Arama


Eylül - avatarı
Eylül
Ziyaretçi
2 Ocak 2010       Mesaj #4
Eylül - avatarı
Ziyaretçi

HAVA TEMİZLEYEN EV BİTKİLERİ


Tabiattan alabildiğine uzak yaşamak zorunda kaldığımız günümüzde salon bitkileri hayatımızın ayrılmaz bir parçası olmuştur. Evimize, işyerlerimize bir parça canlılık getirmek ve dekorasyonu tamamlamak maksadıyla bu bitkilerden bir kaç saksı olsun yetiştirmeye çalışırız.
Bitki seçimi yaparken onların çevrelerini süslemekten çok daha ilginç özelliklere sahip oldukları çoğumuzun aklına gelmez. Bitkilerin havayı temizlediklerini herkes bilir ama bazı salon bitkilerinin ev ve ofislerde havadaki zehirlerle mücadelede silah olarak kullanıldığı kimin aklına gelir ki?..
Bu konu büyük önem arzediyor. Zira kapalı yerlerdeki hava kirliliği bazen dışarıda karşılaştığımızdan çok daha yoğun olabiliyor.
Çevre problemlerini biyolojik yollarla çözmeye yönelik araştırmalar sırasında özellikle ev bitkilerinin bir kısmının iç mekanlarda sağlığımızı tehdit eden, ancak kaçınılmaz olarak maruz kaldığımız bazı zehirli maddeleri emerek büyük fayda sağladığı meydana çıktı.

Nasa tarafından yapılan araştırma sırasında plexiglas ile kaplanan hücrelere değişik türlerde çiçekler yerleştirildi ve iç mekanlarda en çok maruz kaldığımız zararlı maddeler bu hücrelere enjekte edildi.
İki yıl süren araştırmalar sonunda yapılan kontrollerde havadaki formaldehit,benzen, trikloroetilen moleküllerini ve karbonmonoksit gazını en çok emen bitkiler tesbit edildi.

Çoğumuzun tanıdığı bu bitkiler şunlar:


KURDELE ÇİÇEĞİ (Chlorophytum)
Geleneksel salon bitkilerinden bir daha.. Son derece dekoratif, sevimli bir bitki olan kurdele çok kolay yetişir. Sıcak veya soğuk mekanlarda, gölgede veya güneşte büyür. Kuru havaya aldırış etmez. Bulunduğu yere kolayca adapte olur. En güzel asma saksılarda yetiştirilir.

ÖZELLİKLERİ:
ISI: Oda ısısı idealdir. Ama kış aylarında +5 dereceye kadar dayanır.
IŞIK: Direkt gün ışığı almayan aydınlık bir yer idealdir.
SULAMA: Aktif olduğu yaz aylarında düzenli olarak sulanır ve beslenir. Kışın su azaltılmalıdır. Özellikle soğuk yerde duruyorsa fazla sulandığı takdirde yaprakları kahverengileşir.
NEM: Yazın ara sıra yaprakları yıkanabilir.
Çoğaltmak için yavruları ana bitkiden ayrılmadan küçük bir saksıya dikilir. Köklenince sap kesilir. Ana bitkiden ayrılan fışkınları ile de kolayca yetişir.

PHİLODENDRON


Son yıllarda epey popüler olan philodendronlar iki gruba ayrılır. Sarmaşık tipi olanlar salonlarda yetiştirmeye daha uygundur. Bakımı kolaydır. İhmal edilse bile öyle çabucak bozulmaz. Dalları taze iken kırmızı,genellikle kalp şeklindeki yaprakları farklı renklerde olabilir. Düz yeşil,kızıl gölgeli,yeşil-beyaz ebruli ve beyaz damarlıları mevcuttur. Devetabanı ile akraba olan philodendron onun gibi dallarından hava kökleri uzatır. Bunları kesmemeli,saksının içine doğru itmelidir. Boyu 2-5 metre uzayabilen bitki yosunlu çubuğa sardırılır veya parmaklık tipi bir destekle şekil verilir.
Diğer grup küçük salonlarda yetiştirilemiyecek kadar iridir.60 cm. en ve boydaki dilimli yaprakları , 2,5 metreye varan boyu ile geniş mekanlara ve bina girişlerine daha uygundur.

ÖZELLİKLERİ:
ISI: Oda ısısı idealdir ancak biraz serinlikten rahatsız olmaz.
IŞIK: Hafif gölgede olmalıdır. Direkt günışığı zarar verir.
SULAMA: Kışın toprağı hafif nemli tutulur. Diğer mevsimlerde bol ve düzenli sulanır.
NEM: Düzenli olarak yapraklarına su püskürtülür. Her 2-3 yılda bir saksı değiştirilir.

DRACENA (Dracaena)


Dracena,palmiye ağacını hatırlatan formuyla sevilen bir salon bitkisidir. Birçok çeşidi vardır. Bakımı kolay ve uzun ömürlüdür.

ÖZELLİKLERİ:
ISI: Sıcağı sever ama kışın13-14 dereceye dayanır. Bazı cinsleri daha düşük ısılara dayanıklıdır.
IŞIK: En iyi hafif gölgede yetişir. Direkt güneş ışığından sakının.
SULAMA: Yazın toprağı daima nemli olmalıdır. Kışın suyu biraz azaltılır.
NEM: Nemi çok sever. Düzenli olarak yapraklarına su püskürtün.

Bahar ve yaz aylarında 15 günde bir sulama suyuna uygun bir sıvı gübre katmak suretiyle besleyin. Her iki yılda bir ilkbaharda saksısını değiştirin.Yapraklarını tozlu bırakmayın.Yaprak cilası kullanabilirsiniz.

DUVAR SARMAŞIĞI (Hedera)


Zarif ve dekoratif yapraklı hedera ormanlarda gölge bahçelerde yetişen tanıdık bir çehredir. Yer örtücü veya sarmaşık olarak büyüyen hedera ev bitkisi olarak da çok popüler olmuştur. Asma saksılarda veya yosunlu çubuklara sardırılarak yetiştirilebilir. Bakımı kolaydır. Fazla sıcağı sevmez. Isıtılan mekanlarda yaprak uçları kuruyup, kahverengileşir. Kaloriferlere fazla yakın bir yerde bulundurmamalıdır. Isıtılmayan mekanlarda rahatlıkla yetiştirilebilir. Yaprak şekilleri farklı, düz renkli veya ebruli cinsleri bulunur. Fazla uzaması istenmiyorsa küçük yapraklı ve geç büyüyen cinsler tercih edilir veya yılda 2-3 kere dal uçları koparılır.

ÖZELLİKLERİ

:
ISI: Serinlikten hoşlanır. Aşırı ısıtılan yerlerde yaprak uçları kurur. Yaz aylarında dışarıda gölge bir yerde bulundurulabilir.
IŞIK: Kışın mümkün olduğu kadar aydınlık sağlanmalı, Yaz aylarında ise direkt gün ışığından korunmalıdır. Fazla gölgede yapraklar küçülür ve azalır, ayrıca ebruli cinsler renklerini kaybeder.
SULAMA: Hedera yaz aylarında düzenli ve bol sulanır. Kışın su azaltılır ama toprağı hiç bir zaman tamamen kurutulmamalıdır.
NEM: Yapraklar yaz-kış düzenli olarak nemlendirilir. Ara sıra yıkanması iyi olur.

Her iki yılda bir biraz daha büyük bir saksıya alınır. Dal uçlarından alınan çeliklerle kolayca çoğaltılır.

PAŞA KILICI (Sansevieria)


En kolay yetişen salon bitkisi nedir diye sorulsa cevabı Paşa Kılıcı olurdu herhalde. Güneş,gölge,susuzluk ya da hava cereyanı bitkiyi etkilemez. Paşa kılıcını öldüren, özellikle kışın aşırı sulamadır.
İsmine uygun uzun yapraklıların yanı sıra, rozet biçimi yapraklı küçük cinsleri vardır.Kılıç toprak bir saksıya dikilir ve özenli bakılırsa her yıl ince, uzun bir sap üzerinde küçük, beyaz ve güzel kokulu çiçekler açar.

ÖZELLİKLERİ

:
ISI: Oda ısısı idealdir. Ancak 7 c. ye kadar soğuğa dayanabilir.
IŞIK: Biraz günışığı iyidir ama gölgede de yetişebilir.
SULAMA: Bahar ve yaz aylarında toprağı kurudukça sulanır. Kışın ise en çok ayda bir sulanır.

Çoğaltmak için,yavruları dikkatle ayrılır. Bir gün açıkta bırakılır.Daha sonra dikilir ve sulanır.Veya sağlıklı bir yaprağın ortasından 6-7 cm.lik bir parça kesilir. Bu parça yarısına kadar toprağa gömülür.
Saksısı nadiren değiştirilir.Uzun yıllar aynı saksıda kalabilir.

BAMBU PALMİYE (Chamaedorea)


Bir palmiye cinsi olan bu bitki daha çok bambuya benzer. Dalları direkt topraktan çıkar. Yetişkin bir bitkinin boyu cinsine göre 1-3 metre arasında değişir. Bakım önerileri PALMİYELER bahsinde yazıldığı gibidir.

EV SARMAŞIĞI (Scindapsus)


İthal çiçekler ortalığı sarmadan önce hemen her evde bulunan bir sarmaşık. Kolay yetişir.Alacalı yaprakları yürek biçimindedir. Saplarından hava kökleri çıkartır.Asma saksılarda veya yosunlu çubuklara sarılarak yetiştirilebilir. Duvarlara, çubuklarla yapılmış desteklere de sardırılabilir. Ancak zaman içinde yaprakları döküldükçe bitki kelleşebileceği için büyümesini kontrol altında tutmak daha iyi olur. Aşırı sulama,hava cereyanı ve ani ısı değişiklikleri yaprak dökmesine sebep olur.

ÖZELLİKLERİ

:
ISI: Oda sıcaklığı idealdir. Hiçbir zaman 10 derecenin altında bulundurmamalıdır. Bazı cinsleri sıcağı daha çok sever.
IŞIK: Direkt gün ışığından uzak, aydınlık bir yer idealdir. Alacalı türleri fazla gölgede renklerini kaybeder.
SULAMA: Yaz aylarında düzenli sulanır ve beslenir. İki sulama arasında toprağın hafifçe kuruması beklenir. Kışın su ve besin azaltılır. Toprağının sürekli ıslak olması bitkiyi çürütür.
NEM: Yaprakları düzenli olarak nemlendirilir. Arada bir yıkamak da iyidir.

Sakısısı gerekirse ilkbaharda değiştirilir. Yanlarından çıkan fışkınlardan veya dal uçlarından alınan 15 cm.lik çeliklerle kolayca çoğaltılabilir.

AGLAONEMA


Anavatanı Çin olan bu herdem yeşil bitki, dünyada en popüler salon bitkilerinden biri olmuştur.Gençken yaprakları doğruca topraktan çıkar. Yaşlandıkça kısa da olsa bir sap meydana getirir. Yaprakları düz renk veya ebruli olabilir. Birkaç kurala uyulmak kaydı ile yetiştirilmesi kolaydır. Kullanılan saksı alçak ve geniş olmalıdır.Aglaonema olduça yavaş büyür. Bu yüzden bitki sık beslenmeli, fakat saksısı çok seyrek değiştirilmelidir.

ÖZELLİKLERİ

:
ISI: Ilık ve nemli havayı sever. Hava akımı zarar verir. Kışın ısı 15 c. nin altına düşmemelidir.
IŞIK: Direkt gün ışığından uzak, hafif gölge bir yer idealdir. Ebruli cinsleri daha aydınlık bir yer ister. Düz renk yapraklılar gölgede yetişebilir.
SULAMA: Kışın az su ister.Diğer zamanlarda bolca sulanır ve beslenir.
NEM: Nemli hava şarttır. Yaprakları düzenli olarak nemlendirilir, ancak asla yıpratacak şekilde su püskürtülmemelidir. Çakıllı tepsi kullanılabilir.
Her 3 yılda bir baharda saksı değiştirilir.
İlkbaharda veya yazın hafif köklü bir kaç yaprak çıkarılıp dikilerek çoğaltılır.

KASIMPATI (Chrysanthemum)


Kasımpatı genelde dış mekan bitkisi olarak bilinir. Ancak saksıda yetişen cüce türleri geçici de olsa ev bitkisi olarak rahatlıkla kullanılabilir. Bitki sonbaharda tomurcuklu olarak alınır. Serince ve aydınlık bir cam önüne yerleştirilir. Çiçekleri geçtikten sonra bitki atılır veya baharda bahçeye ekilebilir. Bitki boyu suni olarak cüceleştirildiği için ertesi yıl tabii haline dönecektir. Bu yüzden ev için her yıl yeni bitki almalıdır.

ÖZELLİKLERİ

:
ISI: Serinlikten hoşlanır. 15 derece idealdir.
IŞIK: Aydınlık bir yerde bulundurulur. Öğle güneşinden korumalıdır.
SULAMA: Toprağı daima nemli olmalıdır. Haftada bir kaç kez su verilir.
NEM: Ara sıra yapraklarına su püskürtülür.

Çiçekleri geçtikten sonra serin bir yere alınır. Yaprakları solunca bitki budanır. Baharda bahçeye dikilebilir.

SPATHİPHYLLUM


Egzotik görünüşlü Spathiphyllum çiçekli salon bitkileri sevenler için uygun bir seçimdir. Nemli ve sıcak ortamı sever.Ev şartlarında kolay yetişir.İlk ve sonbaharda olmak üzere iki kez çiçek açar. Parlak yaprakları direkt topraktan çıkar. Bitkiyi soğuk hava akımlarından korumalıdır.

ÖZELLİKLERİ

:
ISI: Sıcağı sever. Kış aylarında ısı en az 15 c. olmalıdır.
IŞIK: Yazın yarı gölge, kış aylarında ise daha aydınlık bir yer uygundur.
SULAMA: Toprağı daima nemli olmalıdır (Islak değil) Kışın daha az sulanır.
NEM: Yapraklarına her gün su püskürtülmelidir.

Her yıl ilkbaharda saksı değiştirilir. Değişim sırasında ayrılan köklü yapraklardan çoğaltılabilir.

Bu bitkileri evimizde ve işyerlerimizde yetiştirerek sağlığımıza önemli bir katkıda bulunabiliriz. Özellikle sigara içilen evlerde ve bürolarda bu konu daha ciddi düşünülmeli.
Ayrıca hava filtresi kullanılmayan işyerlerinde, klimaların süzemediği zehirler "Hasta Bina Sendromu" olarak adlandırılan belirti ve rahatsızlıklara sebep oluyor. Bu problemleri azaltmak için filtre vazifesi gören bitkilerden yararlanmak çok mantıklı bir çare olabilir.

Hasta bina sendromunun belirtileri:


Baş ağrısı ve sinüs ağrıları
Baş dönmesi , bulantı
Ağız ve gözlerin kuruluğu
Genel bir yorgunluk ve halsizlik
Konsantrasyon bozukluğu
Gribal enfeksiyonlar
Alerji
Bulunduğunuz ortamı derhal terk etme isteği
Göz ve burun nezlesi, astım rahatsızlıkları

HER GÜN SOLUMAK ZORUNDA KALDIĞIMIZ ZEHİRLER


Benzen, formaldehit ve trikloroetilen gibi buharlaşarak kullandığımız eşyalardan havaya yayılan maddeler bir çok rahatsızlığın sebebi veya tetikleyicisi olabiliyor.

Bu maddelerin en yaygın olanları :


Trikloroetilen

(Trichloroethylene (TCE):
Endüstride yaygın olarak kullanlan bir madde.Özellikle kuru temizlemede çok kullanılıyor.Baskı mürekkebi,boya, vernik, saç spreyleri ve tutkallarda da mevcut.
Yan etkileri: Bazı kanser türlerine sebep olduğu biliniyor. Özellikle akciğerlerde tahribat yapıyor.

Benzen

:
Günlük hayatta kullandığımız bir çok maddede bulunuyor. Benzin, mürekkepler, yağlar, boyalar, plastik ve kauçuk malzemelerde, ayrıca deterjanlarda bolca mevcut.

Yan etkileri:
Kromozom bozuklukları, kansızlık ve kemik iliği rahatsızlıklarına sebep oluyor. Cilde sürekli temas halinde çeşitli cilt rahatsızlıkları, nefes yolu ile alındığında ise baş ağrısı, halsizlik, bulantı ve çarpıntı , gözde katarkta varan rahatsızlıklar yapabiliyor.

Formaldehit

:
İç mekanlarda en çok karşılaştığımız kimyasal maddelerden biri. Sıkıştırılmış ağaçtan yapılmış mobilyalarda (özellikle büro mobilyaları), kağıt havlu, peçete, paket kağıtları, yer döşeme ve halılarının alt yüzeylerindeki yapışkan bölümlerde , bazı kumaşlarda kullanılıyor. Isınma ve yemek pişirmede kullanılan doğal gazda ve sigara dumanında da mevcut. (bu yüzden sigara içmeyenler de etkileniyor) Şampuanların çoğunun terkibinde de var.

Yan etkileri:
Göz,burun ve boğazda mukozayı zedeleyerek rahatsız ediyor. Ciltte alerji ve baş ağrısı yapıyor. Astım hastalığına sebep olması en ciddi yan tesirlerinden biri olarak düşünülüyordu, ancak son zamanlarda kanser yapıcı etkileri de keşfedildi.
Son düzenleyen perlina; 7 Temmuz 2016 10:35