Arama

Nefesli Çalgılar (Üflemeli Çalgılar)

Güncelleme: 4 Mayıs 2009 Gösterim: 80.545 Cevap: 1
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
7 Nisan 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Nefesli Çalgılar (Üflemeli Çalgılar)
Ana Britannica
Sponsorlu Bağlantılar

Nefesli çalgılar, üflemeli çalgılar olarak da bilinir, içindeki havanın titreşmesiyle sesin oluştuğu çalgıların ortak adıdır.
Nefesli çalgılar Batı müziğinde orkestranın ikinci çalgılar bölümünde yer alır ve genelde,
  • Tahta nefesliler (flüt, obua, klarnet, fagot ve saksofon)
  • Bakır nefesliler (korno, trompet, trombon ve tuba)
olmak üzere ikiye ayrılır. Ama bu ayrım çok da tutarlı değildir. Örneğin pirinçten yapılan saksofonlar, gümüş, altın veya çeşitli alaşımlardan yapılmış flütler de vardır. Ayrıca bu sınıflandırmada sesin üretiliş biçimi göz önünde tutulmamıştır.
Günümüzde çoğu organologlarca kabul edilen Hornbostel ve Sachs sınıflandırmasına (1914) göre nefesli çalgılar (ya da aerofonlar),
  • Titreşen havayı içinde taşımayan serbest aerofonlarla (böğürteç, akordeoan ve orgun kamışlı borusu)
  • Havayı içinde taşıyan gerçek nefesli çalgılar
biçiminde ikiye ayrılır.
Gerçek nefesli çalgılar da,
  • Kenar üfürümlü (titreşimin, havanın bir kenara çarptırılmasıyla sağlandığı) çalgılar (flüt, açık org borusu, vb.)
  • Ağızlıklı çalgılar (trompet, trombon, vb.)
  • Tek ya da çift kamışlı çalgılar (klarnet, obua, fagot, vb.)
biçiminde ayrılır.
Serbest aerofonlar grubu, insanoğlunun bildiği en eski çalgılardan bazılarını içine alır. Çoğu kültürlerde doğaüstü güçlerle özdeşleştirilen böğürtecin varlığı 25 bin yıl kadar gerilere gider. Uzun bir ipe bağlı ince bir tahta, kemik veya fildişi parçadan oluşan bu alet, hızla çevrilince ipin ucundaki cisim kendi çevresinde dönerek ses çıkartır. Serbest dilli ağız armonikaları, serbest aerofonlar grubuna girer. Armonika ve melodikalar, ayrıca bunların Doğu'daki eski tipleri olan Çin sheng'i, Japon şo'su ve Güneydoğu Asya kaen'i de aynı ailedendir. Bu Asya çalgıları sukabağından ya da ağaçtan yapılmış bir hava kasasından oluşur. Bu kasalardan, ucunda kamıştan bir dil bulunan uzun bambu borular çıkar.
En yaygın kenar üfürümlü çalgı, yan flüttür. Batı müziği orkestralarında yandan üflenen flüt kullanılır, ama birçok halk tipi flüt ile Batı müziği dışındaki müziklerde çalınan flütlerin çoğu ucundan üflenir. Ortadoğu'nun neyi ve Svazilerin umtşingo'su bunlardandır.
Delikli tek bir borudan yapılmış yan ve düz flütlerin dışında, her sesin değişik boylarda kamışlarla elde edildiği flüt türüne panflüt denir. Dilli düdükte ise ince bir hava sütununu sert kenara yönelten bir iç tapa vardır. Avrupa düz flütünde (blok flüt) gagayı andıran bir bek bulunur. İkili ve üçlü düz flütler Latin Amerika ile Doğu Avrupa'da yaygındır. Borulardan birine genellikle parmak basılmayarak bunun burdon (pedal sesi) işlevini görmesi sağlanır, buna karşılık melodi öbür flüt veya flütlerle çalınır. Okarina ve tekne fllütler boru biçimli olmaktan çok, küreseldir; bunlarda ses delikleri ve bek bulunabilir.
Ağızlıklı çalgılar nefesli çalgıların en çok çeşitlilik gösteren alt grubudur. Batı orkestralarında çalınan çok gelişmiş pistonlu trompet, korno, tuba ve sürgülü trombondan Asya ve Pasifik'in deniz kabuğundan oluşan trompetlerine, Afrika'nın fildişi ve boynuzdan yapılan trompetlerine kadar birçok tipi içine alır. Bütün bu çalgılarda ses, çalgıcının dudaklarını titreştirerek bir ağızlığın içine doğru üflediği hava akımıyla oluşur. Bu nedenle bazı organologlar bu çalgılara dudak kamışlılar adını verirler. İsviçre Alp boynuzu, Tibetli Budacıların dung-çen'i ve Güney Amerika'nın ağaç kabuğu trompeti çok uzaklardan işaret vermek amacıyla kullanılır.
Klarnet ailesinden çalgıların çoğunda kuru ve inceltilmiş bambu kamışından yapılma tek bir dil bulunur. Avrupa, Kuzey ve Batı Afrika ve Güney Amerika'da halk klarnetlerine rastlanır. Batı Afrika'nın yandan üfürülen klarneti gibi birçok klarnet de idyoglotik (dilli ya da kamışı kendinden olan) çalgılardandır. Hornpipe'ler tek veya çift olabilir. Örneğin Baskların alboka'sında yanyana iki kamış boru vardır. Bu boruların her ikisi de tek dile bağlanır. Boruların bir ucuna bağlanan boynuz, kalak işlevi görür. Diğer uca bağlanan boynuz ise çalgıcının içine üflediği bir çeşit ağızlıktır. Bir tür zurna olan shawm'da ve obualarda çift kamış vardır. Batı tipi klarnetler cornemuse, antik klarnet, ranket, modern obua, korangle ve fagottur. Halk shawm'larına bütün dünyada rastlanır. Ortadoğu'nun zurnası, Hint şahnai'si, Çin so-na'sı ve Tay pi-nai'si bunların bazı örnekleridir. Sonuncusu, kurutulmuş palmiye yağrağından yapılmış dörtlü diliyle benzeri olmayan bir çalgıdır.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
4 Mayıs 2009       Mesaj #2
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Üflemeli Çalgılar (Nefesli Çalgılar)
MsXLabs.org & Temel Britannica
Sponsorlu Bağlantılar

Üflemeli Çalgılar, müzik aletlerinin en eski örneklerindendir. Kökeni, eskiçağlarda işaretleşme amacıyla kullanılan ilkel aletlere dayanır. İnsanlar daha tarihöncesi çağlarda içi boş kamışları, hayvan kemiklerini ya da boynuzları üfleyerek ses çıkarmayı, zamanla müzik yapmayı öğrendiler.
Üflemeli çalgılar başlangıçtan bu yana ge­çirdiği değişiklikler ve yenilikler sonucunda bugünkü biçimine kavuştu ve modern orkes­traların önemli bir üyesi durumuna geldi. Üflemeli çalgılar, tahta üflemeli ve bakır üflemeli çalgılar olmak üzere kabaca iki gruba ayrılır. Klarnet, flüt ve obua aileleri tahta üflemeli çalgılar grubuna girer. Flüt ve klar­netin metal alaşımından yapılmış olanları da vardır. Borazan, trompet, trombon ve tuba aileleri bakır üflemeliler grubuna girer ve hepsi metal alaşımından yapılır.

Ad:  nefesli1.jpg
Gösterim: 9890
Boyut:  32.5 KB

Üflemeli Çalgılarda Sesin Oluşması
Herhangi bir nesneden ses elde etmek için, o nesnede bir titreşim oluşturmak gerekir. Ör­neğin, davul bir tokmakla ya da çubukla vurularak, keman teli yayı sürterek ya da par­makla çekerek titreştirilir. Üflemeli çal­gılar, temel olarak içi boş, silindir biçimli bir gövdeden oluşur. Ağızlık bölümünden üflen­diğinde gövdenin içindeki hava sütununun titreşmesiyle ses elde edilir.

Bakır Üflemeli Çalgılar

Ad:  nefesli2.png
Gösterim: 5511
Boyut:  100.9 KB

Üflemeli çalgılarda ses üç değişik biçimde oluşur. Örneğin flütte, üflenen hava üfleme deliğinin karşı tarafındaki yüzeye çarparak, borunun içindeki hava sütununda uyumlu titreşim dizileri oluşturur. Aşağı doğru tutula­rak çalınan blok flütün ağızlık bölümünde, gövde içinde titreşim dizileri oluşturan bir dil vardır.
Trompet ya da korno gibi bakır üflemeli çalgılarda hava sütunu, aleti çalanın soluğuna ve dudak hareketlerine bağlı olarak titreşir. Çalan kişi dudaklarını bir kamış gibi kullana­rak, titreşimin gövde içindeki hava sütunu boyunca yayılmasını sağlar.

Değişik Notaların Elde Edilmesi
Titreşen hava sütununun uzunluğu, aletin gövdesini oluşturan borunun uzunluğuna bağ­lıdır. Titreşimler kısa bir hava sütununda çok daha hızlı yol alır. Sesin perdesi, yani sesin pesliği ya da tizliği titreşimlerinin hızına bağlı olduğundan, kısa gövdeli, dolayısıyla içinde daha az hava bulunan bir üflemeli çalgının sesi uzun gövdeli çalgıların sesinden daha tizdir.
Her aletin, gövde uzunluğuna göre değişen kendine özgü bir ses perdesi ve belirli bir ses aralığı vardır. Özellikle korno türündeki ilk üflemeli çalgılar yalnızca belirli bir nota dizisi çıkarabiliyordu. Doğal armonikler (kısmi ses­ler) adı verilen bu nota dizisi portede renkli notalarla gösterilir. Doğal armonikler dizisi­nin notaları matematiksel olarak, aletin gövdesindeki hava sütununun tümü titreştiğinde elde edilen temel sese göre belirlenir. Öteki nota dizileri ise gövdenin içindeki hava sütu­nunun belirli bölümlerinin titreşmesiyle olu­şur. Çalan kişi hava sütununun ne kadarının titreşeceğini, üflerken yarattığı hava basıncıy­la ya da dudak gerginliğini ayarlayarak belir­ler. Dudaklarını gevşek tutarak yavaş üflerse pes sesler, dudaklarını gerip kuvvetle üflerse tiz sesler elde eder.
Besteciler, beste yaparken yalnızca doğal armoniklerle sınırlı kalmaz, öteki nota dizile­rini de kullanırlar. Üflemeli çalgılara ses zenginliği kazandırmak gerektiğini düşünen yapımcılar farklı notalar elde etmek amacıyla aletlerin yapısına çeşitli değişiklikler ve yeni­likler getirdiler. Tahta üflemeli çalgılara uy­gulanan ilk değişiklik aletin gövdesinin üzeri­ne açılan bir dizi delikti. Parmakların uzana­bileceği biçimde dizilen deliklerin hepsi kapa­tıldığında, borunun içindeki havanın tümü titreşiyor, dolayısıyla en kalın (pes) sesler elde ediliyordu. Delikler aletin alt bölümün­den yukarı doğru tek tek açıldığında, hava sütununun hacmi küçülüyor, bu da daha tiz seslerin çıkmasını sağlıyordu. Bugün kullanı­lan modern üflemeli çalgıların bazıları aynı ilkeye dayanır. Daha sonraları parmakların yetişemediği bölümdeki delikleri açıp kapa­mak için basit bir anahtar düzeneği eklendi.
Ses aralığını geliştirmeye yönelik ikinci değişiklik 19. yüzyılda bakır üflemeli çalgılara eklenen piston düzeneğiydi. Bugün kullanılan modern trompet ve kornoların ses genişliği aslında yalnızca doğal armoniklerle sınırlı olmakla birlikte, gövdeye eklenen kıvrımlı borular ve piston düzeneği bu aletlere yeni ses olanakları sağladı.
Trompette olduğu gibi gövde üzerindeki her borunun, uzunluğuna göre değişen, ken­dine özgü doğal armonikleri vardır. Piston düzeneği boruları istenilen biçimde açıp kapa­yarak pes seslere ulaşmayı sağlar. Değişik ses tonları elde etmek için uygulanan bir başka düzenek de trombonda olduğu gibi piston yerine gövdeye eklenen hareketli akort sürgüsüdür. Sürgü çekilip itildiğinde gövdenin bo­yu uzayıp kısalır ve farklı ses tonları elde edilir.
Bazı üflemeli çalgıların ağızlık bölümünde, inceltilmiş bambu kamışından yapılmış bir dil bulunur. Üflendiğinde hava basıncıyla titre­şen dil, titreşimin gövde içindeki hava sütunu boyunca yayılmasını ve böylece uyumlu sesler çıkmasını sağlar. Klarnet türü üflemeli çalgı­larda tek, obualarda çift kamış bulunur. Tulum ve gayda da kamışlı çalgılardır.

Tahta Üflemeli Çalgılar
Flüt dışında, bu gruba giren çalgıların tümü tahtadan yapılmıştır. Flütün ise hem tahta­dan, hem metal alaşımından yapılmış olanları vardır.

Öteki Üflemeli Çalgılar
Saksofon bazı bakımlardan klarnet, obua ve korno ile benzerlikler gösteren bakır üflemeli bir çalgıdır. En çok caz topluluklarında ve askeri bandolarda kullanılır. Okarina küre biçimli bir flüt türüdür. Hem Güney Ameri­ka'da, hem de Orta Avrupa'da yaygın olarak kullanılan panflüt, farklı sesler çıkaran deği­şik boylarda kamışlardan oluşur. Dilli düdük metal alaşımından yapılmış, oldukça tiz sesli, basit bir çalgıdır. Delikli bir borudan oluşan flajole düz flüte benzer. 18. yüzyılda orkestra­larda yaygın olarak kullanılan bu çalgının yerini bugün pikolo flüt almıştır.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!

Benzer Konular

18 Kasım 2008 / Mystic@L Sanat
28 Temmuz 2012 / asla_asla_deme Sanat
6 Nisan 2014 / Misafir Soru-Cevap
1 Mayıs 2013 / Misafir Soru-Cevap
21 Temmuz 2015 / Jumong Taslak Konular