Arama

Çaka Bey

Güncelleme: 24 Şubat 2017 Gösterim: 56.988 Cevap: 3
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
28 Kasım 2013       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye

Çaka Bey

Ad:  ÇAKA BEY1.jpg
Gösterim: 1349
Boyut:  62.5 KB

(? - 1092)
Sponsorlu Bağlantılar
Türk beyi.

11. yüzyılın ikinci yarısında İzmir’e egemen olarak Anadolu kıyılarında ilk Türk donanmasını kurmuştur.

Oğuzların Çavuldur boyundan olduğu sanılır. Danişmend Gazi’nin komutanlarındandı. Anadolu’ya yapılan akınlardan birinde Bizans komutanı Kabalika Aleksandros’a tutsak düştü. İmparator III. Nikephoos Botaniates’in dikkatini çekerek saraya lındı. Soyluluk sanı ve bazı ayrıcalıklar ‘İde etti. 1081’de I. Aleksios Komnenos’un ahta çıkmasıyla saraydan uzaklaştırıldı. İzmir’e geçerek 1086’da beyliğini ilan etti e bir donanma kurdu. Urla ve Foça’yı ldıktan sonra Midilli ve Sakız adalarını eyliğine kattı. Niketas Kastamonniates omutasmdaki Bizans donanmasını yendi. Sinop ve Karadeniz’in güvenliğinden soumlu Konstantinos Dalassenos komutasınlaki ikinci Bizans donanmasını da yenerek 1087’de Sisam ve Rodos adalarını ele geçiri. Daha sonra Çanakkale Boğazını geçmedi çalıştıysa da, fırtına nedeniyle İzmir’e îkilmek zorunda kaldı. Bizans saldırıları rnunda elindeki bütün adaları art arda irdi. 1090’de Anadolu Selçuklularıyla stluk kurmak amacıyla kızını I. Kılıç slan ile evlendirdi.

Çanakkale Boğazında BizanslIların 'enliği açısından büyük önem taşıyan ve gümrük merkezi olan Abydos’u (Nara nu) ele geçirdi. I. Kılıç Arslan, Çaka ’in Anadolu Selçukluları aleyhine bir lma içinde olduğu biçimindeki Bizans kışkırtmalarına kanarak Abydos’u kuşattı. Çaka Bey, anlaşma sağlamak amacıyla buluştuğu I. Kılıç Arslan tarafından öldürüldü.

kaynak: Ana Britannica

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 24 Şubat 2017 19:17
Biyografi Konusu: Çaka Bey nereli hayatı kimdir.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
28 Kasım 2013       Mesaj #2
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Çaka Bey (? - 1092)
MsXLabs.org
Sponsorlu Bağlantılar

İzmir fâtihi ve Anadolu Selçuklu Devleti'nin müstakil beyidir.
Oğuzların Çavuldur boyuna mensup olan Çaka Bey, Malazgirt Zaferini tâkiben Anadolu’nun fethi işine girişen Selçuklu kuvvetlerinden ayrı olarak yaptığı savaşların birinde Bizanslılara esir düştü. İmparator Üçüncü N. Botaniates’in dikkatini çekerek saraya alındı. Burada çok büyük ilgi gördü ve serbestçe hareketlerde bulunmasına izin verildi. Grekçeyi öğrendi. Bizans deniz kuvvetlerini inceledi. 1081 yılında Bizans tahtına İmparator Aleksi Komnen geçince hürriyetine kavuştu. Çaka Bey 1081 yılında elindeki kuvvetlerle İzmir’i kuşattı ve Bizanslılardan aldı. İzmir’de beylik kurarak sınırlarını genişletmek için mücâdeleye başladı. İki üç yıl içinde Urla, Çeşme, Sığacık ve Foça’yı zaptederek bu kesimdeki geniş sâhil boyunu sınırları içine aldı. Çaka Beyin hedefi Ege Denizinde hâkimiyeti sağlamaktı. Bu sebepten İzmir ve Efes tersânelerinde, bir kısmı yalnız kürekli, diğer kısmı yelken ve kürekle hareket eden 40 parçadan meydana gelen ilk Türk filosunu kurdu. Filo 1089’da Ege denizine açıldı. Çaka Beyin komutasındaki bu ilk Türk filosu 1090’da Bizans donanmasını Koyunadaları açıklarında mağlûb etti.
Çaka Bey, 1091’de yine denize açılarak Sisam ve Rodos adalarını ele geçirdi. Ege’deki hâkimiyeti tekrar ele geçirmek için Bizans İmparatoru yeni bir donanma hazırlattı. Gönderdiği donanma, Çaka Bey ile karşılaşmaya cesâret edemeyerek Sakız adasına sığındı. Çaka Bey adayı kuşattı ise de fethe muvaffak olamadı.

1095 senesinde Çaka Bey, Çanakkale ve Trakya’nın zaptı ve sonra da İstanbul’u fethederek Peygamber efendimizin müjdesine nâil olabilmek için, donanmasının başında harekete geçti. Edremit dâhil, yolu üzerindeki Bizans merkezlerini zapt ede ede Çanakkale sınırlarına dayandı. Burada Anadolu Selçuklu Devletinin hükümdârı ve dâmâdı Kılıç Arslan’la buluştu. Berâberce boğazın en çetin kalesi olan Abidos’u kuşattı. Kale kolaylıkla alındı, ama Çaka Bey de aldığı yaraların tesirinden kurtulamayarak vefât etti.

Bizans kaynaklarında Çaka Beyin Kılıç Arslan tarafından öldürüldüğü yazılı ise de, sonraki olaylarda isminin geçmesi bu görüşün doğru olmadığını ortaya koymaktadır.
Çaka Bey'in ölümü İslâm mücâhidlerini büyük bir üzüntüye boğdu. Bizanslılar da ziyâdesiyle sevindi. Ömrü İslâmiyeti yaymak için uğraşmakla geçen Çaka Bey, hayatta bulunduğu müddetçe, Bizans’ın korkulu rüyâsı olmuştu. Ölümü ile sâhilde kurmuş olduğu beyliği de târihe karıştı.

Türklerde Denizcilik ve Çaka Bey


Türklerde Denizcilik
Türkler, Orta Asya’da kurdukları ilk devletlerden başlayarak, Anadolu’ya gelinceye kadar, denizcilikte önemli bir faaliyet göstermemişlerdir. Türkler, tarihlerinin büyük bir kısmında Asya kıtasının iç bölgelerinde yaşamalarından dolayı, askerî teşkilâtlarını kara ordusu esasına göre kurmuşlardır. Türkler; Hazar Denizi, Aral Gölü ve Basra Körfezi kıyılarına hâkim olmuşlarsa da, bu sularda dikkate değer bir denizcilik faaliyetine girmemişlerdir.
Türklerin, Malazgirt Zaferi’nden sonra üç tarafı denizlerle çevrili Anadolu’yu fethetmeleri, denizcilikle yakından ilgilenmeleri sonucunu doğurmuştur. Çünkü Anadolu’ya hâkim olmanın ve bu topraklarda tutunabilmenin şartlarından birisinin de, karada olduğu gibi denizlerde de güçlü olunmasının gerektiğini anlamışlardı. Ayrıca bu dönemlerde Anadolu kıyıları, denizcilikte ileri gitmiş olan Venedik, Ceneviz ve Papalık donanmalarının
sürekli tehdidi altında idi. Bu nedenlerden dolayı Türkler, hem Anadolu’nun güvenliğini sağlamak, hem de ekonomilerinin gelişmesine katkı sağlayacak olan ticaret yollarının kontrolünü ele geçirebilmek amacı ile denizciliğe önem vermeye başlamışlardır.

Çaka Bey ve Türk Denizciliğinin Kuruluşu


İlk Türk denizcisi ve Türk denizciliğinin kurucusu sayılan Çaka (Çakan) Bey, Oğuz Türklerinin Çavuldur boyundandır.
Batı Anadolu’da Bizanslılarla yapılan savaşlara katılan Çaka Bey, bu mücadelelerin birinde Bizanslılara esir düşerek İstanbul’a götürülmüştür. Uzun yıllar kaldığı İstanbul’da, Bizans’ın zayıf ve güçlü taraflarını ve iç siyasetini öğrenme fırsatı bulmuştur.
1078 yılında Anadolu Selçuklu Sultanı Süleyman şah’ın yardımı ile Bizans tahtını ele geçirmeyi başaran Botaniates (Botaniyates) zamanında da Yunancayı öğrenen Çaka Bey, imparatordan bir de asalet unvanı almıştır. Çaka Bey’in İstanbul’da iken iyice öğrendiklerinden bir diğeri de denizcilik idi.

Çaka Bey, 1081 yılında imparator olan I. Aleksios Komnenos (Aleksi Komnen) zamanında İstanbul’dan kaçarak İzmir dolaylarına gelmiştir. Burada mensup olduğu boyun yardımıyla İzmir’i ele geçirerek bir beylik kurmuştur (1081). Kısa zamanda otuz parçadan oluşan bir donanma kuran Çaka Bey, Midilli, Sakız, Rodos, İstanköy ve Sisam gibi Ege adaları ile Ege kıyılarından Urla ve Foça gibi yerleri fethetmiştir.

Çaka Bey’in kısa zamanda güçlenmesi, Bizans İmparatoru Aleksi Komnen’in harekete geçmesine neden olmuştur. Denizdeki yeni rakibinden kurtulma yolları arayan imparator, Çaka Bey’in üzerine bir donanma göndermiş fakat bu donanma Çaka Bey tarafından bozguna uğratılmıştır. Bunun üzerine Çaka Bey, kuzeye doğru çıkarak Çanakkale kıyılarında bazı yerleri fethetmiştir. Çaka Bey’in en büyük amacı İstanbul’u Bizans’ın elinden almaktı. Ancak, İstanbul’un güçlü surlarla çevrili olması ve ayrıca Bizans’ın sürekli dışarıdan yardım alması bunu zorlaştırıyordu. Bu amaçla Çaka Bey, hem kara sınırlarını güvence altına alabilmek, hem de Bizans’ı doğudan sıkıştıracak bir müttefik kazanabilmek için kızını, Anadolu Selçuklu sultanı I. Kılıç Arslan ile evlendirdi. Ayrıca Avrupa’da, Bizans’a karşı mücadele eden Peçenek Türkleri ile iyi ilişkiler kurmaya çalışarak onlarla anlaştı. Çaka Bey’in planına göre kendisi denizden, I. Kılıç Arslan Anadolu’dan, Peçenekler de Balkanlardan olmak üzere Bizans’ı üçlü bir Türk kıskacına almaktı.

Bu planı anlayan Bizans İmparatoru Aleksi Komnen, oluşturulan ittifakı bozmak için Balkanlara gelmiş olan Kuman Türkleri ile anlaşma yolları aramaya başladı. Türkleri birbirine düşürme politikası uygulayarak bu durumdan kurtulmak isteyen imparator, Kumanları (Kıpçaklar) Meriç kıyısındaki Umur bey’de ordugâh kurmuş olan Peçeneklerin üzerine saldırttı. Hazırlıksız yakalanan ve çok kayıp veren Peçenekler bu beklenmedik ani baskın karşısında dağıldılar (Levunion Savaşı, 1091).
Müttefiki olan Peçeneklerin yenilgisine rağmen cesaretini kaybetmeyerek hazırlıklarını sürdüren Çaka Bey, Bizans’a karşı mücadelesine devam etmiştir. Çaka Bey’den ciddi şekilde çekinen Bizans İmparatoru, İzmir üzerine ordu sevk etmiştir. Karadan ve denizden saldırıya geçen Bizanslılar, 1092 yılında Midilli adasına çıkarma yapmışlardır. Çaka Bey, Bizanslılarla büyük bir mücadeleye girişmişse de, çıkan bir fırtına sonucu İzmir’e çekilmek zorunda kalmıştır. Sonuçta Midilli Adası’nın Bizanslıların eline geçmesini engelleyememiştir.

Bizans daha sonra I. Kılıç Arslan ile Çaka Bey’i birbirine düşürme politikası İzlemiştir. Bu amaçla I. Kılıç Arslan’a elçiler göndererek Çaka Bey’in asıl hedefinin Bizans değil, İznik olduğuna onu inandırmaya çalışmıştır. Ayrıca Çaka Bey’in Çanakkale’ye kadar ilerlemesi ve Anadolu Selçuklu topraklarına yaklaşması, I. Kılıç Arslan’ın kuşkularının artmasına neden olmuştur.
Bizans oyunlarını iyi bilen Çaka Bey, damadı olan I. Kılıç Arslan’ı Bizans entrikasına karşı uyarmak ve onunla anlaşmak amacı ile yanına ziyarete gittiğinde zehirlenerek öldürülmüştür (1092).
Hem Peçeneklerin hem de Çaka Bey’in etkisiz hale getirilmesi Bizans’ı büyük bir tehlikeden kurtarmıştır. Bizans’ın uyguladığı Türkü Türke kırdırma politikası bir kez daha başarıyla uygulanmıştı. Çaka Bey’in ölümünden sonra, Ege denizi kıyılarında ve adalardaki üstünlük devam ettirilememiştir. I. Haçlı Seferi (1096-1099) sırasında Bizans, Çaka Bey’in topraklarını ele geçirerek bu beyliğe son vermiştir.
İki Türk gücünün birbirine düşmesi ve Çaka Bey’in ortadan kaldırılması, Türk denizciliği için büyük bir darbe olmuştur.
Günümüzde Türk Deniz Kuvvetlerinin kuruluş tarihi olarak, Çaka Bey’in ilk donanmayı oluşturduğu 1081 yılı kabul edilmektedir.
Derlemedir.


Son düzenleyen Safi; 24 Şubat 2017 19:12
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
24 Şubat 2017       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Çaka Bey (? - 1092)
MsXLabs.org
Çaka Bey, İzmir Beyliği'nin kurucusudur.
Çaka Bey, 1071 yılında Anandolu'yu yurt edinme girişimlerine başlayan Türkmen beylerindendir. Oğuzların Çavuldur boyundandır.

Alpaslan, Anadolu'yu fethettikten sonra, birçok Türkmen beyleri İç Anadolu'ya doğru fetihlerine devam ettiler. Bunlardan Afşin, Orta Anadolu'da, Kutulmuş oğlu Süleyman Bey de İznik taraflarında savaşırken yine bir Türkmen Beyi olan Çaka Bey ise İzmir ve yöresini fethederek burada bir Türk Beyliği (İzmir Beyliği) kurmuştur.

İzmir Beyliği'nin Türk tarihindeki önemi, bu beyliğin kurucusu Çaka Bey'in ilk Türk Derya Kaptanı oluşundan, bir donanma meydana getirerek Ege Denizi'nde hâkimiyet kurmasından ileri gelir.

Anadolu'nun fethi sırasında, Danişmend Gazi'nin kumandanlarından biri olarak Malatya dolaylarında başarılı çalışmalar gösterdi. Fakat Batı Anadolu'ya yapılan ve katıldığı akınlardan birinde Bizans kumandanı Kabalika Aleksandros'a esir düştü ve İstanbul'a götürüldü (1078-1081).

Alexandros esir aldığı bu büyük kumandanın zekasına ve cesaretine hayran oldu. Kendisini imparator Batancıates'in sarayına gönderdi. Çaka Bey'in üstün yetenekleri ve vakarlı davranışları imparatorun dikkatini çekti. Ona diğer esirlerinden farklı olarak çok özel bazı haklar tanıdı. Soyluluk unvanı ile bazı imtiyazlar da elde etti. Yunanca öğrendi. Ayrıca Bizans'ın güçlü ve zayıf taraflarını öğrenmiş oldu.
1081 yılında Bizans tahtına I. Aleksios Komnenos çıkınca durumu sarsılan Çaka Bey, saraydan kaçtı. Kutulmuşoğlu Süleyman Şah ile Bizans arasındaki anlaşmaya göre Türklere bırakılan İzmir bölgesine gitti. Bizans'taki kargaşalıktan yararlanarak beyliğini ilân etti (1081).
Bu sırada Türkmen akınları Anadolu'nun fethini gerçekleştirmişti. Çaka Bey, Ege adaları dahil olmak üzere, beyliğini deniz yoluyla genişletti.

Böylece ilk Türk donanmasını kurdu. İlk ele geçirdiği şehir Foça'dır. Daha sonra sırasıyla Midilli ve Sakız adalarını ele geçirdi. Bu arada Bizans İmparatoru, donanmasını Çaka Bey'in üzerine yolladı. Tarihe Türklerin yaptığı ilk deniz muharebesi olarak geçen bu savaşı, Çaka Bey zaferle noktaladı. Bu savaş, tarihe "Koyun Adaları Deniz Savaşı" olarak geçti.
Çaka Bey, bazı önemli adaları, İzmir'den Çanakkale'ye kadar olan yerleri ve Bizans'ın Trakya kısmını ele geçirdi. Büyük bir donanma meydana getirdi. İlk etapta Edremit'i ve Çanakkale bölgesini ele geçirdi.
Bu şekilde Boğaz bölgesine hakim oldu. Trakya'yı ele geçirerek, İstanbul'u fethetmeyi tasarladı. Bu düşünce karşısında Bizans İmparatoru, İznik Bey'i Kılıçaslan'la bir anlaşma yaptı. Denizden ve karadan Çaka Bey'in elinde bulunan Abydos'u kuşattı. Kılıçaslan, Çaka Bey'in damadıydı.

Kılıçaslan'la anlaşmayı savaştan daha yeğ buldu. Kılıçaslan'la anlaşma gerçekleşti. Çaka Bey, bir gaflet anında Kılıçaslan tarafından öldürüldü (1092).
Çaka Bey’in ölümünden sonra, Ege denizi kıyılarında ve adalardaki üstünlük devam ettirilememiştir. I. Haçlı Seferi (1096-1099) sırasında Bizans, Çaka Bey’in topraklarını ele geçirerek bu beyliğe son vermiş, kuruluşundan sadece 16 yıl sonra İzmir Beyliği yıkılmıştır (1097).

Türk tarihlerinin adından pek az bahsettiği Çaka Bey'in maceralarını, Bizans İmparatoru Aleksi Komnen'in kızı Anna'nın yazdığı bir eserden öğrenmekteyiz:
Çaka Bey, Anadolu'ya akın eden gazilerin en genci idi. O da silah arkadaşları gibi nam kazanmak üzere akınlara karışmış; önce Kastamonu ve Bolu taraflarında savaştıktan sonra İzmir taraflarına gitmişti. Bu havalideki savaşlarda gösterdiği cesaret dolayısıyla şan almıştı.
Bizans İmparatoru, İzmir'den Türkleri atmak üzere bu bölgeye bir kuvvet göndermişti. 1081 tarihinde İzmir'e gelen meşhur Bizans komutanlarından Kabalika Alexander Türklerle muharebe ederken eline yiğit bir delikanlı esir düştü.
Bu ele avuca sığmayan delikanlı, komutanın dikkatini çekti. Bu genç çok yakışıklı ve pek de sevimli idi. Adı Çaka idi. Bizanslıların yaptığı araştırma sonunda onun Türkmen Beylerine mensup olduğu anlaşıldı. Bizans komutanı zaferinin bir nişanesi olmak üzere Çaka'yı o zaman İmparator bulunan Nikaforos'a gönderdi. Çaka Bey, Türkmen kıyafetiyle Bizans sarayına getirildi. İmparator, gence:
- Adın ne?
Dediği zaman, O, vakur ve yiğit bir tavırla:

- Çaka!
Dedi.

Çaka'nın erkek tavırları İmparatorun çok hoşuna gitti. Gülümseyerek:
- Bu sarayda senin unvanın "Protonolilismus" olsun!
Diye iltifatta bulundu. Çaka, diğer esirler gibi ağır işlerde kullanılmayıp, sarayda alıkonulmasından memnun olmuştu. Burada Homeros'un İlyada adlı meşhur eserini okuyacak kadar Yunanca öğrendi.

Asil bir soydan gelen Çaka, Bizans sarayında bir şehzade muamelesi görmekte idi. Fakat Bizans tahtına Aleksi Kommen'in geçmesi üzerine Çaka'nın hayatında yeni bir devir açıldı. Yeni imparator, Çaka'dan hoşlanmamıştı. Onu sarayda kazandığı bütün imtiyazlardan mahrum etti. Saraydan da çıkardı. Esasen kabına sığmayan Çaka için bu zaten çoktan beri arzu edilmekte idi. Bir fırsatını bularak İstanbul'dan İzmir'e kaçmaya muvaffak oldu. Bu maceradan sonra onu, müstakil bir Türk Beyi olarak görmekteyiz.

Çaka Bey, İzmir'e gelir gelmez, Türkmen oymaklarından birçok yiğitleri başına topladı. Bu kuvvetlerle İzmir şehrine taarruz ederek burayı Rumların elinden almaya muvaffak oldu. Bu suretle İzmir'in ilk fatihi Türkmen beylerinden Çaka Bey'dir
Çaka Bey fethettiği İzmir şehrinde bir Türk Beyliği kurarak hükümdarlığını ilan etti. O tarihlerde Efes şehrini de yine Türkmen Beylerinden olan Tanrıvermiş Bey zaptetmişti. Çaka Bey, İzmir'de evlendi. Bir müddet sonra bir kız çocuğu dünyaya geldi. Çaka Bey'in, Yalvaç adında bir erkek kardeşi vardı. Çaka Bey, İzmir'e ve Ege Denizi adalarına sahip olmak için bir donanmaya ihtiyaç olduğunu hissetti. Bu sebeple İzmir limanında elde ettiği ustalar vasıtasıyla bir donanma meydana getirmeye muvaffak oldu.
Akdeniz'de Türklerin ilk denizcisi Çaka Bey'dir. Meydana getirdiği bu Türk donanması ile Ege Denizi'ne açıldı. İlk defa Türk Bayrağını Akdeniz'de dalgalandıran deniz kahramanımız olmak vasfını kazandı. Onun donanması kırk gemiden ibaretti. Bu gemilerin üstü kapalı yapılmıştı.

Çaka Bey, bu donanması sayesinde ilk defa Foça şehrini zaptetti. Bundan sonra gemileriyle Midilli adası önüne gelerek onları harp düzeninde dizdi. Midilli Valisi Alpos'a, adanın teslimi için haber gönderdi. Kan dökülmeden bu adanın tesliminin kendisi için hayırlı olacağını bildirdi. Midilli Valisi, Türk donanmasından korkarak bir gemi ile İstanbul'a kaçtı. Türk askerleri Midilli Adasına girerek şehrin kalelerine Türk bayrakları çektiler.

Çaka Bey Midilli'yi fethettikten sonra Sakız Adasına da asker çıkararak bu adayı da elde etti. Bir yıl sonra da Sisam ve Rodos adalarına asker çıkararak bu iki adayı da mülküne kattı. Bu suretle Ege Denizi'nin irili ufaklı adaları İzmir Türk Beyliği'ne geçmişti.
Çaka Bey'in adaları birer birer zaptetmesi üzerine Bizans İmparatoru Aleksi Kommen, iki kumandan idaresinde bir Bizans donanmasını Akdeniz'e gönderdi. Çaka Bey'in kaptanlık yaptığı donanma, Bizans gemileriyle harbe tutuşarak birçoğunu batırdı. Diğerleri de Boğazı geçerek Marmara'ya kaçtılar. Birkaç gemileri de Türklerin eline geçti. Türklerin, Akdeniz'de Bizanslılara karşı ilk zaferleri bu deniz savaşı olmuştur. Karalarda her zaman muzaffer olan Türkler, kısa bir zamanda denizci olmuşlardı.

Çaka Bey'in bu başarısını gören Bizans İmparatoru, bu defa meşhur kaptanlarından Konstantin adında bir amiral tayin ederek Türklerin üzerine ikinci bir donanma daha gönderdi. Bu gemilerin içinde 500 kadar da Flandr'lı şövalye vardı. Donanma, Sakız Adasına yanaşarak asker çıkardı, kaleyi muhasara etti. Kaleyi müdafaa eden Türk askerleri, düşmanı içeri sokmadılar. Bu esnada Çaka Bey, İzmir'de bulunuyordu. Düşmanın geldiğini duyar duymaz, donanmasıyla Sakız Adasına hareket etti. Gemilerin birbirine zincirlerle bağlayarak hilal şeklinde düşmana doğru ilerledi. Bunu gören Bizans komutanı, bilmediği bu yeni harp usulünden adeta ürktü. Türkler geminin içinde davul ve zurnalar çalıyorlar, kılıçlarını havada döndürüyorlardı.
Türkler harbe gitmiyor, sanki bir bayram şenliği içinde bulunuyorlardı. Türklerin bu neşesi ve galeyanı Bizanslıların maneviyatı üzerinde tesir yaptı. Bu gemiler bir kale gibi yanaşık nizamda Bizans gemilerine yaklaşınca düşmanı bir ok yağmuruna tuttular. Sonra da yelkenlerini tutuşturmak için yağlı paçavralar atmaya başladılar. Bu hali gören Bizans, gemilerini geriye çekerek başka bir limana çekildi.

Bunun üzerine Çaka Bey Sakız Adasına çıktı. Türklerin karşısına atlı ve zırhlı şövalyeler uzun mızraklarıyla çıkıverdiler. Türkler bunları görünce derhal kılıçlarını bellerine takarak üç sıra olmak üzere yere diz çöktüler, şövalyelerin atlarına nişan alarak teker teker vurmaya başladılar. Hepsi yaya bırakılmışlardı. Durumu gören Türk askerleri Allah! Allah! diyerek yalın kılıç şövalyelerin üzerine yıldırım gibi atıldılar. İki kuvvet birbirine girmiş, kavga şiddetlenmişti. Düşman askerleri, Türkün kuvvetle salladığı kılıçlarla üçer beşer yere devriliyorlardı. Düşman askeri paniğe uğradı.
Çaka Bey, Sakız Harbinden de muzaffer olarak çıkmıştı.

Çaka Bey, bu zaferleri kazandıktan sonra kafasında büyük bir plan hazırladı. Çanakkale Boğazını geçerek Trakya'yı elde edecekti. Balkanlarda yaşayan Peçenek ve Hıristiyan Oğuzlardan bir ordu vücuda getirerek İstanbul'u zaptetmeğe karar verdi. Bu planını yerine getirmek için Balkanlardaki Peçeneklerle anlaştı. Peçenekler büyük bir ordu hazırlayıp İstanbul üzerine yürüyecekleri sırada Bizans İmparatoru bu tehlikeyi önlemek üzere aslı Türk olan Kumanlarla anlaştı. Onlara büyük vaadlerde bulundu.

Bu iki Türk kuvveti, 29 Nisan 1091 tarihinde birbirlerine insafsızca saldırdılar. Kumanlar, Peçenek Türklerini katlettiler. Evlerini yaktılar. Çocuklarına varıncaya kadar binlercesini kılıçtan geçirdiler. Çaka Bey Peçeneklere yardıma gelememişti.
1092 yılında Çaka Bey, Anadolu Selçuklu Sultanı I. Kılıçaslan'la bir dostluk kurdu. O zamanlar Anadolu'nun en kuvvetli orduları Kılıçaslan'ın kumandasında bulunmakta idi. İznik şehrini hükümet merkezi yapan I. Kılıçaslan, durmadan Bizanslıların şehirlerini zaptetmekte idi. Çaka Bey, Selçuklu Türkleriyle dostluğunu kuvvetlendirmek için kız kardeşini I. Kılıçaslan'a vermek suretiyle akraba olmuştu.
Çaka Bey, Çanakkale taraflarını da ele geçirdikten sonra, Edremit şehrini mülküne kattı. Onun, Balkanlardaki Peçenekleri teşkilatlandırması, Çanakkale'yi alarak Marmara'ya doğru ilerlemesi, Bizans İmparatorunu fena halde ürkütüyordu. Çaka Bey'i, kuvvetle değil de hile ile yok etmeyi tasarladı. Bunu gerçekleştirmek için de Kılıçaslan'la bir anlaşma yaptı. Anlaşmaya göre Selçuklular, Çaka Bey'in Marmara'ya doğru ilerlemesine mani olacaklardı.

Çevrilen dolaptan haberi olmayan Çaka Bey, kuvvetleriyle durmadan Marmara sahillerinde ilerliyordu. Hatta Aydos'a kadar gelmişti. Halbuki bu bölgeler Selçuklu Sultanlığı hakimiyetinde bulunuyordu. Çaka Bey, birden bire karşısında Selçuklu ordularını gördü. Çaka Bey, I. Kılıcaslan'la boy ölçüşemezdi. Bunun için Kılıçaslan'la bir müzakereye girişti. Çaka Bey'in, Selçukluların Bizanslılarla gizli bir anlaşma yaptıklarından haberi yoktu Serbestçe, akrabasının karargahına gitti. Çaka Bey, aynı zamanda Selçuklular için de artık bir tehlike olmuştu. Kendisine, Kılıçaslan'ın karargahında mükellef bir ziyafet verildi. Bu ziyafette yenilip içildiği esnada I. Kılıçaslan, birden bire kılıcını çekerek Çaka Bey'e hücum etti ve onu öldürdü.
Bizans ve Selçuklular için bir tehlike olan Çaka Bey, bu surette ortadan kaldırılmış bulunuyordu.
Ege bölgesinin ilk fatihlerinden olan Çaka Bey, böyle bir hilenin kurbanı olup öldüğü sırada tarih 1092 idi.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
24 Şubat 2017       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM

ÇAKA BEY


Oğuzlar'ın Çavuldur boyundan türk beyi (XI. yy.).

Malazgirt savaşı’ndan sonra, özellikle Batı Anadolu'da BizanslIlar ile yapılan savaşlara katıldı. BizanslI komutan Aleksandros'a tutsak düştü ve imparator Nikephoros Botaneiates’in sarayına götürüldü. Rumca öğrendi, sarayda bazı ayrıcalıklar elde etti. Aleksios Komnenos'un tahta geçmesi üzerine (1081) saraydaki durumu sarsılınca, Bizans'tan ayrılarak İzmir'e gitti. Bizans’ın Balkanlarda Peçenekler ile uğraşmasından yararlanarak kurduğu beyliği kısa sürede meydana getirdiği güçlü donanmanın yardımıyla Midilli ve Sakız adalarına kadar genişletti. Daha sonra bizans donanmasını yenerek Rodos ve Sisam adalarını ele geçirdi. Kızını Kılıç Arslan I ile evlendirerek kara sınırını güven altına aldıktan sonra Çanakkale bölgesine egemen oldu (1092). Bizans imparatorunun kışkırttığı Kılıç Arslan ile çatışmak zorunda kaldıysa da bir süre sonra anlaştı. Bizans kaynaklarına göre, bir şölen sırasında Kılıç Arslan tarafından zehirletilerek öldürüldü.

Kaynak: Büyük Larousse
SİLENTİUM EST AURUM

Benzer Konular

27 Kasım 2014 / Ziyaretçi Soru-Cevap
4 Aralık 2013 / Ziyaretçi Soru-Cevap
6 Eylül 2015 / Safi Spor tr
22 Ocak 2016 / H!l@l Cevaplanmış