Arama


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
11 Mart 2015       Mesaj #8
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Hava çok sıcak olduğunda, insanların sinirli ve saldırgan davranabildiğine inanılır. Uzun süren yüksek hava sıcaklıklarının suç oranlarında artışla ilişkili olduğunu gösteren araştırmalar var. Hava durumunun ruh haliyle ilişkisiyle ilgili araştırma konusu olmuş bir başka durumsa, İngilizce’de “Seasonal Affective Disorder - SAD” olarak adlandırılan, mevsim değişikliklerine bağlı depresyon. Sonbahar ve Kış aylarında, biyolojik saatimizin gün ışığının azalmasına uyum sağlamada güçlük çekmesi sonucu ortaya çıkıyor. Uyku gereksiniminin artması, tatlı yiyeceklere düşkünlük ve kilo alma, enerji azlığı ve depresyonla kendini gösteren bu rahatsızlığın, ekvatordan uzaklaştıkça görülme sıklığı artıyor.
Sonbahar ve kış aylarında doğada meydana gelen değişimler, ölümü hatırlatarak depresyona neden olabiliyor.

''Mevsim değişikliği nedeniyle doğada meydana gelen olaylar, insanların psikolojilerinde büyük ölçüde etkili olur. Özellikle sonbahar ve kış aylarında bu etki daha belirgindir. Ağaçların yapraklarının sararması ve dökülmesi, yağan yağmur veya kar sanki doğanın ölümünü çağrıştırır. Bu çağrışım insanın ruhsal yapısında da aynı etkiyi gösterir. İnsanlar, doğadaki bu değişimlerle birlikte ölümü hatırlarlar. Ölüme kendisini daha yakın hisseden insan depresyona girmeye daha yatkındır.''

YAŞLILAR DAHA HASSAS

Mevsimsel etkilerle birlikte doğada meydana gelen değişikliklerin en çok yaşlı insanları etkilediğini kaydeden Aslan, bu mevsimlerde yaşlı insanların daha hassas ve kırılgan olduklarına dikkati çekti.
Yaşlı insanların duygusal ağırlıklı insanlar olduklarını, bu nedenle onların depresyonlarının daha ağır seyredebileceğini vurgulayan Aslan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Sonbahar ve kış aylarında değişen bioritm özellikleri, günlerin kısalmasıyla günlük aktivitelerin azalması ve pasif yaşam şartlarının artması yaşlı insanlarda daha belirgin ruhsal çöküntülere yol açar. Yaşlılar, bu mevsimlerde daha çok işe yaramadıklarını, dışlandıklarını ve çevresinin ölümünü beklediğini düşünürler. Bu düşünceler depresif duyguları artırır. Ruhsal çöküntü ile birlikte ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen bu depresyonun etkilerinin en aza indirilebilmesi için, öncelikle yaşlı insanlara bir işe yaradıkları duygusunun aşılanması gerekir. Onlara evde yapabilecekleri ufak tefek işler verilmeli ve yapılan işlerde onun da ekipten biri olduğu duygusu yaratılmalıdır. Kendilerini daha güçlü hissetmeleri için gençlik yıllarını anlattırmak da bu anlamda faydalı olabilir.''
Aslan, eğitim ve sosyal destek hizmetleri ile aşılabilecek olan mevsimsel değişikliklere bağlı depresyonun tedavi edilmediği zaman yaşam kalitesini bozabileceği gibi, bazı fiziki rahatsızlıkların da artmasına neden olabileceğini, bu nedenle ağır vakalarda doktor tedavisine başvurulması gerektiğini sözlerine ekledi.
Son düzenleyen Safi; 9 Mayıs 2016 21:11