Vasfi Mahir Kocatürk 1 ek KOCATÜRK (Vasfi Mahir)türk şair, edebiyat tarihçisi (Gümüşhane 1907-Ankara 1961) Mülkiye mektebi’ni bitirdi (1930). Liselerde edebiyat öğretmenliği yaptı; Teftiş kurulu’nda görev aldı. Gümüşhane milletvekilliğinden (1950-1954) sonra Gazi eğitim enstitüsü'nde öğretmenlik görevini sürdürdü. Yedi meşale şairlerinden biri olarak ürünler verdi; özellikle kahramanlık duyguları, yurt sevgisi gibi konuları işleyen şiirleriyle (Dağların derdi, 1928; Tunç sesleri, 1937; Ergenekon, 1941 vb.) tanındı. Manzum oyunlar (On inkılap, 1933; Yaman, 1933 vb.) yazdı. Türk edebiyatının türlü dönemleriyle ilgili antolojiler (Divan şiiri antolojisi, 1947; Tekke şiiri antolojisi, 1955; Saz şiiri antolojisi, 1963; Türk nesri antolojisi, 1963 vb.) düzenledi. Ölümünden sonra yayımlanan Türk edebiyatı tarihi (1964), özellikle XIV.-XVI. yy.’lara ilişkin yazmalara dayanması, bu metinleri ayrıntılı olarak tanıtması, örnekler vermesi bakımından değer taşır. Kaynak: Büyük Larousse |
1 ek VASFİ MAHİR KOCATÜRK1907'de Gümüşhane'de doğdu, 1961'de Ankara'da yaşamını yitirdi. 1930'da Mülkiye Mektebi'ni bitirdi. Çeşitli illerde edebiyat öğretmenliği yaptı, idareci olarak çalıştı. 1948-1950 arasında müfettişlik yaptı. 1950-1954 arasında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Gümüşhane milletvekili olarak bulundu. Yedi Meşale Topluluğu üyeleri arasına girdi. Önce epik şiirler yazdı. Daha sonra hece ölçüsüyle, âşık tarzı şiire yöneldi. Kahramanlık, fedakarlık, milli duygular, vatan ve millet sevgisi gibi temalar işledi. Manzum oyunlar, çocuk hikayeleri, antolojileri ve edebiyat araştırmaları da var. EserleriŞiir Kitapları
|
HEYKELİN KARŞISINDAGezdikçe her dudakta sen uzaktan uzağa Önünde haykırırım ben derinden derine. Adı ömrümde bir gün bir kalbe, bir dudağa Girmeyen kimsesizler kapanır mermerine... Kimdir sana bağlayan böyle hür bir millet: Dizlerinde gönüller sanki çiçek demeti. Peygamber Tanrısına duymadı bu hasreti, Vermedi bu kudreti Tanrı Peygamberine... Hangi kandır demirden nabzında böyle vuran? Hangi rüzgâr bu sönmüş ateşi tutuşturan? Kuşların çıkmadığı dağlara ordu kuran Cihângirler sürünür senin eteklerine... Çözdüğün gün boynuma halkalanan düğümü Anladım bir mezardan hayta döndüğümü. Yalnız senin karşında duydum küçüklüğümü: Benzedi ıstırabım Allah'ın kaderine... Kahramanlar keder mi hissederler zaferden? Sana bu hıçkırıklar, şairim, geldi nereden? Sen ki ömründe bir gün ağlamadın kederden Neden düştü iki yaş göğsümün üzerine?... Alımda bin acının zehri bıraksa da iz Bana yaş döktüren şey ne kederdir ne aciz: Bizim erir güneşin önünde gözlerimiz, Bazen sevinç ağlatır bizi keder yerine... VASFİ MAHİR KOCATÜRK |
Saat: 09:44 |
©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık