Arama

Türkiye Büyük Millet Meclisi (T.B.M.M.)

Güncelleme: 7 Aralık 2014 Gösterim: 103.838 Cevap: 11
virtuecat - avatarı
virtuecat
Ziyaretçi
20 Ekim 2006       Mesaj #1
virtuecat - avatarı
Ziyaretçi
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ'NİN KURULUŞU

Sponsorlu Bağlantılar
İstanbul'un işgalinden üç gün sonra, Atatürk ünlü 19 Mart 1920 tarihli bildiriyi yayımladı. Bildiride,"olağanüstü
yetkiler taşıyan bir Meclisin Ankara'da toplanacağı, Meclis'e katılacak üyelerin nasıl seçilecekleri, seçilerin engeç onbeş gün içinde yapılması gereği, kesin ve kararlı ifadelerle yer alıyordu.

Ayrıca, dağılan Meclis-i Mebusan'ın üyeleri de Ankara'daki Meclis'e katılabileceklerdi.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş temelleri Ankara'daki bu ilk tarihi binada atıldı. Birinci Meclis Binası, Ulusal
Kurtuluş Savaşı'nın yönetim yeri olarak pek çok tartışma ve millî kararlara sahne oldu: Bu yapı bugün Kurtuluş Savaşı Müzesi olarak, ilk yılların anılarını sergiliyor.

İllerde seçilen temsilciler ve Meclis-i Mebusan'ın bir kısım üyeleri Ankara'ya geldiler.

Ankara'nın o günkü şartları içinde Meclis'in toplanabileceği elverişli bir bina yok gibiydi. Sonunda, İkinci Meşrutiyet döneminde, İttihat ve Terakki Cemiyeti kulübü olarak yapılmış tek katlı bir bina uygun görüldü. Eksik kalmış yapı tamamlandı, okullardan toplanan ve halkın katkısıyla sağlanan eşyalarla donatıldı.

Hazırlıklar tamamlanınca, Atatürk 21 Nisan'da yayınladığı ikinci bir bildiri ile, Meclis'in 23 Nisan günü toplanacağını ve açılış töreninin nasıl yapılacağını duyurdu.

23 Nisan 1920 Cuma sabahı erken saatlerde, Ankara'da bulunan herkes Meclis Binası çevresinde toplandı.
Halk, kendi kaderine sahip çıkmanın coşkusu içindeydi. Hacı Bayram Camii'nde kılınan öğle namazından sonra, Meclis binası girişinde gözleri yaşartan muhteşem bir tören yapıldı. Saat 13.45'de, Ankara'ya gelebilen 115 milletvekili Meclis salonunda toplandı.

Parlamento geleneklerine göre, en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili Şerif Bey (1845), Başkanlık kürsüsüne çıktı ve aşağıdaki konuşmayı yaparak Meclis'in ilk toplantısını açtı.
Burada Bulunan Saygıdeğer İnsanlar,
Istanbul'un geçici kaydiyle yabancı kuvvetler tarafından işgal olunduğu ve bütün temelleri ile halifelik makamının ve hükümet merkezinin bağımsızlığının yok edildiği hepimizce bilinmektedir. Bu duruma baş eğmek, milletimizin, teklif olunan yabancı köleliğini kabul etmesi demektir. Ancak tam bağımsızlık ile yaşamak için kesin olarak kararlı bulunan ve ezelden beri hür ve başına buyruk yaşamış olan milletimiz, kölelik durumunu son derece ve kesinlikle reddetmiş ve hemen vekillerini toplamaya başlıyarak Yüksek Meclisimizi meydana getirmiştir.
kurulus2
Bu Yüksek Meclisin en yaşlı üyesi sıfatıyla ve Allah'ın yardımıyla milletimizin iç ve dış tam bağımsızlık içinde alın yazısının sorumluluğunu doğrudan doğruya yüklenip, kendi kendisini yönetmeye başladığını bütün dünyaya ilan ederek, Büyük Millet Meclisi'ni açıyorum.
Bu açış konuşmasında, millî egemenliğe dayalı yeni Türk parlamentosunun adı da "Büyük Millet Meclisi" olarak konulmuştu. Bu ad herkesçe benimsedi. Daha sonra Atatürk'ün tüm konuşmalarında yer aldığı şekliyle ve ilk kez 8 Şubat 1921 tarihli Bakanlar Kurulu Kararnamesinde de yazılı olarak, "Türkiye Büyük Millet Meclisi" (TBMM) adı kalıcılık kazandı.

TBMM, 24 Nisan 1920 günü yaptığı ikinci toplantısında Mustafa Kemal Paşa'yı (Atatürk), başkanlığa seçti. Mustafa Kemal Paşa, kendi öncülüğünde kurulan TBMM'nin başkanlığını Cumhurbaşkanı seçildiği gün olan 29 Ekim 1923 tarihine kadar sürdürdü.

TBMM, açılışından iki gün sonra, sadece yasama değil, yürütme gücüne de sahip olacak hukukî ve siyasî yapısını düzenleme çalışmalarına başladı. Bu düzenlemeler, TBMM'nin tam bir güçler birliği ilkesini benimsediğini göstermişti.

2 Mayıs 1920'de Bakanlar Kurulunun seçilmesi hakkındaki yasa çıkarıldı. 11 Bakandan oluşan "Meclis Hükümeti", 5 Mayıs'da TBMM Başkanı Mustafa Kemal Paşa'nın başkanlığında ilk toplantısını yaptı.

TBMM'nin açılışı ile birlikte, millî egemenliğe dayalı yeni Türk Devleti doğmuş oluyordu. Birinci TBMM'nin iki temel hedefi, kesin zaferi kazanmak ve yeni devletin otoritesini güçlendirmek, kalıcılığını gerçekleştirmekti. Öncelikle, ülke topraklarının yabancı işgalinden kurtarılması gerekiyordu.





KURULUŞ, SEÇME VE SEÇİLME

Anayasanın 7 nci Maddesine göre, yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)'nindir.

Anayasanın 75 inci maddesinden 100 üncü maddesine kadar olan bölüm içinde, TBMM'nin kuruluş ve işleyişine
ilişkin hükümler yer almıştır.

TBMM, milletçe genel oyla seçilen 550 milletvekilinden kurulur. Milletvekili genel seçimleri, beş yılda bir,
serbest, eşit, tek dereceli, genel oy esaslarına göre, yargı organlarının genel yönetim ve denetimi altında yapılır.

18 yaşına giren her Türk vatandaşı seçme ve halk oyuna katılma hakkına sahiptir. 30 yaşını dolduran her Türk
vatandaşı milletvekili seçilebilir.

Milletvekili seçilebilmek için, en az ilkokul mezunu olmak ve ayrıca, Anayasada yazılı diğer seçilme
yeterliliklerine sahip olmak gerekir.

TBMM, beş yıllık süre dolmadan seçimlerin yenilenmesine karar verebilir. Anayasada belirtilen şartlar altında Cumhurbaşkanınca verilecek karara göre de yeni seçime gidilebilir.
Üyeliklerde boşalma olması halinde ise, ara seçime gidilir. Ara seçim, o seçim döneminde bir defa yapılır.
Bunun için, genel seçimden otuz ay geçmesi gerekir. Ancak, boşalan üye sayısı, üye tamsayısının yüzde beşini
bulduğu takdirde ve genel seçimlere bir yıldan fazla bir süre varsa, 90 gün içinde ara seçim yapılmasına karar verilir.
Milletvekilleri, seçildikleri bölgeyi veya kendilerini seçenleri değil, bütün Türk Milletini temsil ederler.

TBMM'deki görevlerine başlarken, Anayasa'da yazılı metni kürsüden okuyarak, millet önünde andiçerler.

Milletvekili Andı şöyledir :

Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız
egemenliğini koruyacağıma;

Hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma;

Toplumun huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel
hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya sadakattan ayrılmayacağıma;

Büyük Türk Milleti önünde namusum ve şerefim üzerine andiçerim.




TBMM'NİN GÖREV VE YETKİLERİ
TBMM'nin temel işlevi, tartışma ve değerlendirme ortamı içinde, kanun yapmak ve yürütmeyi denetlemektir. Meclisin tüm çalışmaları, kendi yaptığı İçtüzük hükümlerine göre yürütülür.
Anayasaya göre, TBMM'nin görev ve yetkileri genel olarak şöyledir :
· Kanun koymak, değiştirmek ve kaldırmak; Bakanlar Kurulunu ve Bakanları denetlemek;
· Bakanlar Kuruluna belli konularda kanun hükmün de kararname çıkarma yetkisi vermek;
· Bütçe ve kesinhesap kanun tasarılarını görüşmek ve kabul etmek;
· Para basılmasına ve savaş ilanına karar vermek;
· Milletlerarası andlaşmaların onaylanmasını uygun bulmak;
· Anayasanın 14 üncü maddesindeki fiillerden dolayı hüküm giyenler hariç olmak üzere, genel ve özel af ilanına, mahkemelerce verilip kesinleşen ölüm cezalarının yerine getirilmesine karar vermek;
· Anayasanın diğer maddelerinde öngörülen yetkileri kullanmak ve görevleri yerine getirmek.






PARLAMENTO BİNALARI

kurulus
TARİHÇE
Bugünkü TBMM binası, 23 Nisan 1920'de millî egemenlik ilkesine dayalı olarak kurulan Türk parlamentosunun üçüncü binasıdır.
Millî parlamentonun ilk toplantısını yaptığı Ankara'nın Ulus semtinde yeralan binanın yapımına 1915 yılında mimar Hasip Bey tarafından başlanmıştır. Atatürk'ün 27 Aralık 1919'da Ankara'ya gelişinden sonra, yapının Meclis binası olarak kullanılmasma karar verilmiştir. Binanın Meclis toplantısına uygun bir duruma getirilmesi için gerekli onarım ve düzenleme görevi birinci dönem Bursa Milletvekili Necati Bey'e verilmiştir.
birinciresim1
BİRİNCİ MECLİS BİNASI
İlk Parlamento binası, 22X43 metre boyutlarında, bodrum üzerine tek katlı, bir büyükçe toplantı salonu ile küçüklü büyüklü 9 odalı taş yapıdır. Dış cepheler, kemerler, geniş saçaklar ve iki balkonla zenginlik ve derinlik kazandırılmıştır.
Devletin kuruluşu ve Kurtuluş Savaşı'nın tüm askerî ve siyasî kararların alındığı, Cumhuriyetin ilan edildiği bu çok elverişsiz, küçük bina, 18 Ekim 1924 tarihine, kadar kullanılmıştır.
Bu tarihi bina bugün "Kurtuluş Savaşı Müzesi" olarak ziyaretlere açıktır.
ikibina
İKİNCİ MECLİS BİNASI
TBMM'nin ikinci binasının yapımına, 1923 yılında mimar Vedat Bey (1873-1942) tarafından başlanmış ve kısa zamanda tamamlanarak 18 Ekim 1924'de kullanıma açılmıştır. İkinci bina da aynı semtte ve ilk parlamento binasına yaklaşık 100 metre uzaklıktadır.
Bodrum kat üzerine iki katlı olan yapının iç bölümleri, ortadaki Genel Kurulu toplantı salonunun üç kenarına dizilmişlerdir. Üst kattaki tavanlar Osmanlı bezeme motifleriyle süslenmiştir.
ikibina2
Büyük toplantı salonunda, dinleyici locaları yer almakta ve yıldız motifleri ile süslü ahşap panolar bulunmaktadır.
Dış cephelerde ise, taçkapı, kemerler, saçaklar ve yer yer çini süslemeler bulunmaktadır.
Cumhuriyetin ilk yıllardan itibaren, Türk siyasî tarihinin önemli gelişmelerinin yaşandığı ikinci TBMM Binası, 36 yıl kullanılmıştır. Bu bina da bugün, "Cumhuriyet Müzesi" olarak varlığını sürdürmektedir.


BUGÜNKÜ PARLAMENTO BİNASI
ataturk
renda

holzmeister
TBMM'nin halen çalışmalarını sürdürdüğü üçüncü binasının mimarı, 1938'de açılan proje yarışmasını kazanan Avusturyalı mimar Prof. Clemens Holzmeister (1886-1983)'dir. Prof. Holzmeister aynı zamanda başkent Ankara'daki pek çok Devlet yapılarının da mimarıydı.
TBMM, 11 Ocak 1937'de çıkardığı bir yasayla, "Türkiye Cumhuriyetinin varlığını, yirminci asrın mimarî özelliklerine uygun ve bir abide niteliğinde "yeni bir parlamento binasının yapımı için proje yarışması açmayı kararlaştırdı.
14 projenin katıldığı yarışma 28 Ocak 1938'de sona erdi ve jüri birinciliğe değer üç proje seçti. Sonuçta, Atatürk'ün de beğendiği Clemens Holzmeister'in projesinin uygulanmasına karar verildi. Binanın inşaatına 26 Ekim 1939'da dönemin Meclis Başkanı Abdülhalik Renda (1881-1948)'nın attığı temelle başlandı.
Binanın yapımında zaman zaman parasal kaynak bulunmasında büyük zorluklar çekildi, bu arada İkinci Dünya Savaşının da başlaması daha büyük sıkıntılara yol açtı. Bu nedenlerle, yapım çalışmalarına aralıklarla devam edilebildi.
1957'den sonra yapımı hızlandırılan yeni Meclis Binası, 6 Ocak 1961'de hizmete açıldı.
475 521 metrekarelik bir arazi içinde bulunan Meclis ana binasının yerleşim alanı 19 372 metrekaredir. Faydalı iç mekanlar itibariyle toplam hacmi ise, 56 775 metrekaredir. 5 katlı olan binanın ön cephe uzunluğu 248 metredir. TBMM binasının mimarî özellikleri ve genel yapısı, Türkiye Cumhuriyetinin gücünü ve ölümsüzlüğünü simgeleyecek biçimde, ağır başlı, sağlam ve dayanıklı nitelikte tasarımlanmıştır.
Tüm mekanlarda, anıtsal, dengeli ve üç boyutlu bir düzenleme ele alınmıştır. Yapının tam ortasında ve arazinin en yüksek noktasında, büyük topantı salonlarının olduğu merdivenli ve sütunlu girişi ile ana kütle yer almaktadır.
Ön cephede biribirine paralel iki sıra halinde yanlara uzanan kanatlar ve bu kanatları birleştiren köprüler bulunmaktadır.
Meclis kampusüne girişler sağ ve solda Atatürk Bulvarı ve Dikmen Caddesi üzerindeki iki ana kapıdan yapılmaktadır.


tbmmust
ANA BİNA
Ana Binanın ön cephesindeki orta alanda Şeref Girişi, köprü kanatlar altında 1 ve 2 numaralı, arka cephede ise 3 ve 4 numaralı giriş kapıları yer almaktadır.
Anıtsal nitelik taşıyan Şeref Girişinden, iç taraftaki Şeref Holüne beş büyük bronz kapıyla geçilmektedir. Buradan iki iç bahçenin bulunduğu mermer salon ve sütunlu galerilere girilmektedir.
Milletvekillerinin kulis yerleri olan bu galerilerin çevrelediği orta mekanda ise, Genel Kurul Toplantı Salonu bulunmaktadır. Toplantı salonunda üyeler için 640 ve dinleyici localarında 980 olmak üzere toplam 1620 oturma yeri vardır. Başkanlık kürsüsüne göre sol taraftaki localarda Cumhurbaşkanlığı ve resmî yöneticiler için ayrılan bölümler, sağda ise kordiplomatik locası yer almaktadır. Kürsünün karşı tarafındaki ilk loca basın mensuplarına, bu locanın üstündeki localar dinleyici vatandaşlara ayrılmıştır.
torensalonu
kulis1
Genel Kuruldaki görüşmeler kapalı devre televizyon sistemi ile salon dışından izlenebilmektedir. Binada, Genel Kurul Salonun dışında siyasî parti grupları için ayrılmış 176,415 ve 700 kişilik üç büyük toplantı salonu ile ayrıca 44 salon ve 352 küçüklü büyüklü oda bulunmaktadır.
Binanın iki yanından uzanan köprü geçişlerle bağlanmış iki kanat bölümden birinde, TBMM Başkanlık makamı ve çalışma büroları ile Başkanlık Divanı üyelerinin odaları; diğer uç bölümde ise, iç içe üç büyük salondan oluşan TBMM Tören Salonu yer almaktadır.
Ana Bina içinde Genel Kurul salonunun dışında siyasî partilere ayrılmış yönetim büroları, komisyonların toplantı salonları, Meclis Kütüphanesi, bilgisayar merkezi, arşiv, basın ve lostra salonları, PTT, havayolları ve demiryolları bilet satış gişeleri ile Genel Sekreterlik ve bağlı hizmet birimleri bulunmaktadır.


kaynak=http://www.tbmm.gov.tr


ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
12 Mayıs 2009       Mesaj #2
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Türkiye Büyük Millet Meclisi
MsXLabs.org & Temel Britannica
Sponsorlu Bağlantılar

Tür­kiye Cumhuriyeti'nin yasama organı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) aynı zamanda millet egemenliğinin de simgesidir. TBMM ilk kez, İstanbul'un işgali nedeniyle çalışamaz duruma gelen Osmanlı Mebusan Meclisi'nin çalışmalarını ertelemesi üzerine 23 Nisan 1920'de Ankara'da toplanmıştır. Bu meclisi Mebusan Meclisi'nden gelen üyeler ve yapılan seçimlerde yeni seçilen milletvekilleri oluşturuyordu.
1921 ve 1924 anayasaları yasama ve yürüt­me yetkilerini TBMM'de toplamıştı. 1921 Anayasası uyarınca TBMM Hükümeti adı verilen İcra Vekilleri Heyeti (Bakanlar Kuru­lu) meclisten aldığı yetki ile onun adına yürütme görevini yerine getiriyordu. TBMM'nin yasa koyma, değiştirme ya da kaldırma, antlaşma yapma, savaşa ve barışa karar verme yetkileri vardı. TBMM başkanı aynı zamanda bakanlar kurulunun da başka­nıydı. 1923'te anayasada yapılan bir değişik­likte TBMM'nin kendi üyeleri arasından cum­hurbaşkanını seçmesi ve bakanlar kurulunun cumhurbaşkanının atadığı başkanca oluştu­rulması öngörüldü. Hükümet cumhurbaşka­nının onayından sonra TBMM'nin onayına sunulacaktı.
20 Nisan 1924'te yürürlüğe giren yeni ana­yasada, 1921 Anayasası'ndan farklı olarak, yürütme yetkisinin İcra Vekilleri Heyeti eliyle kullanılacağı açıkça belirtildi. Ayrıca millet­vekili seçimleri iki yıldan dört yıla çıkarıldı. Hem 1921 hem de 1924 Anayasası 1934'teki değişikliğe kadar kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanımadığı için TBMM'de 1923–35 ara­sındaki dört dönemde kadın milletvekili yoktu.
1960'taki 27 Mayıs askeri müdahalesinin ardından hazırlanan 1961 Anayasası yürütme­yi ayrı bir kuvvet olarak düzenlemekteydi. Böylece kuvvetler ayrılığı ilkesi kabul edili­yor, TBMM yasama yetkisine sahip olurken yürütme yetkisi hükümete bırakılıyordu. Ge­ne bu anayasaya göre TBMM, Cumhuriyet Senatosu ve Millet Meclisi'nden oluşmaktay­dı. Bu iki meclis birleşik olarak toplanmasını gerektiren durumlar dışında ayrı ayrı çalışı­yorlardı. Millet Meclisi'nce kabul edilen öneri ve tasarıların yasalaşması için Cumhuriyet Senatosu'nun onayı gerekiyordu. Millet Meclisi'nde 450 milletvekili; Cumhuriyet Senatosu'nda ise 150 seçilmiş üyenin yanı sıra cumhurbaşkanlığı kontenjanından seçilmiş 15 üye ile eski cumhurbaşkanları ve 27 Mayıs askeri müdahalesini gerçekleştiren Milli Bir­lik Komitesi'nin oluşturduğu "tabii senatör­ler" grubu yer alıyordu. Anayasa ile ilgili yasadaki koşullara uygun her Türk yurttaşı milletvekili seçilebilmekteydi. Senato üyesi olabilmek içinse 40 yaşını doldurmak ve yükseköğrenim görmüş olmak gerekiyordu.
Yürütme yetkisine sahip olan hükümetin denetlenmesinde ağırlık, tümü seçilmiş üye­lerden oluşan Millet Meclisi'ndeydi. Soru, genel görüşme, meclis soruşturması ve meclis araştırması her iki meclise de tanınan haklar­dı. Hükümetin ya da bir bakanın düşmesi sonucunu yaratabildiği için en önemli dene­tim yolu sayılan gensoru yetkisi ise yalnızca Millet Meclisi'ne tanınmıştı. Ayrıca bakanlar kurulunun güvenoyuna başvurduğu meclis de Millet Meclisi'ydi. TBMM'nin ortak toplantı­larında ise başbakan ya da bir bakan hakkın­daki soruşturma önergeleriyle Yüce Divan'a sevk konuları görüşülerek karara bağlanırdı. Cumhurbaşkanını da TBMM kendi üyeleri arasından seçerdi.
12 Eylül 1980 askeri müdahalesinin ardın­dan hazırlanan 1982 Anayasası yasama orga­nını tek meclisten oluşan TBMM olarak belirlemiştir. TBMM ulusça tek dereceli, eşit, gizli ve genel oyla seçilen 450 milletvekilinden oluşur. TBMM seçimleri beş yılda bir yapılır. Boşalan üyelikler için yapılan ara seçimler ise her dönemde bir kez gerçekleştirilir. Genel seçimlerin üzerinden 30 ay geçmeden ya da genel seçimlere bir yıl kala ara seçim yapıl­maz. Boşalan üyeliklerin TBMM'nin tam sayısının yüzde 5'ini bulması durumundaysa meclis üç ay içinde ara seçim yapılmasına karar verebilir.
Ayrıca, meclis beş yıllık süresi tamamlan­madan da seçimin yenilenmesi doğrultusun­da karar alabilir. Bakanlar kurulunun çalış­malarına başlarken güvenoyu almaması ve güvensizlik oyuyla düşürülmesi durumların­da, eğer 45 gün içinde yeni bir bakanlar kurulu kurulmazsa cumhurbaşkanı da seçim­lerin yenilenmesine karar verebilir. Cumhur­başkanlığı seçiminde dört turda da sonuç alınamaması TBMM seçimlerinin yenilenme­sine yol açan bir başka nedendir. Savaş nedeniyle seçimlerin yapılma olanağının orta­dan kalkması durumundaysa seçimler bir yıl için ertelenebilir.
1982 Anayasası TBMM seçimlerinin yan­sızlığını ve güvenilirliğini sağlamak amacıyla geçici bir seçim kabinesinin kurulmasını öngörmüştür. Anayasa uyarınca TBMM genel seçimlerinden önce adalet, içişleri ve ulaştır­ma bakanları çekilirler. Bu görevlere başba­kanca bağımsız kişiler atanır.
Milletvekili seçilebilmenin koşullarını ana­yasa belirlemiştir. Buna göre 30 yaşını doldu­ran her Türk milletvekili seçilebilme hakkına sahiptir. Ayrıca, milletvekili seçilebilmek için en az ilkokul mezunu olmak gerekir. Kısıtlı­lar, askerlik görevini yapmayanlar, yasaca belirtilen suçlardan hüküm giyenler milletve­kili seçilemezler. İşçi konumunda olmayan kamu görevlileri milletvekili adayı olabilmek için seçimlerin başlamasından en az bir ay önce görevlerinden ayrılmak zorundadırlar. Yenileme durumundaysa bu kişilerin yenile­me kararının duyurulmasından başlayarak yedi gün içinde istifa etmeleri gerekir.
TBMM başka bir devlet organının gözetimi altında olmayan ve kendi iç düzenini anayasa­nın sınırları içinde serbestçe düzenleyen bir devlet organıdır. TBMM kendisinin yaptığı iç tüzük çerçevesinde organlarını oluşturur. Ka­bul ettiği kendi bütçesinin uygulanmasını doğrudan kendisi denetler.
TBMM'nin çalışmalarını kendi üyeleri ara­sından seçtiği başkanlık divanı yürütür. Baş­kanlık divanını meclis başkanı, başkanvekilleri, kâtip üyeler ve idare amirleri oluşturur. Bir yasama döneminde başkanlık divanı için iki kez seçim yapılır. İlk seçilenlerin görev süresi iki yıl, ikinci seçilenlerinse üç yıldır. TBMM başkanlığına siyasal parti grupları aday gösteremez. Meclis başkanı seçimleri gizli oyla yapılır. İlk iki oylamada adaylardan üye tam sayısının üçte ikisini alan başkan seçilir. Bu oy oranı sağlanamazsa üçüncü oylamada üye tam sayısının salt çoğunluğu aranır. Bunun da sağlanamaması durumun­daysa en çok oy alan iki aday için dördüncü bir oylama yapılır ve en çok oy alan meclis başkanı seçilir. Meclis başkam ve başkan ve­killeri, üyesi bulundukları parti grubunun meclis içinde ya da dışındaki etkinliklerine katılamazlar. Görevlerinin gereği olan du­rumlar dışında meclis tartışmalarının dışında kalırlar. Oturumu yöneten başkan ya da başkan vekili oy kullanamaz.
TBMM'nin genel kurulu, bakanlar da için­de olmak üzere milletvekillerinin tümünce oluşturulur. TBMM'nin toplanabilmesi için üye tam sayısının en az üçte biri gerekir. Kararlar ise toplantıya katılanların salt çoğun­luğu ile alınır. Ama karar için yeter sayı üye tam sayısının dörtte biridir.
Milletvekilleri seçildikleri bölgenin değil tüm ulusun temsilcisidirler. Bir partiye üye olan milletvekilleri üyesi oldukları partinin program ve siyasal hedefleriyle sınırlıdırlar. 1982 Anayasası parti değiştirilmesini engelle­mek amacıyla partisinden istifa ederek bir başka partiye geçen milletvekilinin üyeliğinin düşmesini öngörmüştür.
İçtüzük uyarınca milletvekilleri TBMM ça­lışmalarına katılmak zorundadırlar. Anayasa, meclis çalışmalarına bir ay içinde beş birleşi­me özürsüz katılmayan milletvekilinin üyeli­ğinin düşmesini öngörmüştür. TBMM buna üye tam sayısının tam çoğunluğu ile karar verir. Milletvekillerinin en önemli görev ve yetkileri yasa önerileri sunmak; Anayasa Mahkemesi'ne başvuru, anayasada değişiklik önerisi, gensoru önergesi gibi öneri, önerge ve başvurulara katılmak; genel kurulda ve komisyonlarda görüşlerini açıklamak, eğer meclisçe alınan bir yasak karan yoksa bu düşünce ve görüşlerini meclis dışında da dile getirmek; soru önergesi vererek başbakan ya da bakanlardan gerekli gördüğü konularda bilgi almaktır. Milletvekillerinin görevlerini kesintisiz ve bağımsız bir biçimde görebilme­lerini güvence altına almak için dokunulmazlıkları vardır.
TBMM çalışmalannı siyasal olarak parti gruplarına, uzmanlık açısından da komisyon­lara aynlarak sürdürür. Aynca yasama konuılarrında parti gruplanna bilgi vermek ve görüş bildirmekle görevli bir de danışma kurulu bulunur.
Siyasal partiler meclis çalışmalarını gruplar halinde yürütürler. Bunlara siyasal parti grupları denir. Bir siyasal partinin grup oluştura­bilmesi için TBMM'de en az 20 üyesi bulun­malıdır. Meclisin tüm etkinliklerine siyasal parti gruplan üye sayılan oranında katılırlar. Hem yasamaya ilişkin sorunlar, hem de siya­sal sorunlar milletvekillerince önce parti gruplarında tartışılıp görüşülür. Her parti kendi görüşü doğrultusunda bir çözüme ula­şarak kararlar alır. Buna parti meclisi kararı denir. Bu çözüm önerileri meclis genel kuru­luna getirilir. Buradan çıkan karara ise meclis kararı adı verilir.
Meclis komisyonlan, TBMM'deki işlerin, özellikle ve çoğunlukla yasa tasarı ve önerile­rinin genel kurula getirilmeden önce görüşü­lerek karara bağlandığı yerdir. Her yasama dönemi başında iki yıl için seçilen komisyon­lar bir ölçüde uzmanlık işi üstlenirler. Siyasal partiler komisyonlara güçleri oranında katılır­lar. Komisyonlar kendilerine gönderilen yasa önerilerini reddedebilecekleri gibi değiştire­rek kabul de edebilirler. Ama komisyonlar yasa önerisinde bulunamazlar.
TBMM'nin görev ve yetkilerinin başında yasa koymak gelir. TBMM Türk milleti adına yasa koyar, değiştirir ve kaldırabilir. Yasa önerileri ya milletvekilleri tarafından ya da hükümetçe hazırlanarak TBMM başkanlığına verilir. Milletvekillerinin önerilerine teklif, hükümetin önerilerineyse tasarı denir. TBMM başkanlığı yasa teklif ya da tasarılarını incelenmek üzere ilgili komisyona gönde­rir. Komisyonlar içtüzükte belirtilen süre içinde inceleyerek bu yasa önerilerini bir karara bağlar. Daha sonra yasa teklif ve tasarıları genel kurulda görüşülerek oylanır. Yasalaşmaları için salt çoğunluk yeterlidir.
TBMM'nin anayasal yetkilerinden biri de hükümeti denetlemektir. Bu denetlemeyi so­ru, meclis araştırması, gensoru, genel görüş­me ve meclis soruşturması biçiminde gerçek­leştirir. Bu denetim yollarından meclis soruş­turmasıyla ilgili olarak parti gruplarında gö­rüşme yapılamaz ve karar verilemez.
Bu iki ana görev ve yetkisinin dışında TBMM kendi işleyişine ilişkin kararlar alır. Sıkıyönetim ve olağanüstü hal ilan eder. Meclis üyeliğinin düşürülmesi ya da dokunul­mazlığın kaldırılmasına karar verir. Savaş hali ilan eder ve silahlı kuvvetlerin kullanılmasına izin verir.

Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
27 Mart 2010       Mesaj #3
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
12 Ocak 1920'de toplanan Meclis-i Mebusan, 28 Ocak 1920 tarihindeki gizli oturumunda "Ahd-i Milli" olarak Misak-i Milli kararlarini almis ve kararlar bütün mebuslar tarafindan imzalanmisti. 17 Subat 1920 tarihli oturumunda da basinda yayinlanmasi ve bütün yabanci parlamentolara bildirilmesi kararlastirildi. 15 Mart'ta, istanbul'daki itilaf kuvvetleri 150 Türk aydinini yakalatmis ve ertesi gün de sehir fiilen ve resmen askeri isgale maruz kalmisti.
18 Mart 1920'de ingilizler, meclisin etrafini makineli tüfeklerle sararak, toplanti halinde bulunan milletvekillerinden bazilarini tutuklayarak ve sürükleyerek götürdüler. Bunun üzerine milletvekilleri meclisin çalisma süresini ertelediler. Böylece, son Osmanli Meclis-i Mebusani düsman süngüsü altinda zorla kapatildi.
Bu isgali, fedakar bir telgraf memuru Manastirli Hamdi Efendi vasitasiyla ögrenen Mustafa Kemal Pasa, derhal bu hareketi protesto ederek, bu isgalin haksiz ve hükümsüz oldugunu bütün dünyaya beyan etti. Bu arada, Eskisehir ve Afyonkarahisar'daki yabanci birlikler, silahlari ellerinden alinarak, bulunduklari yerlerden uzaklastirildi. Geyve-Ulukisla yakinlarindaki demiryollari isgal kuvvetlerinin ilerlemelerini zorlastirmak için bozuldu. Anadolu'da bulunan yabanci subaylar tutuklandi.
Ankara'da olaganüstü yetkilere sahip bir meclisin açilmasi belirlendi. Kurucu Meclis olarak çalismasi düsünülen bu meclisi, Mustafa Kemal, halkin yadirgamamasi için "olaganüstü yetkilere sahip bir meclis" olarak takdim etti. Kurucu Meclis ve seçimlerle ilgili 19 Mart 1920'de bir bildiri yayinladi. Seçimlerin yapilmasi için yayinlanan bu bildiri uyarinca, yurdun her yerinde seçimler yapildi. Bolu Düzce, Hendek bölgesinde baslayan ve Nallihan, Beypazari çevresine siçrayan bazi ayaklanma olaylari oldu. Bu olaylardan dolayi, seçilen milletvekillerinin tümünün gelmesi beklenilmeden, Millet Meclisi'nin açilma hazirliklari yapildi.
22 Nisan 1920'de yapilan çagri ile Millet Meclisi, 23 Nisan 1920 günü toplandi. O gün, Haci Bayram Camii'nde kilinan Cuma namazindan sonra topluca Meclis binasina gelindi. Türkiye tarihinde ilk kez padisah olmaksizin, 23 Nisan 1920, saat 14'de merasimle ve dualarla Meclis açildi. Baskanliga ilk olarak en yasli üye olan Sinop Milletvekili Serif Bey getirildi. ilk Meclis, istanbul'dan gelen 90'in üzerindeki mebusa ilave olarak, 125 devlet memuru, 53 asker, 53 din adami ve çesitli sayida tüccar, çiftçi ve hukukçudan olusan kadrosuyla çalismalarina basladi. Mustafa Kemal, 24 Nisan 1920'de Meclis Baskani seçildikten sonra, meclise tesekkürlerini ifade ederek ilk meclis konusmasini yapti.

23 Nisan 1920'de kurulan yeni Meclis, 1 numarali karari ile kendi kurulusunu düzenlemistir. Erzurum Kongresi ve Sivas Kongresi kararlarina uygun olarak milli iradeye dayanan bir meclisin seçimi yapilmistir. Kapatilan istanbul Meclis-i Mebusan'in bir kisim üyeleri, yeni kurulan Meclis'e katilma yetkisini 1 numarali karar ile kazandilar.
Meclisin açilisini izleyen gün, Mustafa Kemal'in teklifi ile asagidaki esaslar kabul edildi.
Mecliste beliren milli iradenin vatanin gelecegine dogrudan dogruya el koymasini kabul etmek temel ilkedir. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin üstünde bir güç yoktur.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, yasama ve yürütme yetkilerini kendinde toplamistir.
Hükümet kurmak gereklidir. Meclisten seçilecek ve vekil olarak görevlendirilecek bir kurul hükümet islerine bakar. Meclis baskani bu kurulun da baskanidir.
Geçici bir hükümet baskani veya padisah vekili tayin edilmesi uygun degildir. Padisah ve halife, baski ve zordan kurtuldugu zaman, Meclis'in düzenleyecegi kanuni esaslara uygun olan durumunu alir.
MsXLabs.org & OT
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
jaws - avatarı
jaws
Ziyaretçi
24 Nisan 2010       Mesaj #4
jaws - avatarı
Ziyaretçi
Devrimin amacını kavramış olanlar sürekli olarak onu koruma gücüne sahip olacaklardır.
Mustafa Kemal ATATÜRK
TBMM1920


Anayasa'nın Atatürk'lü maddeleriMADDE 2: T.C., (...) insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, demokratik, laik ve sosyal hukuk Devletidir.

MADDE 42: Eğitim ve öğretim, Atatürk ilke, inkılapları doğrultusunda, (...) yapılır.
MADDE 58: Devlet, istiklal ve Cumhuriyetimizin emanet edildiği gençlerin müspet ilmin ışığında, Atatürk ilke ve inkılapları doğrultusunda (...) gelişmelerini sağlayıcı tedbirleri alır.
MADDE 81: Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, göreve başlarken aşağıdaki şekilde and içerler: "Devletin varlığı ve bağımsızlığını, (...) laik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma (...) namusum ve şerefim üzerine and içerim."
MADDE 103: Cumhurbaşkanı, görevine başlarken TBMM önünde aşağıdaki şekilde andiçer: "Cumhurbaşkanı sıfatıyla, Devletin varlığı ve bağımsızlığını, (...) Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, (...) namusum ve şerefim üzerine and içerim."MADDE 134: Atatürkçü düşünceyi, Atatürk ilke ve inkılaplarını, Türk kültürünü, Türk tarihini, dilini bilimsel yoldan araştırmak, tanıtmak ve yaymak ve yayınlar...
"Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir."
Mustafa Kemal ATATÜRK
"Türk Devleti'ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür."
– T.C. Anayasası Madde 66 –

CUMHURİYETİN TEMEL İLKELERİ

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ
Günümüzde okul ve üniversitelerde okutulan Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Dersleri, hem Cumhuriyet tarihi kadar bir geçmişe sahiptir, hem de Atatürk’ün bizlere armağan ettiği kültür ve eğitim mirasıdır.
"Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi" derslerinin amacı; Türk Devriminin ruhunu ve hedeflerini kavrayarak geliştirecek yeni nesiller yetiştirmektir. Böylece, Mustafa Kemal’in söylediği gibi; “Devrimin amacını kavramış olanlar sürekli olarak onu koruma gücüne sahip olacaklardır.

Devrimin amacının kavranabilmesi için, Türk Bağımsızlık Savaşı, Atatürk Devrimleri ve Atatürkçü Düşünce Sistemi ile Türkiye Cumhuriyeti Tarihi hakkında doğru bilgiler vermek Türk gençliğini Atatürkçü Düşünce Sistemi doğrultusunda yetiştirmek gereklidir. Atatürk ilkeleri ve İnkılapları dersi, bu görevi üstlenmiştir.

Cumhuriyet rejiminin sürekli olması, yeni kurumlar oluşturması, Atatürkçü Düşünce Sisteminin yaygınlaştırılıp geliştirilmesi ve ulusumuzun çağdaşlaşması için, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi dersleri, vazgeçilmez öneme sahiptir.
  • Devletçilik-Bütünleyici ilkeler
1 Kasım 1922Saltanatın kaldırılması. 29 Ekim 1923Cumhuriyetin ilanı.3 Mart 1924Halifeliğin kaldırılması.3 Mart 1924 Tevhid-i Tedrisat Kanunu kabul edilmesi. 8 Nisan 1924Şeriye Mahkemelerini kaldıran yeni Mahkemeler Teşkilatı Kanunu'nun kabulü. 25 Kasım 1925 Şapka Devrimi'ne ilişkin kanun TBMM'de kabul edildi.30 Kasım 1925 Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Kapatılmasına Dair Kanun.26 Aralık 1925Uluslararası Takvim ve Saat Hakkındaki Kanunların kabulü.17 Şubat 1926Türk Medeni Kanunu'nun kabulü.1 Kasım 1928Yeni Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun.1 Nisan 1931Ölçüler Kanunu.26 Kasım 1934Lakap ve Unvanların Kaldırıldığına Dair Kanun.3 Aralık 1934Bazı Kıyafetlerin Giyilemeyeceğine Dair Kanun.21 Haziran 1934Soyadı Kanunu kabul edilmesi.5 Aralık 1934Kadınlara milletvekili seçimlerinde seçme ve seçilme hakkının tanınması.


ATATÜRKÇÜLÜK ve ATATÜRK İLKELERİ
Atatürkçülük, Türkiye'nin gerçeklerinden doğmuş bir düşünce sistemidir. Türk milletinin iradesiyle oluşmuş, tarihi bir gelişmenin ürünüdür. Atatürkçülük, her şeyden önce millete haklarını tanıma ve tanıtmadır; millet egemenliğinin ifadesidir. Atatürkçülük bir kurtuluştur, milletçe bağımsızlığa kavuşmadır.
Atatürkçülük, çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmadır, batılılaşmadır; bir diğer anlamda da modernleşmedir; hür düşünceyi temsil eder, hürriyet ve demokrasi anlayışıdır.
Atatürkçülük, modern bir toplum hayatı yaşama demektir; laik bir düzen kurma, müsbet bilim zihniyetiyle devleti yönetmedir. Bu iki anlamıyla Atatürkçülük, Türk toplumuna uygun sosyal ve siyasal kurumları kurma ve modern toplum olma demektir.

Atatürkçülük ilkelerini “Temel İlkeler” ve “Bütünleyici İlkeler” olmak üzere iki grupta değerlendirmekteyiz.

“Temel İlkeler”:
Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik ve İnkılapçılıktır.

“Bütünleyici İlkeler”:
Milli Egemenlik, Milli Bağımsızlık, Milli Birlik ve Beraberlik, “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh”, Çağdaşlaşma, Bilimsellik ve Akılcılık, İnsan ve İnsanlık Sevgisidir.

Biz büyük bir inkılap yaptık. Memleketi bir çağdan alıp yeni bir çağa götürdük.
Mustafa Kemal ATATÜRK

I. TEMEL İLKELER

Cumhuriyetçilik:
ATATÜRK devrimleri arasında siyasi bir devrim niteliğindedir. Çok uluslu bir İmparatorluktan Türkiye ulus devletine geçiş gerçekleştirilmiş. Böylece modern Türkiye'nin ulusal kimliği kazandırılmıştır. Kemalizm Türkiye için yalnızca Cumhuriyet rejimini tanımaktadır. Atatürk bunun yolunu, kısaca halkın kendi kendisini idaresi, yani demokrasi demek olan Cumhuriyet’te görmüştür.

Milliyetçilik:
ATATÜRK devrimleri ayrıca milliyetçi bir devrim idi. Bu milliyetçilik ırkçı bir yapıda değildir; yurtseverlikle sınırlıdır. Bu devrimin amacı, Türkiye Cumhuriyetinin bağımsızlığının korunması ve ayrıca Cumhuriyetin siyasal yönden gelişmesidir. Bu milliyetçilik, tüm diğer ulusların bağımsızlık haklarına saygılıdır; sosyal içeriklidir; yalnızca emperyalizm karşıtı olmayıp, aynı zamanda gerek hanedan yönetimine, gerekse herhangi bir sınıfın Türk toplumunu yönetmesine de karşıdır ve nihayet bu milliyetçilik Türk devletinin vatanı ve halkı ile bölünmez bir bütün olduğu ilkesine inanmaktadır.

Halkçılık:
Gerek içeriği gerekse hedefleri açısından bakıldığında, Cumhuriyet Devrimi ayrıca bir sosyal devrim niteliği de taşır. Bu devrim seçkin bir grup tarafından genel olarak halka yönelik bir biçimde gerçekleştirilmişti. Başta İsviçre Medeni Kanunu olmak üzere, Batı kanunlarının Türkiye'de uygulamaya konulmasıyla birlikte kadınların statüsünde köklü değişiklikler olmuş, 1934 yılında kabul edilen bir kanun ile kadınlar seçme ve seçilme hakkını almışlardır. Atatürk çeşitli ortamlarda, Türkiye'nin gerçek yöneticilerinin köylüler olduğunu söylemiştir. Aslında bu durum Türkiye için bir gerçek olmaktan çok bir hedef niteliğindedir. Halkçılık ilkesi sınıf ayrıcalıklarına ve sınıf farklılıklarına karşı olmak ve hiçbir bireyin, ailenin, sınıfın veya organizasyonun diğerlerinin daha üzerinde olmasını kabul etmemek demektir. Halkçılık, Türk vatandaşlığı olarak ifade edilen bir fikre dayanır. Gurur ile birleşen vatandaşlık fikri, halkın daha fazla çalışması için gerekli psikolojik teşviki sağlar, birlik fikrinin ve ulusal bir kimliğin kazanılmasına yardımcı olur.

Devletçilik:
Mustafa Kemal ATATÜRK yapmış olduğu açıklamalarda ve politikalarında Türkiye'nin bir bütün olarak modernizasyonunun ekonomik ve teknolojik gelişmeye önemli ölçüde bağlı olduğunu ifade etmiştir. Bu bağlamda, devletçilik ilkesinin de devletin ülkenin genel ekonomik faaliyetlerini düzenlenmesi ve özel sektörün girmek istemediği alanlara veya özel sektörün yetersiz kaldığı alanlara veya ulusal çıkarların gerekli kıldığı alanlara yine devletin girmesi gerektiği anlamında yorumlanmaktadır. Ancak, devletçilik ilkesinin uygulanmasında, devlet yalnızca ekonomik faaliyetlerin temel kaynağını teşkil etmemiş, aynı zamanda ülkenin büyük sanayi kuruluşlarının da sahibi olmuştur.

Laiklik:
Laiklik yalnızca devlet ve dinin birbirinden ayrılması anlamına gelmez ayrıca eğitim, kültür ve yasama alanlarının da dinden bağımsız olması anlamını taşır. Laiklik, düşünce özgürlüğü ve kuruluşların dini düşünce ve dini kuruluşların etkisinden bağımsız olmaları anlamına geliyor. Devrimlerin birçoğu laikliği gerçekleştirmek amacıyla yapılmış ve diğerleri ise laikliğe ulaşılmış olması sayesinde gerçekleştirilebilmiştir. Laiklik ilkesi akılcı ve dini siyasetin dışında tutan bir ilkedir. Osmanlı döneminde matbaanın geciktirilmesinde olduğu gibi dinin yenilikler karşısında nasıl tutucu bir silah haline geldiğini yaşamış olan Türkiye Cumhuriyeti kurucuları açısından dinin din dışı sivil yapı üzerinde yaratabileceği baskıları önlemenin bir aracıdır. ATATÜRK'ün laiklik ilkesi Tanrı karşıtı bir ilke değildi. Bu akılcı ve dini siyasettir dışında tutan bir ilke idi. Bu ilke aydınlanmış İslam'a değil, çağdaşlığa karşı olan Müslümanlığa karşısındaydı.

Devrimcilik:
ATATÜRK'ün ortaya koyduğu en önemli ilkelerden birisi de reformculuk veya devrimcilikti. Bu ilkenin anlamı Türkiye'nin devrimler yaptığı ve geleneksel kuruluşlarını modern kuruluşlar ile değiştirmiş olduğu idi. Geleneksel kavramların iptal edildiği ve modern kavramların benimsendiği anlamına geliyordu. Devrimcilik ilkesi, yapılmış olan devrimlerin tanınmalarının çok ötesine geçti.


II. BÜTÜNLEYİCİ İLKELER

1-Milli Egemenlik:
Yeni Türkiye devletinin yapısının ruhu milli egemenliktir; milletin kayıtsız şartsız egemenliğidir. Toplumda en yüksek hürriyetin, en yüksek eşitliğin ve adaletin sağlanması, istikrarı ve korunması ancak ve ancak tam ve kesin anlamıyla milli egemenliği sağlamış bulunmasıyla devamlılık kazanır. Bundan dolayı hürriyetin de, eşitliğin de, adaletin de dayanak noktası milli egemenliktir. (1923)

2-Milli Bağımsızlık:
Tam bağımsızlık denildiği zaman, elbette siyasi, mali, iktisadi, adli, askeri, kültürel ve benzeri her hususta tam bağımsızlık ve tam serbestlik demektir. Bu saydıklarımın herhangi birinde bağımsızlıktan mahrumiyet, millet ve memleketin gerçek anlamıyla bütün bağımsızlığından mahrumiyeti demektir. (1921)
Türkiye devletinin bağımsızlığı mukaddestir. O ebediyen sağlanmış ve korunmuş olmalıdır. (1923)

3-Milli Birlik ve Beraberlik:
Millet ve biz yok, birlik halinde millet var. Biz ve millet ayrı ayrı şeyler değiliz. (1919)
Biz milli varlığın temelini, milli şuurda ve milli birlikte görmekteyiz. (1936)
Toplu bir milleti istila etmek, daima dağınık bir milleti istila etmek gibi kolay değildir. (1919)

4-Yurtta Sulh (Barış), Cihanda Sulh:
Yurtta sulh, cihanda sulh için çalışıyoruz. (1931)
Türkiye Cumhuriyeti’nin en esaslı prensiplerinden biri olan yurtta sulh, cihanda sulh gayesi, insaniyetin ve medeniyetin refah ve terakisinde en esaslı amil olsa gerekir. (1919)
Sulh milletleri refah ve saadete eriştiren en iyi yoldur. (1938)

5-Çağdaşlaşma:
Milletimizi en kısa yoldan medeniyetin nimetlerine kavuşturmaya, mesut ve müreffeh kılmaya çalışacağız ve bunu yapmaya mecburuz. (1925)
Biz batı medeniyetini bir taklitçilik yapalım diye almıyoruz. Onda iyi olarak gördüklerimizi, kendi bünyemize uygun bulduğumuz için, dünya medeniyet seviyesi içinde benimsiyoruz. (1926)

6-Bilimsellik ve Akılcılık:
a) Bilimsellik: Dünyada her şey için, medeniyet için, hayat için, başarı için en gerçek yol gösterici bilimdir, fendir. (1924)
Türk milletinin yürümekte olduğu ilerleme ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale, müspet bilimdir. (1933)
b) Akılcılık: Bizim, alık, mantık, zekayla hareket etmek en belirgin özelliğimizdir. (1925)
Bu dünyada her şey insan kafasından çıkar. (1926)

7-İnsan ve İnsanlık Sevgisi:
İnsanları mesut edeceğim diye onları birbirine boğazlatmak insanlıktan uzak ve son derece üzülünecek bir sistemdir. İnsanları mesut edecek yegane vasıta, onları birbirlerine yaklaştırarak, onlara birbirlerini sevdirerek, karşılıklı maddi ve manevi ihtiyaçlarını temine yarayan hareket ve enerjidir. (1931)
Biz kimsenin düşmanı değiliz. Yalnız insanlığın düşmanı olanların düşmanıyız. (1936)

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNİN GÖREV VE YETKİLERİ :
1. Kanun koymak, değiştirmek kaldırmak,
2. Bakanlar kurul ve bakanları denetlemek,
3. Bakanlar kuruluna belli konularda kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi vermek.
4. Bütçe ve kesin hesap tasarılarını görüşmek.

5. Para basılmasına karar vermek.
6. Savaş ilanına karar vermek.

7. Uluslararası antlaşmaların onay­lanmasını uygun bulmak.
8. Genel ve özel af ilanına karar vermek.
9. Mahkemelerce kesinleşen idam cezalarının yerine getirilmesine karar vermek.
10. Anayasa'nın maddelerinde öngörülen durumların uygun olup, olmadığına karar vermek.

Son düzenleyen _Yağmur_; 15 Ocak 2013 14:36 Sebep: sayfa düzeni
The Unique - avatarı
The Unique
Kayıtlı Üye
21 Haziran 2010       Mesaj #5
The Unique - avatarı
Kayıtlı Üye
TBMM HÜKÜMETİ İLE DIŞ DEVLETLERİN İLİŞKİLERİ :

ABD ile olan ilişkiler :

Amiral Bristol raporu ile ABD Doğu Anadolu'da Ermeni; batı da Rum devletlerinin kurulamayaca­ğına karar verdi.


S.S.C.B İLE OLAN İLİŞİKİLER:

* Moskava Antlaşma ile dostluğu­nu belirledi. (16 Mart 1921)
* Doğu sınırımız çizildiği için ilişkiler dostça oldu.

İTALYA İLE OLAN İLİŞKİLER:

-İtalya, kendisine verilecek yerlerin Yunanlılara Paris Konferansında verilmesiyle İngilizlerle arasını bozdu.
* İtalyan'lar Anadolu'yu gönüllü boşalttı.
* İtalyanlarla Antlaşma yapılma­mıştır.
-II. İnönü Savaşı sonrası Eskişehir - Kütahya Savaşı öncesi (5 Temmuz 1921) İtalya Anadolu'dan çekildi.



AFGANİSTAN İLE OLAN İLİŞKİLER :

- 1 Mart 1921'de Dostluk Antlaşması yapıldı.
- TBMM Hükümeti'nin kuruluş döneminde siyasal varlığını kabul eden ilk Müslüman devlet Afganistan'dır.
- İki devlet ilk defa düşmanlarına karşı ittifak kurmuştur.

FRANSA İLE OLAN İLİŞKİLER:

-Sakarya Savaşı'ndan sonra imzalanan Ankara Antlaşması ile TBMM'ni tanıyordu. (İtilaf Devletleri arasında TBMM'ni ilk tanıyan devlet Fransa'dır.)

İNGİLTERE İLE OLAN İLİŞKİLER:

-Mudanya Ateşkes Antlaşmasını imzalamakla İngiltere Anadolu üzerindeki isteklerinden vazgeçti.
* TBMM'ni tanıdı.
Bir bildiğim varsa hiç bir şey bilmediğimdir. (:
The Unique - avatarı
The Unique
Kayıtlı Üye
22 Haziran 2010       Mesaj #6
The Unique - avatarı
Kayıtlı Üye
TBMM'NİN AÇILMASI (23 - Nisan 1920)

23 Nisan 1920'te T.B.M.M. açıldı. (Temsil Heyetinin görevibuldu.)


* TBMM'nin açılmasının nedeni; İstanbul'un İngilizlerce işgal­dir.
T.B.M.M. yasama, yürütme ve yargı görevlerini kendi üzerinde topladı (Güçler Birliği)
— Bu meclisin amacı; yurdu düşman işgalinden kurtarmak, halifelik ve saltanat makamını korumaktır.
— Kurucu meclistir.
— İhtilâlci meclistir.
— Meclis Hükümeti sistemi vardır
— Başbakan, Cumhurbaşkanı yoktur.
— Meclis Başkanı hükümetinde başkanıdır.
— Kabine sistemine Cumhuriyet'in ilanıyla geçilmiştir.3 Mayıs 1920'de 11 kişiden oluşan ilk bakanlar kurulu oluşmuştur.



T.B.M.M.'NE KARŞI ÇIKAN AYAKLANMALAR

A. Doğrudan doğruya İstanbul Hükümetince yürütülenler;

1. Anzavur ayaklanması:

2. ^ Halifelik ordusu (Kuva-i inzibati ye): İngilizlerin kışkırtmasıyla. Osmanlı Hükümetince kurulmuş­tur.

Güçleri Tarafından Çıkartılan Ayaklanmalar;
1. Bolu - Düzce, Hendek - Adapaza­rı Ayaklanması: (Dinsel nitelikli­dir. İngilizlerin kışkırtmasıyla.)
2. Yozgat ayaklanması. (Dini nitelikli)
3. Afyon Ayaklanması: (Yunan ajanlarınca örgütlenmiştir)
4. Konya (Bozkır) Ayaklanması (Dini nitelikli)
5. Milli Aşiret (Fransız desteğiyle) Fransızlarla işbirliği yapmışlardır.
Rum ve Ermenilerin çıkardığı Ayaklanmalar: Bunlar destekleri­ni Fransa, İngiltere ve Yunanlıardan aldı.




D. Kuva-i Milliye Yanlısı Olupta Sonradan Ayaklananlar;
1. Demirci Mehmet Efe Ayaklan­ması
2. Çerkez Ethem Ayaklanması (T.B.M.M.'ni en çok uğraştıran ayaklanmadır.)
TBMM HÜKÜMETİ'NİN AYAKLANMALARA KARŞI ALDIĞI ÖNLEMLER :



* TBMM ayaklananlara karşı Hiyanet-i Vataniye (Vatana ihanet edenler hakkında)
Kanununu çıkarttı.
Buna dayalı olarak 29 Nisan 1920'de İstiklal mahkemelerini
kurdu.

Bu mahkemelerin amaçları :

a- TBMM adına yargı yetkisini kullanacak.
b- Ayaklanmaları bastırmaya yar­dımcı olacak.
c- TBMM'nin otoritesini güçlendir­mek.

d- İleride Cumhuriyet, ikelerinin yerleşmesine yardımcı olacaktı
Son düzenleyen The Unique; 22 Haziran 2010 11:32
Bir bildiğim varsa hiç bir şey bilmediğimdir. (:
AndThe_BlackSky - avatarı
AndThe_BlackSky
VIP VIP Üye
18 Haziran 2011       Mesaj #7
AndThe_BlackSky - avatarı
VIP VIP Üye
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Emperyalist Devletlerin, Devlet ve milletimizin hayatına açıkça kastetmeleri neticesinde meşru savunma için toplanan Türkiye Büyük Millet Meclisi, şimdiye kadar çeşitli vesilelerle açıkça veya örtülü olarak ilan ettiği amaç ve araçlarını bir kere daha bütün dünyaya sunmak için şu beyannameyi yayımlamaya gerek görmüştür: Türkiye Büyük Millet Meclisi, milli sınırlar dahilinde hayat ve bağımsızlığını sağlamak ve Hilafet ve Saltanat makamını kurtarmak yemini ile oluşmuştur. Buna göre, hayat ve bağımsızlığını, tek ve kutsal emel bildiği Türkiye Halkını, emperyalizm ve kapitalizm hakimiyet ve zulmünden kurtararak irade ve egemenlik sahibi kılmakla gayesine ulaşacağı düşüncesindedir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, milletin hayat ve bağımsızlığına suikast eden emperyalist ve kapitalist düşmanların saldırganlığına karşı savunma ve bu maksada aykırı hareket edenleri cezalandırma azmiyle örgütlenmiş bir orduya sahiptir. Emir ve kumanda yetkisi Büyük Millet Meclisi’nin tüzel kişiliğindedir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, halkın öteden beri maruz bulunduğu yoksulluk sebeplerini yeni araç ve yapılanma ile kaldırarak yerine refahı ve mutluluğu koymayı başlıca hedefi saymaktadır. Buna göre, toprak, eğitim, adliye, maliye, ekonomi ve vakıflar işlerinde ve diğer meselelerde sosyal kardeşliği ve dayanışmayı hakim kılarak, halkın ihtiyacına göre yenilenme ve örgütlenme yaratmaya çalışacaktır. Bunun için de siyasi ve sosyal hedeflerini milletin ruhundan almak ve uygulamada milletin eğilim ve geleneklerini gözetmek fikrindedir.
Bunlara binaen Türkiye Büyük Millet Meclisi, memleketin idari, iktisadi, sosyal genel ihtiyacına yönelik düzenlemeleri bölüm bölüm araştırma ve kanun biçiminde uygulama görevini yerine getirmeye başlamıştır. Veminallahüttevfik.
lastpoints - avatarı
lastpoints
Ziyaretçi
7 Kasım 2012       Mesaj #8
lastpoints - avatarı
Ziyaretçi
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), Türkiye Cumhuriyeti'nin 23 Nisan 1920'de kurulan ve ulusal egemenliğe sahip yasama organıdır.

Anayasanın 108'nci Maddesine göre, yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Milletvekili genel seçimleri, dört yılda bir, serbest, eşit, tek dereceli, genel oy esaslarına göre, yargı organlarının genel yönetim ve denetimi altında yapılır. TBMM üyeleri (milletvekilleri), yasama dokunulmazlığına sahiptir.
Türk siyasi tarihinde parlâmento
Türk siyasi tarihinde ilk parlâmento Osmanlı döneminde İstanbul'da Dolmabahçe Sarayı'nda yapılan törenle 19 Mart 1877'de açıldı. Bu meclis Kanuni Esasi'ye göre "Meclis-i umumi" olarak adlandırılmıştı. "Ayan meclisi" ve "Meclis-i Mebusan" olmak üzere iki kısımdan oluşan bu meclis, ilk oturumunu 20 Mart 1877 tarihinde Sultanahmet'teki İstanbul Üniversitesi binasında yaptı. Kısa süren bu meclis 93 Harbi nedeniyle dağıldı. Daha sonra yapılan ikinci genel seçimlerin ardından 18 Aralık 1877'de yeniden açılan meclis, Kanuni Esasi'nin verdiği yetkiyle padişah II. Abdülhamit tarafından 14 Şubat 1878'de kapandı.

1908'de bir seçim kanunu dikkate alınarak ilk seçim yapıldı. Seçme yaşı 25, seçilme yaşı 30 olan bu seçimlerde vergi ödeyenler oy kullanabiliyordu. 17 Aralık 1908'de yeniden açılan meclis, İstanbul'un işgali'ne kadar açık kaldı. Üç yıl sonra ise İstanbul'da ilk kez bir ara seçim yapıldı. Osmanlı Devleti'nin I. Dünya Savaşı'ndan yenilgiyle çıkmasından sonra bu meclis Mondros Ateşkes Anlaşması sonrasında İstanbul'un işgali nedeniyle 11 Nisan 1920'de resmen kapandı.

TBMM'nin kurulması
Ana madde: TBMM 1. dönem milletvekilleri listesi
Mustafa Kemal Atatürk önceden beri Meclis-i Mebusan'ın İstanbul'da değil, Anadolu'da toplanmasını istemekteydi. İşgal altındaki İstanbul'da meclisin tehlikede olduğu savunuyordu. Atatürk'ün bu düşüncesine karşın Heyet-i Temsiliye'nin yaptığı toplantılarda meclisin İstanbul'da toplanması fikri ağır bastı. Meclisi Mebusan üyelerini belirlemek için Ali Rıza Paşa hükûmeti döneminde seçimler yapıldı. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti üyeleri seçimlerde başarılı oldu ve Heyeti Temsiliye, seçilen milletvekillerinin Meclis-i Mebusan'da "Müdafaa-i Hukuk" adında bir grup oluşturmasını istemekteydi. Buna karşın Meclis-i Mebusan'da böyle bir grup kurulamadı.

Atatürk, kendisinin Meclis-i Mebusan'ın başkanı seçilmesini ve Anadolu'da süren hareketin yasal olarak tanınmasını istiyordu. Ancak 18 Mart 1920'de İngiliz işgal kuvvetleri Meclis-i Mebusan'daki Heyeti Temsiliye milletvekillerini tutukladı ve sürgüne gönderdi. Bu tutuklamalardan sonra 18 Mart 1920'de Meclis-i Mebusan kapandı. Atatürk, bunun üzerine Heyet-i Temsiliye'yi temsilen meclisi Ankara'da toplanmaya çağırdı ve 21 Nisan 1920'de yayınladığı bir bildiri ile meclisin 23 Nisan 1920'de toplanacağını duyurdu. 23 Nisan Cuma günü Hacı Bayram Camii'nde kılınan Cuma namazının ardından dualar ile meclis açıldı. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ve Meclis-i Mebusan üyelerinden oluşan 324 milletvekili ile kurulan meclis, zorluklar nedeniyle 115 milletvekili ile açıldı. Aynı gün gerçekleşen toplantıda meclis adının "Türkiye Büyük Millet Meclisi" olmasına karar verildi.

23 Nisan 1920 tarihinde, Parlamento geleneklerine göre, en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili Şerif Bey (d. 1845), Başkanlık kürsüsüne çıktı ve konuşma yaparak Meclis'in ilk toplantısını açtı.

Bu Yüksek Meclisin en yaşlı üyesi sıfatıyla ve Allah'ın yardımıyla milletimizin iç ve dış tam bağımsızlık içinde alın yazısının sorumluluğunu doğrudan doğruya yüklenip, kendi kendisini yönetmeye başladığını bütün dünyaya ilan ederek, Büyük Millet Meclisi'ni açıyorum.
Bu açış konuşmasında, millî egemenliğe dayalı yeni Türk parlâmentosunun adı da "Büyük Millet Meclisi" olarak konulmuştu. Bu ad herkesçe benimsedi. Daha sonra Atatürk'ün tüm konuşmalarında yer aldığı şekliyle ve ilk kez 8 Şubat 1921 tarihli Bakanlar Kurulu Kararnamesinde de yazılı olarak, "Türkiye Büyük Millet Meclisi" (TBMM) adı kalıcılık kazandı.

TBMM, 24 Nisan 1920 günü yaptığı ikinci toplantısında Mustafa Kemal Atatürk'ü meclis başkanlığına seçti. Atatürk, kendi öncülüğünde kurulan TBMM'nin başkanlığını Cumhurbaşkanı seçildiği gün olan 29 Ekim 1923 tarihine kadar sürdürdü

Merkez teşkilatı

Genel sekreterlik
Özel kalem müdürlüğü
TBMM muhafız tabur komutanlığı: Türkiye Büyük Millet Meclisini korumakla görevli askeri muhafız birliğidir. Bu birlik sadece meclis başkanından emir alabilir.

TBMM'nin yapısı

Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, seçildikleri bölgeyi veya kendilerini seçenleri değil, bütün Milleti temsil ederler.

Millet Meclisi üyeleri, göreve başlarken aşağıdaki şekilde and içerler :

"Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik ve lâik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma; toplumun huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya sadakattan ayrılmayacağıma; büyük Türk Milleti önünde namusum ve şerefim üzerine ant içerim."
Daha önce 5 yılda bir yapılan milletvekili genel seçimlerinin 2007 anayasa değişikliği referandumu ile 4 yılda bir yapılması benimsendi. Her 4 yılda bir yapılması öngörülen Milletvekilliği Genel Seçimleri ile her ilden yasalarda belirtilen miktarda üye Yüksek Seçim Kurulu kararı ile mazbata alarak Meclis üyeliğine hak kazanırlar.

Siyasi partiler mecliste elde ettikleri koltuk sayısına göre Hükûmet, ana muhalefet ve muhalefet olarak görev alırlar.

Başkanlık Divanı
Bir Başkan; dört başkanvekili; yedi kâtip üye; üç idare amirinden kurulur. Siyasi partiler sahip oldukları milletvekili sayısı oranında Başkanlık Divanı'nda temsil edilir.

Anayasa'ya göre (m.94) "Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin başkanlık Divanı Meclis üyeleri arasından seçilen Meclis Başkanı, Başkanvekilleri, katip üyeler ve İdare Amirlerinden oluşur. Başkanlık Divanı, Meclisteki siyasi parti gruplarının üye sayısı oranında Divana katılmalarını sağlayacak şekilde kurulur. Siyasi parti grupları Başkanlık için aday gösteremezler. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin başkanlık divanı için, bir yasama döneminde iki seçim yapılır. İlk seçilenlerin görev süresi iki, ikinci devre seçilenlerin görev süresi üç yıldır. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin Başkanı, Başkanvekilleri, üyesi bulundukları siyasi partinin veya pari grubunun Meclis içinde ve dışındaki faaliyetlerine; görevlerinin gereği olan haller dışında, Meclis tartışmalarına katılamazlar; Başkan ve oturumu yöneten Başkanvekili oy kullanamazlar." Bu hükümler Meclis Başkanı'nın ve Başkanlık Divanı'nın tarafsızlığını sağlama amacı gütmektedir.

Komisyonlar
Her yeni yasama döneminde Başkanlık seçimi yapılıncaya değin en yaşlı üye Başkan, en yaşlı ikinci üye Başkanvekilliği yapar. Bir yasama döneminde 2 defa başkanlık seçimi yapılır. İlkinde 2 yıl ikincisinde seçim döneminin bitimine kadar görev yapar. TBMM Başkanı Cumhurbaşkanı'na gerekli hallerde vekalet eder.

Milletvekilliği statüsü
Milletvekilleri bir dönem için seçilirler. Dönem sonunda milletvekili olarak devam etmeleri için tekrar seçilmeleri gerekir. Milletvekilleri belirli bir ilden aday olup seçilirler, ancak sadece o ili değil bütün Türk milletini temsil ederler. Devlet memurları, kamuda çalışan görevliler milletvekili adayı olabilmek için bu görevlerinden istifa etmeleri gerekmektedir.

25 yaşını aşan her Türk vatandaşı milletvekili seçilebilir, ancak aşağıdaki özelliklere sahip olanlar milletvekili seçilemez:

İlkokul mezunu olmayanlar.
Hırsızlık dolandırıcılık gibi yüz kızartıcı suçlardan mahkum olanlar.
Muaf olmadıkça askerlik hizmetini tamamlamayanlar.
Taksirli suçlar hariç olmak üzere en az 1 yıl ağır hapis cezası nedeniyle hüküm giyenler.
Terör eylemi nedeniyle hüküm giyenler.
Yasama sorumsuzluğu: Milletvekili görevi süresince meclis içinde veya dışında belirttiği oy, söz ve düşünceleri ile ilgili yasama sorumsuzluğuna sahiptir. Bu hak görev süresi sona erse bile devam eder.

Yasama dokunulmazlığı: Milletvekili görevi süresince sorgulanmama, tutuklanmama ve yargılanmama hakkına yani yasama dokunulmazlığına sahiptir. Bu hak görev süresi ile sınırlıdır.

Hukuki işleyiş

TBMM doğrudan seçimle oluşur ve Türk milleti adına görev yapar. Meclis'in öncelikli görevi ve yetkisi yasama yetkisidir. Bunun yanında diğer yetkisi yürütme yetkisidir. Türkiye cumhuriyeti hükûmetlerinin güvenoylaması ve gensoru oylaması TBMM tarafından yapılır. TBMM'nin çıkardığı yasalar Anayasa Mahkemesi tarafından denetlenir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin çalışmasında şunlar gözetilir: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, TBMM içtüzüğü, Türkiye Cumhuriyeti kanunları, Başkanlık Divanı kararları, mahkeme kararları ve teamüller.

Meclis İçtüzüğü
TBMM'nin çalışma esasları Meclis İçtüzüğünde belirlenmiştir. Bu içtüzük kurallarını yine meclisin kendisi belirler. 1961'de Millet meclisi ve Cumhuriyet Senatosu'nun uyguladığı 2 farklı içtüzük yürürlüğe girdi. 1973'te her iki meclisin ortak oturumlarında geçerli olan yeni bir içtüzük kabul edildi. 1982 anayasası ile çift meclis uygulaması kaldırıldı ve sadece 1973'te kabul edilen içtüzük uygulanır oldu. Günümüzde de bu 1973 tarihli içtüzük yürürlüktedir.

Siyasi partilerin temsili
Türkiye'nin en eski partisi ise 21 Mayıs 1889'da İttihad-ı Osmani adı altında padişah II. Abdülhamit'i tahttan indirmek amacıyla kurulan dernektir. Sonradan İttihat ve Terakki Cemiyeti adını alan bu örgüt II. Meşrutiyet'in ilanının ardından 18 Ekim-8 Kasım 1908 tarihleri arasında toplanan kongresinde siyasi fırka (parti) haline geldiğini ilan etti.

TBMM'de en az yirmi milletvekili ile temsil edilen siyasî partiler grup kurma hakkına sahiptir. Her parti grubunun kendi disiplin kurulu bulunur. Parti başkanı eğer milletvekili ise doğrudan grup başkanıdır, parti başkanı milletvekili değil ise bir grup üyesi grup içi seçimle grup başkanı seçilir.

Genel seçimlerde Milletvekili çıkartan ancak grup kurmak için yeter sayıya sahip olmayan siyasi partiler TBMM Başkanlık Divanı, TBMM Danışma Kurulu ve komisyonlarda temsil edilemezler.

Meclis Binaları

Günümüze kadar üç meclis binası kullanıldı. Günümüzde kullanılan meclis binası 1961'de açıldı ve 1998'de bir yenileme çalışması gerçekleştirildi.

İlk meclis binası
İlk Meclis binası, bir bodrum katı üzerinde yer alan tek katlı 22x43 metre ölçülerine sahip, farklı ölçülere sahip dokuz oda ve bir büyük salondan oluşan bir yapıydı. Ön yüzündeki geniş saçakları ve iki balkonu binaya belli bir görkem ve şıklık veriyordu. Kurtuluş Savaşı sırasında bütün askeri ve politik kararların verildiği bu küçük ve fazla kullanışlı olmayan yapı 18 Ekim 1924 tarihine dek kullanıldı. Bina günümüzde Kurtuluş Savaşı Müzesi olarak hizmet vermektedir.

İkinci meclis binası
TBMM'nin ikinci binasının yapımına Mimar Vedat Bey'in projesiyle 1923'de başlandı. Bina çok kısa bir sürede tamamlandı ve 18 Ekim 1924'de hizmete açıldı. İlk binadan aşağı yukarı 50 metre uzağa yapılan yeni bina 36 yıl boyunca kullanıldı ve siyasi tarihimizde birçok önemli karara tanıklık etti. Binanın içi, bir bodrum katı üzerinde yer alan iki kattan oluşuyordu. Merkezde Genel Kurul salonu yer alıyordu. Üst katın tavanı, Osmanlı motifleriyle dekore edilmişti. Genel Kurul salonunda dinleyiciler için balkonlar ve yıldız motifleriyle süslü duvar panelleri yer alıyordu. Dış cephesi büyük bir giriş, köprü kemerleri ve saçaklarla süslenmişti.

Cumhuriyetin ilk yıllarına tanıklık eden ikinci Meclis binası önemli tarihsel bir dönemde Meclis binası olarak kullanılmıştı. Günümüzde Cumhuriyet Müzesi olarak hizmet vermektedir.

Bugünkü meclis binası

Günümüzde de kullanılmakta olan TBMM'nin üçüncü binasının mimarı Avusturyalı mimar Prof. Clemens Holzmeister (1886-1983)'dir. Ankara'da başka birçok önemli devlet yapısının da mimarı olan Prof. Hozmeister 1938 yılında yapılan TBMM Yeni Meclis Binası yarışmasında birincilik elde etti. 11 Ocak 1937'de TBMM tarafından "anıtsal bir değer taşıyan, Türkiye Cumhuriyeti'nin devamlılığına ve yirminci yüzyılın mimari karakteristiklerine uygun" yeni bir meclis binasının yapımı için bir yarışma düzenlenmesine karar verildi. 14 projenin katıldığı yarışmada jüri üç projeyi birincilik ödülüne layık gördü. Ancak yapımı için Atatürk'ün de beğenisini kazanan Clemens Holzmeister'in projesinde karar kılındı. Binanın yapımına 26 Ekim 1939'da, görkemli bir törenle başlandı. İkinci Dünya Savaşı'nın patlak vermesi binanın yapımı için finansal sıkıntılar yaşanmasına neden oldu ve inşaatına belli dönemlerde ara verildi. 1957 yılından sonra inşaata tekrar hız verildi ve bina Ocak 1961'de kullanılmaya başlandı. Yeni Meclis toplamında 475,521 metre karelik bir arazi üzerine kuruldu. Ana bina 19.372 metre kareyi kaplıyordu. Fonksiyonel iç mekân olarak toplam alan 56,775 metre kareydi. Beş katlı binanın ön cephesi 248 metredir.

TBMM binası, Türkiye Cumhuriyeti'nin gücü ve kalıcılığını da temsil edebilecek şekilde, ciddi, kalıcı ve sağlamlığın ön planda tutulduğu mimari bir dışavuruma sahiptir. Büyüklüğü açısından, dünyanın en büyük parlemento yapılarından biridir.[3]
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
12 Kasım 2012       Mesaj #9
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
TBMM'nin kurulması

TBMM 1. dönem milletvekilleri listesi
Mustafa Kemal Atatürk önceden beri Meclis-i Mebusan'ın İstanbul'da değil, Anadolu'da toplanmasını istemekteydi. İşgal altındaki İstanbul'da meclisin tehlikede olduğu savunuyordu. Atatürk'ün bu düşüncesine karşın Heyet-i Temsiliye'nin yaptığı toplantılarda meclisin İstanbul'da toplanması fikri ağır bastı. Meclisi Mebusan üyelerini belirlemek için Ali Rıza Paşa hükûmeti döneminde seçimler yapıldı. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti üyeleri seçimlerde başarılı oldu ve Heyeti Temsiliye, seçilen milletvekillerinin Meclis-i Mebusan'da "Müdafaa-i Hukuk" adında bir grup oluşturmasını istemekteydi. Buna karşın Meclis-i Mebusan'da böyle bir grup kurulamadı.

Atatürk, kendisinin Meclis-i Mebusan'ın başkanı seçilmesini ve Anadolu'da süren hareketin yasal olarak tanınmasını istiyordu. Ancak 18 Mart 1920'de İngiliz işgal kuvvetleri Meclis-i Mebusan'daki Heyeti Temsiliye milletvekillerini tutukladı ve sürgüne gönderdi. Bu tutuklamalardan sonra 18 Mart 1920'de Meclis-i Mebusan kapandı. Atatürk, bunun üzerine Heyet-i Temsiliye'yi temsilen meclisi Ankara'da toplanmaya çağırdı ve 21 Nisan 1920'de yayınladığı bir bildiri ile meclisin 23 Nisan 1920'de toplanacağını duyurdu. 23 Nisan Cuma günü Hacı Bayram Camii'nde kılınan Cuma namazının ardından dualar ile meclis açıldı. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ve Meclis-i Mebusan üyelerinden oluşan 324 milletvekili ile kurulan meclis, zorluklar nedeniyle 115 milletvekili ile açıldı. Aynı gün gerçekleşen toplantıda meclis adının "Türkiye Büyük Millet Meclisi" olmasına karar verildi.
23 Nisan 1920 tarihinde, Parlamento geleneklerine göre, en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili Şerif Bey (d. 1845), Başkanlık kürsüsüne çıktı ve konuşma yaparak Meclis'in ilk toplantısını açtı.

Bu Yüksek Meclisin en yaşlı üyesi sıfatıyla ve Allah'ın yardımıyla milletimizin iç ve dış tam bağımsızlık içinde alın yazısının sorumluluğunu doğrudan doğruya yüklenip, kendi kendisini yönetmeye başladığını bütün dünyaya ilan ederek, Büyük Millet Meclisi'ni açıyorum.
Bu açış konuşmasında, millî egemenliğe dayalı yeni Türk parlâmentosunun adı da "Büyük Millet Meclisi" olarak konulmuştu. Bu ad herkesçe benimsedi. Daha sonra Atatürk'ün tüm konuşmalarında yer aldığı şekliyle ve ilk kez 8 Şubat 1921 tarihli Bakanlar Kurulu Kararnamesinde de yazılı olarak, "Türkiye Büyük Millet Meclisi" (TBMM) adı kalıcılık kazandı.
TBMM, 24 Nisan 1920 günü yaptığı ikinci toplantısında Mustafa Kemal Atatürk'ü meclis başkanlığına seçti. Atatürk, kendi öncülüğünde kurulan TBMM'nin başkanlığını Cumhurbaşkanı seçildiği gün olan 29 Ekim 1923 tarihine kadar sürdürdü

Erken yıllar

Türkiye Cumhuriyeti'nin tek partili dönemi
1934'te kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanındı ve 1935 genel seçimleri'nde 18 kadın milletvekili seçildi. 1993'te ise Tansu Çiller ülkenin ilk kadın başbakanı oldu. (Bakınız, İlk Türk kadın milletvekilleri listesi.)

1945 - günümüz
Türkiye Cumhuriyeti'nin çok partili dönemi

Merkez teşkilatı
  • Genel sekreterlik
  • Özel kalem müdürlüğü
  • TBMM muhafız tabur komutanlığı: Türkiye Büyük Millet Meclisini korumakla görevli askeri muhafız birliğidir. Bu birlik sadece meclis başkanından emir alabilir.
  • TBMM ve millî saraylar koruma müdürlüğü
TBMM'nin yapısı

Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, seçildikleri bölgeyi veya kendilerini seçenleri değil, bütün Milleti temsil ederler.
Millet Meclisi üyeleri, göreve başlarken aşağıdaki şekilde and içerler :
"Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik ve lâik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma; toplumun huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya sadakattan ayrılmayacağıma; büyük Türk Milleti önünde namusum ve şerefim üzerine ant içerim."
Daha önce 5 yılda bir yapılan milletvekili genel seçimlerinin 2007 anayasa değişikliği referandumu ile 4 yılda bir yapılması benimsendi. Her 4 yılda bir yapılması öngörülen Milletvekilliği Genel Seçimleri ile her ilden yasalarda belirtilen miktarda üye Yüksek Seçim Kurulu kararı ile mazbata alarak Meclis üyeliğine hak kazanırlar.
Siyasi partiler mecliste elde ettikleri koltuk sayısına göre Hükûmet, ana muhalefet ve muhalefet olarak görev alırlar.

Başkan

Başkanlık Divanı
Bir Başkan; dört başkanvekili; yedi kâtip üye; üç idare amirinden kurulur. Siyasi partiler sahip oldukları milletvekili sayısı oranında Başkanlık Divanı'nda temsil edilir.
Anayasa'ya göre (m.94) "Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin başkanlık Divanı Meclis üyeleri arasından seçilen Meclis Başkanı, Başkanvekilleri, katip üyeler ve İdare Amirlerinden oluşur. Başkanlık Divanı, Meclisteki siyasi parti gruplarının üye sayısı oranında Divana katılmalarını sağlayacak şekilde kurulur. Siyasi parti grupları Başkanlık için aday gösteremezler. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin başkanlık divanı için, bir yasama döneminde iki seçim yapılır. İlk seçilenlerin görev süresi iki, ikinci devre seçilenlerin görev süresi üç yıldır. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin Başkanı, Başkanvekilleri, üyesi bulundukları siyasi partinin veya pari grubunun Meclis içinde ve dışındaki faaliyetlerine; görevlerinin gereği olan haller dışında, Meclis tartışmalarına katılamazlar; Başkan ve oturumu yöneten Başkanvekili oy kullanamazlar." Bu hükümler Meclis Başkanı'nın ve Başkanlık Divanı'nın tarafsızlığını sağlama amacı gütmektedir.

Danışma Kurulu

Komisyonlar
Her yeni yasama döneminde Başkanlık seçimi yapılıncaya değin en yaşlı üye Başkan, en yaşlı ikinci üye Başkanvekilliği yapar. Bir yasama döneminde 2 defa başkanlık seçimi yapılır. İlkinde 2 yıl ikincisinde seçim döneminin bitimine kadar görev yapar. TBMM Başkanı Cumhurbaşkanı'na gerekli hallerde vekalet eder.

Milletvekilliği statüsü
Milletvekilleri bir dönem için seçilirler. Dönem sonunda milletvekili olarak devam etmeleri için tekrar seçilmeleri gerekir. Milletvekilleri belirli bir ilden aday olup seçilirler, ancak sadece o ili değil bütün Türk milletini temsil ederler. Devlet memurları, kamuda çalışan görevliler milletvekili adayı olabilmek için bu görevlerinden istifa etmeleri gerekmektedir.

25 yaşını aşan her Türk vatandaşı milletvekili seçilebilir, ancak aşağıdaki özelliklere sahip olanlar milletvekili seçilemez:
  • İlkokul mezunu olmayanlar.
  • Hırsızlık dolandırıcılık gibi yüz kızartıcı suçlardan mahkum olanlar.
  • Muaf olmadıkça askerlik hizmetini tamamlamayanlar.
  • Taksirli suçlar hariç olmak üzere en az 1 yıl ağır hapis cezası nedeniyle hüküm giyenler.
  • Terör eylemi nedeniyle hüküm giyenler.
Yasama sorumsuzluğu: Milletvekili görevi süresince meclis içinde veya dışında belirttiği oy, söz ve düşünceleri ile ilgili yasama sorumsuzluğuna sahiptir. Bu hak görev süresi sona erse bile devam eder.

Yasama dokunulmazlığı: Milletvekili görevi süresince sorgulanmama, tutuklanmama ve yargılanmama hakkına yani yasama dokunulmazlığına sahiptir. Bu hak görev süresi ile sınırlıdır.

Hukuki işleyiş
TBMM doğrudan seçimle oluşur ve Türk milleti adına görev yapar. Meclis'in öncelikli görevi ve yetkisi yasama yetkisidir. Bunun yanında diğer yetkisi yürütme yetkisidir. Türkiye cumhuriyeti hükûmetlerinin güvenoylaması ve gensoru oylaması TBMM tarafından yapılır. TBMM'nin çıkardığı yasalar Anayasa Mahkemesi tarafından denetlenir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin çalışmasında şunlar gözetilir: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, TBMM içtüzüğü, Türkiye Cumhuriyeti kanunları, Başkanlık Divanı kararları, mahkeme kararları ve teamüller.

Meclis İçtüzüğü
TBMM'nin çalışma esasları Meclis İçtüzüğünde belirlenmiştir. Bu içtüzük kurallarını yine meclisin kendisi belirler. 1961'de Millet meclisi ve Cumhuriyet Senatosu'nun uyguladığı 2 farklı içtüzük yürürlüğe girdi. 1973'te her iki meclisin ortak oturumlarında geçerli olan yeni bir içtüzük kabul edildi. 1982 anayasası ile çift meclis uygulaması kaldırıldı ve sadece 1973'te kabul edilen içtüzük uygulanır oldu. Günümüzde de bu 1973 tarihli içtüzük yürürlüktedir.

Siyasi partilerin temsili

Türkiye'nin en eski partisi ise 21 Mayıs 1889'da İttihad-ı Osmani adı altında padişah II. Abdülhamit'i tahttan indirmek amacıyla kurulan dernektir. Sonradan İttihat ve Terakki Cemiyeti adını alan bu örgüt II. Meşrutiyet'in ilanının ardından 18 Ekim-8 Kasım 1908 tarihleri arasında toplanan kongresinde siyasi fırka (parti) haline geldiğini ilan etti.
TBMM'de en az yirmi milletvekili ile temsil edilen siyasî partiler grup kurma hakkına sahiptir. Her parti grubunun kendi disiplin kurulu bulunur. Parti başkanı eğer milletvekili ise doğrudan grup başkanıdır, parti başkanı milletvekili değil ise bir grup üyesi grup içi seçimle grup başkanı seçilir.
Genel seçimlerde Milletvekili çıkartan ancak grup kurmak için yeter sayıya sahip olmayan siyasi partiler TBMM Başkanlık Divanı, TBMM Danışma Kurulu ve komisyonlarda temsil edilemezler.

Meclis binaları
Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk, yanında İsmet İnönü, Fevzi Çakmak ve kadrosunun diğer üyeleriyle birlikte TBMM'den çıkıyor. (29 Ekim 1930)

1924-1960 yılları arasındaki yasama çalışmalarına ev sahipliği yapan Cumhuriyet Müzesi.
Günümüze kadar üç meclis binası kullanıldı. Günümüzde kullanılan meclis binası 1961'de açıldı ve 1998'de bir yenileme çalışması gerçekleştirildi.

İlk meclis binası
İlk Meclis binası, bir bodrum katı üzerinde yer alan tek katlı 22x43 metre ölçülerine sahip, farklı ölçülere sahip dokuz oda ve bir büyük salondan oluşan bir yapıydı. Ön yüzündeki geniş saçakları ve iki balkonu binaya belli bir görkem ve şıklık veriyordu. Kurtuluş Savaşı sırasında bütün askeri ve politik kararların verildiği bu küçük ve fazla kullanışlı olmayan yapı 18 Ekim 1924 tarihine dek kullanıldı. Bina günümüzde Kurtuluş Savaşı Müzesi olarak hizmet vermektedir.

İkinci meclis binası
TBMM'nin ikinci binasının yapımına Mimar Vedat Bey'in projesiyle 1923'de başlandı. Bina çok kısa bir sürede tamamlandı ve 18 Ekim 1924'de hizmete açıldı. İlk binadan aşağı yukarı 50 metre uzağa yapılan yeni bina 36 yıl boyunca kullanıldı ve siyasi tarihimizde birçok önemli karara tanıklık etti. Binanın içi, bir bodrum katı üzerinde yer alan iki kattan oluşuyordu. Merkezde Genel Kurul salonu yer alıyordu. Üst katın tavanı, Osmanlı motifleriyle dekore edilmişti. Genel Kurul salonunda dinleyiciler için balkonlar ve yıldız motifleriyle süslü duvar panelleri yer alıyordu. Dış cephesi büyük bir giriş, köprü kemerleri ve saçaklarla süslenmişti.
Cumhuriyetin ilk yıllarına tanıklık eden ikinci Meclis binası önemli tarihsel bir dönemde Meclis binası olarak kullanılmıştı. Günümüzde Cumhuriyet Müzesi olarak hizmet vermektedir.

Bugünkü meclis binası
Günümüzde de kullanılmakta olan TBMM'nin üçüncü binasının mimarı Avusturyalı mimar Prof. Clemens Holzmeister (1886-1983)'dir. Ankara'da başka birçok önemli devlet yapısının da mimarı olan Prof. Hozmeister 1938 yılında yapılan TBMM Yeni Meclis Binası yarışmasında birincilik elde etti. 11 Ocak 1937'de TBMM tarafından "anıtsal bir değer taşıyan, Türkiye Cumhuriyeti'nin devamlılığına ve yirminci yüzyılın mimari karakteristiklerine uygun" yeni bir meclis binasının yapımı için bir yarışma düzenlenmesine karar verildi. 14 projenin katıldığı yarışmada jüri üç projeyi birincilik ödülüne layık gördü. Ancak yapımı için Atatürk'ün de beğenisini kazanan Clemens Holzmeister'in projesinde karar kılındı. Binanın yapımına 26 Ekim 1939'da, görkemli bir törenle başlandı. İkinci Dünya Savaşı'nın patlak vermesi binanın yapımı için finansal sıkıntılar yaşanmasına neden oldu ve inşaatına belli dönemlerde ara verildi. 1957 yılından sonra inşaata tekrar hız verildi ve bina Ocak 1961'de kullanılmaya başlandı. Yeni Meclis toplamında 475,521 metre karelik bir arazi üzerine kuruldu. Ana bina 19.372 metre kareyi kaplıyordu. Fonksiyonel iç mekân olarak toplam alan 56,775 metre kareydi. Beş katlı binanın ön cephesi 248 metredir.

TBMM binası, Türkiye Cumhuriyeti'nin gücü ve kalıcılığını da temsil edebilecek şekilde, ciddi, kalıcı ve sağlamlığın ön planda tutulduğu mimari bir dışavuruma sahiptir. Büyüklüğü açısından, dünyanın en büyük parlemento yapılarından biridir.

Yasama dönemleri
TBMM'nin tarihçesi, kurulduğu 23 Nisan 1920 tarihinden 2007 yılına kadar 23 yasama dönemine ayrılır. 15 Ekim 1961-12 Eylül 1980 tarihleri arasında "Millet Meclisi" ve "Cumhuriyet Senatosu" olmak üzere iki bölüm halinde çalışmıştır. 23 yasama dönemir aşağıdaki şekildedir:

Seçimler Dönem Tarih Üye sayısı

TBMM 1. Dönem 23 Nisan 1920 - 11 Ağustos 1923 436
1923 genel seçimleri TBMM 2. Dönem 11 Ağustos 1923 - 1 Kasım 1927 333
1927 genel seçimleri TBMM 3. Dönem 1 Mayıs 1927 - 4 Mayıs 1931 335
1931 genel seçimleri TBMM 4. Dönem 4 Mayıs 1931 - 1 Mart 1935 348
1935 genel seçimleri TBMM 5. Dönem 1 Mart 1935 - 3 Nisan 1939 444
1939 genel seçimleri TBMM 6. Dönem 3 Nisan 1939 - 8 Mart 1943 470
1943 genel seçimleri TBMM 7. Dönem 8 Mart 1943 - 5 Ağustos 1946 492
1946 genel seçimleri TBMM 8. Dönem 5 Ağustos 1946 - 22 Mayıs 1950 503
1950 genel seçimleri TBMM 9. Dönem 22 Mayıs 1950 - 14 Mayıs 1954 492
1954 genel seçimleri TBMM 10. Dönem 14 Mayıs 1954 - 1 Kasım 1957 537
1957 genel seçimleri TBMM 11. Dönem 1 Kasım 1957 - 27 Mayıs 1960 602
27 Mayıs Darbesi Millî Birlik Komitesi 27 Mayıs 1960 - 25 Ekim 1961 38

Kurucu Meclis
(Millî Birlik Komitesi - Temsilciler Meclisi) 6 Ocak 1961 - 25 Ekim 1961
1961 genel seçimleri TBMM 12. Dönem( * ) 25 Ekim 1961 - 10 Ekim 1965 450
1965 genel seçimleri TBMM 13. Dönem( * ) 22 Ekim 1965 - 12 Ekim 1969 450
1969 genel seçimleri TBMM 14. Dönem( * ) 22 Ekim 1969 - 14 Ekim 1973 450
1973 genel seçimleri TBMM 15. Dönem( * ) 24 Ekim 1973 - 5 Haziran 1977 450
1977 genel seçimleri TBMM 16. Dönem( * ) 13 Haziran 1977 - 12 Eylül 1980 450
12 Eylül Darbesi Millî Güvenlik Konseyi 12 Eylül 1980 - 6 Aralık 1983 5

Kurucu Meclis

(Millî Güvenlik Konseyi - Danışma Meclisi) 23 Ekim 1981 - 6 Aralık 1983
1983 genel seçimleri TBMM 17. Dönem 24 Kasım 1983 - 29 Kasım 1987 400
1987 genel seçimleri TBMM 18. Dönem 14 Aralık 1987 - 20 Ekim 1991 450
1991 genel seçimleri TBMM 19. Dönem 6 Kasım 1991 - 24 Aralık 1995 450
1995 genel seçimleri TBMM 20. Dönem 8 Ocak 1996 - 18 Nisan 1999 550
1999 genel seçimleri TBMM 21. Dönem 2 Mayıs 1999 - 3 Kasım 2002 550
2002 genel seçimleri TBMM 22. Dönem 14 Kasım 2002 - 22 Temmuz 2007 550
2007 genel seçimleri TBMM 23. Dönem 4 Ağustos 2007 - 12 Haziran 2011 550
2011 genel seçimleri TBMM 24. Dönem 28 Haziran 2011- 550

Cumhuriyet Senatosu
İl grubu Seçim Tarih

A grubu 1961 senato seçimleri 15 Ekim 1961 - 2 Haziran 1968
1968 senato seçimleri 2 Haziran 1968 - 5 Haziran 1977
1977 senato seçimleri 5 Haziran 1977 - 12 Eylül 1980
B grubu 1961 senato seçimleri 15 Ekim 1961 - 2 Haziran 1966
1966 senato seçimleri 5 Haziran 1966 - 12 Ekim 1975
1975 senato seçimleri 12 Ekim 1975 - 12 Eylül 1980
C grubu 1961 senato seçimleri 15 Ekim 1961 - 7 Haziran 1964
1964 senato seçimleri 7 Haziran 1964 - 14 Ekim 1973
1973 senato seçimleri 14 Ekim 1973 - 14 Ekim 1979
1979 senato seçimleri 14 Ekim 1979 - 12 Eylül 1980
( * ) 1961'den itibaren sıralama 1'den başlatılmış (12. yerine 1. Dönem, 13. yerine 2. Dönem gibi...), 1983 sonrasında Meclis'in kuruluşundan (1920'den) hareket eden sıralamaya geri dönülmüştür.
Son düzenleyen _Yağmur_; 15 Ocak 2013 15:07
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
15 Ocak 2013       Mesaj #10
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ (TBMM),
MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi

Türkiye Cumhuriyeti'nin yasama organı.

Meclisin, genel seçimlerde belirlenmiş adaylarına milletvekili denir.Milletvekili seçilebilmek için ilkokul mezunu olmak ve 30 yaşını doldurmuş bulunmak gerekir; ancak ağır hapis cezasına çarptırılanlar ve yüz kızartıcı suçtan mahkûm olanlar milletvekili seçilemezler. Genel seçimler beş yılda bir yapılır. Milletvekilleri, belirli bölgelerin seçmenlerinin oylarıyla seçilmelerine rağmen, bütün ülkenin temsilcisi sayılırlar.

TBMM, seçimleri erkene alma veya Anayasa'da belirtilen koşullar nedeniyle erteleme yetkisine sahiptir. Ayrıca cumhurbaşkanı da Anayasa'da belirtilen şartların ortaya çıkması halinde seçimleri öne alabilir.TBMM, gerekçelerinin oluşması durumunda milletvekilinin üyeliğini düşürebilir; yasama dokunulmazlığını kaldırabilir. 550 üyeden oluşan TBMM, üye tam sayısının en az üçte biriyle toplanabilir ve salt çoğunlukla karar verir.

TBMM, son Osmanlı Meclisi Mebusanı'nın kapatılmasından sonra, 23 Nisan 1920'de Ankara'da toplandı. Bu Birinci TBMM, seçilen veya atanan üyelerden oluşuyordu. Meclisin ilk başkanlığına Mustafa Kemal Paşa (Atatürk) seçildi. Meclis başkanının aynı zamanda İcra Vekilleri Heyeti (Bakanlar Kurulu) başkanı olmasından dolayı, birinci dönem hükümeti TBMM Hükümeti olarak adlandırıldı.Kurtuluş Savaşı'nı da bu hükümet yönetti.

Birinci TBMM, 1921 Anayasası'nı yaptı; 29 Ekim 1923'te Cumhuriyet'i ilân etti ve 1924'te halifeliği kaldırdı. 1921 Anayasası üzerinde yapılan değişikliklerle oluşturulan 1924 Anayasası uyarınca genel seçimlerin dört yılda bir yapılmasına karar verildi. 27 Mayıs 1960'taki askerî müdahaleyle feshedilen TBMM, 1961 Anayasası'yla iki meclisli bir parlamentoya dönüştürüldü. Yeni TBMM, Millet Meclisi (450 üyeli) ve Cumhuriyet Senatosu'ndan (150 üyeli) oluşuyordu.

Hükümetlerin iki meclis tarafından da denetlenmesine karşın, gensoru yetkisi yalnızca Millet Meclisi'ne verilmişti.TBMM, 12 Eylül 1980'deki askerî müdahaleyle ikinci defa feshedildi. 1982 Anayasası'yla tek meclisli olarak belirlenen TBMM, önce 400 üyeden oluşuyorken, bu sayı 1987'de yeniden 450'ye, daha sonra 550'ye çıkarıldı.
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.

Benzer Konular

20 Mayıs 2011 / Misafir Soru-Cevap
8 Mart 2010 / BrookLyn Rüya Tabirleri
16 Mayıs 2010 / Misafir Soru-Cevap
16 Nisan 2014 / Misafir Soru-Cevap
15 Mart 2014 / Misafir Cevaplanmış