Arama

Şükriye Tutkun

Güncelleme: 23 Kasım 2010 Gösterim: 14.104 Cevap: 3
KisukE UraharA - avatarı
KisukE UraharA
VIP !..............!
20 Kasım 2006       Mesaj #1
KisukE UraharA - avatarı
VIP !..............!
1965 yılında doğdu. Liseyi bitirdiği yıl Konservatuvar Opera-Şan bölümünü kazanmasına rağmen, zorunluluklar nedeniyle okul yerine işe gitmeye başladı. Çalışırken, bir taraftan da TRT Gençlik Korosu, İstanbul Operası Gençlik Korosu, St. Antoine Kilisesi Korosu´nda şarkı söylüyordu.

Sponsorlu Bağlantılar
Konservatuavar sınavına tekrer girip, birincilikle kazandı. Öğreniminin devam ettiği süre boyunca çocuk yuvalarında müzik öğretmenliği yaparak, çocuk koroları çalıştırarak iş yaşamına da devam etti. Konservatuvar eğitimi Şükriye Tutkun için teknik açıdan geliştiriciydi. Her gün yeni aryalar öğreniyor, küçük okul dinletilerinde onları seslendirerek beğeni topluyordu. Ancak, içinde bir eksiklik duygusu vardı, aryaları söylerken duygulanamıyordu. Şan hocasıyla türkü çalışmaya başladığında eksikliğin ne olduğunu keşfetti. Sesinin ve duygularının türkülerle var olduğunu, türkülerde kendini ve duygularını bulduğunu, mutlu olduğunu farketti. Albüm yapmak gündeme geldiğinde hiç düşünmeden 'Ben Türkü söyleyeceğim' diyen Şükriye Tutkun´un, albümün adı 'Sevin Gayrı'.

DİSKOGRAFİ
Sevin Gayrı


.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen KisukE UraharA; 24 Ocak 2008 19:54
Biyografi Konusu: Şükriye Tutkun nereli hayatı kimdir.
Gerçekçi ol imkansızı iste...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Kasım 2006       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Şükriye Tutkun - Arda Boyları
Arda boylarında kırmızı erik
Sponsorlu Bağlantılar
Halime'nin ardında onyedi belik
Ah annecim ah annecim yaktın ya beni
Bu genc yasta denizlere attin ya beni

Aliverin feracemi annecim diksin
O gıymatlı İsmail'e kendisi gitsin
Uyan uyan Ereceb'im senin olayım
Ardalar aldı ya nerde bulayım

Arda Boylarına ben kendim gittim
Dalgalar vurdukça can teslim ettim
Ah annecim ah annecim yaktın ya beni
Bu genc yasta denizlere attin ya beni
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Haziran 2007       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Şükriye Tutkun
‘Gücüm Yetene Kadar’ Şükriye Tutkun
Türküyü dünya müziği kategorisine taşıyan, çağdaş yorumcu Şükriye Tutkun, yeni albümünü tamamladı.



Güncelleme: 02:31 TSİ 20 Şubat 2006 Pazartesi
6 OCAK 2005 - 1997 yılında ilk albümü ‘Sevin Gayrı’ ile müzikal yolculuğuna başlayan Tutkun, ‘Gücüm Yetene Kadar’ albümü ile müzikalitesini bir basamak daha ileriye taşıyarak kariyerinde yepyeni bir başlangıç yapıyor.


Şükriye Tutkun

Prodüktörlüğünü ve müzik yönetmenliğini, daha önce yaptığı başarılı albümlerden (Zara, İlhan Şeşen, Orhan Hakalmaz, Gülşen Kutlu, Müslüm Gürses) tanıdığımız Ali Osman Erbaş”ın üstlendiği albüm, iki seneye yakın bir çalışmanın ürünü olup, halk müziğimizi türkü sevenlerin çok ötesine taşıyacak.

2005 yılının ilk albümü olarak müzik marketlerde yerini alan albümde dördü beste olmak üzere toplam 12 eser bulunuyor.

Albümde Trakya, Karadeniz, Diyarbakır, Urfa, Malatya, Selanik yörelerinden bildiğimiz türkülerin dışında daha evvelden Zeki Müren, Celal Güzelses, Cemil Cankat, Nurcan Opel’in seslendirdiği çeşitli eserler yepyeni yorumları ile yer alıyor.

Şükriye Tutkun


ŞÜKRİYE TUTKUN
1965 yılında doğdu. Çocukluğunun ve eğitiminin son üç yılını parasız yatılı olarak yurtlarda geçirdi. İşte bu yıllarda müzik, onu çevreleyen mutsuz günlerin arasından gülümseyen bir umut olmuştu. Sürekli varolan gergin ortamda müziğin yumuşatıcılığı insanları sarıyor, aralarındaki iletişimi güçlendirmelerine yardımcı oluyordu.

Liseyi bitirdiği yıl konservatuarın opera-şan bölümünü kazanmasına rağmen, zorunluluklar nedeniyle okul yerine işe gitmeye başladı. Ancak müzik, yaşamında her zaman varolacaktı. Çalışırken, bir taraftan da TRT Gençlik Korosu, İstanbul Operası Gençlik Korosu, St. Antoine Kilisesi Korosu’nda şarkı söylüyordu.

Konservatuar sınavını birincilikle kazandı
Konservatuar sınavına tekrar girip birincilikle kazandı. Öğrenimine devam ettiği süre boyunca, çocuk yuvalarında müzik öğretmenliği yaparak, çocuk koroları çalıştırarak, iş yaşamına da devam ediyordu.
Konservatuar eğitimi teknik açıdan çok geliştiriciydi, her gün yeni aryalar öğreniyor, küçük okul dinletilerinde onları seslendirerek beğeni topluyordu. Herşey çok güzeldi ancak eğitiminin başından beri eksik olan bir şeyler vardı. Aryaları söylerken duygulanamıyordu. Şan hocasıyla türkü çalışmaya başladığında bu eksikliğin ne olduğunu hissetti. “Ben türkü söylemeliydim. Çünkü benim sesim,duygularım türkülerle varoluyordu. Türkü söyleyince mutlu oluyordum, türkülerde kendimi, duygularımı buluyordum, eksik olan buydu” diyordu.

Şükriye Tutkun

Albüm yapmak gündeme geldiğinde de hiç düşünmeden “Ben türkü söyleyeceğim” dedi. Ancak günümüzde türküyü hak ettiği gibi söylemek öyle zordu ki. İki uç sakıncayı taşıyordu çünkü. Ya fazlasıyla yerel söylüyorsunuz, kentlerde yaşayan insanlara seslenemiyorsunuz, ya da türkülere klasik batı müziği kalıplarıyla yaklaşıyor, türkünün özüne uzak düşüyorsunuz. Bu iki uç durum onu çok rahatsız etti. Türküleri, duygularını kaybetmeden ama çağdaş müzik birikimlerimizin zenginliklerini de katarak söylemenin mutlaka bir yolu yöntemi olmalıydı. Bir çoğunu yakından tanıyıp bağlandığınız türküleri Ferhat Livaneli’nin çağdaş müzik yaklaşımıyla hem yeniden anımsatmayı hem de küçücük de olsa bir zenginlik katabilmeyi amaçladı. İlk çalışmasını da, tüm insanlığa sevgi ve barış çağrısını son derece yalın ifade eden iki sözcükle ‘Sevin Gayrı’ ile adlandırdı.

Şükriye Tutkun

Livaneli ile düet yaptı
İkinci albümü ‘Çiğdem Der ki’ yine aynı düşünceyle yola çıkılarak hazırlandı. Aynı yıl Zülfü Livaneli’nin ‘Nefesim Nefesine’ albümünde Livaneli ile düet yaptı, birlikte aynı sahnede konserler verdi.
Fahir Atakoğlu, Atilla Özdemiroğlu, Arif Sağ gibi müzisyenlerle çalıştı. TRT, Kanal D ve STV’de program sundu. Bir çok çizgi ve dizi filmde, reklam filmlerinde seslendirme yaptı. Türkiye’deki başarısını altın plaketle ödüllendiren ‘EMI’, 1999 yılında Belçika’da Şükriye Tutkun albümünü piyasaya sürdü. Belçika dinleyicisi tarafından çok beğenilen albüm Belçika medyasında övgüler aldı. Aynı sene bir çok ünlü yabancı sanatçının da yer aldığı ‘Pure Music 3’ adlı yapımda Şükriye Tutkun ‘Arda Boyları’ türküsü ile yer aldı.

Yurt dışında özellikle Belçika’da konserler veren sanatçı, geleneksel ile yeninin içiçe olduğu ‘Kumru’ adlı yeni albümü ile 2002 yılında tekrar dinleyicisiyle buluştu. Prodüktörlüğünü Murat Hasan’ın, aranjörlüğünü Atilla Özdemiroğlu ve zafer Haznedaroğlu’nun üstlendiği albümde diğerlerinden farklı olarak anonim türkülerin dışında besteler de yer aldı.

Şükriye Tutkun

Türkü müzikali yapma fikrini ilk kez Şenol Demiröz’le paylaşan, destek isteyen Tutkun, bu destekle İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları ile biraraya gelerek Cahit Atay’ın ‘Sultan Gelin’ adlı tiyatro eserini müzikale uyarlama çalışmalarına başladı. Bir yıla yakın süren çalışmaların sonunda ortaya çıkan müzik, tiyatro ve halk danslarının içiçe olduğu ilk türkü müzikali Sultan Gelin (yön: Mustafa Arslan), 2003-2004 sezonunda izleyicisiyle buluştu. Suna Pekuysal, Seden Kızıltunç gibi usta tiyatrocuların da yeraldığı müzikalde başrolü oynayan Tutkun, müzikaldeki oyunculuğu ve sahne performansıyla eleştirmenlerden ve izleyicilerden güzel tepkiler aldı. Halen müzikalin yurtiçi ve yurtdışı turneleri sürmekte.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
23 Kasım 2010       Mesaj #4
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Şükriye Tutkun
  1. Ay Karanlık
    Söz & Müzik: Bedirhan Kırmızı
  2. Nerdesin
    Söz & Müzik: Anonim
  3. Boşver Be Doktor
    Söz & Müzik: Abdulkadir Algın
  4. Başına Döndüğüm Kurban Olduğum
    Söz & Müzik: Aşık İkram
  5. Uzun Kavak Ne Gidersin Engine
    Söz & Müzik: Anonim
  6. Bitti Mahpus Bitti
    Söz & Müzik: Bilal Ercan
  7. Çift Jandarma
    Söz & Müzik: Anonim
  8. Seyyah Olup Şu Alemi Gezerim
    Söz & Müzik: Kul Himmet Üstadım
  9. Ordu'nun Dereleri
    Söz & Müzik: Anonim
  10. Aman Aman Bağdatlı
    Söz & Müzik: Anonim
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.

Benzer Konular

7 Eylül 2008 / asla_asla_deme Sinema tr
4 Eylül 2015 / Gabriella X-Sözlük