comparative cümleleri
İki şeyden birisinin üstün olmasına göre yapılan karşılaştırmaya COMPARATIVE diyoruz. Bunu da karşılaştırılan isimlerin önüne "more" getirerek, sıfatlarda ise ya yine başına "more" getirerek ya da sonuna "-er" takısı getirerek yapıyoruz.
Örneğin "beautiful" --> "more beautiful than",
"experienced" --> "more experienced than",
"great" --> "greater than",
"small" --> "smaller than" olur.
Burada önemli bir nokta, bazı sıfatların değişiklik gösterdiğidir; "good", "better" olur;
"bad", "worse" haline gelir.
İsimlerde ise "money" --> "more money than",
"water" --> "more water than" durumuna gelirler.
Aşağıda comperative cümlelerine ilişkin bol sayıda örnek bulacaksınız:
Learning English is easier than learning Japanese. --> İngilizce öğrenmek, Japonca öğrenmekten daha kolay.
Kader is shorter than her son. --> Kader oğlundan daha kısa.
My suitcase is heavier than your suitcase. --> Benim bavulum seninkinden daha ağır.
Wool is warmer than cotton. --> Yün pamuktan daha sıcak.
Plane is faster than bus. --> Uçak otobüsten daha hızlı.
Hidayet is taller than İbrahim. --> Hidayet, İbrahim'den daha uzun.
Our grandfather is older than my mother. --> Büyükbabam annemden daha yaşlı.
Ships are slower than submarines. --> Gemiler, denizlatılardan daha yavaş.
Kızılırmak is longer than Çoruh River. --> Kızılırmak, Çoruh nehrinden daha uzun.
The Pacific Ocean is broader than the Mediterranean. --> Pasifik Okyanusu, Akdeniz'den daha geniş.
Ayşe is older Fatma. --> Ayşe, Fatma'dan daha büyük (yaşlı).
My camera is more expensive than yours. --> Benim fotoğraf makinam sizinkinden daha pahalı.
Taxi drivers drive less carefully than others. --> Taksi sürücülerinden diğerlerinden daha az dikkatli araba kullanırlar.
This winter is hotter than the winters of 1970's. --> Bu kış, 1970'lerin kışlarından daha sıcak.
İstanbul is more expensive than Malatya. --> İstanbul, Malatya'dan daha pahalı.
Maybe I am happier than you. --> Belki de ben senden daha mutluyum.
A great computer is better than PC's. --> Büyük bir bilgisayar PC'lerden daha iyidir.
Pelin is stronger at bridge than I am. --> Pelin briçte benden daha güçlü.
Truck is bigger than car. --> Kamyon arabadan büyük.
May be this grammar topic, comparative, is easier than others. --> Belki de bu dilbilgisi konusu, Comparative, diğer konulardan daha kolay.