Arama

Çocuk ve Şiddet - Tek Mesaj #2

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Ekim 2008       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Çocuklara Eziyet

Ailelerin çoğu ço­cuklarını çok sever ve özenle yetiştirmeye çalışır. Ne var ki, çocuklar bazen evlerindeki yetişkinlerden, hem de bakımlarından doğru­dan sorumlu olan ana babalarından dayak yer, onların kötü davranışlarıyla karşı karşıya kalır. Ana babaların bu davranışları çocukla­rın ruh sağlığını bozabildiği gibi çevreye uyumunu da olumsuz yönde etkiler. Çocukla­ra eziyet, fiziksel gelişmenin gecikmesi, kişilik sorunları, öğrenme ve davranış bozuklukları gibi, yaşam boyu iz bırakacak zararlara neden olur. Çocuk büyüklerin uyguladığı şiddeti "normal" sanabilir ve çevrenin haberi olunca­ya kadar da iş işten geçer.

Çocukları dövmek, sigara ile yakmak, kor­ku içinde yaşatıp, aşağılayıcı birtakım ceza­lar vermek ya da günlerce kilit altında tut­mak, yedirmeden, içirmeden soğukta bırak­mak eziyetin bazı örnekleridir. Çocuklara
eziyetin çeşitlilik göstermesi olayın yaygın­lık boyutunun algılanmasını zorlaştırır. Üstelik, neyin eziyet olup, neyin olmadığı konusunda insanlar farklı anlayışlara sahiptir. Bazılarının eziyet saydığını başkaları yalnızca ağır bir ceza olarak değerlendirir. Örneğin çocukları döven ana babalar az değildir. Bir tokat ile "eşek sudan gelinceye kadar" döv­menin arasındaki sınır çizgisi iyice belirsizdir.

Dövülen çocuklar çoğu zaman, "fena" ço­cuk oldukları için cezalandırıldıklarına inanır, suçun kendilerinde olduğunu sanırlar.

Çocuklarına eziyet eden yetişkinlerin du­rumları incelendiği zaman, çoğunlukla kendi ana babalarından eziyet görmüş oldukları ortaya çıkmaktadır. Alkol ya da uyuşturucu bağımlılığı, geçimsizlik, hastalık, yoksulluk, işsizlik gibi çeşitli sorunlar yüzünden gerilim içinde yaşayan bazı ana babalar bunların acısını çocuklarından çıkarmaktadırlar.

Çocuklara eziyet edilmesini önlemek için birçok ülkede özel yasalar vardır. İngiliz Parlamentosu 1884'te bu konuda bir yasa çıkarmış ve aynı yıl ulusal bir vakıf kurulmuş­tur. ABD'de New York eyaletinde çocukla­rı korumak amacıyla 1875'te bir yasa çıkarıl­mış, onu öbür eyaletler izlemiştir. Çocuklara eziyet edilmesi bugün birçok Avrupa ülkesin­de suçtur. Bu yasaların yanı sıra, ana babayı eğiterek aile içinde daha sağlıklı bir ortam yaratmak yönünde de çaba harcanmaktadır. Bu ülkelerde eziyet gören çocuklar gerektiği zaman ailelerinden alınarak başka bir ailenin yanına ya da çocuk evlerine yerleştirilmek­tedir.

Eziyet gören çocukları korumak amacıyla çıkarılmış özel bir yasa Türkiye'de henüz yoktur. Türk Ceza Kanunu çocuklara eziyet olarak kabul edilebilecek eylemleri suç sayar. Yasalara göre, çocuk üzerindeki eğitim ve söz geçirme yetkisini kötüye kullanarak onun sağlığının bozulmasına ya da bir tehlikeyle karşılaşmasına yol açan kişi 18 aya kadar hapsedilir. Koruması altındaki 12 yaşından küçük çocukları terk eden ya da onlara kötü davranan kişi 30 aya kadar hapsedilir. Ne var ki, bu gibi cezalarla olayın önünün alınamadı­ğı açıkça görülmektedir.
Kapalı kapılar ardında, güçlünün güçsüze uyguladığı eziyetin duyulması ve engelleyici girişimlerde bulunulması ancak toplumun bu konuda duyarlı davranmasını sağlayacak eği­tici çalışmaların yapılması, çocukların güvenli ve mutlu bir ortamda bakılacağı, yetiştirilece­ği özel kurumların açılması ile sağlanabilir.

Kaynak: Temel Britannica
Son düzenleyen perlina; 15 Mayıs 2017 17:48