Arama

'Kul aşkı Allah'a şirk koşmaktır' ile ilgili hadis ve ayetler nelerdir?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 4 Aralık 2018 Gösterim: 31.648 Cevap: 5
islam yareni - avatarı
islam yareni
Ziyaretçi
23 Aralık 2008       Mesaj #1
islam yareni - avatarı
Ziyaretçi
'Kul aşkı Allah'a şirk koşmaktır' ile ilgili hadis ve ayetler nelerdir?
EN İYİ CEVABI Gabriella verdi
Doğrudan bu konuyla ilgili hadisler yok fakat Allah'a şirk koşmak hakkındaki ayetlerden bir kısmı:

Sponsorlu Bağlantılar
- "Allah'dan baskasina el acip dua etmez, O'na hic kimseyi ortak kosmazlar" ( ... )

- "O halde sakin Allah ile beraber bir baskasina kulluk edip yalvarma. Sonra azab edilenlerden olursun" ( Suara - 213 )

- "Mescidler Allah'indir. Öyle ise Allah'a yalvarirken bir baskasini katmayin"( Cin - 18 )

- "De ki : Ben ancak Rabbime yalvaririm ve O'na kimseyi ortak kosmam" ( Cin - 20 )

- "O'na kulluk et ve O'na dayan" ( Hud - 123 )

- "Yalniz O'na tevekkül eder ve yalniz O'na yönelirim" ( Hud - 88 )

- "Kafirlerin hosuna gitmese de, dini yalniz O'na halis kilarak, sadece O'na dua edin" ( Gafir - 14 )

- "De ki : Allah'i birakip da kendilerinde birsey var zannettiklerinizi cagirin. Onlar sizden herhangi bir sikintiyi gideremez ve degistiremezler" ( Isra - 56 )

- "Onlarin yalvardiklari bu varliklar, Rabblerine, hangisi daha yakin olacak diye vesile ararlar. O'nun rahmetini umarlar ve azabindan korkarlar. Cünkü Rabbinin azabi, sakinilacak bir azabtir" ( Isra - 57 )

- "Yalniz Rabbine yönelip, O'ndan iste" ( Insirah - 8 )

- "Yalniz Sana kulluk eder ve yalniz Senden yardim / medet dileriz" ( Fatiha - 5 )

- Hz.Peygamber, Ibn Abbas'a söyle demistir; "Diledigin zaman Allah'dan dile. Yardim istedigin zaman Allah'dan iste. Karsilasacagin seyler hakkinda kalem kurudu. Bütün yaratiklar, Sana bir zarar vermek üzere birlesseler, Allah'in yazdigindan baskasi dokunmaz. Yarar vermeye calissalar, Allah'in yazdigindan baskasini Sana ulastiramazlar" ( Tirmizi-Kiyame-59, Ahmed b. Hanbel-1-293-303-307 )

- Yine söyle buyurmustur; "Benden istigasede bulunulmaz. Ancak Allah'dan istigasede bulunulur" ( Ebu Davud-Sünnet-19, Taberani-el-Mucemu'l-Kebir )

Istigasenin hükmünü bildiren bu ayet ve hadisler, Allah ile kullari arasinda bu anlamda bir "araci" kabul etmenin, sirk oldugunu acikta ortaya koyuyor. Allah, söyle buyuruyor;

- "Biz ona (kulumuza), sah damarindan daha yakiniz" ( Kaf - 16 )

- "Kullarim Sana Benden soruyorlar. Ben onlara yakinim. Dua edenin duasina icabet ederim" ( Bakara - 186 )

bunlardır.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 4 Aralık 2018 23:54
Gabriella - avatarı
Gabriella
Ziyaretçi
23 Aralık 2008       Mesaj #2
Gabriella - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Doğrudan bu konuyla ilgili hadisler yok fakat Allah'a şirk koşmak hakkındaki ayetlerden bir kısmı:

Sponsorlu Bağlantılar
- "Allah'dan baskasina el acip dua etmez, O'na hic kimseyi ortak kosmazlar" ( ... )

- "O halde sakin Allah ile beraber bir baskasina kulluk edip yalvarma. Sonra azab edilenlerden olursun" ( Suara - 213 )

- "Mescidler Allah'indir. Öyle ise Allah'a yalvarirken bir baskasini katmayin"( Cin - 18 )

- "De ki : Ben ancak Rabbime yalvaririm ve O'na kimseyi ortak kosmam" ( Cin - 20 )

- "O'na kulluk et ve O'na dayan" ( Hud - 123 )

- "Yalniz O'na tevekkül eder ve yalniz O'na yönelirim" ( Hud - 88 )

- "Kafirlerin hosuna gitmese de, dini yalniz O'na halis kilarak, sadece O'na dua edin" ( Gafir - 14 )

- "De ki : Allah'i birakip da kendilerinde birsey var zannettiklerinizi cagirin. Onlar sizden herhangi bir sikintiyi gideremez ve degistiremezler" ( Isra - 56 )

- "Onlarin yalvardiklari bu varliklar, Rabblerine, hangisi daha yakin olacak diye vesile ararlar. O'nun rahmetini umarlar ve azabindan korkarlar. Cünkü Rabbinin azabi, sakinilacak bir azabtir" ( Isra - 57 )

- "Yalniz Rabbine yönelip, O'ndan iste" ( Insirah - 8 )

- "Yalniz Sana kulluk eder ve yalniz Senden yardim / medet dileriz" ( Fatiha - 5 )

- Hz.Peygamber, Ibn Abbas'a söyle demistir; "Diledigin zaman Allah'dan dile. Yardim istedigin zaman Allah'dan iste. Karsilasacagin seyler hakkinda kalem kurudu. Bütün yaratiklar, Sana bir zarar vermek üzere birlesseler, Allah'in yazdigindan baskasi dokunmaz. Yarar vermeye calissalar, Allah'in yazdigindan baskasini Sana ulastiramazlar" ( Tirmizi-Kiyame-59, Ahmed b. Hanbel-1-293-303-307 )

- Yine söyle buyurmustur; "Benden istigasede bulunulmaz. Ancak Allah'dan istigasede bulunulur" ( Ebu Davud-Sünnet-19, Taberani-el-Mucemu'l-Kebir )

Istigasenin hükmünü bildiren bu ayet ve hadisler, Allah ile kullari arasinda bu anlamda bir "araci" kabul etmenin, sirk oldugunu acikta ortaya koyuyor. Allah, söyle buyuruyor;

- "Biz ona (kulumuza), sah damarindan daha yakiniz" ( Kaf - 16 )

- "Kullarim Sana Benden soruyorlar. Ben onlara yakinim. Dua edenin duasina icabet ederim" ( Bakara - 186 )

bunlardır.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
6 Aralık 2009       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kul Hakkı İle İlgili Hadisi Şerifler
“Kim bir kul hakkı yemişse derhal o kardeşi ile helalleşsin Çünkü (kıyamet günü) dirhem de geçmez dinar da Böyle olunca o (hak yiyen) kişinin sevapları alınır o adama yüklenir Eğer sevapları yoksa o hakkını yediği adamın günahları buna yüklenir” (Buhari, Rikak, 48)

“Ümmetimden müflis odur ki, kıyamet günü namaz ve zekâtla gelir Ama, bu arada sövdüğü şu kimse, dövdüğü bir başka kimse dahi gelir Bunun üzerine kendisinin hasenatından şuna verilir, buna verilir Üzerinde haklar bitmeden kendi hasenatı tükenirse, o zaman onların hatalarından alınır kendisine yüklenir Daha sonra cehenneme atılır”
(Müslim)

"Mazlumun bedduasından sakınınız Çünkü onun duasıyla Allah arasında perde yoktur"
(Buharî, Müslim)

"Ümmetimden müflis odur ki, kıyamet günü namaz ve zekâtla gelir Ama, bu arada sövdüğü şu kimse, dövdüğü bir başka kimse dahi gelir Bunun üzerine kendisinin hasenatından şuna verilir, buna verilir Üzerinde haklar bitmeden kendi hasenatı tükenirse, o zaman onların hatalarından alınır kendisine yüklenir Daha sonra cehenneme atılır"
(Müslim)

"Kaçmayarak, yalnız Allah'tan sevap bekleyip sabrederek, düşmana karşı durduğun halde öldürülürsen, borçlarından başka bütün günahlarına kefaret olur Bunu bana Cibril söyledi"
(Müslim)
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 4 Aralık 2018 23:55
misafir - avatarı
misafir
Ziyaretçi
19 Nisan 2010       Mesaj #4
misafir - avatarı
Ziyaretçi
- "Allah’dan baskasina el acip dua etmez, O’na hic kimseyi ortak kosmazlar" ( … )
- "O halde sakin Allah ile beraber bir baskasina kulluk edip yalvarma. Sonra azab edilenlerden olursun" ( Suara – 213)
- "Mescidler Allah’indir. Öyle ise Allah’a yalvarirken bir baskasini katmayin"(Cin – 18)
- "De ki: Ben ancak Rabbime yalvaririm ve O’na kimseyi ortak kosmam"( Cin – 20 )
- "O’na kulluk etve O’na dayan" ( Hud – 123 )
-"Yalniz O’na tevekkül eder ve yalniz O’na yönelirim" ( Hud- 88 )
- "Kafirlerin hosuna gitmese de, dini yalniz O’na halis kilarak, sadece O’na dua edin" ( Gafir- 14 )
- "De ki : Allah’i birakip da kendilerinde birsey var zannettiklerinizi cagirin. Onlar sizden herhangi bir sikintiyi gideremez ve degistiremezler" ( Isra – 56 )
- "Onlarin yalvardiklari bu varliklar, Rabblerine, hangisi daha yakin olacak
diye vesile ararlar. O’nun rahmetini umarlar ve azabindan korkarlar. Cünkü
Rabbinin azabi, sakinilacak bir azabtir" ( Isra – 57 )
- "Yalniz Rabbine yönelip, O’ndan iste" ( Insirah –8 )
- "Yalniz Sana kulluk eder ve yalniz Senden yardim / medet dileriz" ( Fatiha – 5 )
- Hz.Peygamber, Ibn Abbas’a söyle demistir; "Diledigin zaman Allah’dan
dile. Yardim istedigin zaman Allah’dan iste. Karsilasacagin seyler hakkinda kalem
kurudu. Bütün yaratiklar, Sana bir zarar vermek üzere birlesseler, Allah’in
yazdigindan baskasi dokunmaz. Yarar vermeye calissalar, Allah’in yazdigindan baskasini Sana ulastiramazlar" ( Tirmizi-Kiyame-59, Ahmed b. Hanbel-1-293-303-307 )
- Yine söyle buyurmustur; "Benden istigasede bulunulmaz. Ancak Allah’dan istigasede bulunulur" (Ebu Davud-Sünnet-19, Taberani-el-Mucemu’l-Kebir )
Istigasenin hükmünü bildiren bu ayet ve hadisler, Allah ile kullari arasinda bu anlamda bir "araci" kabul etmenin, sirk oldugunu acikta ortaya koyuyor. Allah, söyle buyuruyor;
- "Biz ona (kulumuza), sah damarindan daha yakiniz" (Kaf – 16 )
- "Kullarim Sana Benden soruyorlar. Ben onlara yakinim. Dua edenin duasina icabet ederim" ( Bakara- 186 )
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 4 Aralık 2018 23:57
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ekim 2010       Mesaj #5
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
aşk ALLAH dostlarına karşı olan aşk ise bu tasavvufi birşeydir. Bu ALLAH a şirk koşmak değil ALLAH a kavuşmak için vesile aramkatır. Bununla ilgili ayet ve hadisler çokça mevcuttur Elbette ki ; Her ne istenirse sadece ALLAH tan istenmeli çünkü herşeyi yaradan odur. Ama ALLAH ın yanında değerli olan ALLAH a hakiki manada kul olan insanlar vardır. ALLAH herkese yakındır fakat her insan ALLAH a yakın değildir.

“Eğer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah’tan bağışlanmayı dileseler, Rasul de onlar için istiğfar etseydi Allah’ı ziyade­siyle affedici, esirgeyici bulurlardı.”(Nisâ, 64)

ALLAH a yaklaşmak için vesile arayın (Mâide, 35)

«Benim için Allah’tan vesile’ye isteyin Zira o, cennetteki bir menzildir»[Müslim, K Salât]

«Dediler ki: Ey Babamız! Bizim için bağışlanma dile. Bizler günahkâr olduk. Dedi ki: Sizler için Rabbimden bağış lanma dileyeceğim. O, Gafur’ dur, Rahim’dir.» (Yusuf, 12/98)

''Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve sadık kullarımla beraber olun.'' Tevbe, 119

Ve bununla iligli bazı Alimlerin sözleri

İmam-ı Gazali hazretleri buyurdu ki:

Diriyken tevessül olunan, feyz alınan zata, öldükten sonra da tevessül edilerek, bundan feyz alınır. (Mişkat)

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:

Resulullah, muhacirlerin [hicret eden Eshab-ı kiramın] fakirleriyle tevessül edip, fetih ve yardım talep etti. (3/93)

Muhammed Hadimi hazretleri buyuruyor ki: Peygamberler ve evliya zatlar öldükten sonra da, bunlar vasıtasıyla Allahü teâlâya yalvararak dua etmeye, tevessül ve istigase etmek denir; çünkü bunlar ölünce, mucizeleri ve kerametleri devam eder. (Berika)

Şihabüddin-i Remli hazretleri buyuruyor ki:

Enbiya ölünce mucizeleri, evliya ölünce de kerametleri kesilmez. Enbiyanın mezarda diri olduklarını, namaz kıldıklarını, haccettikleri, hadis-i şerifler açıkça bildirildi. Şehitlerin de diri oldukları, kâfirlerle savaşırken, yardım ettikleri bildirildi. (Şevâhid-ül-hak)

Seyyid Davud bin Süleyman buyuruyor ki:

Tevessül demek, bizim için dua etmelerini dilemektir; çünkü onlar, Allahü teâlânın dünyada da, ahirette de sevgili kullarıdır. Onların istediklerine kavuşacaklarını, her dilediklerinin verileceğini, Kur’ân-ı kerim bildirmektedir. (Minhat-ül-vehbiyye)

Eğer bu bhsettiğin mesela ALLAH ın diğer kullarını sevme meselesi ise ona da şununla cevap göndereyim.

Üstad Bediüzzaman, alâkadar olduğumuz şeyleri sevebileceğimizi, ancak yaratılan bütün masnuat, Halık-ı Zülcelalin isminin cilveleri olması hesabıyla, onları Cenab-Hakk'ın hesabına ve onun muhabbeti namına sevmemiz gerektiğini işaret ediyor.
Mesela; lezzetli yiyecekleri ve güzel meyveleri Cenab-ı Hakk'ın ihsanı ve Rahman-ı Rahimin verdiği nimet olması hasebiyle sevmek, aynı zamanda manevi bir şükürdür.

Hem anne ve babayı sevmek, bu çeşit muhabbet ve hürmet, şefkatle, sırf Allah( c.c.) rızası için sevmek.

Hem refika-i hayatını, rahmet-i İlahiyenin, munis, latif bir hediyesi olması ve ebedi hayat arkadaşı olması hasebiyle sevmek.

Evlatlarımızı, o zat-ı Rahim-i Kerim'in hediyeleri olduğu için, kemal-i şefkat ve merhamet ile onları sevmek ve muhafaza etmek yine
Hakk'a aittir.

Hem dost ve arkadaşları sevmek ise; eğer onlar iman ve salih amel sahipleri iseler, Cenab- Hakkın dostları iseler, "Allah için sevmek"
sırınca o muhabbet dahi Hakk'a aittir.

Hem evliya ve enbiyayı sevmek; Cenab-ı Hakk'ın makbul kulları olmaları dolayısıyla, Cenab-ı Hakk'ın namına sevmek.

Hem hayatı sevmek; Cenab-ı Hakk'ın insana verdiği en kıymetli baki hayatı kazandıracak bir define olması ve baki mükemmellikleri içinde toplaması hesabiyle sevmek.

Hem gençliğin letafetini, güzelliğini, yüce yaratıcının latif, şirin güzel bir nimeti olduğunu düşünerek, kabul edip sevmek, güzel
kullanmak, bu gençliğin baki bir gençliğin anahtarı olduğunu bilerek sevmek.

Hem baharı, Cenab-ı Hakk'ın nurani isimlerinin en latif , güzel nakışlarının sergilendiği bir sayfa ve yaratıcın antika sanatı
olduğunu bilerek, Halık-ı Rahim adına sevmek.

Hem dünyayı ahiretin bir tarlası ve mezrası ve geçici bir misafirhane olduğu için sevmek, nefsi emmare karışmamak şartıyla Cenab- Hakk'a aittir.

"Dünyayı ve ondaki mahlukatı mana-i harfiyle sev, mana-i ismiyle sevme" "Ne kadar güzel yapılmış" de , "Ne kadar güzelmiş deme"
kalbin batınına başka sevgilerin girmesine meydan verme.

Bediüzzaman'a göre, sıraladığımız bu sevgi ve muhabbetler, eğer Allah adına olsa, hem elemsiz bir lezzet verir, hem de muhabbet-i İâhiyeyi ziyadeleştirir, artırır. Sevgi, Allah'tan kaynaklanırsa dostluklar da, düşmanlıklar da O'nun için olur.

Şüphesiz ki; Allah( c.c) sevgisinden sonra, en büyük sevgi peygamber sevgisidir. Bediüzzaman bakın Peygamber efendimizi (S.A.V.) bakın nasıl tarif ediyor ;

Şu gördüğün büyük aleme bir kitap nazarıyla bakılırsa; Nuru Muhammed-i (A.S.M.) o kitabın katibinim kaleminin mürekkebidir. Eğer,
o alem bir ağaç olarak düşünülse, Nur-u Muhammed-i hem çekirdeği, hem de meyvesi olur.

Eğer, dünya mücessem cisimleşmiş bir canlı farzedilirse, o nur, onun aklı olur. Eğer pek şaşalı bir cennet bahçesi tahayyül edilirse, Nur-u Muhammed-i onun andelibi olur, yani bülbülü olur.

Resul-u Ekrem Efendimizi (S.A.V.) , ancak bu kadar güzel anlatılabilir. Bediüzzaman'ın felsefesinde müsbet hareket ve müsbet düşünce esasdır."Güzel gören güzel düşünür" sözü bu manada gönüllerde yer etmiştir.

ALLAH a emanet olun
Son düzenleyen Safi; 4 Aralık 2018 23:58
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Nisan 2013       Mesaj #6
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Peygamber s.a.v. " Sizin kadınlara şehvetlendiğiniz gibi, Ben namaze şehtelenirim " buyurmaktadır.

Bu hadis Gerçek sevgilimiz olan Allahu Tealaya işaret eder.

Kuranı Kerimde : "...namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz, insanı FUHŞİYATTAN ve kötülüklerden alıkor..." buyurulmaktadır....

Ayete belirtien Namaz insanı fuhşiyattan alıkor ayetine en güzel açıklamayı Peygamber s.a.v. Efendimiz, " ...Ben namaze şehvetlenirim." hadisi şerife ile açıklık getirmiş, kişi gerçek namazla Asıl sevgilisi olan Allahu Tealal ile birlikte olacağından ve Şehvet yani Aşkın lezzeti olarak tabir edilen şehvet hazzını Peygamber s.a.v. Efendimiz Namazda Allahu Teala tarafından kendisine tattırdığı için dolayısı ile o haz a aşk ile arzu duymak yani namaza şehvetlenmek daha iyi anlaşılır.

"Kadının erkeğe erkeğin kadına şehvetle bakması haramdır " Hadisi şerifinde de ,, kişi Allah dan başkasına şehvetle ve aşkla bakarsa gerçek aşkı ve Aşka Tek layık olan rabbimize ihanet etmiş olur...

Mevlana Yunus Emre ve bir çok evliya Allahu Tealyı Aşkın sahibi olarak anlatmış.
Ve Hz Mevlana " Ölüm günüm, Düğün günümdür " buyurarak ölümün Sevgiliye kavuşma olayı olduğuna dikkat çekmiştir.
Son düzenleyen Safi; 4 Aralık 2018 23:58

Benzer Konular

25 Ekim 2015 / fatih çömez Cevaplanmış
20 Nisan 2010 / Ziyaretçi Cevaplanmış
18 Nisan 2009 / CCEEYYLLAANN Cevaplanmış
8 Kasım 2008 / Ziyaretçi Cevaplanmış
11 Mart 2014 / Misafir Cevaplanmış