Arama


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
29 Temmuz 2009       Mesaj #153
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Cehennemden Kurtulabilecek miyim?

Mısır evliyasından “Fahr-ül Farisî” hazretlerine, talebesinden biri gelip;
- Efendim, ben bir şeyden çok korkuyorum, diye arz edince sordu:
- Hayırdır evladım, neden korkuyorsun?
- Ahirette Cehennemden kurtulabilecek miyim acaba? Bunu düşünüp çok korkuyorum hocam.
- İnşallah kurtuluruz oğlum.

- İnşallah efendim, ama nasıl?
Buyurdu ki:
- Ümidimiz odur ki oğul, büyükler bize sahip çıkar ve şefaat ederler de inşallah kurtuluruz.
- Ya sahip çıkmazlarsa efendim?
- Merak etme oğlum. Biz bugün onlara sahip çıkarsak, onlar da o gün bize sahip çıkarlar.
Biz onları dinlersek...

- Anlamadım, nasıl yani?
- Demem o ki oğul, biz o büyüklerin sözlerini dinler, nasihatlerine göre yaşarsak, onlara sahip çıkmış oluruz. O zaman onlar da bize sahip çıkarlar.
***
Bir gün de bir genç gelip;
- Efendim, dünyada ve ahirette felaketlerden kurtulmak için ne yapayım? diye sorunca;
- Bunun bir tek çaresi var, buyurdu.
- O nedir ki efendim?
- Kurtulanlarla beraber olmak.
- Kurtulanlardan maksat kimlerdir ki?
- Allahü teâlânın sevgili kullarıdır. “Ehl-i sünnet alimleri” ve “evliyalar” bunlardandır mesela.
Böyle zatlar yoksa?
Delikanlı sordu:
- Böyle zatlar yoksa efendim?
- Onlar yoksa, kitapları var evladım. Onların kitaplarını okuyan da onlarla beraber sayılır.

***
Bir gün de bazı gençlere,
- “Emr-i maruf”, yani İslâma hizmet etmek kime nasip olursa, çok sevinsin, çok şükretsin, buyurdu.
- Bu iş, çok mu sevaptır? dediler.
- Elbette, buyurdu. Bir beldede küfre karşı “emr-i mâruf” yapılırsa, Allahü teâlâ o beldenin hak ettiği azâbı tehir eder. Emr-i maruf yapılmayan beldeye ise azab-ı ilâhî gelir.

Alıntı
Son düzenleyen Safi; 14 Eylül 2017 02:41