Arama

Şevki Bey - Tek Mesaj #2

Blue BooL - avatarı
Blue BooL
Ziyaretçi
24 Kasım 2006       Mesaj #2
Blue BooL - avatarı
Ziyaretçi
ŞEVKİ BEY(1860-1891)

Şevki Bey 1860 yılında Fatih'te, Kumrulu mescit semtinin Pirinççi Mahallesi'nde doğdu. Babası tarakçı Ahmed Efendi'dir. İlk öğreniminden sonra Rüştiye'ye devam etti ve buradan mezun oldu. Sesinin güzelliği ve mûsikî yeteneği dikkatleri çekerek Mızıka-i Humayûn'a alındı. Burada bulunan hocalardan, özellikle o yıllarda aynı yerde öğretmenlik yapan Hacı Ârif Bey'den yararlanarak mûsikîmizin pratik yönüne ait esaslı bilgi elde etti. Ustalaştıktan sonra sarayın fasıl topluluğunda hanendelik yapmaya başladı. Daha sonra sarayın disiplinli hayatından sıkılarak istifa etmiş ve saraydan ayrılmıştır. Bundan sonra ölümüne kadar "Gümrük Nezareti"nde kâtiplik yaptı. Yakın bir geçmişte yaşamış olmasına rağmen hayatı hakkındaki bilgilerimiz çok sınırlıdır. Yakın arkadaşı olan Ahmed Rasim Bey bile, birkaç paragrafın dışında geniş bilgi vermemiştir. Anlatıldığına göre ölümünden üç gün önce yeni yaptırdığı bir takım elbise giymiş, resim çektirmiş. Buradan sonra da yakın dostu olan Beylerbeyli Gümrükçü Rahmi Bey'in evine gitmiş ve aynı gece 18 Temmuz 1891 tarihinde, daha otuzbir yaşında kalp durmasından ölmüştür. Ertesi gün cenazesi kalabalık bir toplulukla kaldırılarak, Beylerbeyi ile Kuzguncuk arasında bulunan Nakkaşbaba Mezarlığı'na defnedilmiştir. Ölümünden sonra o zamanki İstanbul gazetelerinde şu haber yayınlanmıştır:"Hanende-i Şehir Şevki Bey Cumartesi gecesi, Beylerbeyi'nde Gümrükçü Rahmi Bey'in hânesinde kalp sektesinden öldü. Mûsikîde üstad, fakat mest-ü müdâm idi. "
". . . Şevki Bey'e karşı olan bağlılığını onun ölümünden sonra da devam ettiren Mehmed Hafid Bey olmuştur. Şevki Bey sağlığında şarkılarının güftelerini formalar halinde ve muhtelif isimler altında neşretmişti. Bu formaların gördüğü rağbet üzeine bütün eserlerinin güftelerini, (Yadigâr-ı Şevki yahut Mahsul-i Tabiat) namı altında bastırmak emelinde idi;fakat ölümü buna engel olmuştu. Hafid Bey, Şevki Bey'in bu arzusunu yerine getirdi;onun bestelediği bütün güfteleri o isim altında neşretti. Elde edilen kazançla zavallı Şevki Bey'in kötü bahtlı, ihtiyar ana ve babasını maddî sıkıntıdan kurtarmaya çalıştı. . . Kabrine taş diktirtti. Bu taşın üzerindeki kitâbe, Hafid Bey'in Şevki'nin ölümüne ağlayan mersiyesinden bir parçadır.