Arama


virtuecat - avatarı
virtuecat
Ziyaretçi
14 Şubat 2007       Mesaj #2
virtuecat - avatarı
Ziyaretçi

H


Habibe: Seven, sevgili, dost
Hacer: Taş, kaya parçası, çakıl
Hafize: Koruyucu, esirgeyici
Hale: Ay'ın çevresinde görülen ışıklı halka
Halide: Sürüp gelen, sürekli, geç yaşlanan
Hamide: Şükredici, hamd edici
Hamiyet: İnsanın aile ve ülkesini koruma çabası, iyilik severlik
Handan: Gülen, şen
Hande: Gülüş, gülme / Alay etme, eğlenme
Hanife: Allah'ın birliğine inanan, iman eden
Hanım: Soylu kadın, bayan
Harika: Eşyanın tabiatı dışında, doğa üstü, garip şey, olağanüstü
Hasibe: Kişisel değeri olan, ünlü soydan gelen
Hatice: Erken doğan kız çocuğu
Havva: Allah'ın yarattığı ilk kadın
Hayal: İnsanın beyninde kurduğu düşünceler, kesitler, olaylar
Hayat: Yaşam, doğumdan ölüme kadar geçen süre
Hayriye: Hayırla, iyilikle ilgili
Hayrünissa: Kadınların hayırlısı
Hazal: Haz duy, tad al anlamında
Hazan: Güz, sonbahar
Hediye: Armağan, bahşiş
Hilal: Gül yanaklı
Huri: Cennet kızı, melek
Huriye: Melekle ilgili, melek gibi
Hülya: Kuruntu, hayal
Hümeyra: Aklık, beyazlık
Hüner: Marifet, beceri, herkesin yapamadığı şeyleri yapmak
Hürmüz: Zerdüşt dininde, iyilik ve hayır tanrısı
Hürrem: Sevinçli, hoş vakit geçiren
Hürriyet: Özgürlük
Hüsniye: Güzellikle ilgili, güzelliğe ait

I


Ilgın: Akdeniz Bölgesi'nde yetişen bir tür ağaç
Işık: Cisimleri görmemizi sağlayan fiziksel erke
Işıl : Işıklı, parıltı
Işılay : Ay ışığı
Işın : Bir ışık kaynağından çıkıp giden ışık çizgisi
Itır: Güzel koku / Çiçek

İ


İclal: Azamet, büyüklük, ağırlama, ikram
İdil : Kır yaşamını anlatan kısa şiir ya da yazı
İffet: Temizlik, namuslu olmak
İkbal: Baht açıklığı, işlerin doğru gitmesi
İlayda: Su perisi
İlkben: Ben ilk'im anlamında
İlke: Temel düşünce, ana görüş ve inanış
İlknur : İlk + Nur / İlk gelen ışık
İlksen: Önce sen anlamında
İlkyaz: Bahar sonu, yaz başlangıcı
İmge: Zihinde tasarlanan / Düş, hayal gibi gerçekleşmesi özlenen şey
İmran : Bayındırlık, mutluluk, bolluk, bereket
İnci: İstiridyede oluşan küçük değerli süs tanesi
İpek: İpekböceği kozası çözülerek çıkarılan ince parlak tel
İrem: Cennet / Şam ya da Yemen'de bulunduğu ileri sürülen eski ünlü bahçe
İzel: İz + El / El izi anlamında

J


Jale: Kırağı, çiğ, şebnem
Jülide: Karışık, dağınık saç

K


Kader: Değişmez bir karar ile iyilik ya da kötülük hazırladığına inanılan olağanüstü güç
Kadriye: Değerle ilgili / İtibar, onur
Kamelya : Çaygillerden, pembe ya da beyaz çiçek açan bir bitki
Kamile : Bütün, tam, eksiksiz, olgun
Kamuran : Dileğine kavuşmuş olan
Kevser: Cennette bir akarsuyun adı
Kezban: Aslı Kedbanu / Vekilharç kadın (evi çekip çeviren)
Kumru: Güvercine benzeyen bir kuş türü
Kısmet : Talih, nasip, kader
Kıymet: Değer, paha, bedel
Kiraz: Gülgillerden bir meyve ağacının sulu, tek çekirdekli meyvesi

L


Lale: Yaprakları uzun, çiçekleri kadeh biçiminde çeşitli renkleri olan soğanlı bir süs bitkisi
Lamia: Parlak, parlayan
Latife : Yumuşak, hoş, nazik / Espri, şaka
Leman : Titrek / Parlamak / Ekin toplamak
Lemide : Parlak, parıldayan
Lerzan: Titreyiş, titrek
Leyla: Uzun ve karanlık gece
Lütfiye: İyi muamele, güzellik ve hoşlukla ilgili

M

Macide: Şan ve şeref sahibi
Makbule: Alınan, kabul olunan, beğenilen
Manolya : Güzel kokulu beyaz çiçekler açan ağaç
Mediha : Medhedilmiş, övünülmüş, beğenilen kadın
Mefharet : Övünç, övünme, kıvanç
Mefkure: Ulaşılmak istenilen en yüce amaç
Mehpare: Ay parçası
Mehtap: Ay ışığı, dolunay
Mehveş : Ay yüzlü, ay gibi güzel
Melahat: Güzellik, güzel yüzlülük, yüzünde tatlı ifade olmak
Melda: İnce ve taze vücutlu
Melek: Allah ile insanlar arasında aracılık yapan manevi yaratık
Meliha: Güzel, şirin
Melike : Kadın hükümdar
Melis: Bal arısı
Melisa: Baklagillerden, yaprakları limonu andıran kokulu bir bitki
Melodi : Ezgi, müzik parçası
Meltem: Yazın, karadan denize doğru esen mevsim rüzgârı
Menekşe: İnce saplı, ufak, mavi çiçekli, güzel kokulu bitki
Meral (Maral): Meral (maral), dişi geyik
Meriç: Bulgaristan'la olan sınırımızda bulunan bir nehir
Merih: Dokuz gezegenden biri (Mars)
Merve: Mekke yakınlarında bir dağ
Meryem: Dinine bağlı kadın
Mihriban: Seven, şefkatli
Mine: Maden eşya üstündeki renkli sır tabakası
Miray: Yılın ilk aylarında doğan / Güneş gibi, Ay gibi parlayan
Mualla: Makam ve rütbece yüksek olan
Müberra: Aklanmış, temize çıkarılmış
Mücella: Parlak, cilalanmış
Müesser: Eser bırakan, eser sahibi
Münevver: Aydınlatılmış, parlak ışıklı, bilgili
Müşerref: Onurlandırılmış, şerefli kılınmış
Müge: İnci çiçeği
Muhterem: Saygın, saygıdeğer
Müjde: İyi haber, sevinçli haber
Müjgan: Kirpik
Mukadder: Tanrı hükmü, kader, alın yazısı
Mukaddes: Kutsal olan, mübarek olan
Mükrime: İkramı bol olan
Münire: Işık veren, aydınlatan
Mürüvvet: Kişilik, şahsiyet, insanlık
Munise: Sıcakkanlı, sevimli
Muzaffer: Zafer kazanan, üstün gelen
Mısra: Şiirin bir satırı
Müzeyyen: Süslü, süslenmiş, bezenmiş

N


Naciye: Kurtulmuş, selamete kavuşmuş
Nadide: Görülmemiş, görülmedik, ender bulunan
Nadire : Az bulunur, seyrek, ender bulunan
Naşide : Şiir söyleyen, şiir okuyan
Nalan : İnleyen, feryat eden
Naz: Kendini beğendirmek amacıyla yapılan davranış
Nazan: Nazlanan, işve yapan, cilve yapan
Nazlı: Naz eden, cilveli, işveli
Nazmiye : Vezinli ve kafiyeli sözle, nazımla ilgili
Nebahat: Onur, şeref, ün
Necla: Çocuk, evlat, oğul, kuşak, sülale, nesil
Necmiye: Yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait
Neşe: Sevinç, gönül ferahlığı
Nehir : Irmak, büyük akarsu
Nergis: Çiçekleri ayrı ayrı ya da bir kök üzerinde sarı ve beyaz renkte bir bitki
Neriman: Pehlivan, yiğit
Nermin : Yumuşak
Neslihan: Han soyundan gelen
Neslişah: Şah soyundan gelen
Nesrin: Bir tür yaban gülü
Nevin: Yeni
Nevra: Işıklı parlak, çiçek
Nezahat: İç temizliği, paklık
Nezaket: Naziklik, zariflik, incelik
Nezihe: Temiz, pak
Nida: Seslenme, çağırma, seslenen
Nigar: Resim, resim gibi güzel
Nihal: İnce ve düzgün vücutlu, fidan gibi
Nihan: Gizli, saklanmış, görünmeyen, sır, giz
Nil: Afrika Kıtası'nda bir nehir
Nilgün: Mavi renkte, çivit rengi
Nilüfer: Geniş yapraklı, durgun sularda yetişen bir su bitkisi
Nimet: İyilik, iyi bir yaşantı için gerekli şeyler
Nisa: Kadın
Nisan: Yılın 4. ayı
Nükhet: Güzel ve hoş kokulu
Nur: Işık, parıltı, aydınlık, Allah'ın gönderdiği ışık
Nural: Kutsal ışık
Nuran: Işıklı, nurlu, aydın
Nuray: Ay ışığı gibi nurlu
Nurcan: Işık canlı, can ışığı
Nurgül: Işıklı gül, gül gibi güzel ve aydınlık
Nurhan: Aydın hükümdar
Nuriye: Işıklı, ışıktan gelme
Nursel: Sel gibi ışık
Nurseli: Işık seli
Nursen: Işık gibi nurlu
Nurşen: Işık gibi şen ve güler yüzlü
Nurten: Teni ışık gibi beyaz olan

O


Okşan: Sevil, sevgiye değer ol
Olcay: Talih, baht, ikbal
Oya : Dantel, süs, küçük kız kardeş

Ö


Öykü : Hikâye, masal
Özden : Soyca temiz, köleliği olmayan
Özge: Başka, yabancı / İyi, güzel
Özlem: Hasret, birine ya da bir yere duyulan görme arzusu
Özlen: Görülmek istenilen ol, hasreti çekilen ol
Öznur : Gerçek ışık, ışığı özlü olan
Son düzenleyen perlina; 10 Temmuz 2016 22:43