Arama


psikopat - avatarı
psikopat
Ziyaretçi
15 Mayıs 2015       Mesaj #8
psikopat - avatarı
Ziyaretçi

YALNIZLIK

Ad:  fob9.jpg
Gösterim: 8610
Boyut:  27.1 KB

Yalnızlık veya yalnız kalma bir insanın boşluk duygusuyla karışık kendini dünyadan kopmuş hissetme duygusudur. Yalnızlık arkadaş eksikliğinden veya başkalarıyla birlikte olma arzusundan daha da öteye giden bir duygudur. Yalnızlık çeken insan kendisini toplumdan kopmuş hisseder. Başka insanlarla anlamlı bir iletişime girmekte zorluk çeker. Yalnızlık çeken insan içinde bir boşluk veya kopukluk hisleriyle doludur.

Yalnızlık duygusu sıradan bir yalnız olma halinden farklıdır. Bazen insanlar bilinçli olarak tek başına kalmayı tercih ederler ve yalnız olmaktan zevk alırlar. Bu yalnızlık duygusundan farklı bir durumdur. Yalnızlık duygusu istek dışı bir yalnız kalma durumundan dolayı ortaya çıkar. Yalnızlık duyan insan terkedilme, dışlanma, depresyon, güvensizlik, umutsuzluk, anlamsızlık, değersizlik ve kızgınlık duygularıyla doludur. Kendisinin hiç kimsenin sevgisine değer olmadığını düşünür, o yüzden de sosyal yaşamında zorluk çeker. Bu durum yalnızlık duyan insanın diğer insanlarla sağlıklı sosyal ilişkiler kurmasına sekte vurabilir.

Kişinin çevresi tarafından bir kenara itilmesi gibi tarif edilse de, yaşadığı ruh haleti ile toplumdan ve çevreden kendisini soyutlayarak iç dünyasına çekilmesidir yalnızlık.

Dünyanın her nesnesine organik ve hissi ağ salanlar, bağlantılarının sayısı ve ehemmiyetine göre bunlardan kopmak istemezler. Kaybedilen değerlerin önemine göre üzüntü, keder, korku, yalnızlık hissi duyarlar. Yaşlandıkça bedenleri adına çok şey kaybeden insanlar, yaptırım güçleri azalıp sahip oldukları imkânlar ellerinden çıktıkça güçsüzlüklerini ve hiçliklerini anlarlar. Zaman içinde bu kimselerden, “elimden bir şey gelmez; onsuz yapamam; beni hayata bağlayan o idi: beni yalnız bırakın: kimseyi görmek istemiyorum…..” gibi şikâyetler duyabilirsiniz.

Kişinin ruhî durumu iyi ise daha az yalnızlık hissetmektedir. Özellikle alkol alma alışkanlığı olanlar psikolojik rahatsızlıklarını çözemediklerinde çareyi alkol almakta bulurlar.

Yalnızlık hissi yaşayan insanların yüzlerinde bu duygunun belirtileri vardır. Genelde psikolojik çöküntü içindedirler. Yüz ifadeleri anlamsızdır. Dalgın olarak bir noktaya bakar, her şeyden kaçıp kendilerini soyutlarlar. Güçsüzlüklerini ve çaresizliklerini kabullenirler. Hâdiseler karşısında sinik, hâlsiz ve tepkisiz insanlardır. Bu tip belirlilerin süresi ve şiddeti, yalnızlığa sebep olan tesirin önem derecesi ile birlikte, kişide yaptığı ruhî ve bedenî streslere bağlıdır.

Sıkıntı, depresyon, öfke, şaşkınlık, güçsüzlük gibi rahatsızlığı olanların hastalıkları kronikleşip derinleşmişse yalnızlık hissi daha fazla görülmektedir.

Kişinin ruhî durumu iyi ise daha az yalnızlık hissetmektedir. Özellikle alkol alma alışkanlığı olanlar psikolojik rahatsızlıklarını çözemediklerinde çareyi alkol almakta bulurlar. Belli bir süre kullanıldıktan sonra alkol, unutma için yardımcı olmaz ve yalnızlık duygusu daha şiddetli bir biçimde açığa çıkar. Alkoliklerde yalnızlıkla birlikte gelen depresyon, alkolün dozunu artırmada tesirli olur.Neticede, çok çabuk etkilenen ve hayattan memnuniyetsiz görünen insanlar olarak bir kenara çekilirler. Yalnızlık hissi duyan insanlarda alkol tüketiminin arttığı gözlenmiştir

Yalnızlık Çeşitleri


Sosyal Yalnızlık
Sosyal yalnızlık, kişinin sosyal çevresi ile uyum sağlayamayarak kendisini bulunduğu çevrede yalnız hissetmesidir. Yeni bir okula naklini aldıran öğrenci, yeni bir mahalleye taşınan aile, yurtdışına eğitim için giden öğrenciler bir süre sosyal yalnızlık çekerler. Çevre onlara yabancıdır ve onlar bu çevrede yalnızdırlar.

Duygusal Yalnızlık
Duygusal yalnızlıkta sosyalliğini yaşayan birey sosyal hayattan zarar görüyor. İnsanlardan ve çevreden beklenmedik davranışlar gören insan duygusal olarak çevresine, hayata ve insanlara küserek kendi köşesine çekiliyor. İnsanlara ve hayata olan güvenini yitiren insan huzuru, onlardan kaçmakta buluyor. Duygusal yalnızlığa sebep olan olayların başında ölüm, ayrılık, terk edilme, doğal afetler sonrasında yaşanan kayıplar yer alıyor.

Kişisel Yalnızlık
Burada yalnızlığın sebebi, sosyal ortam ya da duygular değil kişinin karakteristik özellikleridir. Çok utangaç olan bir kişi ya da insanlarla ilişkilerde sömürücü veya sert olan kişiler kendi kişilik özellikleri sebebiyle yalnızlığa mahkûm olurlar. Ya insanlarla etkileşime geçemezler ya da etkileşime geçtikleri insanlara fiziksel ya da duygusal zarar vererek onları kendilerinden uzaklaştırırlar. Kişilik özelliklerinin sonucu olarak da yalnız kalırlar.
Bu üç durumdan birine maruz kalan insanlar eğer tekrar sosyalleşecek kadar enerjiyi kendilerinde bulamazlarsa ya da sosyalleşmeye yönelik ihtiyaçları başarısızlıkla sonuçlanırsa sarkacın bireysellik ucunda takılıp kalıyorlar. Bir süre sonra bu kişilerde insanlarla iletişime girmeye karşı bir isteksizlik oluşuyor. Sosyalleşmeye karşı soğuyorlar. Aslında buradan çıkmak için küçük bir hareket yetecek ama bu kişilerin zihinleri kısır bir döngüyle düşünmeye başladığı için durumun içinden çıkamıyorlar. Bu durumda profesyonel bir yardıma ihtiyaç duyuyorlar ya da sevdikleri birinin gidip onları yalnızlık çukurundan çıkarması gerekiyor.

Psikiyatri konusunda Yalnızlık, sebebine ve belirtilerine göre çeşitli isimler almıştır:
PSİKİYATRİ VE YALNIZLIK TÜRLERİ

Psikiyatri konusunda Yalnızlık, sebebine ve belirtilerine göre çeşitli isimler almıştır: Çevreyle münasebetlerin kesildiği depresyonla birlikte oluşan derin yalnızlık: kendini toplum içinde yabancı hissetmeyle oluşan sosyal durum yalnızlığı; beden ve çevre şartları iyi olsa bile hissî âlemde beklentilere cevap alınamayınca oluşan duygusal yalnızlık; iç dünyasındaki üzüntülerden kaynaklanan (self pity), dışarı yansıtılmayan, görünen davranışları normal olan gizli yalnızlık: depresyon, korku gibi belirtilerle birlikte açığa çıkan triad yalnızlık gibi çeşitlerden bahsedilebili
Son düzenleyen Safi; 18 Haziran 2016 08:10