Arama

Atatürk'ün çocuk sevgisiyle ilgili anılarına örnek verir misiniz? - Sayfa 9

En İyi Cevap Var Güncelleme: 19 Mayıs 2014 Gösterim: 221.450 Cevap: 101
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Ekim 2011       Mesaj #81
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
İşte benim kuşaklarım.
Atatürk bir gün çocuk balosuna gider. Ortalıkta bir şaşkınlık havası doğar. Küçük bir çocuk salonun orta yerinde kalır. Bu yavru hayranlıkla bir süre Atatürk’e baktıktan sonra: “Atatürk’üm, seni öpmek istiyorum” der. Ortalığa bir sessizlik dalgası yayılır. Bu derin sessizliği Atatürk’ün sesi bozar “Öyleyse, gel öp” der. Çocuk koşarak Atatürk’ün boynuna sarılır. O sırada diğer çocuklar da: “Biz de.. Biz de..” diye bağırırlar. Böylece tüm çocuklar Ata’yı doya doya öperler. Bu görüntü çoğu kişiyi ağlatır. Büyük Atatürk’te ağlar. Evet, Türk çocuklarının bu engin sevgisi için ağlar. Hem de sevinç gözyaşlarını dökerek. O gün çevresindekilere övünçle: “İşte benim kuşaklarım” der.
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Ekim 2011       Mesaj #82
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Atatürk bir okula gitmişti.her zaman olduğu gibi bütün çocuklar etrafını sardı. hepsi sevinç içinde onu alkışlıyordu. Yalnız küçük bir çocuk;bir kenara çekilmiş,ilgisiz gibi duruyordu bu durum Atatürk'ün gözünden kaçmadı. Onu yanına çağırdı:
- ''Çocuğum,neden durgunsun? Bir derdin mi var? Hasta mısın?'' dedi.
Sponsorlu Bağlantılar
Çocuk:
- ''Bir şeyim yok efendim'' dedi.Arkasını döndü, gözlerinden akan yaşları gizlice sildi.
Atatürk:
- ''Niçin ağlıyorsun yavrum? Sen ağlayınca ben çok üzülüyorum'' dedi.
Küçük çocuk,o vakit yaşlı gözlerini Atatürk'e çevirdi:
- ''Atam,seni böyle yakından görmek isterdik. Geldin,gördük,sevindik. Ama artık sıramızı savdık.Bir daha seni ne zaman göreceğiz? Ona ağlıyorum.''
Atatürk oradaki çocuklara baktı:
- ''Beni ne zaman görmek isterseniz,aynaya bakın.Siz Türk çocukları benim birer parçamsınız.Bende sizin'' dedi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
25 Ekim 2011       Mesaj #83
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ataaam canım atam
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
28 Ekim 2011       Mesaj #84
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ssss23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’mız Kutlu Olsun.

Çocukların bayramında Atatürk’ün çocuklarla ilgili anılarından birisine yer vermek istedik.

Anıya ; Yarının Kahramanları’nda olduğu gibi, 80′lerden kalan , eşimin “bu kitabın kendisi tarih” diyerek espri yaptığı Avni Altıner’in Her Yönüyle Atatürk kitabından ulaştık.

“”"

Mustafa Kemal’in ilk Cumhurreisliğine seçildiği sıraydı. Bir sabah Çankaya sırtlarında arkadaşlarıyla gezmeye çıkmıştı. Gazi yanına sokulan bir çocuğu yakaladı. Çelik bakışlarıyla alemi büyüleyen gözlerini onun yüzüne dikip gülümseyerek sordu;

-Adın ne senin bakayım?

- Cemil

- Çankaya’da mı oturuyorsun?

- Yok. Ayrancı’da

-Mektebe gidiyor musun?

Çocuk başını öne doğru hızla eğdi

-E… Ne okuyorsun mektepte?

-Her bir şey okuyoruz.

-Peki ben kimim Cemil?

Çocuk zeki bakışlarını Ata’nın üzerinde gezdirdi:

-Sen Gazi Paşasın.

Ata gülümsedi.

- Olmadı . Cemil ben senin Gazi Paşa değilim. Beni benzettin sen.

- Yok benzetmedim iyi biliyorum, sen Gazi Paşasın.

-Nereden biliyorsun?

Çocuk kendinden emin bir tavırla.

-Çünkü, dedi sana hiç kimse benzemez…

Çelik gözler bulutlandı. O eşşiz kafanın içinden kimbilir ne düşünceler geçti o anda:

Büyüdüğü zaman ne olacağını konuştular sonrasında.

Sonra O’nu oyuna iade edip yoluna devam ederken yanındakilere döndü:

- Milletin bağrında temiz bir nesil yetişiyor. Bu eseri ona bırakacağım ve gözüm arkamda kalmayacak dedi.


Kaynak: Atatürk'ün çocuk sevgisiyle ilgili anılarına örnek verir misiniz?
mervee - avatarı
mervee
Ziyaretçi
2 Kasım 2011       Mesaj #85
mervee - avatarı
Ziyaretçi
arkadaslar atatürkün anıları değilde çocuk sevgisi ile ilgili yazı yokmu
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
8 Kasım 2011       Mesaj #86
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
YAA bunlar ne hep aynı yazmışsınız farklı yazın arkadaşlar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Aralık 2011       Mesaj #87
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı hepimize kutlu olsun. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 84. yıldönümünü yaşadığımız bu günde tüm ulusumuza birlik ve beraberlik içinde barış dolu günler diliyoruz.

Bu özel günde Atatürk’le ilgili okuduğumuz bir kitabı sizlerle paylaşmak istedik.

Prof. Dr. Yurdakul Yurdakul ‘un, babası Halil Nuri Yurdakul’un , Atatürk’ün yakınlarının ve silah arkadaşlarının anlattığı anılardan derlediği bir kitap,

Cemal Kutay’ın önsözünü yazdığı kitapta, Atatürk’ün kızkardeşi Makbule Hanım’dan da Ata ile ilgili hiç duymadığımız bir çok anısını öğrenme fırsatı buluyoruz.

Bu kitabı okuduktan sonra Atatürk’e bir kez daha hayran olmamak mümkün değil. Kitaptan alıntı olan aşağıdaki cümle bu düşüncemizi de onaylıyor adeta.
“Tarihte yaşamış olan bütün büyük insanların yaptıkları ve yaşayışları araştırılır ve bir de Atatürk’ün yaptıkları gözden geçirilirse, O’nun hiçbirisiyle ölçülemeyecek kadar büyük bir insan olduğu anlaşılır Büyük Atatürk’ünçok hareketli hayatı içinde engin görüş, düşünce va davranışları, herkes için ibret alınacak olaylarla doludur. ”

Kitaptan okuduğum ve çok hoşuma giden onlarca hikayeden birini sizlerle paylaşmak istedim.

Olay Sırrı Akatay’ın ağzından anlatılıyor.

“Atatürk ve Latife Hanım 30 Eylül 1924′te Pasinler’e geçerken Erzincan yolunda Aşkale’ye uğramışlardı. Ata’nın karşılanışında bazı konuşmalar yapılmış ve ilkokuldan da bana uzun bir kahramanlık şiiri okuma görevi vermişlerdi. Ben şiiri avazım çıktığı kadar bağıra bağıra ve yanlışsız ve duraklamadan okudum. Atatürk ve Latife Hanım şiirimi sonuna kadar dinlediler.

Şiirim bitince Atatürk beni yanına çağırdı ve bana “şiiri çok güzel okudun, aferin sana, senin adın ne bakayım?” diye sordu. Ben de “Sırrı efendim” diye bağırdım.

“Şimdi sana bir sual soracağım, bakalım bunu bilebilecek misin?” dedi.

” Sorun efendim” dedim.

” Dünyanın ortası neresidir?”dedi.

O zamanlar hep Ankara’dan ve Atatürk’ten konuşulurdu. Ankara’da şu olmuş, Ankara’da şu kararlar alınmış, Ankara’ya şu devlet büyükleri gelmiş. Her şeyde, her konuşmada ANkara geçerdi. Bizlerin de Ankara’dan başka duyduğu bir şey yoktu. HocalarDa hep, “Bizim merkezimiz Ankara, her şey Ankara’dan idare ediliyor.” dediklerinden, hiç tereddüt etmeden bütün gücümle “Ankaraaaaa!” diye bağırdım.

Atatürk bu cevaptan pek mutlu olmuş ve Latife Hanım’la beraber katıla katıla gülmüşlerdi. “
kopturucu - avatarı
kopturucu
Ziyaretçi
6 Aralık 2011       Mesaj #88
kopturucu - avatarı
Ziyaretçi
Siz Türk çocukları benim birer parçamsınız. Bende sizin.

Atatürk bir okula gitmişti. Her zaman olduğu gibi bütün çocuklar etrafını sardı. Hepsi sevinç içinde onu alkışlıyordu. Yalnız küçük bir çocuk bir kenara çekilmiş, ilgisiz gibi duruyordu. Bu durum Atatürk’ün gözünden kaçmadı. Onu yanına çağırdı:
- Çocuğum, neden durgunsun? Bir derdin mi var? Hasta mısın?
Çocuk:
- Bir şeyim yok efendim.
Çocuk arkasını döndü, gözlerinden akan yaşları gizlice sildi.
Atatürk:
- Niçin ağlıyorsun yavrum? Sen ağlayınca ben çok üzülüyorum.
Küçük çocuk, o vakit yaşlı gözlerini Atatürk’e çevirdi:
- Atam, seni böyle yakından görmek isterdik. Geldin, gördük, sevindik. Ama artık sıramızı savdık. Bir daha seni ne zaman göreceğiz? Ona ağlıyorum. Atatürk oradaki çocuklara baktı:
- Beni ne zaman görmek isterseniz aynaya bakın. Siz Türk çocukları benim birer parçamsınız. Bende sizin.



İşte benim kuşaklarım.

Atatürk bir gün çocuk balosuna gider. Ortalıkta bir şaşkınlık havası doğar. Küçük bir çocuk salonun orta yerinde kalır. Bu yavru hayranlıkla bir süre Atatürk’e baktıktan sonra: “Atatürk’üm, seni öpmek istiyorum” der. Ortalığa bir sessizlik dalgası yayılır. Bu derin sessizliği Atatürk’ün sesi bozar “Öyleyse, gel öp” der. Çocuk koşarak Atatürk’ün boynuna sarılır. O sırada diğer çocuklar da: “Biz de.. Biz de..” diye bağırırlar. Böylece tüm çocuklar Ata’yı doya doya öperler. Bu görüntü çoğu kişiyi ağlatır. Büyük Atatürk’te ağlar. Evet, Türk çocuklarının bu engin sevgisi için ağlar. Hem de sevinç gözyaşlarını dökerek. O gün çevresindekilere övünçle: “İşte benim kuşaklarım” der.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
25 Aralık 2011       Mesaj #89
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Atatürk bir okula gitmişti.her zaman olduğu gibi bütün çocuklar etrafını sardı. hepsi sevinç içinde onu alkışlıyordu. Yalnız küçük bir çocuk;bir kenara çekilmiş,ilgisiz gibi duruyordu bu durum Atatürk'ün gözünden kaçmadı. Onu yanına çağırdı:
- ''Çocuğum,neden durgunsun? Bir derdin mi var? Hasta mısın?'' dedi.
Çocuk:
- ''Bir şeyim yok efendim'' dedi.Arkasını döndü, gözlerinden akan yaşları gizlice sildi.
Atatürk:
- ''Niçin ağlıyorsun yavrum? Sen ağlayınca ben çok üzülüyorum'' dedi.
Küçük çocuk,o vakit yaşlı gözlerini Atatürk'e çevirdi:
- ''Atam,seni böyle yakından görmek isterdik. Geldin,gördük,sevindik. Ama artık sıramızı savdık.Bir daha seni ne zaman göreceğiz? Ona ağlıyorum.''
Atatürk oradaki çocuklara baktı:
- ''Beni ne zaman görmek isterseniz,aynaya bakın.Siz Türk çocukları benim birer parçamsınız.Bende sizin'' dedi.



Kaynak: Atatürk'ün çocuk sevgisiyle ilgili anılarına örnek verir misiniz?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Nisan 2012       Mesaj #90
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
bu deyildi ben bunu istemiyorum atatürk ün çocuk sevgisi ile ilgili özdeyişlerini istiyorumm ben bunları zaten biliyorum bikereeeeeeeee

Benzer Konular

25 Aralık 2011 / Ziyaretçi Soru-Cevap
10 Aralık 2012 / elbistanlı Soru-Cevap
19 Nisan 2009 / VELİ ŞAHİN Soru-Cevap
2 Ekim 2012 / iCarly Soru-Cevap
28 Nisan 2012 / aşığım Soru-Cevap