Arama


king nothing - avatarı
king nothing
Ziyaretçi
17 Eylül 2008       Mesaj #49
king nothing - avatarı
Ziyaretçi
Garip Ama Gerçek
  • Yurdumuzda doğal olarak bulunan 9000 bitki türünden, yalnız ülkemizde yetişen 3000 türün endemik (Ülkemize has) olduğunu,
  • Ülkemizde yaşayan hayvan türü sayısının tüm Avrupa kıtasında yasayan hayvan türlerinin 1.5 katı olduğunu,
  • Ülkemizde doğal olarak 120 memeli hayvan, 440 kuş, 13 sürüngen, 350 balık türünün yaşadığım ve 15 memeli, 46 kuş, 18 sürüngen türünün yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu,
  • Dünyanın büyük kuş göç yollarından ikisinin Anadolu'dan geçtiğini,
  • Sulak alanların, biyolojik çeşitlilik açısından dünyanın en verimli bölgeleri olduğunu ve ülkemizde uluslararası öneme sahip 56 adet sulak alan bulunduğunu,
  • Ülkemizdeki toprakların üçte ikisinin su veya rüzgar erozyonun etkisi altında olduğunu ve her yıl 1 cm. kalınlığında ve Kıbrıs Adası büyüklüğünde toprağımızın erozyonla yok olduğunu,
  • Bir ton kullanılmış beyaz kağıt, geri kazanıldığında 16 adet çam ağacının, bir
    ton kullanılmış gazete kâğıdı geri kazanıldığında ise 8 adet çam ağacının kesilmesinin önlenmiş olacağını,
  • Geri dönen her bir ton cam için yaklaşık 100 litre petrol tasarruf edilmiş olacağını,
  • Ülkemizde yaklaşık yılda 1 milyon ton kağıtla gereksiz yazışma yapıldığını,
  • İnsanların birbirlerine gönderdiği mektupların %44'nün okunmadığını,
  • Yalnızca 100.000 aile gereksiz yazışmayı durdurursa, her yıl 150.000 ağacın kesilmekten kurtarılacağını,
  • Bir insan ömrünün 8 ayını, gereksiz yazışma zarflarını açarak geçirdiğini,
  • Doğaya atılan atıkların % 60'nın boya ve boya ürünleri olduğunu,
  • Otomobilinizi hortumla yıkadığınızda yaklaşık 550 litre su harcandığını,
  • 3,7 litre benzinin yaklaşık 3 milyon litre içme suyunu kirletebileceğini,
  • Bir cam şişenin doğada 4000 yıl, plastiğin 1000 yıl, çikletin 5 yıl, bira kutusunun 10-100 yıl, sigara filtresinin 2 yıl süreyle yok olmadığını,
  • Bir büro elemanın yılda, 81 kilo yüksek vasıflı kağıdı çöpe attığını,
  • Bir topak tereyağ üretmek için 400 litre suya ihtiyaç olduğunu,
  • Büyük bir kayın ağacının, 72 kişinin 1 günlük oksijen ihtiyacını karşıladığını,
  • Dünyadaki mevcut suların ancak % 1'nin kullanılabilir su olduğunu,
  • Son 3-4 ay içerisinde 24 milyon hektar alanın çölleştiğini,
  • Dünya yüzeyinin % 6'sının çölleşmiş, % 29'unun da çölleşme yolunda olduğunu,
  • Dünya nüfusuna her gün 230 bin, her yıl 93 milyon kişinin katıldığını,
  • Dünyada her gün sağlıksız sulardan 25.000 kişinin ölmekte olduğunu,
  • Bu çevre sorunlarının oluşmasında ve çözümünde insanın doğrudan etkili olduğunu, biliyor musunuz?

Çevre hakkında genel bilgi


İnsanların sürekli yaşadıkları yere çevre denir. Dağlar, ovalar, çayırlar, ormanlar, göller, denizler, ırmaklar, doğal çevreyi oluşturur.
Doğal Çevrenin korunması amacı ile 1972 yılında İsveç'in Stockholm kentinde Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı toplandı. Bu toplantıda çevre sorunları ele alındı. Çevre kirlenmesine karşı üye ülkeler ortak çözüm yolları aradılar. Birleşmiş Milletler Çevre Konferansında 5 Haziran gününün Dünya Çevre Günü olması kararlaştırıldı. Her yıl Birleşmiş Milletler'e üye ülkelerde 5 Haziran Dünya Çevre Günü olarak değerlendirilir.
Ülkemizde bu amaçla 1978 yılında Türkiye Çevre Sorunları Vakfı, daha sonra Çevre Müsteşarlığı kuruldu. Başbakanlığa bağlı Çevre Müsteşarlığı 5-11 Haziran tarihleri arasını Çevre Koruma Haftası olarak kabul etti. Çevre Koruma Haftasında okullarda öğrencilere doğal çevrenin korunması gereği öğretilir. Hafta boyunca radyo ve televizyonda halka çevre kirlenmesi ile ilgili bilgiler verilir. Alınması gerekli önlemler anlatılır. Gazete ve dergilerde doğal çevrenin korunmasına ilişkin yazılara yer verilir.
Doğal çevrenin kirlenmesi bütün ülkelerin ortak sorunudur. Çevre kirlenmesi hepimizin günlük yaşayışını etkileyen bir olaydır. Uygarlığın gelişmesi, endüstrileşme sonucu fabrikalarda insan gücüne gereksinme arttı. Kırlarda, köylerde, doğal çevrede yaşayan insanlar kentlere göçtü. Kent nüfusu önemli ölçüde çoğaldı. Kentlerde nüfusun artışı ve endüstrileşme ile birlikte çevre sorunları ortaya çıktı. Bu sorunun en önemlisi çevre kirlenmesidir.
Başlıca çevre sorunları su, hava ve toprak kirlenmesidir.
Su kirlenmesi ile deniz hayvanlarının yaşam ortamları bozulur. Kirli sularda avlanan balık ve öteki deniz ürünlerini yemeyelim. Böyle sularda yüzmeyelim.
Hava kirliliği daha çok yakıtların gereği gibi yakılmaması sonucu ortaya çıkar. Kirli hava solunuma elverişsiz havadır. Kirli hava solunum yolları hastalıklarını artırır. Solunum organlarımızı yorar. Hava kirliliği ölümlere bile sebep olur.
Toprak kirlenmesi; çeşitli ilaç ve gübrelerle toprağın tarıma elveriş­siz duruma gelmesidir. Çiftçilerimiz; tarlada kullanacakları ilaç ve gübre çeşidini ziraat mühendislerine, teknisyenlerine sormalıdır. Hangi gübrenin hangi cins topraklarda yararlı olacağı bilinmektedir. Bu nedenle; ilgili uzmana danışmaksızın ilaç ve gübre kullanılmamalı. Toprak kirlenmesi toprağın verimini azaltır. Bitki hastalıklarını çoğaltır.
Bugün pek çok ilimiz çevre sorunları ile karşı karşıyadır. Örneğin Ankara'da hava, İstanbul'da su. Mersin ve Adana'da toprak kirlenmesi birer çevre sorunudur.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 21 Şubat 2019 00:11