MsXLabs
Sayfa 1 / 2

MsXLabs (https://www.msxlabs.org/forum/)
-   Cevaplanmış (https://www.msxlabs.org/forum/cevaplanmis/)
-   -   Vatan sevgisi ile ilgili kompozisyon çalışması nasıl yapılır? (https://www.msxlabs.org/forum/cevaplanmis/214998-vatan-sevgisi-ile-ilgili-kompozisyon-calismasi-nasil-yapilir.html)

Hüdavendigar 4 Aralık 2008 20:29

Vatan sevgisi ile ilgili kompozisyon çalışması nasıl yapılır?
 
Vatan sevgisi ile ilgili kompozisyon bulabilir misiniz?


Keten Prenses 4 Aralık 2008 20:33

fikir sahibi olabilmeniz için..

=VATAN SEVGİSİ=
Öyle bir sevgi ki, o sevgi tariflere sığmaz. Her insanın gönlünde vardır. Vatanını sevmeyen birine insan demedim, diyememde ömrüm boyunca...Vatanını sevmeyen önce kendini yani insanlığını inkar etmiş olur. İnkarcı birine insan demek, insanlığa yakışmaz. Bir gün başımızı iki elimizin arasına alarak düşünelim. Biz bu vatan için ne yapabildik. Şu sonuca varırsınız.

• Vatanı canımızdan azizbildik ve sevdik...
• Vatanı namus, Bayrağı can bildik...
• Vatana yapılan her kötülüğü kendimize yapılan kabul ettik.
Sevmek.....
Karşılıksız sevmek...
Millet olmanın ve huzuru bulmanın temeli Vatan sevgisinde yatmakta...
• O sevgi ki, cephede asker...
• O sevgi ki, gönlerde bayrak...
• O sevgi ki, kalplerde aşktır...
• O sevgi ki, çıkardan uzak tertemiz ve ak süt kadar saftır...

VATAN SEVGİSİNDE ÖLÇÜ
Hiç bir şey ölçüsüz olmadığı gibi, Vatan sevgiside ölçüsüz olamaz...
• Ölçü, Vatan sevgisi insanı maneviyatını zedelememeli. Vatan sevgisinin imandan olduğu unutulmamalı...
• Ölçü, Vatan sevgisi, insanın sağlığını bozacak düzeye gelmemeli...
• Ölçü, Vatan sevgisi toplumsal olup, bireysel hareket edilerek Vatana yarar yerine zarar verilmemeli...(Şer güçlerin içinde Vatan sevgisi olan çocukları kullandıkları görüp üzülmekteyiz
• Ölçü, Vatan sevgisi insana sevgi ve saygıyı ilke edilmeli. İnsana sevgi ve saygı olmayan Vatan sevgisi kabul edilemez...


Keten Prenses 4 Aralık 2008 20:33

VATAN SEVGİSİ
"Biz milliyet fikirlerini tatbikte çok gecikmis ve çok ilgisizlik göstermiş bir milletiz. Bunun zararlarını fazla faaliyetle telafiye çalışmalıyız... Çünkü tarih, hadiseler ve müsahedeler insanlar ve milletler arasında, hep milliyetin hakim olduğunu göstermiştir."

"Dünyanın bize hürmet göstermesini istiyorsak, ilk önce biz kendi benliğimize ve milliyetimize bu hürmeti; hissi, fikri, ve fiili olarak bütün davranış ve hareketlerimizle gösterelim; bilelim ki milli benliğini bulmayan milletler başka milletlerin avıdır. Milli mücadeleyi yapan, doğrudan doğruya milletin kendisidir; Milletin evlatlarıdır. Milli mücadelede şahsi hırs değil, milli izzeti nefs, gerçek saik olmuştur."

"Türk milleti milli birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir."

"Yurt sevgisi ona hizmetle ölçülür."

"Türkiye'nin bugünkü mücadelesinin yalnız Türkiye'ye ait olmadığını bütün arkadaşlarımız ifade etmiş iseler de bunu bir defa daha teyit etme lüzumunu hissediyorum. Türkiye'nin bugünkü mücadelesi yalnız kendi nam ve hesabına olsaydı belki daha kısa daha az kanlı olur ve daha çabuk bitebilirdi. Türkiye azim ve mühim bir gayret sarfediyor. Çünkü müdafaa ettigi bütün mazlum milletlerin bütün şarkın davasıdır ve bunu nuhayete getirinceye kadar Türkiye, kendisiyle beraber olan şark milletlerinin beraber yürüyeceğinden emindir."
"Türk vatanı bir bütündür, parçalanamaz."

"Millet sevgisi kadar büyük mükafat yoktur."

"Yurt toprağı, sana herşey feda olsun. Kutlu olan sensin."

"Harp muharebe hele meydan muharebesi yalnız karşı karşıya gelen iki ordunun çarpışması değildir, ulusların çarpışmasıdır. Ulusların bütün varlıkları ile bilim ve teknik alandaki seviyeleri ile başarıları ile ahlakları ile kültürleri ile faziletleri ile kısaca göz ile görülür bütün güçleri ve varlıkları ile, her türlü araçları ve olanakları ile çarpıştığı bir sınav alanıdır."

"Gerçek kanaatim şudur. Ulusumuzu harbe götürünce vicdanımda azap duymamalıyım."

"Bize milliyetperver derler. Fakat biz öyle milliyetperverleriz ki, bizimle teşrik-i mesai eden bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onların bütün milliyetlerin icabatını tanırız. Bizim milliyetperverligimiz herhalde hodbinane ve mağrurane bir milliyetperverlik değildir."


Misafir 1 Ekim 2009 15:49

Vatan üzerinde bağımsız yaşadığımız, milletimiz ve ailemizle hatıralarımızı oluşturduğumuz, kültürümüzün, devletimizin ve tarihimizin ortak öğesi toprak parçasına verdiğimiz isimdir. Bizim kültürümüzde namusumuzun da bir parçasıdır, Mutluluğumuzun da… Toprak basit bir toprak parçası değildir. Çünkü dünyanın herhangi bir yerindeki toprak parçası bizim vatanımız olamaz. Vatanımızın bizde bıraktığı duygu fırtınasını yaşatamaz. Vatan toprağı bir kere kazanıldığı şartlar itibarıyla diğer toprak parçalarından ayrılır. Vatan uğruna savaşılır, hatta ölünür, en önemlisi de vatan için en güzel değerlerle yaşanılır.

Şairimiz; ‘Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır,Toprak eğer uğrunda ölünüyorsa vatandır’. der. Ne güzel der, işte bu şiir tam bizim vatanımız için söylemiştir. Dünya üzerinde başka bir millet gösterilemez ki, bizim kadar vatanı için can vermiş olmasın. Bir başka şairimiz de bu yüzden ‘ot değil onlar dedenin saçları’der. Evet yaylalarımızdaki baharda fışkıran otlar, bu vatan için savaşmış, can vermiş analarımızın, nazlı gelinlerimizin saçlarıdır, perçemleridir. Karlı dağlarımızın dorukları yaşlı dedelerimizin yüzüdür, sakallarıdır. Bir mızrak gibi Ege Denizine uzanan dağlarımız yiğitlerimizin çelikten kollarıdır. Vatanımız öylesine milletimizle bir vücut olmuştur ki, milletimizi vatanımızdan ayırt etmek mümkün değildir.

İstiklal Marşı şairimiz ne güzel anlatır bu bağımsızlık çabasını! Vatanımız ile milletimizin bir beden ve ruh olduğunu ne güzel anlatır:

"Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda.
Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda."

Dünyanın başka ülkelerinden dostlarım oldu. Onlara vatanları ile ilgili sorduğum sorulara beklediğim heyecanda cevap alamamamıştım. Bana vatanımla ilgili sorduklara sorulara verdiğim cevapları çok heyecanlı ve gururlu bulmuşlardı. Ben de onlara vatanımızın değeriyle ilgili olarak, her karış vatan toprağının kanla ve canla kazanıldığını söylemiştim. Az bile söylemişim!

Vatan için ölmenin yanında vatan için yaşamanın da bir görev olduğunu bilmek gerekir. Vatan içindeki yaşantı apayrı bir güzellikte olmalıdır. Uğruna ölünecek kadar güzel bir vatanda o değerde bir yaşam sürmek gerekir gerçekten. Vatan toprakları üzerindeki huzur, barış ve mutluluk içinde yaşayan insanlar vatanın olmazsa olmaz parçasıdırlar. Galiba işin bu kısmını bugün eksik yaşıyoruz değil mi?

Atalarımızın büyük fedekarlıklarla bize bıraktıkları vatanı hakkıyla ve vatan yaparak yaşamak bugün bizlere düşen önemli bir vefa borcudur. Dünyada çok zengin ve etkili oldukları halde tek ve bağımsız vatanları olmayan milletlere bakarsak vatanın kıymetini çok iyi anlarız. Ermeni ve Yahudi diyasporaları dünya politikasında da çok etkindirler. Ama tek ve bağımsız vatanları olmadığından, milletlerinin duygu dünyaları kırılgandır (Varolan devletleri elbette ki bütün diyasporayı kapsayıcı değildir). Aynı şekilde, dünyadaki Lübnan’lı sayısı 15 milyon civarındadır. Ama dört milyonluk Lübnan’ın hep işgal altında olması, kargaşalarla dolu olması bu büyük topluluğu hep başları öne eğik yapmaktadır.

Güzel Türkiye’miz, atalarımızın canları, kanları ve yürekleri ve akıllarıyla kurdukları bu vatan parçamız bizler için huzurlu ve onurlu bir yaşama güvencesidir. Sadece bizim için mi? Başka devletler halinde yaşayan milyonlarca Türk nüfusu, Balkan ülkelerindeki başka devletlerin idaresi altındaki Osmanlı bakiyesi insanımız için de bir "Anayurt güvencesidir". Hatta Türk olmayan müslüman coğrafya için de bir anayurt ve muhafız ülke kabul edilir. geçmişte ülkemize doğru yaşanan her coğrafyadan göçler bunu kanıtlamakta değil midir?

Allahım bu cennet vatanı sonsuza kadar korusun, bizleri korusun…


Misafir 8 Aralık 2009 20:15

BU VATAN BİZİMDİR

Şehitler yurdu’dur cennet Vatanım,
Bu Vatan bizimdir bizim kalacak.
Korkma sönmez dilimdeki destanım,
Bu Vatan bizimdir bizim kalacak.

Tarih’in içinden gelen ses benim,
Gel deyip çağıran şu nefes benim,
Uğrunda şehitlik var heves benim,
Bu Vatan bizimdir bizim kalacak.

Candan bağlanmışız Şahlar Şahına,
Doğuştan neferiz karargâhına,
Dönmeyiz baş koyduk güzergâhına,
Bu Vatan bizimdir bizim kalacak.

Vatan dedik namus dedik ar dedik,
Ana dedik, bacı dedik yâr dedik,
Şerefle ölmeği cana kâr dedik,
Bu Vatan bizimdir bizim kalacak.

ALLAH nidasıyla oluşan ahenk,
Yükseldi sesimiz yerden arşa dek,
Cihanda bulunmaz Vatanıma denk,
Bu Vatan bizimdir bizim kalacak.

Her zerre toprakta ecdat izi var,
Bayrağa kan verdik renkte özü var,
Ereninin daha nice sözü var,
Bu Vatan bizimdir bizim kalacak.
Mehmet EREN


Misafir 10 Aralık 2009 19:01

CAN VERELİM TAMAM MI?
Ecdadımdan miras,o kaldı bana.
Bayrak,benden de kalacak toruna.
Değer Bayrağım,milyonlarca cana.
Uğruna,can verelim,TAMAM MI?
TAMAM
Ay-Yıldız; denizde,karada,havada.
Tesbih gibidir,okunan her duada.
Haşre kadar,dalgalansın semada.
Uğruna,can verelim,TAMAM MI?
TAMAM
İndirelim ki, Güneşi biz yere,
Ayaklar altına kalmasın gölgesi.
O’na fedadır; Akdeniz’i,Ege’si.
Uğruna,can verelim,TAMAM MI?
TAMAM
En mutlu izdivaçtır,AY ile YILDIZ.
Sanki,biri erkektir,diğeri kız.
Bayrağın çocuklarıyız,yanılmadınız.
Uğruna,can verelim,TAMAM MI?
TAMAM

Bayraksız toprak,akar selin olur.
Çiğnenirse bil ki,vatan elin olur.
Çiğnetme,bu can sana köle olur.
Uğruna,can verelim,TAMAM MI?
TAMAM
Akan kanlarımız,elbette helal.
Ne güzel süsler,semalarımı HİLAL,
Yıldızım kardan ak,HİLÂL,kandan da al.
Uğruna,can verelim,TAMAM MI?
TAMAM
Delikanlım,zannetme ki,yenisin, hamsın.
İnan bu davada; olgunsun,tamsın.
Sen,âtîme hayal, halde rüyamsın…
Uğruna,can verelim,TAMAM MI?
TAMAM
Dün şehit oldu, Ulubat’ lı HASAN.
Bugün varsa,bayrağa kin kusan.
Bayrak; namusun,sevincin,tasan.
Uğruna,can verelim,TAMAM MI?
TAMAM
Uğruna çekti ecdat,nice zahmeti.
Şehit oldu,içti kutsal şerbeti.
Bayrağı olmayan,bilmez kıymeti.
Uğruna,can verelim,TAMAM MI?
TAMAM
Dedesiyle dedem,dün omuz omuza.
Bugün, akıl verirler bu domuza.
Bildirmek gerek,haddini soysuza.
Uğruna,can verelim,TAMAM MI?
TAMAM
Daha ne söyleyeyim,kaldı mı daha.
Lanet olsun onsuz,akşama,sabaha.
Haydi millet,söz verelim ALLAH’ a.
Uğruna,can vereceğiz,TAMAM MI?
TAMAM


Misafir 13 Aralık 2009 13:28

Yurt Sevgisi
Heryerin başka güzel emsalin yoktur yurdum
İzmir, Urla, Çeşme, en güzel de Bodrum
Bir uçtan bir uca canım Anadolum
Gözü gibi koruyor seni kahraman ordum

Her köşen sanki cennet ana vatanım benim
Seni koruyacağım sağoldukça bedenim
Şehit torunuyum ben mezarı yok dedemin
Dünyalara değişmem bir karışını senin

Dağın tepen yemyeşil ovalarla bakışır
Derelerin çayların denizlere ulaşır
Akdeniz Karadeniz Marmara’da buluşur
Benim canım Türkiyem sana da bu yaraşır

Selçuk ta Meryem Ana Efes Harabeleri
Kuşadası bir başka kalesi limanları
Etrafı yemyeşil bahçeleri bağları
İnan görmeye değer Ege’nin ovaları

Rabbim bize yardım et ülkemizi de koru
Hakikatleri göster görelim dolu dolu
İnsan ömrü sayılı elbet gelecek sonu
Eğer yardım etmezsen bizim için korkulu


Misafir 28 Aralık 2009 17:22

YURT SEVGİSİ
Yurt; üzerinde doğup büyüdüğümüz, toprağından, suyundan, yeraltı ve yer üstü her türlü zenginliğinden yararlandığımız, havasını teneffüs ettiğimiz toprak parçasıdır
Türk ulusunun fertlerini birbirine bağlayan kuvvetli bağlardan biri de yurt birliğidir
Her türlü varlığı ve zenginliği ile bizi besleyen yurdumuza bağlı olmamız, onu sevmemiz, sahip çıkmamız gerekir Bunu atalarımız tarih boyunca yapmış ve bu kutsal toprakları korumak için Çanakkale’de tarihin kaydettiği en büyük kahramanlığı göstermişlerdir
Değişik iklim özellikleri, doğal güzellikleri ve tarihî zenginlikleri; çok çeşitli ürünleri, sebze ve meyveleri ile Türkiye’miz, dünyada pek az ülkede bulunan bir zenginliğe sahiptir
Bize düsen görev ise mutlu olmamızı sağlayan yurdumuzun değerini iyi bilmektir Onu korumak için gereken askerlik görevimizi yapmak ve kazancımızın bir kısmını vergi olarak vermektir
Ulu Önder Atatürk, yurt sevgisini ve hür yaşamanın güzelliğini su sözleri ile ifade etmiştir: “Yurt toprağı! Sana her şey feda olsun Kutlu olan sensin Hepimiz senin için fedaiyiz. Fakat sen Türk milletini ebedî hayatta yaşatmak için feyizli kalacaksın Türk toprağı! Sen, seni seven Türk milletinin mezarı değilsin Türk milleti için yaratıcılığını göster Türkiye halkı, mütevazı millî hudutları içinde bütün medenî insanlar gibi tam manâ ve şümulüyle yaşayacaktır ”
Sonuç olarak sunu söyleyebiliriz ki yurt, hiç bir şeyle değişilmeyecek kadar kutsal bir varlıktır Büyüklerimiz ne güzel söylemişler, “Ana gibi yâr, vatan gibi diyar olmaz ” diye


Misafir 4 Şubat 2010 21:00

EN GÜZEL UYUYAN ADAM
Çevresine asla belli etmek istemiyordu... Ömür boyu ağır böbrek sancıları çekmiş ama hiç sızlanmadan cepheden cepheye koşmuş, Trablus çöllerinden Balkanlara, Suriye'den Çanakkale'ye, Kocatepe'ye dek ayak basmadığı yer, yönetmediği savaş bırakmamıştı ama yaşadığı inanılmaz zorluk ve sıkıntılarla dolu hayat, ne yazık ki bünyesinin vaktinden önce yıpranmasına sebep olmuştu. Karşısında büyük bir saygıyla dikilen genç adama, katlanmak zorunda kaldığı ıstırabı belli etmek istemiyordu. Güzelim mavi gözlerini üzerine dikti ve seslendi:

"Çocuk, çocuk! Ben çok hastayım. Ne yapacaksan yap artık."

Atatürk'ün ölümünden önceki son anları, hasta yatağında zihnini meşgul eden memleket sorunları, son sözleri, sevenlerinin ardından tuttuğu yas, bilmediğimiz bir alemdeki ruhsal yolculuğu ve bizlere emanet ettiği ülkenin geldiği nokta...

Dünya üzerinde gelmiş geçmiş en büyük ve etkili liderlerden biri olan Mustafa Kemal'in hüzün dolu vedasına siz de şahit olmalısınız!


Misafir 22 Ekim 2010 10:22

Gazi Çiftliğinde dolaşıp hava alırken oldukça yaşlı bir kadına rastladık. Atatürk attan inerek bu ihtiyar kadının yanına sokuldu.
- Merhaba nine
Kadın Ata'nın yüzüne bakarak hafif bir sesle;
- Merhaba dedi.
- Nereden gelip nereye gidiyorsun?
Kadın şöyle bir duralayıp,
- Neden sordun ki, dedi. Buraların sabısı mısın? Yoksa bekçisi mi?
Paşa gülümsedi.
- Ne sahibiyim ne de bekçisiyim nine. Bu topraklar Türk milletinin malıdır. Buranın bekçisi de Türk milletinin kendisidir. Şimdi nereden gelip nereye gittiğini söyleyecek misin?
Kadın başını salladı.
- Tabii söyleyeceğim, ben Sincan'ın köylerindenim bey, otun güç bittiği, atın geç yetişdiği kavruk köylerinden birindeyim. Bizim mıhtar bana bilet aldı trene bindirdi, kodum Angara'ya geldim.
- Muhtar niçin Ankara'ya gönderdi seni?
- Gazi Paşamızı görmem için. Başını pek ağrıttım da... Benim iki oğlum gavur harbinde şehit düştü. Memleketi gavurdan kurtaran kişiyi bir kez görmeden ölmeyeyim diye hep dua ettim durdum. Rüyalarıma girdi Gazi Paşa. Bende gün demeyip mıhtara anlatınca, o da bana bilet alıverip saldı Angaraya, giceleyin geldimdi. Yolu neyi de bilemediğimden işte ağşamdan belli böyle kendimi ordan oraya vurup duruyom bey.
- Senin Gazi Paşa'dan başka bir isteğin var mı?
Kadının birden yüzü sertleşti.
- Tövbe de bey, tövbe de! Daha ne isteyebilirim ki... O bizim vatanımızı gurtardı. Bizi düşmanın elinden kurtardı. Şehitlerimizin mezarlarını onlara çiğnetmedi daha ne isteyebilirim ondan? Onun sayesinde şimdi istediğimiz gibi yaşıyoruz. Şunun bunun gavur dölünün köpeği olmaktan onun sayesinde kurtulmadık mı? Buralara bir defa yüzünü görmek, ona sağol paşam! Demek için düştüm.
Onu görmeden ölürsem gözlerim açık gidecek. Sen efendi bir adama benziyon, bana bir yardım ediver de Gazi Paşayı bulacağım yeri deyiver.
Atatürk'ün gözleri dolu dolu olmuştu, çok duygulandığı her halinden belliydi. Bana dönerek,
- Görüyorsun ya Gökçen, işte bu bizim insanımızdır... Benim köylüm, benim vefalı Türk anamdır bu.
Attan indim. Yaşlı kadının elini tuttum anacığım dedim, sen gökte aradığını yerde buldun, rüyalarını süsleyen, seni buralara kadar koşturan Gazi Paşa yani Atatürk işte karşında duruyor. Köylü kadın bu sözleri duyunca şaşkına döndü. Elindeki değneği yere fırlatıp, Atatürk'ün ellerine sarıldı. Görülecek bir manzaraydı bu. İkisi de ağlıyordu. İki Türk insanı biri kurtarıcı, biri kurtarılan, ana oğul gibi sarmaş dolaş ağlıyorlardı. Yaşlı kadın belki on defa öptü atanın ellerini. Ata da onun ellerini öptü. Sonra heybesinden küçük bir paket çıkarttı. Daha doğrusu beze sarılmış bir köy peyniri. Bunu Atatürk'e uzattı;
- Tek ineğimim sütünden kendi ellerimle yaptım Gazi Paşa, bunu sana hediye getirdim. Seversen gene yapıp getiririm.
Paşa hemen orada bezi açıp peyniri yedi. Çok beğendiğini söyledi. Sonra birlikte köşke kadar gittik. Oradakilere şu emri verdi;
"Bu anamızı alın burada iki gün konuk edin. Sonra köyüne götürün. Giderken de kendisine üç inek verin benim armağanım olsun


Daisy-BT adlı kullanıcıdan alıntı
Atatürk bir okula gitmişti.her zaman olduğu gibi bütün çocuklar etrafını sardı. hepsi sevinç içinde onu alkışlıyordu. Yalnız küçük bir çocuk;bir kenara çekilmiş,ilgisiz gibi duruyordu bu durum Atatürk'ün gözünden kaçmadı. Onu yanına çağırdı:
- ''Çocuğum,neden durgunsun? Bir derdin mi var? Hasta mısın?'' dedi.
Çocuk:
- ''Bir şeyim yok efendim'' dedi.Arkasını döndü, gözlerinden akan yaşları gizlice sildi.
Atatürk:
- ''Niçin ağlıyorsun yavrum? Sen ağlayınca ben çok üzülüyorum'' dedi.
Küçük çocuk,o vakit yaşlı gözlerini Atatürk'e çevirdi:
- ''Atam,seni böyle yakından görmek isterdik. Geldin,gördük,sevindik. Ama artık sıramızı savdık.Bir daha seni ne zaman göreceğiz? Ona ağlıyorum.''
Atatürk oradaki çocuklara baktı:
- ''Beni ne zaman görmek isterseniz,aynaya bakın.Siz Türk çocukları benim birer parçamsınız.Bende sizin'' dedi.



Saat: 20:47
Sayfa 1 / 2

©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık