Arama

Guglielmo Marconi - Tek Mesaj #1

peaceful - avatarı
peaceful
Ziyaretçi
16 Eylül 2008       Mesaj #1
peaceful - avatarı
Ziyaretçi

Marconi Guglielmo

Ad:  MARCONİ (Guglielmo)1.jpg
Gösterim: 1446
Boyut:  52.6 KB

(d. 25 Nisan 1874, Bologna - ö. 20 Temmuz 1937, Roma, İtalya)
1896’da ilk başarılı telsiz telgraf (radyotelgraf) sistemini geliştiren İtalyan fizikçi ve mucit.


1909’da Nobel Fizik Ödülü’nü kazanmıştır. Daha sonra kısa dalga radyo iletişimi üzerinde çalışmış ve modern uzun erimli radyo yayımcılığının gelişmesini olanaklı kılmıştır.

Öğrenimi ve ilk çalışmaları.


Önce Bologna, ardından da Floransa’da öğrenim gören Marconi, daha sonra Leghorn’daki bir teknik okula devam etti. Buradaki fizik öğrenimi sırasında elektromagnetik dalga tekniklerini inceledi, bu amaçla James Clerk Maxwell’in matematik çalışmalarından ve ilk radyo dalgalarını iletmeyi başaran Heinrich Hertz ile elektrik ve elektrik boşalması üzerine araştırmalar yapan Sir Oliver Lodge’un deneylerinden yararlandı.

1894’te babasının Bologna yakınlarındaki malikânesinde deneylere girişen Marconi, önceleri, gerilim yükseltmek için bir indük- siyon bobini (transformatör), Mors anahtarıyla denetlenen bir kıvılcım oluşturma aygıtı ve basit bir koherörden (radyo dalgalan detektörü) oluşan sade bir donanımla işe başladı. Kısa erimli ilk deneylerinden sonra önce koherörü geliştirdi; ardından sistemli denemelerle, tepesinde ve dip bölümünde birbirine bağlanmış iki metal levha ya da silindir bulunan dikey bir antenle sinyal gönderme eriminin artırılabileceğini buldu. Bu yolla 2,4 km’lik bir erime ulaşan Marconi, bir yandan da antenin çevresine yansıtıcı aynalar yerleştirerek, ışıyan elektrik enerjisini her yönde dağılmak yerine bir demet halinde toplamaya yönelik deneyler yaptı.

Yaptığı deneyler İtalya’da fazla ilgi uyandırmayınca Marconi 1896’da Londra’ya geçti ve burada posta idaresinin başmühendisi Sir William Preece ile birlikte çalışmaya başladı. İngiltere’deki ilk patentini Haziran 1896’da aldı ve antenini daha yükseklere çıkarabilmek için balonlardan ve uçurtmalardan da yararlandığı bir dizi başarılı gösteri sergiledi. Salisbury Ovasında 6,4 km ve Bristol Kanalında ise 14,5 km’ye varan sinyal erimlerine ulaştı. Bu denemeler ile Preece’in bunlara ilişkin dersleri İngiltere’de ve başka birçok ülkede oldukça geniş ilgi uyandırdı. Bunun üzerine Marconi Haziran 1897’de davet üzerine La Spezia’ya giderek burada, 19 km’ye kadar açıkta olan Italyan savaş gemileriyle haberleşmek üzere bir kıyı istasyonu kurdu.

Marconi, kuzeni mühendis Jameson Davis’in mali yardımıyla Wireless Telegraph and Signal Company, Ltd. (1900’den sonra Marconi Wireless Telegraph Company, Ltd.) şirketini kurarak telsiz telgrafı geliştirmeye ve bu sistemin sağladığı bütün olanakları tanıtmaya yöneldi. 1899’da İngiltere’deki South Foreland’de, 50 km uzaktaki Fransa’nın Wimereux kentiyle haberleşmek üzere bir telsiz telgraf istasyonu kuruldu; aynı yıl İngiliz savaş gemileri 121 km’lik bir erim içinde birbirlerine sinyal göndermeye başladılar.

Eylül 1899’da Marconi, Amerika Kupası yat yarışlarını izleyerek New York kentindeki gazetelere haber geçen iki ABD gemisini donattı. Bu başarı kamuoyunda büyük ilgiyle karşılandı ve American Marconi Company adlı şirket kuruldu. Ertesi yıl, gemiler ile yer istasyonları arasında haberleşme ağlan kurmaya ve işletmeye yönelik olarak Marconi International Marine Communication Company, Ltd. oluşturuldu. Gene 1900’de Marconi, Telsiz Telgraf Aygıtında Gelişmeler başlıklı ünlü 7777 no.’lu patentini aldı. Daha önceleri Sir Oliver Lodge ile birlikte sürdürdüğü çalışmalara dayalı olan bu patent sayesinde, değişik dalgaboylarında çalışan pek çok telgraf istasyonu kuruldu.

Başlıca buluşları.


O dönemde matematikçiler, Yer yüzeyinin eğriliği nedeniyle, 161- 322 km’nin ötesindeki uzaklıklarla elektrik dalgalanyla haberleşmenin olanaklı olmadığını savunuyorlardı. Ama Marconi, 12 Aralık 1901’de Ingiltere’nin güneybatı ucundaki Cornwall’dan gönderilen sinyalleri, Atlas Okyanusunun öte yakasından, Kanada’nın Newfoundland kıyılarındaki St. John’dan almayı başardı; alıcı ve verici istasyonlar arasında yaklaşık 2.900 km’lik bir uzaklık vardı ve Marconi bu iş için balonla yükseltilmiş bir antenden yararlanmıştı. Bu tarihi olay dünyanın hemen her yerinde büyük bir şaşkınlık ve ilgi uyandırdı; bir yandan hızla yeni istasyonlar kurulmaya başladı, öte yandan da bilim adamları elektromagnetik dalgaların bu kadar uzağa nasıl iletildiğini araştırmaya koyuldular.

Marconi 1902’de “Philadelphia” adlı yolcu gemisiyle ABD’ye giderken, gündüzleri 1.125 km, geceleri ise 3.200 km öteden sinyaller aldı. Bu olgudan, radyo dalgalarının yansıyarak yol aldığı atmosferin üst katmanlarında geceleri daha uygun koşulların oluştuğu sonucunu çıkardı. Daha sonraları bu olgunun, gündüz gönderilen sinyallerin, atmosferin alt katmanlarında Güneş ışığının etkisiyle ortaya çıkan iyonlaşmanın sonucunda soğrulması nedeniyle üst katmanlarca yeterince yansıtılamadığmdan ileri geldiği anlaşıldı. Marconi 1902’de bir magnetik detektörün patentini aldı; bu aygıtta, demir kablolardan oluşan hareketli bir şeritteki mıknatıslanmanın yönü gelen sinyalin etkisiyle değişiyor, bu da aygıta bağlı bir telefonun çalışmasını sağlıyordu. Marconi bunu izleyen üç yıl boyunca, sinyal erimini artırmaya yönelik olarak, sinyallerin belirli yönlerde yoğunlaştırılmasını olanaklı kılan yönlendirilebilir yatay antenler üzerinde çalıştı. Bu çabalarının sonucunda 1910’da, İrlanda’daki bir vericiden, yaklaşık 9.650 km uzaktaki Buenos Aires’e (Arjantin) 8.000 m dalgaboyunda sinyaller göndermeyi başardı. Daha sonraki buluşlarıyla sinyal erimini daha da artırdı ve Eylül 1918’de İngiltere’den Avustralya’ya ilk radyo sinyallerini gönderdi.

Marconi I. Dünya Savaşı sırasında, 1916’da, daha kısa dalgalarla çalışmaya başladı; kısa dalgaboyları, antenin çevresine yerleştirilen yansıtıcılardan yararlanmayı olanaklı kılıyor, böylece hem sinyalin gücü artınlabiliyor, hem de düşman tarafından algılanma olasılığı azaltılıyordu. İtalya’da başlattığı deneyleri İngiltere’de sürdüren Marconi sonunda 15 m dalgaboyundaki sinyalleri 32-161 km öteye iletmeyi başardı. 1923’te deneylerini, özel olarak donattığı “Elettra” adlı yatında sürdürdü. Cornwall’ daki Poldhu’da kurduğu bir kilowattlık bir vericiden 2.250 km uzakta aldığı kısa dalga- boylu sinyaller, Galler’deki Caernarvon’da kurulu olan 100 kat daha güçlü bir vericiden gönderilen birkaç yüz kat daha uzun dalgaboyundaki sinyallerden çok daha gür ve netti. Böylece kısa dalgaboylu telsiz telgraf haberleşmesi hızla yaygınlaşmaya başladı; bu dönemde enerjiyi istenen doğrultuda yoğunlaştırmak için geliştirilen çubuk anten sistemi, modern uzun erimli radyo iletişiminin temelini oluşturdu.

Bunu izleyen birkaç yıl boyunca Marconi, dalgaboyunu yarım metreye düşürmek için uğraştı. Bu kadar kısa dalgaboyları (yüksek frekanslar), enerjinin istenen doğrultuda yoğunlaştırılmasını daha da geliştiren küçük parabolik yansıtıcıların kullanılmasını olanaklı kılıyordu. Marconi, “Elettra” ile İtalya açıklarında yürüttüğü denemeler sonucunda düşük güçlü vericilerle oldukça uzun haberleşme erimlerine ulaşılabileceğini buldu. Ayrıca, 55 cm kadar kısa dalgaboylannın eriminin bile, alıcı ile verici arasındaki optik uzaklıkla sınırlı olmadığını tekrar kanıtladı.

1909’da Nobel Fizik Ödülü’nü kazanan Marconi, 1919’da Paris’te başlatılan banş konferansına İtalyan delegesi olarak katıldı,
1929’da “marki” unvanı aldı ve İtalya senatosuna girdi, ertesi yıl da İtalya Kraliyet Akademisi’nin başkanlığına seçildi.

kaynak: Ana Britannica
Son düzenleyen Safi; 11 Aralık 2016 01:47