Osmanlı Devleti'nin gerilemesinin nedenleri nedir? Osmanlı Devleti'nin gerilemesinin nedenleri nedir? |
Yukarıda ifade ettiklerimizin yanı sıra Osmanlı Devleti'nin gerileme sebepleri içinde sayılan ögelerin başlıcalarını şu şekilde özetlemek mümkündür: 1- Kanuni Sultan Süleyman'dan sonra Osmanlı yöneticilerinde ve yönetiminde bozulma başlamıştır. 2- Macaristan'ın fethinden sonra imparatorluk doğal sınırlarına ulaşmış, daha fazla gelişme şansı bulamamıştır. 3- Osmanlı Devleti Avrupa'da gelişen savaş teknolojisine ayak uydurmamış ve düzenli Avrupa orduları karşısında yenilgiye uğramaya başlamıştır. 4- Kapitülasyonlarla gayri müslim Osmanlı tebaasının bir nevi himayesine hak kazandıklarını iddia eden yabancı devletlerin tesirleriyle, muhtelif mezheplere mensup Hıristiyan tebaanın hükümet tarafından idaresinde bazı problemlerin ortaya çıkması, 5- XVII. asrın ortalarından sonra, harplerin bir gelir kaynağı olmaktan ziyade büyük masraflara yol açması, 6- Büyük devletlerin tamamı gibi muhtelif dinlere, mezheplere inanan, muhtelif dillerle konuşan birçok kavimlere hakim Osmanlı İmparatorluğu'nun tebaasını, maddî, manevî tesirlerle uzlaştırarak birleştirmeye muvaffak olamaması, 7- Ordu ve maliyenin bozulması v.b. Bütün bu ve benzeri söylenenlerde gerçek payı yok değildir. Ancak bize kalırsa, bunlar birer neden değil sonuçturlar |
Osmanlı İmparatorluğu’nun gerileme nedenleri birkaç gruba ayrılabilir: Merkezi Yönetimin Bozulması Osmanlı merkezi yönetiminin bozulmasında;
Ekonominin Bozulması 16. yüzyılın sonlarından itibaren Osmanlı ekonomisinin bozulmasında;
Askeri Sistemin Bozulması
Sosyal Alandaki Bozulmalar Tımar sisteminin bozulması, nüfusun artması ve Anadolu’da çıkan Celali isyanları halkın devlete olan güvenini sarsmıştır. 17. yüzyılda başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlerin nüfusları hızla artmış, bu durum şehirlerde işsizliğe ve güvenliğin bozulmasına neden olmuştur. Sonuç olarak, devlet bu isyanları güçlükle bastırdı ve halkın devlete güveni azaldı. Eğitim Sisteminin Bozulması
1593–1606 Devlet-i Aliye(Osmanlı)–Avusturya Savaşları silici mehmet paşa döneminde imzalanan antlaşma tarafların karşılıklı saldırılarıyla bozulmuş ve iki devlet arasında savaşlar başlamıştır. İki devlet arasındaki savaş Avusturya’nın isteğiyle Zitvatorok Antlaşması imzalanarak sona erdirilmiştir (1606). Zitvatorok Antlaşması ile Osmanlı Devleti;
Ana madde: II. Viyana Kuşatması Avusturya, Orta Avrupa’da gücünü artırmak için Macaristan’a egemen olma politikası izlemiştir. Macarlara yardım etmeyi kabul eden Sadrazam Merzifonlu Kara Mustafa Paşa sefere çıkarak Viyana’yı ikinci defa kuşatmıştır (1683). Osmanlı orduları Viyana önlerinde bozguna uğrayarak geri çekilmiştir. Osmanlıların Viyana önlerinde bozguna uğraması, Avrupa’da büyük bir sevinç meydana getirmiş ve Papa’nın gayretleriyle Türkleri Avrupa’dan atmak amacıyla Kutsal İttifak kurulmuştur (1684). Bu ittifaka; Avusturya, Lehistan, Venedik, Malta şövalyeleri ve sonradan Rusya katılmıştır. 16 yıl devam eden savaşlarda Osmanlı Ordusu yenilmiş, kutsal İttifak devletleriyle Osmanlı Devleti arasında Karlofça Antlaşması imzalanmıştır (1699). Karlofça Antlaşması'yla;
Karlofça Antlaşması’ndan sonra Rusya ile Osmanlı Devleti arasında İstanbul Antlaşması imzalanmıştır (1700). Osmanlı Devleti, Karlofça ve İstanbul Antlaşmaları’yla kaybettiği toprakları geri alabilmek amacıyla 18. yüzyılda Avusturya, Venedik ve Rusya ile savaşlar yapmıştır. İç İsyanlar ve Sonuçları İstanbul isyanları kapıkulu askerlerinden yeniçeriler ve sipahiler tarafından çıkarılmıştır. İstanbul isyanlarının çıkmasında;
Celali İsyanları Yavuz Sultan Selim zamanına kadar uzanır. 17. yüzyılda Anadolu’da çıkan isyanlara “Celali İsyanları” denilmiştir. Celali isyanlarının sebepleri;
vikipedi |
OSMANLI İMPARATORLUĞUNUN ÇÖKÜŞ NEDENLERİ İÇ NEDENLER 1 Başlangıçta devletin kuruluşunda itici bir güç olarak kullanılmış olan din faktörü yorum farklılığı nedeniyle daha sonraları yıkılışta önemli bir etkiye sahip olmuştur. Özellikle ULEMA adıyla ortaya çıkan din adamları sınıfı batıdaki Katolik kilisesi gibi hareket etmiştir. Bu durum devleti tüm alanlarda özellikle eğitim alanında bir yıkılışa götürmüştür. 2 Devleti yöneten kadrolar başlangıçta Türk kadrolardan oluşuyordu. Fatih’ten sonra devşirme sistemiyle kul adamlar kullanılmaya başlanınca milletle devlet arasında kopukluklar baş göstermiştir. 3 Başlangıçta olan gelir fazlalığı daha sonraki dönemde çeşitli nedenlerle azalınca ekonomi oldukça bozulmuştur. Ekonomi bozulunca toprak sistemi bozuldu. Nüfus artışı nedeniyle ve toprak düzeninin bozulmasıyla göçler başladı. Bu durum iç güvenliği oldukça olumsuz etkilemiştir. 4 Celali Ayaklanmaları, Anadolu insanı başlangıçta devletle hiçbir sorunu olmadığından rahat yaşıyordu. Ancak toprak düzeninin bozulması sonucu halk üzerine yüklenen vergiler artınca halk ya toprağı terk etmiş ya da çevredeki köylülerin birleşmesiyle ayaklanma yolunu seçmiştir. Bu durum Anadolu’nun kan gölü haline gelmesine neden oldu. 5 Sufi Ayaklanmaları, Devlet daha önce medreselerinde okuyan öğrencileri öğrenimleri bitince görevlendirebilirken öğrenci sayısının artışıyla her öğrenciye iş bulamaz hale gelince mezun olan öğrenciler köylülerle birleşerek ayaklanma çıkarmaya başladılar. Bu ayaklanmalara sufi ayaklanmaları denir. DIŞ NEDENLER 1 Avrupa’da ortaçağın bitmesiyle önemli bir gelişme yaşandı. Rönesans ve Reformla Avrupa dünya uygarlığının yeni lokomotifi haline gelmiş ve teknoloji üretmeye başlamıştır. Doğudan getirilen barut, saat, kağıt, pusula, matbaa daha da geliştirilerek büyük bir gelişme gösterilmiştir. 2 Avrupa’da güçlü devletlerin kurulması. Osmanlı’nın yükselişi sırasında Avrupa'daki karışıklık ve küçük devletlerin oluşu olumlu bir etki sağlarken daha sonraki süreçte büyük ve orta ölçekli ve köklü devletler kurulmaya başladı. Kutsal Roma Germen İmparatorluğu, Fransa Krallığı, Avusturya Macaristan İmp'luğu Rus Çarlığı, İngiltere Krallığı ,İspanya Krallığı gibi ülkeler güçlü devletler olarak Osmanlı Devleti için tehdit oluşturmaya başlamıştır. 3 Rönesans ve Reformun sonuçlarından olmak üzere Deniz keşifleri yine Osmanlı Devletini olumsuz etkilemiştir. Denizden dünyanın keşfedilmesi yeni kıtalar ve yeni yaşam alanları Avrupa’nın fazla nüfusunu buralara göndererek rahatlamalarını sağlamış, Avrupa devletleri bu yerlerden altın, gümüş gibi değerli madenler elde etmişlerdir. Buralardan gelen kaynaklar içerde değerlendirilmiş gelişme hızlandırılmıştır. Deniz yollarının bulunması doğuya gidişi basitleştirmiş ve buradan mal alışverişi kolaylaşmıştır. |
Saat: 09:29 |
©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık