Arama


BARIŞ - avatarı
BARIŞ
Ziyaretçi
21 Aralık 2006       Mesaj #1
BARIŞ - avatarı
Ziyaretçi

Kristof Kolomb

Ad:  kolomb4.jpg
Gösterim: 2637
Boyut:  69.9 KB

İtalyanca CRİSTOFORO COLOMBO, İspanyolca CRİSTÖBAL COLÖN
(d. 26 Ağustos - 31 Ekim arası? 1451, Cenova - ö. 21 Mayıs 1506, Valladolid, İspanya)
Yenidünya’nın keşfine öncülük etmiş ünlü denizci.

Batı yönünde giderek Asya’ya ulaşmak için çıktığı dört yolculukla Amerika’nın İspanyol sömürgeciliğine açılmasında oynadığı önemli role karşın, yeni topraklardaki despotik ve kötü yönetimi, elde ettiği serveti büyük ölçüde yitirmesine ve ününün gölgelenmesine yol açmıştır.

Önce Cenova’da, ardından Savona’da oturan ve İspanyol Yahudisi olduğu sanılan Domenico Colombo ile Suzanna Fontana- rossa’nın oğluydu. Çocukluk ve gençlik dönemine ilişkin bilgiler son derece sınırlıdır. Bazı kaynaklar bir süre babasının mesleği olan dokumacılıkla uğraştığını, kendisi ise bir yazısında daha 14 yaşındayken denize açıldığını belirtir. 1470’lerin başlarında bir korsan olarak Anjou dükü Rene’nin hizmetine girdiği bilinen Kolomb, birkaç yıl sonra Ege Denizindeki Sakız (Khıos) Adasına gitti. Ağustos 1476’da Portekiz’in Sâo Vicente Burnu açıklarında ki bir deniz çarpışmasında gemisinin yanması üzerine, bir küreğe tutunarak Portekiz kıyılarına çıktı ve denizcilere geniş olanaklar sunan bu ülkeye yerleşti. Kolomb’un 1476’da Savona’dayken bir Ceneviz konvoyuna katıldığını ve bu konvoyun bir Portekiz saldırısına uğradığını örte süren bazı araştırmacılar da vardır.

Asya'ya ulaşma tasarısı.


Portekiz’in başkenti Lizbon 15. yüzyılın ikinci yarısında keşifler peşinde olan denizcilerin buluşma yeriydi. O sırada Portekizliler Madeira Adalarını keşfetmiş, Batı Afrika kıyılarında Atlas Okyanusuna doğru uzanan tehlikeli Bojador Burnunu aşmış ve Yengeç dönencesine kadar ulaşmış bulunuyordu. Bu atılımlarm odak noktası olan Lizbon’da çeşitli bilim dallarına, özellikle de kozmografya ve astronomiye ilgi çok yoğun bir düzeydeydi. Öte yandan ilk kez Floransak kozmografya bilgini Paolo Toscanelli’nin ortaya attığı sanılan, denizyoluyla batıya doğru giderek Doğu’ya ulaşma düşüncesi doğrultusunda, Portekiz sarayından da destek gören girişimlere de rastlanıyordu. Genç Kristof Kolomb’un, kendisi gibi denizci olmak için evden ayrılan ve haritacılıkta karar kılan küçük kardeşi Bartolomeo ile karşılaştığı yer de büyük olasılıkla bu hareketli kentti.

Portekiz’e yerleştikten kısa bir süre sonra bir İzlanda seferine katılan Kolomb, Avrupa’da “Hitay” olarak bilinen Çin’e denizyoluyla gitme düşüncesine bu yolculukta kapıldı. 1478’de varlıklı bir Portekizli aileden gelen Felipa Perestrello e Moniz’le evlendi; bu evlilikten Diego adlı bir oğlu oldu (1479/80). Daha sonra kayınbiraderinin askeri valilik yaptığı Madeira Adalarına bağlı Porto Santo’ya giderek, Atlas Okyanusundaki denizcilik koşulları üzerine önemli bir deneyim kazandı. Orada kaldığı süre içinde Altın Kıyısı’ndaki Portekiz ticaret merkezi Mina’ya bir, bazı kaynaklara göre de iki yolculuk yaptı. Bu yolculuklarda denizde rastladığı ağaç ve tahta parçalan batıdaki uçsuz bucaksız suların ötesinde karanın varlığına ilişkin kanısını daha da güçlendirdi.

Lizbon’a dönüşünde büyük bir coşkuyla Kardinal Pierre d’Ailly’nin Image Mundi (Dünyanın Görünümü) adlı yapıtını ve Marco Polo’nun Doğu anılannı içeren kitabını okumaya koyuldu. Ptolemaios ve Toscanelli’nin yapıtları gibi kaynakların yanı sıra, Esdras’ın İkinci Kitabı’m da inceleyerek denizyoluyla Asya’nın uzaklığını hesaplamaya yönelik bir çabaya girdi. Bazı yanılgılar da içeren bir dizi varsayımdan yola çıkarak Kanarya Adaları ile “Hindistan” arasındaki mesafenin yaklaşık 6.275 km olduğu sonucuna vardı. Aslında bu uzaklık kabaca Amerika’nın bulunduğu yere denk düşüyordu.

Geliştirdiği plana dayanarak batı yönünde bir deniz yolculuğuna çıkmaya karar veren Kolomb, 1484’te Portekiz kralının başvurusunu reddetmesi üzerine Ispanya’ya geçti. Bazı soylulardan yardım alma girişimlerinin sonuçsuz kalmasından sonra, 1486 ilkbaharında Kral Fernando ile Kraliçe Isabel’e önerisini sunma olanağını buldu. İspanyol hükümdarların öneriyi incelemek üzere Hernando de Talavera başkanlığında oluşturduğu komisyonun çalışmaları dört yıl sürdü. Bu dönem boyunca kraliyet maiyetiyle birlikte kentten kente dolaşan Kolomb, tahtın vârisi Don Juan’ın özel öğretmeni Diego de Deza’yla kurduğu dostluk sayesinde hâzineden belirli bir yardım aldı. Bu arada gönül ilişkisine girdiği Beatriz Enriquez’den ikinci oğlu Fernando oldu.

Talavera komisyonunun 1490’da verdiği olumsuz rapor Kolomb’u derin bir hayal kırıklığına uğrattı. Bununla birlikte La Râbida’da karşılaştığı rahip ve astronomi bilgini Antonio de Marchena ile kılavuz ve gemi sahibi Martın Alonso Pinzön’un düşüncelerine gösterdiği yakınlık, Asya yolculuğu tasarısına yeniden sarılmasını sağladı. Bu girişim için Pinzön’la bir ortaklık kurdu ve Marchena’nm arabuluculuğuyla yolculuk için isteklerini görüşmek üzere yeniden saraya çağrılmasını sağladı. Ama şövalyeliğe getirilme, sonradan ailesine geçme koşuluyla büyük amiral ve genel vali makamlarına atanma ve yetki alanı içindeki ticari işlemlerden yüzde 10 pay alma gibi isteklerde direttiği için bir anlaşmaya varılamadı. Ocak 1492’de mali destek için Fransa ve İngiltere’ye gitmek üzere denize açılınca, saraydaki dostlarının araya girmesiyle geri çağrıldı ve bütün istekleri kabul edildi.
Ad:  kolomb2.JPG
Gösterim: 1716
Boyut:  116.1 KB

Birinci yolculuk


Kolomb’un sefer için hazırladığı küçük filo, güverteli bir gemi olan 36 m boyundaki “Santa Mana” ile “Pinta” ve “Nina” adlı, 15 m boyundaki iki karaveladan oluşuyordu. Ağır ve hafif toplarla donatılan teknelere “Asya”ya ulaşıldığında altınla değişmek üzere ucuz ticari mallar da yüklenmişti. Filo mürettebatına da gerektiğinde çevirmenlik yapması için bir Yahudi alınmıştı. Sefer için gerekli'mali kaynak Kutsal Kardeşlik (Santa Hermandad) adlı tarikatın verdiği para ile Kolomb’ un Pinzön’dan aldığı borca dayanıyordu. Kolomb “Santa Marfa”nın, Pinzön “Pinta” nın, onun kardeşi Vicente Yânez Pinzön ise “Nina”nm kaptanlığını yapıyordu.

Palos’tan 3 Ağustos 1492’de denize açılan küçük filo, 12 Ağustos’ta Kanarya Adalarına ulaştı. Son hazırlıkların ardından 6 Eylül’de sürekli batı rotasını izlemek üzere yeniden yola çıktı. Bir süre sonra yalnızca gündüzleri yol almaya karar veren Kolomb, zaman zaman kötü hava koşullarında süren ağır yolculuğun ve karanın görünmemesi nedeniyle mürettebat arasında başlayan umutsuzluğun yarattığı kötümserlikten ancak Pinzön’un yardımıyla kurtuldu. Ama Pinzön’un rotayı güneybatıya çevirme yolundaki önerisini ancak bu yönde uçan kuşların görüldüğü 7 Ekim’de kabul etti. Sonunda 12 Ekim geceyarısı bir gemici “Pinta”nm pruvasından karayı gördü. Kolomb’un şafakla birlikte Fernando ve Isabel adına bayrak diktiği ve San Salvador adını verdiği bu ada Bahamalar’a bağlı Guanahanfydi.

Daha sonra ulaşılan küçük adalardaki Yerlilerin sözünü ettiği güneydeki büyük adayı (Küba) altın zenginliğinin kaynağı “Cipango” (Japonya) sanan Kolomb, keşif için gönderdiği heyetten adada geniş tütün tarlalarının bulunduğunu öğrendi. Bunun üzerine kıyı boyunca batıya doğru ilerledi. Şiddetli rüzgârın etkisiyle kaybolan “Pinta”yı ararken bugünkü Haiti kıyılarına ulaştı ve güzelliğine tutulduğu adaya “İspanyol adası” anlamında Espanola (bugün Hispaniola) adını verdi.

Yeni adayı kolonileşmeye elverişli bulan Kolomb, 1492 Noel gecesi “Santa Mana” nın karaya oturması üzerine, bazı adamla- nm Villa de la Navidad adlı üste bırakara'k 4 Ocak 1493’te elinde kalan “Nina” ile Ispanya’ya doğru yola çıktı. İki gün sonra “Pinta” da “Nina”ya katıldı. Dönüş yolculuğunun ilk haftalarında hiçbir güçlükle karşılaşmayan iki gemi, 14 Şubat gecesi şiddetli bir fırtınada birbirini kaybetti. 18 Şubat’ta Asor Adalarının en güneyindeki Santa Maria’da demirleyen Kolomb, 4 Mart’ta Portekiz kıyılarına vardı. Portekiz kralının huzuruna çıktıktan sonra 15 Mart’ta büyük bir coşkuyla karşılandığı Palos limanına girdi.

Kolomb’un ardından limana ulaşan Pinzön, İspanyol hükümdarlara Kolomb’un başarısını bildiren bir mektup gönderdikten kısa bir süre sonra öldü (20 Mart). Kolomb’dan da mektup alan Fernando ve Isabel, Portekiz kralının daha önce harekete geçmesini önlemek için Kolomb’u hemen Barselona’daki saraylarına çağırdılar. Bu arada papalıktan aldıkları iki fermanla Hint Adaları üzerinde egemenliklerinin tanınmasını ve Asor Adalarının 345 mil batısından geçen çizgi sınır olmak üzere keşfedilmemiş toprakların iki güçlü İber krallığı arasında paylaştırılmasını sağladılar. Barselona’ya varan Kolomb zengin armağan ve unvanların yanı sıra karayı gören ilk gemiciye verilmesi gereken para ödülünü de aldı.

kaynak: Ana Britannica
Son düzenleyen Safi; 1 Ağustos 2016 21:52