toprağın yararları |
TOPRAK ÖZELLİKLERİ VE TOPRAK KONDİSYONLAYICI KULLANIMI Bitki büyümesi ve gelişmesi için uygun olmayan fiziksel özelliklere sahip topraklarda optimum gelişmeyi sağlayabilecek fiziksel karakterleri ( toprak yapısı ve dokusu, toprakta emre amade nem, toprak ısısı, kütle yoğunluğu, gözeneklik oranı ve solunum kabiliyeti ) İyileştirmek, uzun yıllar kullanımdan dolayı yorgun düşmüş organik ve inorganik besin elementlerince fakir toprakları güçlendirmek, bitki büyümesini ve toprak verimliliğini sürdürebilmek için organik toprak kondisyonlayıcılar, başta ABD, Kanada, Avustralya, Almanya, Fransa ve İspanya olmak üzere birçok ülkede modern-ekolojik tarım uygulamalarında yaygın olarak kullanılmaktadır. A. TOPRAK ÖZELLİKLERİ B. FİZİKSEL ÖZELLİKLER a) Toprak Yapısı: Taşlı, çakıllı, iri ve ince taneli, moloz kırıntılı ve masif olarak tanımlanır. Toprağın nem ve su geçirgenliği, ısı transferi, solunum kabiliyeti, gözeneklilik ve kütle yoğunluğu özellikleriyle yakından ilgilidir. b) Toprak Dokusu: Topraktaki değişik boyutlardaki partiküllerin göreceli oranı yada mineral partikül boyutlarının ölçümüdür. Kum boyutu (2-0,05 mm ) , silt boyutu (50-2 mic.) ve kil boyutu(2-0,01' mic) olarak sınıflandırılır. Toprak doku sınıflaması, dokusal yapıyı tanımlamayı ve fiziksel özellikler üzerindeki etkisini görmeyi sağlar. Toprağın su tutma ve geçirgenliği, emre amade su miktarı, kütle yoğunluğu, ufalanma ve taşınma eğilimi özellikleri toprak dokusuyla yakından ilgilidir. c) Kütle yoğunluğu ve gözeneklilik: Birim kütle hacminin kuru kütle ağırlığıdır. Gözenek yoğunluğu ile ters orantılıdır. Gevşek ve gözenekli topraklar daha düşük , gözeneksiz ve kompakt topraklar daha yüksek kütle yoğunluğuna sahiptir. d) Toprak Rengi: Kolaylıkla tanınabilen bir özellik olup kimyasal ve biyolojik özelliklerle de ilişkilidir. Toprağın rengi, toprak yüzeyinin sıcaklığını etkiler. Siyah ve koyu renkli topraklar güneşten daha fazla ısı absorbe eder. Siyah ve kahverengi topraklar aynı zamanda organik maddenin varlığına işarettir. Açık renkli topraklar sıcak değildir. Kırmızı topraklar iyi derecede okside olmuş serbest demir mineralleri içerir. C. KİMYASAL ÖZELLİKLER a) Toprak reaksiyon derecesi: Toprağın asitlik ve bazlık derecesini temsil eder. Toprağın pH değeri, ölçümle belirlenir.( PH; toprağın H iyon aktivitesinin negatif logaritmasıdır.) PH değeri: 0-7 ( Max-Min asitlik derecesi ) PH değeri:7 nötr PH değeri:7-14 (Min-Max bazlık veya alkali derecesi ) Düşük pH değeri asitlik, yüksek PH değeri ise bazlık şiddetini gösterir. Toprağın reaksiyon derecesine bağlı olarak bitkiler için gerekli besin elementlerinin konsantrasyonu yeterli, eksik ve fazla (toksik ) seviyede olabilir. Toprak solüsyonunun pH değeri ile topraktaki emre amade besin elementleri arasında bir ilişki vardır. Toprak pH değeri, besin özümsenmesi ve bitki büyümesini iki yolda etkileyebilir. 1. Hidrojen iyonun direk etkisiyle, 2. Topraktaki besin elementleri üzerindeki dolaylı etkisiyle, Dolaylı etki daha önemlidir. PH değeri 5' den 8' e artınca Fe, Mn ve Zn konsantrasyonu toprakta daha az bulunur. pH değeri 5' in altında ise Al, Fe ve Mn konsantrasyonu yeterli miktarlarda çözünürler. Toprak pH ölçümleri, toprağın yüksek asitliliğini nötrlemek ve yüksek bazlık sorunlarını düzenlemek için gereklidir. Genel olarak bitki büyümesi ve gelişimi için 5,5-8 arası pH değerlerinin uygun olduğu kabul edilir. b) Elektriksel iletkenlik: Kurak ve yarı kurak iklime sahip bölgelerde toprak tuzluluğu büyük bir problemdir. Tuzluluk, yıllık buharlaşma-terleme yoğunluğunun yıllık yağış yoğunluğunu aşmasıyla oluşur. Tuzluluk veya topraktaki tuz konsantrasyonu, doymuş eriyiğin (özüt ) elektriksel iletkenliğiyle belirlenir. Elektriksel iletkenlik, elektriksel direncin karşılığıdır. Ölçü birimi; decisiemens Per meter yada millimhos Per centimeter' dir. İyonik konsantrasyon artarken elektriksel iletkenlik de artar. 25 C da 4 dSm ve üzeri iletkenlikteki toprak, tuzlu kabul edilir. Toprak tuzluluğunun bitki gelişimi üzerindeki etkisi, topraktaki emre amade suyu azaltmasıdır. Tuzun varlığı, toprağın su tutma kapasitesini düşürür. Tuzluluk derecesi ile sodyum absorbsiyon oranı, hidrolik iletkenlik ve sızma hızı arasında bir etkileşim vardır. c) Besin element konsantrasyonu: Bitki büyümesinde 16 mineral elementin gerekli olduğu kabul edilmektedir. Makrobesin elementleri olarak adlandırılan ve bitkiler tarafından görece yüksek konsantrasyonlarda kullanılan 9 mineral elementi; C, H ,O, N, P, K, Ca, Mg ve S' dür. C, H ve O kaynağı esas olarak hava ve su' dur. N, P, K, Ca ,Mg ve S kaynağı ise toprak partikülleridir. Mikrobesin elementleri olarak adlandırılan diğer 7 mineral elementi Fe, Mn, Zn, Cu, B, Mo ve Cl çok düşük konsantrasyonlarda gerekli olup kaynakları toprak partikülleridir. Makrobesinler genellikle bitkilerde bulunan protein ve nükleik asitler gibi organik maddelerin bileşenleridir. Mikrobesinler ise çoğunlukla enzim molekülleri bileşenleridir. Asıl besin elementlerini içeren minerallerin topraktaki konsantrasyonları yetersiz veya yüksek oranlarda olduğu zaman, bitki gelişimi ve verimliliğini ters yönde etkileyebilir. Makro ve mikro besin elementleri konsantrasyonunun yetersiz olduğu topraklarda organik toprak kondisyonlayıcıları kullanılmalıdır. Se, B, Al, Mn, Fe, S, Ba, Ni, Cu, Zn ve Pb konsantrasyonları fazla ise toksik etki (zehirlenme) yaratır. BİTKİ BESİN MADDELERİ ARASINDAKİ ETKİLEŞİM Ana besin maddelerinin etkileşimdeki rolü Ana elementler aşırı düzeyde mevcutsa Aşağıdaki iz elementlerin bitki tarafından kullanılabilirliği azalır Kalsiyum Bor, Demir, Mağnezyum Potasyum Mağnezyum Fosfor Çinko Azot Bakır Bakır(Bağcılık yapılan topraklarda) Demir ÇİNKO BİTKİ BESLENMESİNDEKİ ROLÜ Birçok enzim sisteminde düzenleyici rol oynaması nedeniyle, alınması gereklidir. Nükleik asid sentezi için alınması gereklidir. Klorofil ve karbonhidrat üretimi için gereklidir. Auxin isimli bitki hormonu metabolizması için alınması gereklidir. NOKSANLIK BELİRTİLERİ Bitkide bodurlaşma Özellikle mısırda, orta damara paralel açık renkli şeritler Rozet teşekkülü (meyve ağaçlarında) Küçük yaprak teşekkülü Genç yapraklarda kloroz ÇİNKO NOKSANLIĞINI ARTTIRAN FAKTÖRLER Organik maddesi düşük ve yüksek topraklar Yüksek pH’lı topraklar Fosforca zengin topraklar veya Fosforla aşırı gübrelenen topraklar Soğuk – rutubetli şartlar ÇİNKO NOKSANLIĞINA HASSAS BİTKİLER Hububat, Şekerpancarı, Mısır, Keten, Taze fasülye, Meyveler, Narenciye, Bağ , Patates, Pamuk. DEMİR BİTKİ BESLENMESİNDEKİ ROLÜ Klorofil teşşekkülü için elzemdir Fotosentez için elzemdir Protein teşekkülü için elzemdir. NOKSANLIK BELİRTİLERİ Genç yapraklarda kloroz (sararma) DEMİR NOKSANLIĞINI ARTTIRAN FAKTÖRLER Yüksek pH’lı topraklar Kalkerli, kireçli topraklar Toprakta bulunan aşırı oranda Bakır Drenajı zayıf topraklar DEMİR NOKSANLIĞINA HASSAS BİTKİLER Bağ, Meyveler, Domates, Çilek, Pamuk MOLİBDEN BİTKİ BESLENMESİNDEKİ ROLÜ Azot metabolizması için lüzumludur Klorofil teşekkülü için lüzumludur Demir ve Fosfor metabolizmasında görev yapar NOKSANLIK BELİRTİLERİ Bitki büyümesinde azalma (Azot noksanlığı belirtileri gibi) Yaprak yüzeyinde azalma (Karnabaharda kamçılaşma) MOLİBDEN NOKSANLIĞINI ARTTIRAN FAKTÖRLER Düşük pH’lı topraklar (Asit karakterli topraklar) Organik maddece zayıf topraklar MOLİBDEN NOKSANLIĞINA HASSAS BİTKİLER Baklagiller (Bezelye, Fasulye, Soya, Bakla vs.) Kolza, Karnabahar, Lahana vs. BOR BİTKİ BESLENMESİNDEKİ ROLÜ Meristem dokusunun büyümesini sağlar. Karbonhidrat metabolizmasında görev yapar. Nükleik Asid sentezi için gereklidir. Polen tozunun dişicik üzerinde filizlenmesinde yardımcı olur. NOKSANLIK BELİRTİLERİ Yapraklarda bükülme ve yaprak yapısında değişim. Büyüme noktalarında ölüm Çatlama, bozulma ve çürüme Döllenmede zayıflama ve meyve tutumunda azalma BOR NOKSANLIĞINI ARTTIRAN FAKTÖRLER Yüksek pH’lı topraklar Kumlu topraklar Aşırı düzeyde Azot veya Kalsiyum’un mevcudiyeti Soğuk, nemli hava ve kurak geçen dönem BOR NOKSANLIĞINA BİTKİLER Ayçiçeği, Şekerpancarı, Kolza, Çilek, Sebzeler, Yonca, Bağ, Meyveler, Pamuk MANGANEZ BİTKİ BESLENMESİNDEKİ ROLÜ Çeşitli enzimlerin çalışmasında katalizör görevi yapar. Azot indirgenmesinde rol oynar. Fotosentez için lüzumludur. Protein sentezinde gereklidir. NOKSANLIK BELİRTİLERİ Genç yapraklarda damar aralarında sararma Hububatta açık renkli şeritler ve kahverengi benekler Hububatta sarkma Şekerpancarında yukarıya doğru büyüme isteği ve üç köşeli yapraklar MANGANEZ NOKSANLIĞINI ARTTIRAN FAKTÖRLER Aşırı organik veya kumlu topraklar Yüksek pH Soğuk-rutubetli dönemler Kabarık topraklar MANGANEZ NOKSANLIĞINA HASSAS BİTKİLER Hububat (özellikle arpa ve Yulaf) Şekerpancarı, Patates, Bağ, Meyve MAGNEZYUM BİTKİ BESLENMESİNDEKİ ROLÜ Klorofil molekülünde yer alır ve fotosentezde aktif görev yapar. Fosfor ve Azot metabolizmasında görev yapar. Protein sentezinde görev yapar. Suyun bitki bünyesine alınmasında görev yapar. NOKSANLIK BELİRTİLERİ Damar aralarında kloroz (sararma) Bitki büyümesinde yavaşlama (Bu belirtiler önce yaşlı yapraklarda görülür.) MAĞNEZYUM NOKSANLIĞINI ARTTIRAN FAKTÖRLER Kumlu veya asitli topraklar Potasyumca zengin topraklar veya Potasyumla aşırı gübrelenen topraklar Soğuk, rutubetli dönemler. MAĞNEZYUM NOKSANLIĞINA HASSAS BİTKİLER Bağ, Meyveler, Narenciye, Şekerpancarı, Patates, Hububat, Kolza, Domates, soğan, Havuç BAKIR BİTKİ BESLENMESİNDEKİ ROLÜ Birçok enzim faaliyetinde görev yapar Fotosentezin düzenli olması için elzemdir. Hücre duvarlarında lignin teşekkülünde görev yara. Hububatta dane oluşmasında görev yarar. NOKSANLIK BELİRTİLERİ Yapraklarda helezonlaşma (özellikle hububatta son yaprakta) Yaprak uçlarında kloroz (sararma) Bitkide bodurlaşma Hububat başaklarında yetersiz dolum. BAKIR NOKSANLIĞINI ARTTIRAN FAKTÖRLER Aşırı organik, kireçli veya kumlu topraklar Tarıma elverişli duruma getirilen, ıslah edilen araziler Azotlu gübrelerle yapılan aşırı uygulama BAKIR NOKSANLIĞINA HASSAS BİTKİLER Hububat, Soğan, Mısır, Baklagiller. KALSİYUM BİTKİ BESLENMESİNDEKİ ROLÜ Hücre bölünmesi ve uzamasında görev yapar. Hücre zarının çalışmasını ve geçirgenliğini sağlar. NOKSANLIK BELİRTİLERİ Meyvelerde etki kısımda acı benek denilen lekelerin oluşması (özellikle elmada) Meyve sertliğinin kaybolması Mantarlaşmış meyveler Meyvenin depolanma ömrünün azalması Domates ve biberde çiçek sonu çürüklüğü KALSİYUM NOKSANLIĞINI ARTTIRAN FAKTÖRLER Aşırı Azot uygulanması (aşırı köklenmeye yol açar) Sıcak – Kuru mevsim Aşırı Potasyum seviyesi İri boyutlu meyveler KALSİYUM NOKSANLIĞINA HASSAS BİTKİLER Meyve ağaçları (Elma, Armut, Şeftali, Kiraz gibi) Domates, Biber, Hıyar, Marul, Çilek, Kavun FOSFOR BİTKİ BESLENMESİNDEKİ ROLÜ Enerji transfer eder. Nucleic Asid teşekkülünde görev yapar. Protein sentezine yardımcı olur. Hücre zarı bileşimine girer. (Fosfolipid) NOKSANLIK BELİRTİLERİ Büyüme azalır. Yapraklar koyu yeşil teşekkül eder. Hububatta kardeşlenme azalır. Yaprak kenarları kırmızı veya yeşil renk alır, daha yaşlı yapraklarda doku ölümü görülür. Meyve kalitesi ve depolama ömrü azalır. FOSFOR NOKSANLIĞINI ARTTIRAN FAKTÖRLER Toprakta organik madde yetersizliği Asit topraklar Soğuk ve rutubetli şartlar FOSFOR NOKSANLIĞINA HASSAS BİTKİLER Mısır, Kışlık buğday (ilkbaharda), Pamuk, Meyve ağaçları ve üzümsü meyveler. III. BİYOLOJİK ÖZELLİKLER: Toprak flora ve faunası, doğal ekosistemin sürdürülebilmesi için makro ve mikro besinler kadar gereklidir. Böcekler, solucanlar,bakteriler, mantarlar vd. mikroorganizmalar toprak içindeki fiziksel ve biyolojik aktiviteleriyle topraktaki organik maddelerin parçalanmalarına, organik besinlerin bitkilerce kolay özümlenebilmelerine , toprağın nem-sıcaklık-havalanma dengesini sağlamaya yardımcı olurlar. IV. MİNEROLOJİK ÖZELLİKLER: Toprağı oluşturan mineraller iki grupta sınıflandırılır. a) Çatısal Mineraller : Toprağın ana bileşenini teşkil eden birincil minerallerdir. Kum silt ve kil tanecikleri, mikrokristalli bileşenler (Volkanik Kül ve Çörtler), ve kaya parçacıklarından oluşurlar. b) Kil Mineralleri ve şekilsiz ince taneli bileşenler: Toprağın kil fragsiyonunda bulunan şekilsiz-ince taneli minerallerdir. Birçok toprakta kil fragsiyonunun çoğunluğu alüminasilikat killerdir. Fazla aşınmış topraklarda ise gibbsite ve hydrous ironoxide killer ağırlıktadır. B.TOPRAK KONDİSYONLAYICI KULLANIMI: Toprak kondisyonlayıcılar, bitki büyümesi ve gelişimini arttırmak için doğrudan toprak yüzeyine serpilerek yada toprak işlenirken karıştırılarak uygulanır. Bitkilerde kök ve gövde gelişimi , bol ve kaliteli ürün hasadı topraktaki besinlerin kolay ve yeterli miktarda alınmasına bağlıdır. Topraktan yeterli besini kolaylıkla alamayan bitkilerde gelişme ve verim artışı istenilen düzeyde olmaz. Toprağın fiziksel yapısı ve dokusu, makro ve mikro besin element içeriği , tuzluluk ve PH değerleri gibi özellikler belirleyici etkiye sahiptirler. Bu nedenle tarım yapılan toprakların analizleri yapılmalı ve uygun miktarda organik toprak kondisyonlayıcı, mineral ve kimyasal gübreler kullanılmalıdır. Bitkilerin gelişimi ve optimum biyolojik etkinliği için dört ana faktör gereklidir. Bunlar: 1-Uygun hava ve toprak sıcaklığı, 2-Optimum emre amade toprak suyu ve havası 3-Yeşil bitkilerin fotosentez yapabilmesi için enerji kaynağı olarak ışık, 4-Bitkilerin beslenmesi için ihtiyaç duyduğu besin elementlerinin toprakta alınabilecek uygunlukta ve oranda bulunması. Toprak kondisyonlayıcılar, toprak verimliliği ve üretim artışı açısından öncelikle verimlilik yöntemi sağlamak, tuzluluk oranı tamponlamak, toprak PH değerini düzenlemek ( bazik topraklarda şaşırtıcı etki gösterir.) toprağın organik madde ve mineral içeriklerini arttırmak, toprakta mikroorganizma sayısını arttırarak biyolojik aktiviteler düzenlemek amacıyla tarımcılar tarafından kullanımları her geçen gün yaygınlaşmaktadır. LEONARDİT (ORGANİK HUMAT) TOPRAK KONDİSYONLAYICILAR 1. Toprak yüzeyi üzerindeki hava hareketini sınırlamakla toprağın üst kısmından aşağı seviyelere doğru sıcaklık değerlerini düzenler. 2. Toprak yüzeyi üzerindeki kabuklanmayı ve sızdırmazlığı azaltarak su süzülmesini iyileştirir. Buharlaşıcı su kayıplarını azaltarak toprak nemini korur. 3. Bitki gelişimi için yararlı mikroorganizmaların çoğalması ve aktiviteleri için uygun ortam ve enerji kaynağı sağlar. 4. Bazik topraklarda parçalanmaları sonucu içerdiği organik besin elementleri serbest kalarak bitki köklerince kolaylıkla özümlenirler. Toprakta azot yetersizliğini düzenler ve azottan daha iyi yararlanılmasını sağlar. 5. Bitkinin azottan yararlanabilmesi için topraktaki karbon/azot oranı izlenmelidir. İdeal oran 20:1- 30:1 arasında olmalıdır. Yüksek oranda azot hareketsiz kalır ve bitki köklerince rahat özümlenemez. Düşük olmasında ise organik azot, inorganik azot haline dönüşeceğinden bitki tarafından azot özümlemesi zorlaşacak ve yetersiz kalacaktır. 6. Hümik asit esaslı toprak kondisyonlayıcıların polisakkarit, şeker, protein, aminoasit ve basit organik asitler içermesi bitkilerin sağlıklı, güçlü ve güzel görünümlü olmasını, meyvelerin mineral,enzim ve vitamin içeriklerini arttırmasını sağlar. 7. Hümik asit esaslı toprak kondisyonlayıcılar 4,5-5,5 pH değerine sahip olduklarından alkali (bazik) topraklarda (7,5-14) çözünerek parçalanırlar. Toprak pH değerini düzenler ve bitki gelişimi için ideal ortam sağlar. (Bitki gelişimi için ideal pH değerinin 5,5-6,5 olduğu kabul edilir.) 8. Bitki gelişmesi ve büyümesi öncelikle kök sistemine emre amade besinlerin temini ve kök yüzeyine ulaşan besinlerin aktif olarak absorbe edilmesiyle gerçekleşir. Bitki besin elementlerinden mikrobesinler, enzim moleküllerinin baskın oranda bileşenleriyken makrobesinler genellikle proteinler ve nükleik asitler gibi bitkilerde bulunan organik bileşenlerin bileşenleridir. Bitki besin maddeleri fiziksel ve kimyasal davranışlarına göre sınıflandırılırlar. 1. Çözünebilir besinler: Toprak solüsyonunda çözünen iyonlara sahiptir. 2. Takas edilebilir besinler: İnorganik mineral iyonlarıyla organik madde iyonlarının yer değiştirmeleriyle oluşan mineral-organik madde kompleksleri formundaki besinlerdir. 3. Demir-manganez oksid bağlı besinler: Mineral-organik madde kompleksi formunda olmayan besinlerdir. 4. Organik olarak bağlı besinler: Organik madde içerisinde çözünebilir ve çözünemez formda bulunan elementlerdir. 5. Kalıntı besinler: Organik fragsiyonda arta kalan besinlerdir.(izelementler) Leonardit (Organik Humat ) bünyesindeki düşük molekül ağırlıklı hümik maddeler (fulvat) bitkilerin metabolik işlemlerini etkileyen kimyasal reaksiyonlarla ilişkiliyken yüksek molekül ağırlıklı hümik maddeler ( humat ) toprağın fiziksel karakterlerini değiştirir. 1. Bitkilerin solunumu için gerekli oksijenin bitki dokularınca alınmasına yardım eder. Böylece bitkiler için metabolik enerji sağlar. 2. Fotosentez için gerekli enerjiyi üretir. Klorofil üretimi için güneş ışığının yanı sıra CO₂,H₂O, izelement ve inorganik tuzlardan kompleks organik materyaller - özellikle karbonhidratların biyokimyasal üretimi için fotosentez işlemini hızlandırır. 3. DNA ve RNA aktivitesi için nükleik asitlerin üretimini düzenlemekle bitki hücrelerinin çoğalmasına yardım eder. 4. Enzimlerin gelişmesini ve net enzim sentezini doğrudan etkiler. 5. Bitkinin büyümesini,kök sisteminin gelişmesini, sağlığını ve besin kuvvetini arttıran , bitki için demirin bağlanmasıyla ilgili olan AUXINS maddesiyle hücre bölünmesinde aktif olan CYTOKININS maddesini içerir. AUXINS; doğal bitki hormonlarıdır. Bitkinin için emre amade şeker yapması ve ışık alımını kontrol etmesiyle meyve, çiçek, yaprak, filiz ve köklerde bitki hücrelerinin büyümesini hızlandırır. Humatların AUXINS içermesi bitki metabolizmasını pozitif etkiler. 6. İçerdiği organik bileşikler:Hücresel büyüme ve DNA-RNA aktivasyonunu düzenleyen spesifik enzim etkisi gösterir. Humik ve fulvik maddeler enzim gelişimine tesir eder. Net enzim sentezi üzerinde direk ve pozitif etkisi olduğu kabul edilir. 7. Humatlar içerdiği organik vitaminler ve organik antibiyotikler sayesinde hastalıklara karşı direnci arttırır. Zararlı haşereleri kontrol eder. Bazı bakterilerce ( fungi, Actinomycetes) üretilen antibiyotikleri toprakta özel olarak tespit etmek zordur, fakat varlıkları bilinir. Antibiyotikler, bazı mikropları öldürmesi veya etkisiz kılmasıyla bitkiler için hayati önem arzederler. Toprakta düşük konsantrasyonlarında bile çok etkili oldukları bilinir. Bitki artıklarının bozulması esnasında doğal streptomysin, Terramycin, Bacitracin, ColicinePolimyxin, Clavacin ve Penicillin gibi antibiyotikler meydana gelir. Topraktaki mikroorganizmalar bitki yaşamını ve gelişimini etkileyen vitaminleri üretir. Organik vitaminler, Auxins ve diğer bitki hormonları organik maddelerin hümifikasyonun önemli ürünleridir. Toprak bakterileri tarafından üretilen antibiyotikler güvenli ve dengeli bir mikrobiyal popülasyon sağlanmasında önemli bir rol üstlenirler. Toprak verimliliğinde ideal organik madde içeriği 4% -6% olmalıdır. Buna rağmen birçok toprakta organik madde içeriği 1% ve altında değerdedir. İdeal organik madde içeriğine sahip topraklarda mikro organizma popülasyonu, sıcaklık ve nem düzeyi bitki gelişimini direk etkiler. Leonardit (Organik Humat ) toprak kondisyonlayıcının yararları şunlardır: 1. Toprağı gevşetir ve yumuşatır. 2. Toprağa bağlı besinleri serbestleştirir. 3. Toprağın su tutma kabiliyetini arttırır. 4. Kabuklanmayı ve kezeklenmeyi düşürür. 5. Toprakta humus oluşumuna yardım eder. 6. Tohumun çimlenme hızını arttırır. 7. Toprakta havalanmayı iyileştirir. |
Toprağın üst tabakası insanların ve diğer canlıların beslenmesinde temel kaynak teşkil etmektedir. Bir gram toprağın içerisinde milyonlarca canlı bulunmakta ve ekosistemin devamı için bunların hepsinin ayrı önemi bulunmaktadır. Toprağın verimliliğini sağlayan ve humusça zengin olan toprağın 10 cm'lik üst tabakasıdır. Bilimsel anlamda toprak bir karışımdır. Dünyadaki toprakların ancak 1/10'inde üretim yapılabilmektedir. Türkiye'nin arazi varlığının ise yaklaşık %36'sı işlenmekte, %28'i çayır ve mera, %30'u orman ve fundalık olup, geriye kalan bölümü diğer araziler içinde yer almaktadır. Ekilebilir arazinin ancak %11'i sulanabilmektedir. |
slll Alıntı:
|
hava toprağa ne sağlar |
lütfenn arkadaşlar lutfen bana toprağın özelliklerini ve kayaçların kullanıldığı yer hakkında bilgi verebilir misiniz acil ödevim var... |
Maddelerle toprağın yararları:
|
Saat: 13:11 |
©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık