MsXLabs
Sayfa 1 / 2

MsXLabs (https://www.msxlabs.org/forum/)
-   Soru-Cevap (https://www.msxlabs.org/forum/soru-cevap/)
-   -   Cumhuriyet rejiminin özellikleri nelerdir? (https://www.msxlabs.org/forum/soru-cevap/227929-cumhuriyet-rejiminin-ozellikleri-nelerdir.html)

Ziyaretçi 18 Ocak 2009 17:11

cumhuriyet in özellikleri nelerdir?ltf yardım edin cevabınızı bekliyorum acil lazım


Keten Prenses 18 Ocak 2009 17:20

TC ANAYASASI’NA GÖRE CUMHURİYETİN ÖZELLİKLERİ

Değiştirilemez Temel Hükümler

Anayasa'nın 4 üncü maddesine göre; Devletin şekli, Cumhuriyetin nitelikleri, Devletin bütünlüğü, resmi dili, bayrağı, millî marşı ve başkenti ile ilgili 1, 2 ve 3 üncü maddelerindeki hükümler değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.

Anayasa ile kesin güvence altına alınan bu temel hükümler şöyle sıralanıyor :
Madde 1- Türkiye Devleti bir cumhuriyettir.
Madde 2 - Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir.
Madde 3 - Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir.
Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Millî marşı "İstiklâl Marşı"dır. Başkenti Ankara'dır.

Devletin Görevleri

Anayasaya göre Devlet, "Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmakla görevlidir.

Egemenliğin Kullanılması

Egemenlik kayıtsız şartsız Milletindir. Türk Milleti, egemenliğini, Anayasanın koyduğu esaslara göre, yetkili organları eliyle kullanır.

Egemenliğin kullanılması, hiçbir surette hiçbir kişiye, zümreye veya sınıfa bırakılamaz. Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir Devlet yetkisi kullanamaz. (Md.6)

Yasama yetkisi, Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisinindir. Bu yetki devredilemez. (Md. 7) Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu tarafından, Anayasa ve kanunlara uygun olarak kullanılır ve yerine getirilir. (Md. 8)

Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır. (Md. 9)

Kanun Önünde Eşitlik

Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.

Hiçbir kişiye, aileye, zümreye ve sınıfa imtiyaz tanınamaz.

Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar. (Md.10)


uchiha itachi 5 Şubat 2009 12:29

Cumhuriyet (eskimiş cümhuriyet), hükümet başkanının, kamu tüzel kişiliğini temsil eden bir heyet tarafından belli bir süre için ve belirli yetkilerle seçildiği yönetim biçimidir. Egemenlik hakkının belli bir kişi veya aileye ait olduğu oligarşi kavramının zıttıdır. Aynı zamanda, "Türkiye Cumhuriyeti" örneğinde olduğu gibi, cumhuriyetle yönetilen ülkelere de cumhuriyet adı verilir.


Misafir 21 Ekim 2009 13:57

cumhuriyet yönetimimnin özellikleri nelerdir?


ThinkerBeLL 21 Ekim 2009 14:02

Alıntı:

Misafir adlı kullanıcıdan alıntı (Mesaj 1540190)
cumhuriyet yönetimimnin özellikleri nelerdir?

Cumhuriyet
Cumhuriyet, egemenliğin halka ait oldu­ğu devlet biçimidir. Hükümet başkanının, kamu tüzel kişiliğini temsil eden bir heyet tarafından belli bir süre için ve belirli yetkilerle seçildiği yönetim biçimidir. Egemenlik hakkının belli bir kişi veya aileye ait olduğu oligarşi kavramının zıddıdır.
Latince respublica, klasik kullanımda "Devlet" anlamındadır. Toplumun bütünü namına kamu otoritesini kullanan tüzel kişiliği ifade eder. Avrupa siyasi düşüncesinde respublica Jean Bodin'den (1530-1596) itibaren, egemenlik hakkını kullanan hükümdardan ayrı olarak "devletin soyut kişiliği" anlamında kullanılmış, 1640'lı yıllardan itibaren de popüler kullanımda "hükümdarsız devlet biçimini" ifade etmiştir.


Misafir 1 Kasım 2009 15:39

Cumhuriyet Rejimi Nedir ?


CrasHofCinneT 1 Kasım 2009 16:08

Bayramdan bayrama bir cumhuriyet rejimiyle yönetildiğimizi anımsıyoruz ama rejimin doğru-dürüst uygulanıp uygulanmadığı konusunda pek düşünmüyoruz. Bu yazımda cumhuriyet rejimini ve demokrasi kavramını elim döndüğünce anlatmaya çalışacağım. Hiçbir şekilde isim vermemekle beraber iç karartıcı olmamaya da ayrıca gayret edeceğim.

Cumhuriyet dediğimiz şey, okullarda da öğrenmiş olduğumuz en basit anlamıyla, halkın kendi kendini yönetmesidir. Tabii halk dediğimiz büyük kalabalıktaki her birey diğer tüm bireyleri yönetmeye çalışmaz; bu çok saçma olurdu. Bunun yerine halk, kendisini temsil edebileceğine inandığı bireyleri -özgür iradesiyle- seçerek, ülkenin yönetiminde dolaylı olarak söz sahibi olmak ister. Bütün halkın seçmiş olduğu temsilciler (bir diğer deyişle vekiller), bir sonraki seçime kadar halkın ihtiyaçları ve istekleri doğrultusunda halkı yönetmekle yükümlüdürler.
Cumhuriyet rejimi, Türkiye'de bazı yanlışlar yüzünden aksayarak uygulanır ama uygulanır. Bu yanlışların tamamı olmasa da en önemlilerini sıralamaya çalışacağım.

Aksaklıklardan biri, halkın, kendisini temsil edecek bireyleri (vekilleri) seçerken baz aldığı kriterlerden kaynaklanır. Günümüzde maalesef yeteneği kanıtlanmış olan değil, daha güçlü gözüken bireylerin halk tarafından seçilmesi daha olasıdır. Bir seçim dönemindeki seçim çalışmalarında sesi daha gür çıkan, daha karizmatik gözüken, rakibine daha "oturaklı" yanıtlar veren ve bir de halkın sorunlarına daha yakın olduğunu gösteren parti başkanı, partisini iktidara taşımayı başarır. Halkın sorunlarına daha yakın gözükmesi elbette halk için umut vericidir ve bunda anormal bir durum yoktur ama kişinin aslında halkın sorunlarına yakın olmadığı anlaşılınca hayal kırıklığı yaşanır. Aksaklığın döngüye girdiği zaman, halkın hayal kırıklığı yaşamasına rağmen aynı kişiye bir sonraki seçim döneminde de güvendiği zamandır.
Özetle, Türkiye Cumhuriyeti'nde ülkeyi yönetmek için seçilmek adına gereken kriterler arasında mantıklı bir kriter neredeyse yoktur. Bilgi veya yetenek ön planda olmadığı için, ne kadar yetenekli olursa olsun sesi gür çıkmadığı için umutsuzluğa kapılan bireyler genellikle seçim yarışına girmemeyi tercih ederler.

Bir diğer aksaklık, Siyasi Partiler Kanunu gibi bozuk kanunlardan dolayı meydana gelen parti içi usulsüzlüklerden doğar. Partinin başındaki kişi bu kanunu ve başında bulunduğu siyasi partinin demokratik olmayan tüzüğünü kullanarak on yıllar boyunca partinin başında kalabilir. Yalnızca parti genel başkanı değil, partinin diğer üst düzey görevlileri için de bu geçerlidir ve bu sabit pozisyonlar daha alt kıdemlerde de görülür; bu şekilde bir parti yıllar boyunca seçimlerde aynı milletvekillerini seçtirebilir. Milletvekilinin başarılı veya başarısız olması bir etmen değildir, hatta çoğunlukla parasal etmenler milletvekillerini belirler. Halk da -bağımsız adaylar dışında- milletvekillerini tek tek seçemeyeceği için (Aslında partinin ülke çapındaki üyeleri parti genel başkanından milletvekillerine kadar tüm görevlileri seçebilmelidir ama nedense bu da olmaz.) görüşünü temsil ettiğini düşünen partiye oy vermekle yetinmek zorundadır.

En büyük aksaklık, seçilen tüm vekillerin aslında ülke yönetimine katılamayacağı inancından meydana gelir. Ülkedeki yaygın kanı, en çok oy alan partinin ülkeyi yönettiğidir ama cumhuriyet rejiminde bu kesinlikle yanlıştır. Doğru olan ve farkına varılması gereken, bir araya gelinen mecliste bulunan tüm vekillerin, ülkeyi hep beraber yönetmesi gerektiğidir. Ne yazık ki halktan en çok oyu alan parti, ülkenin tamamının onu seçtiği hissine kapılarak -zafer sarhoşluğunun da etkisiyle- bir şımarıklık yoluna düşebilir. Meclisteki vekil koltuklarının 1 tanesi hariç hepsini kapabilen bir parti bile, eğer o kalan tek koltukta oturan vekilin fikirlerini önemsemiyorsa; o parti, ülkenin tamamını temsil etme olgunluğuna erişebilmiş bir parti değildir.

Bir başka büyük aksaklık da, iktidar ve muhalefetin dengesizliğinden ortaya çıkar. Demokrasinin tam anlamıyla sağlanması için güçlü bir iktidarın yanında o iktidarın yanlışlarını doğru bir biçimde eleştirebilecek güçlü bir muhalefetin, bir başka deyişle iktidar dışında kalan vekillerin var olması gerekir. Cumhuriyetimizde çok partili sisteme geçtiğimizden beri halkın yorumlarına göre güçlü iktidar-zayıf muhalefet veya zayıf iktidar-güçlü muhalefet tablolarıyla geçinip gittik ama halkın yorumları hiçbir zaman mecliste güçlü bir iktidarla beraber güçlü bir muhalefetin de olduğunu göstermedi. Ülkenin belirgin duraklama dönemlerinde ise belirgin bir şekilde zayıf bir iktidarla zayıf bir muhalefet vardı ve/veya var.

Özetlemek gerekirse, sağlam temellerine rağmen hafif aksaklıklarla devam eden cumhuriyetimizin hızla yürümesindeki en büyük engeller şunlardır:
  • Adayların seçilmesinde yanlış kriterlere bakılması
  • Siyasi partilerin çoğunlukla demokratik olmayan tüzüklerle yönetilmesi
  • Ülkeyi yönetenin meclis değil de meclisteki en baskın kişi/grup olduğu yönündeki yanlış ama yaygın düşünce
  • İktidar ve muhalefet arasındaki dengesizlik
Bu engeller aşılmasa da güçlü ülkemiz varlığına devam edecektir çünkü -yukarıda da yazdığım gibi- ülkemiz çok sağlam temeller üzerine kurulmuştur ve gelip geçici ideolojiler yerine zamanın üstünde varlığını sürdüren bir ideolojinin (Atatürkçülük veya Kemalizm) sağladığı bu temeller, ülkemizde uygulanan cumhuriyet rejiminin yıkılmamasını sağlayan en büyük güvencemizdir. Yine de halkın refahı için, rejimin, mükemmele en yakın biçimde uygulanması gerekir.

Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.



Misafir 3 Aralık 2009 20:33

cumhuriyet rejimine karşı çıkan ayaklamalar nelerdir?


Misafir 7 Aralık 2009 17:44

cumhuriyet rejimi ne demek çok önemli hemmmennnn lazım!!!!!!!!!!!!!!1


Misafir 17 Aralık 2009 15:04

Cumhuriyet yönetiminin özellikleri nelerdir?
 
cumhuriyet yönetiminin özellikleri



Saat: 04:55
Sayfa 1 / 2

©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık