Arama

Regl döneminde saç boyamanın din açısından sakıncası var mıdır?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 3 Eylül 2012 Gösterim: 111.467 Cevap: 35
hly çakır - avatarı
hly çakır
Ziyaretçi
7 Aralık 2008       Mesaj #1
hly çakır - avatarı
Ziyaretçi
slm ben saçımı boyamak istiyorum ancak şuan adetliyim .adetliyken saçmı boyasam bir sakıncası olur mu dinimize göre bir sakıncası var mıdır
EN İYİ CEVABI fadedliver verdi
Sakıncalı olup olmadığını siz yinede bilen birine sormayı ihmal etmeyin.

Sponsorlu Bağlantılar
Regl döneminde genel olarak boya saçı tutmaz ya da akar.:)

HerHangiBiri - avatarı
HerHangiBiri
Ziyaretçi
7 Aralık 2008       Mesaj #2
HerHangiBiri - avatarı
Ziyaretçi
Yok.
Sponsorlu Bağlantılar
fadedliver - avatarı
fadedliver
Ziyaretçi
7 Aralık 2008       Mesaj #3
fadedliver - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Sakıncalı olup olmadığını siz yinede bilen birine sormayı ihmal etmeyin.

Regl döneminde genel olarak boya saçı tutmaz ya da akar.Msn Happy
Eleftheria - avatarı
Eleftheria
Ziyaretçi
7 Aralık 2008       Mesaj #4
Eleftheria - avatarı
Ziyaretçi
Saç boyamak zaten günah reglkende boyamak doğal olarak sakıncalı yani..

Saçının rengi açık olan veya saçı ağaran kimsenin bunu boyatmasının Islâm'a göre hükmünü şu şekilde belirlemek mümkündür İslam'ın çıkışından önce yahudi ve hıristiyanlar güzel görünme ve süslenmenin ALLAH'a kullukla bağdaşmayacağını düşünerek, saçı boyayıp rengini değiştirmekten kaçınırlardı Hz Peygamber, ashabına bağımsız bir kişilik kazandırmak için saçı ve sakalı kına veya başka bir boya maddesi ile boyayabileceklerini bildirdi Ebû Hüreyre (ra)'tan nakledilen bir hadiste şöyle buyurulur: "Yahudi ve Hıristiyanlar (saçlarını) boyamaz Siz onların aksini yapınız: yani saçlarınızı boyayınız" (Buhârî, Enbiyâ, 50; Libas, 67; Müslim, Libas, 80; Ebû Dâvud, Tereccül, 18; Nesâî, Zîne, 14) Ancak hadisteki emir bağlayıcı olmayıp mendupluk bildirir Nitekim uygulamada Hz Ebû Bekir, Ömer, Ali, Ka'b ve Enes (ranhüm) gibi bazı sahabeler saçlarını boyamamıştır

Diğer yandan kullanılacak boyada siyah renk tercih edilmemelidir Çünkü saç boyası genellikle yaşlı erkeklerin beyazlaşan saçları için söz konusu olur Siyah renk yaşlı kimseyi, olduğundan çok genç gösterir Bu durum kınalama veya boyayı amacından saptırabilir Nitekim Mekke'nin fethi günü Hz Ebû Bekr'in yaşlı babası Ebû Kuhâfe'nin saçlarının ağaç çiçekleri gibi beyazlaştığını gören Rasûlüllah (sas) şöyle buyurmuştur: "Bu beyaz saçı değiştiriniz ve siyahtan sakınınız" (bk Ebû Dâvud, Tereccül, 18; Nesâî, Zîne, 15; Ahmed b Hanbel, I,165, 356, II, 261, 499, III,160, 322) Ancak saçı beyazlaşan kimse genç olursa, onun siyaha boyamasında bir sakınca görülmemiştir Nitekim Sa'd b Ebî Vakkas, Ukbe b Âmir, Hasan, Hüseyin ve Cerîr gibi sahabelerin bu rengi tercih ettikleri nakledilmiştir (Yusuf el-Kardâvî, el-Halâl vel-Harâm fil-Islâm, Terc Mustafa Varlı, Ankara 1970, s 102, 103)

Boya malzemesi olarak ALLAH elçisi kınayı tavsiye etmiştir: "Saçın beyazlığını değiştirmek için kullandığınız şeylerin en iyisi kına ve keten bitkisidir" (Ebû Dâvud, Tereccül, 18; Tirmizî, Libâs, 20; Nesâî, Zîne, 16; Ibn Mâce, Libâs, 32; Ahmed b Hanbel, V, 147, 150, 154) Hz Enes b Mâlik, Hz Ebû Bekr'in saçlarını kına ve ketenle, Hz Ömer'in ise yalnız saf kına ile boyadığını nakletmiştir (el-Kardâvî, age, s 103)

Sonuç olarak erkek veya kadının beyazlaşan saçlarını sarı veya kızıl renge boyamaları müstehap görülmüş; siyaha boyamaları ise, sağlam görüşe göre, caiz görülmemiştir Ancak genç kimsenin siyah boya kullanmasında da bir sakınca yoktur Diğer yandan boya malzemesi olarak kına ve vesîme denilen, boya sanayinde kullanılan bir bitkinin tercih edilmesi tavsiye edilmiştir (Ibn Âbidîn, Reddül-Muhtâr, Terc Ahmed Davudoğlu, Istanbul 1982-1988, XV, 378, XVII, 314)

El, ayak veya başa sürülen kınanın katıolan malzemesi temizlendikten sonra deri veya saçlarda bıraktığı renk, suyun deriye nüfûzuna engel değildir Bu yüzden abdest veya gusle mani olmaz
(Ibn Âbidin, age, I, 224)
alıntı
HerHangiBiri - avatarı
HerHangiBiri
Ziyaretçi
7 Aralık 2008       Mesaj #5
HerHangiBiri - avatarı
Ziyaretçi
Regl ile boyanın ilgisini ilk defa duydum. Boya neden tutmasın? Bilimsel bir açıklaması var mı? Saç aynı saç değil mi? Msn Happy

Alıntı
Eleftheria adlı kullanıcıdan alıntı

Saç boyamak zaten günah reglkende boyamak doğal olarak sakıncalı yani..

Kuran' da saç boyamanın günah olduğunu belirten bir ayet var mı? Yazdığınız şahsi düşünceniz mi?
Son düzenleyen HerHangiBiri; 7 Aralık 2008 18:33 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
fadedliver - avatarı
fadedliver
Ziyaretçi
7 Aralık 2008       Mesaj #6
fadedliver - avatarı
Ziyaretçi
Hormonsal yapıyla ilgili bir durum.Konu hakkında (yani kozmetik)gereğinden fazla bilgim var,bırakında doğru yönlendirme yapalım...soruyu soran kişi sakıncalı,günah,caiz olup-olmadığını din hakkında bilgisi olan birine sorsun.Burda herkes kafasına estiği gibi cevap yazmasın!
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
7 Aralık 2008       Mesaj #7
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
LÜTFEN KONUYU OKUYUNUZ..

SAÇ BOYAMA VE İSLAM DİNİ.


İnsanlarda, enseden alna kadar başın üzerini kaplayan kıllara "saç" denir. Saçlar kafatasını sıcağa, soğuğa ve hafif darbelere karşı korur. Memeli hayvanlarda, özellikle karada yaşayanların gelişmiş olanlarının başlarında da bu çeşit koruyucu kıllar bulunur. Bunlara bulunduğu yere göre saç, perçem, yele denir.

İnsanların saçları genel olarak sarı, kızıl, kahverengi veya siyah renkte olur. İnsan bedeninde saça, kana, deriye renk veren maddelere "pigment" denir. Bedende üç ana pigment vardır.

1. Melânin: Kahverengi olup, küçük tanecikler halindedir.

2. Karoten: Sarı renkte olup, bu pigment bitkilerde de bulunur. Tereyağına ve havuca bu pigment renk verir.

3. Hemoglobin: Kanın kırmızı rengini bu pigment sağlar.

Pigment, güneşin ışınlarını emer. Derideki melânin de özel hücreler yapar. Bu hücrelere "melânosit" denir. Melâninin açık veya koyu renkli olmasında oksitlenmenin büyük etkisi vardır. pigmentin tanecikleri az oksitlenirse renkleri açık olur, oksitlenme çoğalınca renkleri koyu kahverengiye kadar varır. Saçlarda, tüylerde pigment oluşmasının esasları da derideki gibidir. Saç telleri dibindeki melânositler kalıtıma göre saça renk verirler. Saçlardaki renk farkları taneciklerin yayılışına, oksitlenme derecesine bağlıdır. Açık renk kızıl saçlarda melâninden başka bir demir pigment daha bulunur.

Saçların rengini koruyabilmesi için, saçların bulunduğu deri tabakası gerektiği gibi beslenmelidir. Beslenme iyi olmazsa, özellikle "B" vitamini, bakır eksikliği olursa, saçlarda beyazlaşma görülür. Besin iyi ayarlanırsa, saçların yeniden normal rengini aldığı olur.

Diğer yandan yaşlılıkla ilgili saç ağarmalarının besinle ilgisi yoktur; vitamin tedavisiyle ve besinle saçlar normal rengine girmez. Çünkü yaşlılıktaki ağarma melânin hücrelerinin artık işini göremez hale gelmesinden olur. Kimi zaman ruhi sıkıntı sonunda saçların birdenbire ağardığı görülmüşse de, bunun nedeni bilimce kesin olarak açıklanamamıştır. Ancak bu gibi sarsıntıların bezlerin işleyişini etkilediğinde şüphe yoktur.

Saçının rengi açık olan veya saçı ağaran kimsenin bunu boyatmasının İslâm'a göre hükmünü şu şekilde belirlemek mümkündür. İslâm'ın çıkışından önce yahudi ve hıristiyanlar güzel görünme ve süslenmenin Allah'a kullukla bağdaşmayacağını düşünerek, saçı boyayıp rengini değiştirmekten kaçınırlardı. Hz. Peygamber, ashabına bağımsız bir kişilik kazandırmak için saçı ve sakalı kına veya başka bir boya maddesi ile boyayabileceklerini bildirdi. Ebû Hüreyre (r.a)'tan nakledilen bir hadiste şöyle buyurulur: "Yahudi ve Hıristiyanlar (saçlarını) boyamaz. Siz onların aksini yapınız: yani saçlarınızı boyayınız" (Buhârî, Enbiyâ, 50; Libas, 67; Müslim, Libas, 80; Ebû Dâvud, Tereccül, 18; Nesâî, Zîne, 14). Ancak hadisteki emir bağlayıcı olmayıp mendupluk bildirir. Nitekim uygulamada Hz. Ebû Bekir, Ömer, Ali, Ka'b ve Enes (r.anhüm) gibi bazı sahabeler saçlarını boyamamıştır.

Diğer yandan kullanılacak boyada siyah renk tercih edilmemelidir. Çünkü saç boyası genellikle yaşlı erkeklerin beyazlaşan saçları için söz konusu olur. Siyah renk yaşlı kimseyi, olduğundan çok genç gösterir. Bu durum kınalama veya boyayı amacından saptırabilir. Nitekim Mekke'nin fethi günü Hz. Ebû Bekr'in yaşlı babası Ebû Kuhâfe'nin saçlarının ağaç çiçekleri gibi beyazlaştığını gören Rasûlüllah (s.a.s) şöyle buyurmuştur: "Bu beyaz saçı değiştiriniz ve siyahtan sakınınız" (bk. Ebû Dâvud, Tereccül, 18; Nesâî, Zîne, 15; Ahmed b. Hanbel, I,165, 356, II, 261, 499, III,160, 322). Ancak saçı beyazlaşan kimse genç olursa, onun siyaha boyamasında bir sakınca görülmemiştir. Nitekim Sa'd b. Ebî Vakkas, Ukbe b. Âmir, Hasan, Hüseyin ve Cerîr gibi sahabelerin bu rengi tercih ettikleri nakledilmiştir (Yusuf el-Kardâvî, el-Halâl vel-Harâm fil-İslâm, Terc. Mustafa Varlı, Ankara 1970, s. 102, 103).

Boya malzemesi olarak Allah elçisi kınayı tavsiye etmiştir: "Saçın beyazlığını değiştirmek için kullandığınız şeylerin en iyisi kına ve keten bitkisidir" (Ebû Dâvud, Tereccül, 18; Tirmizî, Libâs, 20; Nesâî, Zîne, 16; İbn Mâce, Libâs, 32; Ahmed b. Hanbel, V, 147, 150, 154). Hz. Enes b. Mâlik, Hz. Ebû Bekr'in saçlarını kına ve ketenle, Hz. Ömer'in ise yalnız saf kına ile boyadığını nakletmiştir (el-Kardâvî, a.g.e., s. 103).

Sonuç olarak erkek veya kadının beyazlaşan saçlarını sarı veya kızıl renge boyamaları müstehap görülmüş; siyaha boyamaları ise, sağlam görüşe göre, caiz görülmemiştir. Ancak genç kimsenin siyah boya kullanmasında da bir sakınca yoktur. Diğer yandan boya malzemesi olarak kına ve vesîme denilen, boya sanayiinde kullanılan bir bitkinin tercih edilmesi tavsiye edilmiştir (İbn Âbidîn, Reddül-Muhtâr, Terc. Ahmed Davudoğlu, İstanbul 1982-1988, XV, 378, XVII, 314). El, ayak veya başa sürülen kınanın katı olan malzemesi temizlendikten sonra deri veya saçlarda bıraktığı renk, suyun deriye nüfûzuna engel değildir. Bu yüzden abdest veya gusle mani olmaz (İbn Âbidin, a.g.e., I, 224).
Quo vadis?
sheitean - avatarı
sheitean
Ziyaretçi
7 Aralık 2008       Mesaj #8
sheitean - avatarı
Ziyaretçi
siz bunu telefonla diyanet işlerine sorsanıza
HerHangiBiri - avatarı
HerHangiBiri
Ziyaretçi
7 Aralık 2008       Mesaj #9
HerHangiBiri - avatarı
Ziyaretçi
Saç boyama günah değil ve Kuran' da da günah olduğuna dair bir hüküm yokmuş.
HerHangiBiri - avatarı
HerHangiBiri
Ziyaretçi
7 Aralık 2008       Mesaj #10
HerHangiBiri - avatarı
Ziyaretçi
Türkiye Diyanet Vakfı tarafından yayınlanmış bir kitap var. Adı: ‘‘Günümüz Meselelerine Fetvalar’’

Önsözde şöyle deniliyor:

‘‘Bu kitapta Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu'nun, kendisine yapılan başvurulara cevap olmak üzere muhtelif konularda verdiği fetvaların bir bölümü yer almaktadır.’’

Kitabın basım tarihi 1996. Belki daha sonra yeni fetva kitapları da çıkmıştır. Onu bilmiyorum.


Saç boyası, kına, ruj, oje, jöle, abdest ve gusle mani midir?

Abdest alırken, yıkanması gereken uzuvlardan birinde kuru yer kalırsa, abdest sahih (doğru) olmaz. Gusülde ise vücutta, suyun ulaşabildiği her yerinin yıkanması gerekir. Bu itibarla, abdest veya gusül alacak kimsenin, yıkanması gereken uzuvlarında, suyun altına ulaşmasına engel olacak bir tabaka bulunmamalıdır. Oje gibi vücut üzerinde tabaka oluşturup da suyun bedene ulaşmasına mani olanlar abdest ve gusle manidir.


Tabaka oluşturmayan saç boyası, kına gibi makyaj malzemeleri abdest ve gusle mani değildir.

Benzer Konular

29 Kasım 2012 / EgeliAnil Soru-Cevap
31 Ocak 2009 / Ziyaretçi Soru-Cevap
16 Temmuz 2015 / Misafir dolunay Tıp Bilimleri
19 Kasım 2010 / Misafir Taslak Konular
5 Mayıs 2014 / Misafir Soru-Cevap