Arama


ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
26 Ekim 2009       Mesaj #4
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

olumlu iletişim nedir?

Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

olumlu iletisim örnekleri bu konuyla ilgili 20 örnek bulabilirmiyim ?


1. Çocuklarla olumlu iletişim
Bir çocukta özsaygının oluşmasını sağlamanın bir yolu olumlu iletişimden geçer. Olumlu iletişim aynı zamanda çocukla ilişkinin kurulmasını ve karşılıklı güvenin oluşmasını sağlar. Çocuklarımızla iletişimimizi hem sözlerimizle hem de hareketlerimizle kurarız. Bunlar çocuklarımızla iletişimimizi geliştirmemizin bazı yollarıdır ve onların kendilerine güvenen, mutlu çocuklar olmalarına yardımcı olurlar.
Öncelikle çocuğunuzu gerçekten dinleyin. Bu yaptığınız işi bırakmayı ve o konuşurken onun yüzüne bakmayı da gerektirir. Çocuğunuza dokunmak ve ona adıyla hitap etmek de ona olan ilginizi göstermenin bir yoludur. Aynı zamanda onun düzeyine inmek kendisini daha rahat hissetmesine yardımcı olur. Kullandığınız sesin kelimelerden çok söylediğiniz şey üzerine etki yaptığını unutmayın.
Psikolojik danışmanların kullandığı bazı iletişim geliştirme yolları şunlardır:
  • Kapı aralayıcılar: Örnek; “Gerçekten mi? Hımm... Biraz daha anlatır mısın?” Çocukların düşüncelerini anlatmalarını sürdürmelerine yardımcı olacak kısa ifadeler.
  • Açık uçlu sorular: Örnek; “Sonra ne oldu?” bunlar çocukların kendilerini açmalarını sağlayan konuşmalarına devam etmeleri için cesaretlendiren “nasıl” ve “ne” ile başlayan sorulardır.
  • Duyguların yansıtılması: Örnek; “Bu konu seni çok kızdırdı sanırım.” bu ifadeler çocuğun anlaşıldığını hissetmesini, duygularını kabul etmeleri ve aynı zamanda canlarını sıkan şeyleri ifade etmelerini sağlar.
  • İhtiyacım var, şeklindeki mesajlar. Örnek; “Seni aptal, git şu çöpü boşalt hadi.” demek yerine “Çöpü boşaltmak için yardımına ihtiyacım var.”, demek çocuğunuza olumsuz mesajlar vermek yerine ondan istediğiniz şeyi yerine getirme fırsatı verir ve sizin nasıl hissettiğinizi anlamasını kolaylaştırır.
Çocuğunuza duygu ve isteklerinizi aktarmada daha etkili olabilmek için onun ilgisini çekebildiğinizden emin olun. Çocuklar olumlu bir şekilde kısa ve basit isteklere daha olumlu cevaplar verirler. İstediğiniz şeyi yaptığı için çocuğunuza teşekkür etmeniz onun olumlu tepkilerini artırmakla kalmaz aynı zamanda iyi davranış modeli oluşturur. Sonuç olarak çocuğunuza, arkadaşlarınıza davrandığınız gibi saygılı ve nazik olursanız onlar da kendilerine ve çevrelerindekilere karşı iyi şeyler hissederek büyürler.


2. Aile içi olumlu iletişim
Anne-baba ve çocuk arasında kurulan olumlu iletişim, çocuğun gelecekte sağlıklı sosyal ilişkiler kurmasının temelini oluşturuyor, ailenin de mutluluğunu arttırıyor. Çocuğunuzun kendini ifade edebilen, özgüveni yüksek bir birey olmasını istiyorsanız, aile içinde olumlu iletişim kurmaya özen göstermelisiniz.
Anne-baba ve çocuk arasındaki olumlu iletişimin ailenin mutluluğunu arttırdığını, ayrıca çocuğun bu iletişim tarzını model alarak hayatı boyunca sağlıklı sosyal ilişkiler kurmasına yardımcı olduğunu ve kendini ifade yeteneği ile özgüvenini güçlendirdiğini bildiren uzmanlara göre iletişim, iki yaşındaki çocuk için de ergenlik çağındaki çocuk için de hem özsaygının hem de karşılıklı saygının anahtarı. Anne-baba ve çocuk arasında olumlu iletişim kurmanın yolları ise şunlardır:
  • Çocuğunuzun kendisiyle ilgilendiğinizi, ihtiyacı olduğunda yardım edeceğinizi bilmesini sağlayın. Sözgelimi, sizinle konuşmak istediğinde televizyonu kapatın veya gazeteyi elinizden bırakın. Çocuğunuz size önemli bir şey söylemeye çalışırken, telefon görüşmesi yapmaktan kaçının.
  • Çok yorgunsanız, aktif bir dinleyici olabilmek için daha fazla çaba harcamanız gerekecektir. Gerçek bir aktif dinleme kolay iş değildir, üstelik bedeniniz ve zihniniz yorgunken daha da zorlaşacaktır.
  • Çocuğunuzun bir davranışı ya da bir olay nedeniyle çok sinirliyseniz, o anda objektif davranamayacağınız için, yeniden sakinleşene kadar iletişim kurmaya çalışmayın. Beklemek, yatışmak ve çocukla daha sonra konuşmak en iyisidir.
  • Çocuğunuzu dikkatle ve nazik bir şekilde dinleyin. Size bir şey anlatmaya çalışırken sözünü kesmeyin. Ona arkadaşlarınıza gösterdiğiniz nezaketi gösterin. Olayların nedenini sormayın, ne olduğunu sorun.
  • Başka insanların özellikle dahil olması gerekmediği sürece konuşmalarınızı özel tutun. Çocuğunuzla aranızdaki en iyi iletişimin etrafta başka insanlar yokken gerçekleşeceğini unutmayın. Çocuğunuzu başka insanların önünde utandırmanız veya güç duruma düşürmeniz, içerlemesine ve düşmanlık duyguları hissetmesine neden olur.
  • Çocuğunuzun tepesinden konuşmayın, konuşurken fiziksel olarak onun düzeyine inin.
  • Çocuğun anlatmaya çalıştığı durum hakkında önceden bilgi sahibiyseniz, bunları çocuğunuzla paylaşın. "Senin için neyin iyi olduğunu ben biliyorum", "sadece dediğimi yap, sorun çözümlenecektir" ya da "ben sözümü bitireyim sen de konuşacaksın" gibi cümleleri, telkinlerde bulunmayı ve ahlaki açılardan kınamayı en az düzeyde tutun. Bu gibi ifadeler açık iletişim kurmaya ve bu açıklığı devam ettirmeye yardımcı olmayacaktır. Aptal, budala, tembel gibi aşağılayıcı sözleri ise kesinlikle kullanmayın.
  • Çözüme yönelik somut adımlar geliştirmesi için çocuğunuza yardımcı olun.
  • Çocuğunuzun açık iletişimi sürdürmesini destekleyin. Bunu, çocuğu olduğu gibi kabul ederek ve gösterdiği iletişim çabalarını takdir ederek sağlayabilirsiniz. Onu yaptığı veya yapmadığı şeylerden dolayı değil, kendisi olduğu için kabul ettiğinizi gösterin.

3. Etkili iletişim
Toplumsal barış ve huzurun sağlanmasında kişiler arası iletişim çok önemli bir yer tutmaktadır.
İletişim, kişiler arasında yer alan düşünce ve uygun alışverişi dile getiren bir etkinliktir.
Uygun iletişim yöntemini benimseme ve bunu doğru olarak kullanma hem kişisel ilişkilerde, hem toplumsal yaşamda çok önemlidir.
Etkili iletişim yöntemini benimsemek ve bunu ilişkilerimizde doğru olarak kullanabilmek için iletişim engellerini bilmekte yarar vardır. İnsanlar arası etkileşim ve olumlu iletişimi engelleyen etmenleri şöyle sıralayabiliriz:
  • Kendi düşünce ve fikirlerimizi tek doğru olarak benimsemek, başkalarının fikir, düşünce ve duygularını önemsememek ve saygı göstermemek. İnsanların birbirleriyle yaptıkları iletişimde, televizyondaki tartışma programlarında bunu görmek mümkündür. Bir çok insanın kendi fikirlerini tek doğru olarak anlattığını, karşısındaki insanın fikir ve düşüncelerine değer vermediğini saygı göstermediğini görmekteyiz. Böyle bir durumda ise kişiler arasında olumlu ve etkili iletişimden söz edilemez.
  • Karşımızdaki kişi ya da kişileri sürekli yargılamak, eleştirmek ve suçlamak da iletişimimizi engeller. Bu tür iletiler sonunda kişilerin kendilerini anlaşılmamış, itilmiş, haksızlığa uğramış, daha çaresiz hissederler, karşılığında ise iletişimi keserler.
  • İfadelerimizde emir verme, yönlendirme eğiliminde olmak, insan davranışlarının kabul edilmez olduğu tutum ve davranışları benimsemek de iletişimin kesilmesine neden olabilir.
  • Karşımızdaki insanın iletişim tarzını bilmemek, sürekli konuşmalarımızda ahlak dersi veren, nasihat eden ifadeler kullanmak. Sözünden dönmek, oyalamak, alay etmek, konuyu saptırmak da olumlu iletişim sürdürmemizi engeller. Böyle iletiler yüzünden insan onunla ilgilenilmediğine, duygularına saygı gösterilmediğine belki de dışlanıldığı düşüncesine kapılır.
Uygun iletişim yöntemini benimsemek, bunu doğru olarak kullanabilmek için de etkili iletişim yolları şunlardır:
  • Karşı tarafın anlaması istenilen konu hakkında çok açık fikir sahibi olmak, kendimizin ve karşımızdaki kişinin iletişim tarzını bilmek gerekir. Verilecek mesajın dinleyene anlamlı olması için dinleyen tarafın lisan ve terimleri kullanılmalıdır. Eğer mesaj, dinleyen tarafından alınmaz ve anlamlı olmazsa iletişimden söz edilemez.
  • Kendimizi dinleyen tarafın yerine koyup, söyleyeceklerimizi o kişiye göre ayarlamalıyız. Karşımızdaki insana değer vermeliyiz. O zaman mesajlarımızı daha rahat iletebiliriz, dinleyen de mesajı alma gayreti gösterir.
  • Fikirlerimizi mümkün olan en basit terimlerle ifade etmeliyiz. Gerekli yerlerde tekrarlar kullanmalıyız.
  • Rahatsız edici gürültüleri ortadan kaldırmalı veya azaltmalıyız. Gürültülü bir ortamda sağlıklı bir iletişim kurmak mümkün değildir.
  • Açık ve anlamlı olabilmek için her türlü iletişim imkanını kullanmak gerekir. (Beden duruşu, yüz ifadesi, göz bakışı, el ve beden hareketleri, ses tonları.) Düzeltici geri iletimlerde açık ve duyarlı olmalıyız.
  • En önemlisi insanlar arası olumlu iletişimin sağlanabilmesi için; karşılıklı saygı ve hoşgörü, fikirlere tek yönlü değil, çok yönlü bakabilmek ve karşımızdaki insana değer vermek gereklidir. Yunus Emre’nin "Yaradılanı severim yaratandan ötürü" sözünü yaşantımızda davranışlarımıza yansıtmalıyız.
Ayrıca iletişimde sakin olmak, duygularımıza kapılmamak ve aceleci davranmamak çok önemlidir. Böyle davranmazsak etkili iletişim olmaz. Bu konuda nasıl davranılması gerektiğini Peygamber Efendimiz şu hadis-i şerifi ile belirtmiştir:
"Öğretiniz, kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız, içinizden biri öfkelendiği zaman sussun."
Her insan kendi sorumluluğunun bilincinde, duygu ve düşüncelerinde samimi olur, başkalarına karşı da saygılı olursa, insanlar arası iletişim daha sağlıklı bir şekilde sürdürülebilir. Ancak insan bencil, erdemli davranışlardan uzak, sadece kendini düşünen, başkalarına saygısız ve değer vermeyen tutum ve davranışlar içinde olursa, iletişimden söz etmek mümkün değildir.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!