz, mat), çiğ yumurta beyazı gibi, kokusuz bir akıntı (günde 5 ml, bir tatlı kaşığı kadar) normal olarak kabul edilir. Adet günlerine göre akışkanlık ve rengi değişebilir. Adet kanamasını takip eden dönemde sarı-kahverenkli (parçalanmış kan hücreleri nedeniyle) olan akıntı, yumurtalık hormonlarının en yüksek olduğu iki adet ortası dönemde daha çok ve akışkandır. Bu sıvı vajina yan duvarlarından sızma ve vajina girişi ve idrar deliği kenarındaki bezlerin salgılarıyla oluşur.
Genel olarak pH asittir.Asit pH’yı vajinada hastalığa neden olmadan yaşayan ve şekeri parçalayarak laktik asit oluşturan, laktobasil denilen bakteriler sağlar. Böylece vajina içerisinde mantar sporları ve diğer bakterilerin çoğalması engellenir. Laktobasillerin şekerden asit yapmaları için yumurtalık hormonları gereklidir.
Sponsorlu Bağlantılar
Estrojen hormonunun azaldığı menapozda vajende şeker ve laktobasiller azalarak enfeksiyona yakalanma oranı artar.Ayrıca başka organların iltihabi hastalıklarının (bademcik, mesane, ortakulak, akciğer vb) tedavisi için kullanılan antibiyotikler laktobasilleri de öldürerek vajinada mantar ve diğer bakteri enfeksiyonlarının oluşmasına yol açabilir.

Vajinal enfeksiyonlar ve bunlara bağlı akıntıların önlenmesi için en ciddi önlem vajendeki laktobasillerin korunmasıdır. Pek çok önlemin temelinde bu yatar. Anormal sayılan akıntılar;

  • Kesilmiş süt gibi beyaz,
  • Kanlı
  • Et suyu gibi
  • Sarı – yeşil renkli ve iç çamaşırda iz bırakan,
  • Bol, sarı-gri köpüklü,
  • Kötü kokulu (özellikle cinsel ilişkiden sonra bozulmuş balık kokusu)
şeklinde sıralanabilir. Akıntıya aşağıdaki yakınmalar da eşlik edebilir.
  • Kaşıntı
  • Yanma
  • Ağrılı ilişki
  • İdrar yaparken yanma
  • Sık ve az az idrar yapma
  • Kızarıklık
  • Düzensiz kanama veya ilişkiden sonra kanama,
Tanı için jinekolojik muayeneyi takiben, direk akıntıdan alınan örneğin mikroskopik incelemesi,
akıntının boyanarak (Gram vb) mikroskopik incelemesi kültür alınarak mikrobun üretilmesi rahim ağzı sürüntüsü (Paptest, smear ) yapılabilir. Akıntı nedenleri;

  • Mantar, Trikomonas, Gardnerella,Klamidya vb değişik mikroplarla enfeksiyon
  • Rahim İçi Alet ile doğum kontrolu,
  • Kanserler (özellikle kanlı akıntı veya ilişkiden sonra kanama varsa),
  • Polip,
  • Küçük kız çocuklarında vajina içinde yabancı cisim,
  • Rahim ağzının dışa dönük olması(eversiyon ve ektopi)
olabilir. Tedavi nedene yönelik olarak yapılmalıdır. Tanı ve tedavi mutlaka bir doktor tarafından düzenlenmelidir.Ülkemizde sıklıkla “Sadece akıntım var, bir ilaç verebilirmisiniz” diyerek eczaneye gidip ilaç almak, birkaç fitil ve tedaviden sonra doktora gitmek çok yaygın , yanlış bir uygulamadır. Uygun olmayan ilaçlarla daha dirençli enfeksiyonlara neden olmak, bir kanseri ilaçla tedavi etmeye çalışırak erken tanı ve başarıyla tedavi olma şansını kaçırmak mümkündür.

Akıntılarla ilgili en önemli olan konu; normal ve anormal akıntıyı tanımak ve akıntılı hastalıklara neden olabilecek kişisel alışkanlıklar ve hijenik hatalardan kurtulmaktır. Akıntılı ( özellikle enfeksiyonlara) hastalıklara yakalanmamak için;

  • İlşikiden ve adet kanaması bittikten sonra, vajina içi yıkanmamalıdır (vajinal duş). Eğer bir temizlik yapılacaksa, vajina dış kısmı ılık, duru, temiz suyla yıkanabilir. Yıkama işleminden sonra vajen girişi kurulanmalıdır.
  • Tuvalette temizlik önden arkaya doğru yapılmalıdır.
  • Banyo, havuz, sauna ve egzersizden sonra ıslak,terli çamaşır veya mayolar vücutta uzun süre kalmamalıdır.
  • Havuz, hamam, sauna , küvet ve her gibi ortak kullanılan yerlerin temizliğinden emin olunmalıdır.
  • Eğer çok eşli bir cinsel yaşam varsa , prezervatif ile korunmalıdır.
  • İç çamaşırlar doğal (pamuklu , yün) maddelerden üretilmiş olmalıdır.
  • Vajinal tampon ve pedler sık sık değiştirilmelidir ( en çok 6 saat).
  • Koku için vajen girişinde deodoran parfüm veya sabunlar (nötral pH ‘lı ve doktor önerisyle alınanlar dışında) kullanılmamalıdır.
  • Dar pantolon, sıkı iç çamaşırları veya etekler (en azından uzun süreli) kullanılmamalıdır.
  • Düzenli pap-test yaptırılmalıdır.
  • Şeker Hastalığı varsa kontrol altında tutulmalıdır. Tatlandırıcı kullanımına bağlı daha sık mantar enfeksiyonları olduğu ifade edilmektedir. Ancak bu sıklıkla, kullanım nedeni olan şeker hastalığına da bağlı olabilir.
Yaz ve tatil aylarında yukarıdaki önerilere uymak zorlaştığından, yazın vajinal akıntılara daha sık rastlanılabilir. Bu nedenle hijyenik kurallara her zaman büyük bir dikkatle uyulmalıdır.
Bir miktar akıntı mutlaka olacaktır. Unutmayın ki vajende hiç ıslaklık olmaması, kuruluk ayrı bir hastalıktır. Yani vajina kuru olamaz. Ülkemizde en çok cinsel ilişki ve adetten sonra kadınlarımızın bir kısmı, kirlendikleri gerekçesiyle “bulaşık çamaşır yıkarcasına” vajinanın içini yıkayarak, burada bulunan koruyucu asiti üreten Laktobasil’leri yok ederek, tekrarlayan mantar ve diğer mikrobik hastalıklara neden olmaktadır.




BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
28 Temmuz 2009       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Vaginal Akıntılar
Vajinal akıntılar kadınların doktora en sık başvurduğu hastalık şikayetidir.
Sponsorlu Bağlantılar

Vajina normal olarak nemli bir yapıya sahiptir.Vajina duvarlarındaki ve vajinanın içinde bulunan rahim ağzındaki bezelerden salgılanan sıvılar bu nemliliği-ıslaklığı sağlar . Vajina vücudun dışarıya açılımı olan boşluklarından bir tanesidir. Vajinanın ıslaklığı kadının sağlığı açısından gereklidir . Mühim olan var olan akıntının normal mi, yoksa bir hastalık habercisi mi olduğunu ayırt etmektir. Çünkü varolan akıntı kişinin hareketi, ayakta durması gibi nedenlerden dolayı yerçekiminin etkisiyle vajinadan dışarı akacak ve iç çamaşırında veya pedinde bir ıslaklık oluşturacaktır.Ve bu salgılanma herhangi bir hastalık veya sıkıntı yoksa sağlıklı bir kadında süreklidir.

Normal vajinal akıntı berraktır ve sıvı yumurta akını andırır, koku yapmaz. Bu ıslaklığın kıvamı yumurtlama dönemi sırasında (adetin başlangıcından itibaren 14. gün civarı) biraz değişir ve sıvılaşabilir. Bunun amacı doğanın döllenmeye hazır yumurtanın döllenmesini kolaylaştırmak için salgının kıvamını değiştirmesidir ,Servikste(rahim ağzındaki) ve buradan salgılanan sıvılardaki tüm değişiklikler buradan spermin kolayca geçerek yumurtaya ulaşmasını sağlamak içindir.. Adet dönemine yaklaştıkça bazı hanımlarımızda vajinada bir koku olabilir ve akıntı rengi koyulaşabilir. Bu adet kanamasını oluşturan hormonların bu dönemde getirdiği etkidendir.

Tanımladığımız dışındaki bütün akıntıları muayene oluncaya kadar bir hastalık belirtisi olarak kabul etmek ve en kısa zamanda doktora başvurmak sağlığınız açısından gerekli ve önemlidir.Rahatsız edici bir vajinal akıntıyla yaşamak kişinin hayat kalitesini düşürecektir. Kendinize olan güveniniz azalacak, kendinizi kötü ve huzursuz hissetmenize sebep olacaktır. Cinsel yaşantınızı ve partnerinizle olan ilişkinizi etkileyebilecektir. Daha da önemlisi sağlığınızı bozacak, kısırlığa veya daha kötü sonuçlara gidebilen olaylara sebep olabilecektir.

Akıntıların tedavisi sanıldığının aksine daha kolay ve de acısızdır. Hele hele belirtilerin ilk başladığı günlerde bize başvuran hanımlarımızın bu sıkıntıları çok daha kolay ve de basitçe çözülebilmektedir. En sık karşılaştığımız korku nedeni ise ya kötü bir şey çıkarsa diye düşünüp doktora başvurmamaktır.Var olan gerçek hiçbir zaman değişmeyecektir gecikmeniz karşılaşmaktan korktuğunuz olayları yok etmez aksine büyütür ve arttırır. Ve sonunda basitçe halledilecek bir sorununuz varken geçirdiğiniz (kaybettiğiniz) zaman, bu sorunu daha da büyümüş bazen de çözülemez bir hale de getirebilir.Gerçekleri görmemeye çalışarak yok edemezsiniz. Sağlıklı kalabilmek kendinize saygı duyabilmek (Kendine saygı duymayan insana başkaları da saygı duymaz) için, düzenli olarak bir sıkıntınız ve cinsel hayatınız olsun olmasın doktor kontrolüne gitmektir. Önerdiğimiz altı ayda birdir. Eğer sıkıntınız varsa hemen gitmek en faydalı olanıdır.İnsanın en değerli varlığı kendisidir.Bedenimize sahip çıkalım.

Hanımlarımız bu tip şikayetleri için doktora başvurmayıp kendilerine zarar verdikleri gibi, başka arkadaşlarına da önerilerde bulunup onlara da zarar verebilmektedirler. Benim kaşıntım vardı, doktora gittim mantar dedi veya mantar olduğunu düşünüp eczaneden şu.......... ilacı aldım, geçti.Senin de kaşıntın varsa, mantardır. Bundan kullan geçer demek verilebilecek zararların en büyüğüdür. Çünkü, her kaşıntı yapan beyaz akıntı mantar değildir. Bazı bu tip akıntılara verilen mantar ilaçları, daha fazla zarar verebilmekte, hatta kişiye geriye dönülmesi çok zor veya imkansız hasarlar yapabilmektedir. Çözüm bu kadar basitken ve elinizin altındayken doktora başvurmak en sağlıklı, en akılcı ve uzun vadede en ucuz yol olacaktır.

Vajinal Akıntılar

A- Fizyolojik Akıntılar (Doğal Akıntılar)

- Östrojen düzeyine (Kadınlık hormonlarından bir tanesi) bağlı değişiklikler ; mesela adet kanaması(mensturasyon
kanaması ) öncesi

- Cinsel Uyarım ;Cinsel uyarıyla vajinada meydana gelen ıslanma ve bunun oluşturduğu akıntı

- Gebelik ;Gebelikte rahim ağzındaki bezlerin salgıları gebeliği ve bebeği korumak için artar

-Spiral' e bağlı akıntılar


B- Patolojik Akıntılar ( Doğal Olmayan Akıntılar )


1- Vajinal ( Vajinaya-Döl yoluna ait)

- Vajinanın mantar hastalıkları
- Trikomanas vajiniti (Cinsel yollada geçen parazit kökenli hastalık ) - Bakteriyel Vaginosis (Çeşitli bakterilerin neden olduğu hastalık - Genital herpes vajiniti (virüslerin neden olduğu bir akıntı
- Vajinadaki yabancı cisimlerin oluşturduğu akıntı
- Kanserlerin oluşturduğu akıntılar

2- Servikal ( Servikse-Rahim Ağzına ait)

- Bakterilerin neden oldukları ( mesela gonore {belsoğukluğu} ve bu gibi
- Non-spesifik enfeksiyonlar ( Nedeni ve etkeni tanımlanamayan akıntılardır.)
- Virusların neden olduğu akıntılar (mesela herpes ve diğerleri)
- Kanserlerin neden olduğu akıntılar
- Polip dediğimiz bazı oluşumların yaptığı akıntılar
- Yaraların yaptığı akıntılar

En yaygın olarak görülen vajinal akıntı nedeni Mantarlar vede trikomanas ile çeşitli bakterilerin neden oduğu bakteriyal vaginozistir.

Vajinanın Mantar Hastalığı : Maya enfeksiyonu olarak adlandırılır, Mantar tüm doğada bulunabilen bir hastalık etkenidir.Normalde vücudumuzda mantarlar bulunmakta ama bunlar normal şartlarda hastalık oluşturmamaktadır.Bazı koşullar bir araya geldiğinde var olan mantarlar kontrolsüzce çoğalarak hastalık oluştururlar.
Genelde büyük bir oranda mantar hastalığı oluşumundan Candida albicans sorumludur.

Yoğun,beyaz renkte,kesik süt görünümüne bir akıntı ve kaşıntı mevcuttur,dış dudaklarda ve çevrede kaşınmaya bağlı şişlik ve kızarıklık oluşabilir.(Her bu tip akıntı mantar hastalığı demek değildir, bu sadece genel bilgi olarak verilmiştir- lütfen hekime muayene olmadan kendi başınıza tedavi uygulamayınız !)

Riski Artıran Faktörler Nelerdir ?

Mantar enfeksiyonlarında
- gebelik,
- şeker hastalığı,
- kortizon kullanımı,
- antibiyotik kullanımı,
- bazen östrojen hormonu tedavileri,
- bazı doğum kontrol yöntemleri,
- sık ilişki,
- fazla sayıda partner ve korunmasız ilişki,
- tampon kullanımı,
- sentetik iç çamaşırı kullanılması,
- çok dar giyecekler ,
- ıslak mayo veya çamaşırla oturulması
- vajinanın içinin çok sık ve sabunla yıkanması,
- bazı ticari vajinal duşların kullanılması, kokulu tuvalet kağıtlarının bazıları
- aşırı klorlu havuzlara girmek mantar hastalığına yakalanma rizikosunu artırır.
- başkasına ait iç çamaşırı ve bu gibi şeylerin giyilmesi
-çok fazla diyet şekeri veya tatlandırıcı kullanılması

Tedavi: tedavi hekimin muayenesinden sonra verdiği ilaçların düzenli kullanımı ile olacaktır,hekiminiz ayrıca size iç çamaşırlarınızı kaynatmanızı ve de sıcak ütü ile ütülemenizi de önerebilir.Bazen kişinin cinsel partnerine de tedavi vermek gerekir,aksi takdirde ilişki ile ona geçirdiğiniz veya ondan aldığınız mantar hastalığını tedavi olup iyileştikten sonra tekrar alabilirsiniz.


Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
17 Nisan 2011       Mesaj #3
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Akıntı

Kadın ya da erkek üreme organlarının kimi kez doğal bir korunma mekanizması, kimi kez ise çeşitli iltihaplar ve bozukluklar sonucu salgıladıkları sıvılara verilen genel ad.

Kadınlarda görülen beyaz renkli akıntıların bazıları fizyolojiktir, bazılarıysa bir dölyolu ya da dölyatağı boynu bozukluğu sonucunda ortaya çıkarlar. Kimi kadınlarda, cinsel ilişki, antibiyotik tedavisi ya da gebelik önleyici tedavi sonrası görülen bu akıntıların gerçek nedenlerini öğrenmek için akıntının nitelikleri, rengi, kokusu, miktarı ve ritmi, bir doktor tarafından araştırılmalıdır.

Ayrıca, boşaltım sistemi bozuklukları, dış üreme organı kaşıntısı, ağrılı cinsel ilişki, leğen ya da bel ağrıları gibi ek belirtiler de aranmalıdır. Âdet çevriminin genellikle 14. gününde salgılanan berrak, temiz ve kaygan akıntı, normal bir akıntıdır ve tedaviyi gerektirmez. Bu akıntının süreğen bir iltihap sonucu fazlalaşması durumundaysa, bir doktora başvurmak gereklidir. Yine kadınlarda görülen beyaz, kaygan olmayan bir akıntı ise, dölyolu epitel hücrelerinin bol miktarda dökülmesine bağlıdır. Sulu akıntılar, bol miktarda su gibi berrak ve kokusuz bir sıvının apansız boşalması biçiminde tanımlanır. Bu, dölyatağı ya da borularıyla ilgili birtakım bozuklukların neden olduğu bir durumdur, araştırma gerektirir. Sulu akıntılar gibi apansız ve çoğunlukla bol boşalmalarla atılan, fakat irinli olan akıntılar, dölyatağının körelmesi sonucu dölyatağı boşluğunda bir irin toplanmasından ileri gelir ve yaşdönümüne girmiş kadınlarda görülür.

En sık rastlanan akıntılar, dölyatağı boynu iltihabı ve yaraları, ivegen dölyolu iltihabı, çoğunlukla da bir dölyolu iltihabı nedeniyle gelişir. Erkeklerde görülen akıntıların en önemlisi, belsoğukluğunun neden olduğu, idrar yolu kanalının iltihaplanmasıyla görülen, sarı ve irinli akıntılardır. Ayrıca, idrar yolunda mantarların üremesi de erkeklerde bol iltihaplı bir akıntıya neden olur. Akıntılar, nedenlerine göre antibiyotiklerle ya da kadınlarda dölyolundan kullanılan ovul, tablet, krem biçimindeki çeşitli ilâçlarla tedavi edilir.

Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi & MsXLabs
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Efulim - avatarı
Efulim
VIP VIP Üye
19 Ocak 2012       Mesaj #4
Efulim - avatarı
VIP VIP Üye
Vaginal Akıntılar

Normalde üreme çağındaki her kadında bir miktar vaginal akıntı vardır. Kadınlık hormonlarının etkisi ile rahim ağzındaki servikal bezlerden sümüksü kaygan bir sıvı salgılanır. Bu sıvının faydalarından birisi de vagen kayganlığını sağlayarak cinsel ilişkinin konforlu olmasını sağlamaktır. Menopoza giren kadınlarda bu sıvının salgılanması durduğu için vaginal kuruluk ortaya çıkmaktadır. Bu vaginal sıvıya fizyolojik vaginal akıntı da denmektedir. Akıntı adet periyodu içinde yumurtlama tarihlerine yaklaştıkça artma eğilimindedir, bazı durumlarda çamaşırı kirletecek derecede vagen dışına taşabilir. Her ne kadar aşırı miktarda olabilse de, fizyolojik akıntı renksiz, kokusuzdur, kaşıntı ve irritasyon yapmaz.

Vaginanın iltihabına vaginit denmektedir. En önemli bulgusu da artmış vaginal akıntıdır. Fizyolojik sınırlardaki vaginal akıntıdan farklı bazı özellikleri vardır. İltihaba bağlı olan akıntı bol miktardadır. Kötü rahatsız edici kokusu olabilir. Sıklıkla daha koyu bir akıntıdır. Süt kesiği kıvamında olabildiği gibi bazen bol sarı yeşil renkte bir akıntı olabilir.

Enfeksiyon dışında da bir çok kadın hastalığı vaginal akıntı yapabilir. Genital bölgede kullanılan parfümler, pedler, tamponlar veya prezervatif gibi yabancı maddeler vaginada irritasyon yaparak akıntıya neden olabilir. Bunların dışında nadiren de olsa üreme organları ile ilgili tümörler akıntı şikayeti yapabilir.

En sık karşılaşılan akıntı sebebi bakteriel vaginozistir. Gardnerella vaginalis denen mikrobik ajanın vagina içersinde aşırı çoğalması sonucu oluşmaktadır. Bol miktarda beyaz-gri hafif sarımsı vaginal akıntı vardır. Özellikle akıntının kötü kokusu belirgindir. Kötü koku cinsel ilişki sırasında artmaktadır. Tedavisinde antibakteriel ilaçlar kullanılmaktadır. Bazı durumlarda vulvada irritasyonda yapabilmektedir.

Vaginada mantar enfeksiyonu belirgin kaşıntı ve irritasyon yapan bir akıntı yapmaktadır. Sıklıkla vaginadaki enfeksiyona vulva da katılmaktadır. Bunun sonucu vulva cildinde kızarıklık ve ödem oluşmaktadır. Vaginal akıntı beyaz süt kesiği şeklindedir ve vagina duvarına yapışır. Candida adı verilen mikroskobik mantarın vaginada aşırı çoğalması sonucu oluşur. Antibiyotik kullanımım sonrasında, gebelikte ve şeker hastalarında daha sık görülmektedir. Tedavisinde vaginal yolla veya ağızdan uygulanan anti-mantar ilaçları kullanılmaktadır.

Trichomonas vaginalis de diğer bir vaginal enfeksiyon nedenidir. Cinsel ilişki ile bulaşan bir mikro-organizmadır. Çok bol miktarda yeşilimsi akıntı yapmaktadır. Akıntı irritasyon yapar. Vagina ve vulvada yanma hissi ve kaşıntı belirgindir. Tedavisinin eşle birlikte yapılması gerekmektedir.

Vaginal akıntı tümöral bir oluşum nedeni ile de olabilir, bu durumda çoğunlukla sümüksü kıvamda ve bol miktarda, üzerinde ince çizgiler halinde kan bulunan bir akıntı mevcuttur. Böyle bir akıntı varlığında üreme organları ayrıntılı olarak gözden geçirilmeli ve neden saptandıktan sonra uygun tedavi yapılmalıdır.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Sen sadece aynasin...