Arama


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
11 Aralık 2012       Mesaj #17
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
EL VE SU BASKINLARININ ZARARLARI NELERDİR ?

Dünyanın hemen her bölgesinde değişik sıklıkta ve boyutta görülen sel olayları, büyük can ve mal kayıplarına neden olmaktadır. Aynı zamanda doğal tehlikelerin en yaygın olanıdır. Dünyada her yıl yaklaşık ortalama 75 milyon dolayında insan bundan arklı biçimde etkilenmektedir.

a. Kütle Etkisi : Hızla akan su ile taşınan malzemeler çarptığı her şeyi, canlı ve cansız çevre ile kültürel çevreyi (insan, bitki, hayvan, yol, köprü, bina, fabrika, araba vb.) tamamen yada kısmen tahrip ederek yada yok ederek büyük can ve mal kaybına neden olabilir.

b. Erozyon Etkisi : Yukarı havzalardan başlamak üzere, aşağı havzalara kadar, havza boyunca her yerde yeni çatlakların ve oyukların oluşması, yatak yamaçlarında çökmelere neden olduğundan, buralarda yamaç hareketleri hızlanır, büyük miktardaki toprak başka yerlere taşınır.

c. Su Basması : Tarım ürünleri, taşınabilir ve taşınamayan mallar büyük zarar görür büyük can ve mal kayıpları yaşanabilir.

d. Taşıntı Etkisi : Selin verdiği en büyük zararların bir kısmı da Taşıntı baskınına bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Çünkü bunlar etkili ve kalıcı zararlardır. Bunları aşağıdaki şekillerde sıralamak mümkündür.

(1) Değişik yüzey malzemelerinin, bir alanı (özellikle tarım alanını) kaplaması, o alanın doğal yapısını bozar, kalitesini düşürür ve verimini azaltır.
(2) Sel ve dere yataklarının taşıntıyla gittikçe tıkanması sonucu sel suları kontrolsüz hale gelir.
(3) Hidroelektrik santralleri işlevlerini yerine getiremez hale geldiğinden, enerji üretiminde düşme görülebilir.
(4) Taşınan ve yığılan malzemeler nedeniyle kara ve demir yollarının kapanması sonucu ulaşım aksar.
(5) Su kanalları tıkanabilir, drenaj sistemlerinde tahribat olabilir.
Limanlar büyük zarar görebilir.
(7) Çeşitli sosyo-ekonomik sorunlar ortaya çıkar.

Günümüzde sel tahmini ve selden korunma konusunda önemli çalışmalar yapılmasına ve bu konuda belirli bir yol alınmış olmasına rağmen sellenme, doğal afetler arasındaki önemini korumaktadır. Sel, hala dünyanın gelişmiş ve gelişmekte olan bir çok ülkesinde, en fazla zarar veren doğal afetlerin başında gelmektedir.

Özellikle gelişmekte olan ülkeler, selden çok daha fazla etkilenmektedir. Bunun nedeni, sele karşı daha hassas olan taşkın ovalarının, alçak kıyı alanlarının ve vadi tabanlarının insanlar tarafından yerleşim alanı olarak seçilmesi ve bazı nedenlerle sele karşı yeterli önlemlerin alınamamasıdır. Bunda bu ülkelerdeki hızlı nüfus artışı ve gerekli teknolojiyi kullanma imkanının olmaması önemli bir etkendir.

Nitekim dünyada selden dolayı meydana gelen can kayıplarının %65 i Bangladeş’te olmaktadır. Yine 1860-1960 yılları arasında Çin’de selden 5 milyon kişi yaşamını yitirmiştir. Halbuki Çin’de, sel afetlerinden korunma çalışmalarının 4000 yıllık bir geçmişi olduğu bilinmektedir.

Örneğin, ABD’de 1993 ilkbahar ve yaz aylarındaki Missisipi ve Missouri nehirlerinin taşmasıyla 9 eyalet sular altında kalmıştır. Bunun sonucunda 50.000 ev hasar görmüş, 54.000 kişi taşkın bölgelerini terk etmiş, 4 milyon hektar tarım arazisi sular altında kaldığından, beklenilen ürün miktarında%17 oranında azalma olmuştur.Alçak taşkın ovaları ve nehir ağızlarındaki düz alanlar; dünyanın bir çok yerinde bu özelliğe sahip alanlar vardır.

Ancak Bangladeş, Hindistan, Vietnam ve Çin’de bu tip alanlar daha geniş yer kaplamaktadır. Bangladeş’te bu tip yerler genel yüzölçümünün %20 si dolayındadır. Buralarda 120 milyon insan yaşamaktadır. Muson yağışları sonucunda görülen nehir selleri ile, tropikal fırtınalara bağlı deniz kabarmasının neden olduğu sellerde çok büyük can ve mal kayıpları yaşanmaktadır. Örneğin, gelişmekte olan bir ülke Bangladeş’te yaşanan büyük sel olaylarında meydana gelen can kayıplarını gösteren aşağıdaki tablo ürkütücü boyuttadır