Başında bu mucizenin Sesler, kokular ve renkler Ebediyet kadar derin Bir anın va'dini bekler. (A. H. Tanpınar)
Her yaz şimale doğru asırlarca bir koşu Bağrımda bir akis gibi kalmış uğultusu. (Y. K. Beyatlı)
Bastığın yerleri toprak diyerek geçme, tanı Verme dünyaları alsan da bu cennet vatanı. (M. A. Ersoy)
Bir taraf bahçe, bir tarafta dere Gel uzan sevgilim, benimle yere Suyu yakuta döndüren bu hazan Bizi garkeyliyor düşüncelere. (Ahmed Haşim)
Kalem böyle çalınmıştır yazıma Yazım kışa uymaz, kışım yazıma. (Gevheri)
Şeb-i hicran yanar canım döker kan çeşm-i giryânım Uyarır halkı efganım kara bahtım uyanmaz mı. (Fuzuli)
Çözülen bir demetten indiler birer birer Bırak yorgun başlan bu taşlarda uyusun Tutuşmuş ruhlarına bir damla gözyaşı sun Bir sebile döküldü bembeyaz güvercinler. (Z. O. Saba)
Gönlümüz bağlandı zülfün teline Alınmaz gözleri mestim alınmaz Sencileyin cevredici kuluna Bulunmaz gözleri mestim bulunmaz. (Gevheri)
Keder, saçlarıma ak Yüzüme çizgi serdi Ruhumu çırılçıplak Soyup çarmıha gerdi. (N. F. Kısakürek)