Arama

İstanbul'un fethinin sonuçlarını kısaca anlatır mısınız?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 1 Kasım 2016 Gösterim: 33.882 Cevap: 3
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
Ziyaretçi
27 Aralık 2008       Mesaj #1
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
1)İstanbul fetihinin türk tarihi açısından önemi nedir?
2)İstanbul fetihinin dünya tarihi açısından önemi nedir?
EN İYİ CEVABI Baturalp verdi

İstanbul'un Fethi

Alıntıdaki Ek 56549

(29 Mayıs 1453)
Sponsorlu Bağlantılar

Fatih Sultan Mehmet‚Sultan II. Murat´ın oğlu olarak 1431 yılında Edirne´de dünyaya geldi. Edirne‚ İstanbul´un fethinden 91 yıl önce fethedildiğinden (1362) dolayı‚ İstanbul´un fethine kadar Osmanlı Devleti´nin başkentiydi. Fatih Sultan Mehmet 13 yaşında padişah olmuştur. Osmanlı tahtına 13 yaşında bir çocuğun geçmesini fırsat bilen batı‚ ordu toplayıp Osmanlı Edirne üzerine yürümeye başlar. Bunu haber alan padişah Fatih Sultan Mehmet‚ o ünlü mektubunu babasına yazar.

Sultan Mehmet, mektubunda, babasına hitaben şöyle der;


Baba‚ padişah sen isen‚ ordunun başına geç! Yok eğer padişah ben isem‚ emrediyorum ordunun başına geç!

Babası Sultan II. Murat Manisa´dan‚ başkent Edirne´ye gelerek tekrar tahta geçer ve haçlı ordularını bozguna uğratır.

1451 yılında Sultan II. Murat´ın ölümü üzerine 19 yaşında olan oğlu II. Mehmet, ikinci defa tekrar tahta çıkar. Tahta oturduğu günden itibaren Bizans´ı fethetmek düşüncesi kafasını meşgul eder. Hatta bu düşünce; “-Ya Bizans´ı alırım‚ ya da Bizans beni alır” diyecek kadar sabit fikir haline gelir. Bu düşüncesini uygulamaya koymak için hazırlıklara girişti. Bunun için Edirne´de beş büyük top döktürdü. Her bir topu 60 manda çekebiliyordu. 350 adet irili ufaklı gemi yaptırarak güçlü bir donanma meydana getirdi.

1452 yılında Boğaz'ın kontrolünü sağlamak için Rumeli Hisarı inşa edildi. 16 kadırgadan oluşan güçlü bir donanma oluşturuldu. Asker sayısı iki kat arttırıldı. Bizans’ın yardım almasını engellemek için yardım yolları kontrol altına alındı. Cenevizlilerin elinde bulunan Galata’nın da savaş esnasında tarafsız kalması sağlandı. 2 Nisan 1453 tarihinde ilk Osmanlı öncü kuvvetleri İstanbul önlerinde görüldü. Böylece kuşatma başladı.

Osmanlı'nın kuşatmasıyla Padişah'ın özel olarak tasarladığı devasa toplar atılmaya başlanır. Top atışlarının surlarda gedik açmaya başlamasıyla açılan gedikler, Bizans tarafından gece vakitlerinde tamir etmeye çalışır. Sultan II. Mehmed, Kaptan-ı Derya Baltaoğlu Süleyman Bey'e harekete geçme emri vererek Haliç'i kaplayan zincirleri gemilerle kesilmesini ve Papa V. Nikola'nın'nın gönderdiği Ceneviz gemilerinin durdurulmasını ister. Ancak yoğun çabalar sonucu zincirin kesilmesi ve Cenevizlilerin gemilerinin de geçilmesi mümkün olamaz. Haliç'e girmeden İstanbul'un alınamayacağını öngeren Sultan II. Mehmed, atılan topların geliştirilmesi ve havada eğim alarak kavisli inişle hedefine fırlatılması gerektiğini düşünür ve buna göre planlar, çizimler yapar. Planladığı topu hemen döktüren Padişah, topu deneme atışlarında bizzat kendi ateşler ve top, beklenen başarıyı getirir. Tarihte o dönem “humbara” olarak bilinen top günümüzde “havan” adıyla Fatih Sultan Mehmet keşfi olarak silah konusunda dünya tarihine geçmiştir.

Erken yaşına rağmen askeri ve idari alanda büyük hamleler başaracak olgunluğa sahip askeri dehasıyla cihana hükmeden Padişah Sultan Mehmet, İstanbul'u almak için hazırlıklara başlar. Bunun için içeride ve dışarıda birtakım önlemler alarak stratejik hareketlerde bulunur. 1453 yılının 6 Nisan günü‚ 150.000 kişilik bir orduyla Edirne’den gelerek, İstanbul´u kuşattı. Sultan Mehmet, ordusunu‚ İstanbul´un kara surları önünde savaş düzenine sokar. Ordugahını da, Bizans İmparatoru’nun, kuşatma süresince savaşı seyir ve idare ettiği Tekfur Sarayı’nın tam karşısında, şimdiki Topkapı-Maltepe mevkisinde kurar.

Bizans İmparatoru´na elçi göndererek şehri teslim etmesini ister. Bunu isterken de Bizans İmparatoru´na‚ “-Yapabileceklerim‚ senin hayallerinin çok ötesindedir” diyerek kararlılığını dile getirir. Tabi beklendiği gibi ve de haklı olarak İstanbul Surları´nın aşılmazlığına güvenen Bizans İmparatoru bu talebi reddeder ve savaş başlar. Savaş günlerce sürer.

21 Nisan 1453 günü Sultan Mehmet 72 parçalık bir donanmayı‚ Tophane´den karadan yağlı kızaklar üzerinde çektirerek‚ Tophane-Taksim´in kuzey tarafı-Kasımpaşa güzergahından geçirerek Haliç´e indirir. Bu durum düşman tarafında şaşkınlık ve moral bozukluğuyla karşılanır.

Günlerce süren yıpratıcı hücumlardan sonra ve kuşatmanın 53. gününde‚ bugünkü Topkapı ile Vatan Caddesi arasında bulunan Kale Kapısı denilen bölüm de bulunan surlarda açılan gediklerden Türk orduları şehre girerler. İstanbul’un Fethi ile birlikte Bizans İmparatorluğu da tarih sahnesinden çekilir.

İstanbul’un fethi:


Fetih nedenleri:
  • Peygamberin İstanbul’u fetheden komutan ve askerlere övgüsü
  • Anadolu ve Rumeli toprakları arasındaki bağlantıyı sağlama
  • Taht kavgalarına karışması
  • Bizans’ın haçlı seferlerine sebep olması
  • Boğazların ticari önemi

Fethin sonuçları


Türk tarihi açısından:
  • Yükselme devri başladı
  • Anadolu ve Rumeli toprakları birleştirildi
  • Boğaz ticaret yolu Osmanlıların eline geçti
  • Fener Rum Patrikhanesi Osmanlıların himayesine girdi.
  • II. Mehmed’e “Fatih” unvanı verildi,
  • Osmanlı Devletinin İslam dünyasındaki saygınlığı arttı,

DEVAMI >>>> İstanbul'un Fethi ve Türk Dünyası Açısından Önemi


Son düzenleyen Baturalp; 1 Kasım 2016 02:06
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
27 Aralık 2008       Mesaj #2
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye

İstanbul’un Fethi (1453)



Sponsorlu Bağlantılar

İstanbul’ un fethinde;


İstanbul’a hakim olan Bizans’ın Osmanlı toprak bütünlüğünü bozması Bizans İmparatorluğu’nun Anadolu beyliklerini kışkırtması ve Osmanlı yönetimine karşı ayaklanan şehzadeleri desteklemesi Bizans’ın Hristiyan dünyasını kışkırtarak Haçlı Seferlerine neden olması İstanbul’un kara ve deniz ticareti bakımından önemli bir coğrafi konuma sahip olması Hz.Muhammed’in Müslüman komutanları İstanbul’un fethi için teşvik etmesi
etkili olmuştur.

İstanbul’un Fethinin Türk ve Dünya Tarihi Bakımından Önemli Sonuçları


  • Osmanlı Devleti’nin Asya ile Avrupa toprakları birleşmiş, böylece toprak bütünlüğü sağlanmıştır.
  • Karadeniz ile Akdeniz arasındaki su yolları Osmanlı Devleti’nin eline geçmiştir. İstanbul’un fethinden sonra Kuzey ve Doğu Avrupa’dan gelen ticaret yolları bütünüyle Türklerin denetimine girmiştir.
  • Boğazların savunulması kolaylaşmış ve Osmanlı Devleti tabii başkentine kavuşmuştur. Roma İmparatorluğu’nun son kalıntısının ortadan kalkması ile Türk sultanları büyük bir itibar ve saygıya ulaşmıştır.
  • Osmanlı Devleti merkeziyetçi, mutlak bir imparatorluk haline gelmiş ve devlet Yükselme Devri’ne girmiştir.
  • Karadeniz, Akdeniz ve Ege ticaretinin Türklerin eline geçmesi, Avrupa devletlerini Coğrafi Keşiflere yöneltmiştir.
  • Bizans İmparatorluğu yıkılmış, ticari çıkarları elden giden Venediklilerle Osmanlıların arası bozulmuştur.
  • İstanbul’un fethi surların yıkılabileceğini göstermiştir. Bu durum Avrupa’da feodalitenin yıkılmasına ve merkeziyetçi devletlerin kurulmasına ortam hazırlamıştır.
  • İstanbul’un fethi Ortaçağ’ın sonu, Yeniçağ’ın başlangıcı kabul edilmiştir.
  • İstanbul’dan İtalya’ya giden Bizanslı bilginler burada Rönesans hareketlerinin başlamasına katkıda bulunmuştur.
Türkler İstanbul’u fethettikten sonra halka din ve vicdan hürriyeti tanımışlar ve Ortodoks Kilisesi’ni koruma altına almışlardır. Böylece; Hristiyan dünyasının birleşmesinin engellenmesi, Katolik Kilisesi’ne karşı güç oluşturulması ve halka hoşgörülü davranıldığının kanıtlanması amaçlanmıştır.
Son düzenleyen Baturalp; 1 Kasım 2016 02:08 Sebep: başlık ve sayfa düzeni
Quo vadis?
fadedliver - avatarı
fadedliver
Ziyaretçi
27 Aralık 2008       Mesaj #3
fadedliver - avatarı
Ziyaretçi

İstanbul'un Fethi


  • Başkent Edirne'den İstanbul'a taşındı.
  • Osmanlı devleti bir dünya devleti haline geldi.
  • İpek Yolu ile İstanbul Boğazı Osmanlı'nın eline geçti.
  • Toprak bütünlüğü ve türklerin Balkanlarda güvenli yerleşimi sağlandı.
  • İstanbul'un fethi, güçlü surların bile güllelerle yıkılabileceği anlaşıldı
  • Rönesans hareketlerinin başlamasında etkili oldu.
  • Orta Çağ kapandı, Yeni Çağ başladı.
  • Coğrafi keşifler başladı.(Çünkü bütün ticaret yolları Osmanlı!nın eline geçti.

Balkanlarda Gelişmeler


Uzunca bir süre devam eden deniz savaşlarından sonra,Cenevizlilerle ekonomik yönden antlaşmalar yapıldı.Bu antlaşma ile Osmanlı tarihinde ki ilk ticari ayrıcalık Cenevizlilere tanındı.
Fatih, Balkanlardaki topraklarının güvende olması için,Tuna nehri;ne kadar olan yerleri alma gereği görüyordu.bu amaçla harekete geçti.

Anadoluda Gelişmeler


  • Cenevizlilerden Amasra (1459)
  • Candaroğullarından Sinop'u(1460)
  • Trabzon Rum İmp 'ten Trabzon(1461)
  • Karamanoğullarından Konya ve Karaman alındı(1466)

Denizlerde Gelişmeler


  • Güçlü bir donanma kuruldu.
  • Gökçeada, Taşoz, Limni, Bozcaada, Semadirek(1456)
  • Midilli, Eğriboz alındı.(1462-1470)
Gedik Ahmet Paşa yönetiminde gönderilen donanma ile Kırım alını.(1475).Kili ve Akerman elegeçirildi.Böylece; Kırımdaki Ceneviz kalorilerinin sonu geldi.Karadeniz Türk Gölü oldu. İpek Yolu ve Karadeniz ticaretinin denetimi Osmanlı Deevleti'nin eline geçti. Napolyon'un kötü davranışları yüzünden Fatih İtalya üzerine Gedik Ahmet Paşa komutasındaki bir donanmayı gönderdi.
Son düzenleyen Baturalp; 1 Kasım 2016 02:11
Baturalp - avatarı
Baturalp
Ziyaretçi
1 Kasım 2016       Mesaj #4
Baturalp - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.

İstanbul'un Fethi

Ad:  Fatih-Sultan-Mehmet1.JPG
Gösterim: 1038
Boyut:  47.5 KB

(29 Mayıs 1453)

Fatih Sultan Mehmet‚Sultan II. Murat´ın oğlu olarak 1431 yılında Edirne´de dünyaya geldi. Edirne‚ İstanbul´un fethinden 91 yıl önce fethedildiğinden (1362) dolayı‚ İstanbul´un fethine kadar Osmanlı Devleti´nin başkentiydi. Fatih Sultan Mehmet 13 yaşında padişah olmuştur. Osmanlı tahtına 13 yaşında bir çocuğun geçmesini fırsat bilen batı‚ ordu toplayıp Osmanlı Edirne üzerine yürümeye başlar. Bunu haber alan padişah Fatih Sultan Mehmet‚ o ünlü mektubunu babasına yazar.

Sultan Mehmet, mektubunda, babasına hitaben şöyle der;


Baba‚ padişah sen isen‚ ordunun başına geç! Yok eğer padişah ben isem‚ emrediyorum ordunun başına geç!

Babası Sultan II. Murat Manisa´dan‚ başkent Edirne´ye gelerek tekrar tahta geçer ve haçlı ordularını bozguna uğratır.

1451 yılında Sultan II. Murat´ın ölümü üzerine 19 yaşında olan oğlu II. Mehmet, ikinci defa tekrar tahta çıkar. Tahta oturduğu günden itibaren Bizans´ı fethetmek düşüncesi kafasını meşgul eder. Hatta bu düşünce; “-Ya Bizans´ı alırım‚ ya da Bizans beni alır” diyecek kadar sabit fikir haline gelir. Bu düşüncesini uygulamaya koymak için hazırlıklara girişti. Bunun için Edirne´de beş büyük top döktürdü. Her bir topu 60 manda çekebiliyordu. 350 adet irili ufaklı gemi yaptırarak güçlü bir donanma meydana getirdi.

1452 yılında Boğaz'ın kontrolünü sağlamak için Rumeli Hisarı inşa edildi. 16 kadırgadan oluşan güçlü bir donanma oluşturuldu. Asker sayısı iki kat arttırıldı. Bizans’ın yardım almasını engellemek için yardım yolları kontrol altına alındı. Cenevizlilerin elinde bulunan Galata’nın da savaş esnasında tarafsız kalması sağlandı. 2 Nisan 1453 tarihinde ilk Osmanlı öncü kuvvetleri İstanbul önlerinde görüldü. Böylece kuşatma başladı.

Osmanlı'nın kuşatmasıyla Padişah'ın özel olarak tasarladığı devasa toplar atılmaya başlanır. Top atışlarının surlarda gedik açmaya başlamasıyla açılan gedikler, Bizans tarafından gece vakitlerinde tamir etmeye çalışır. Sultan II. Mehmed, Kaptan-ı Derya Baltaoğlu Süleyman Bey'e harekete geçme emri vererek Haliç'i kaplayan zincirleri gemilerle kesilmesini ve Papa V. Nikola'nın'nın gönderdiği Ceneviz gemilerinin durdurulmasını ister. Ancak yoğun çabalar sonucu zincirin kesilmesi ve Cenevizlilerin gemilerinin de geçilmesi mümkün olamaz. Haliç'e girmeden İstanbul'un alınamayacağını öngeren Sultan II. Mehmed, atılan topların geliştirilmesi ve havada eğim alarak kavisli inişle hedefine fırlatılması gerektiğini düşünür ve buna göre planlar, çizimler yapar. Planladığı topu hemen döktüren Padişah, topu deneme atışlarında bizzat kendi ateşler ve top, beklenen başarıyı getirir. Tarihte o dönem “humbara” olarak bilinen top günümüzde “havan” adıyla Fatih Sultan Mehmet keşfi olarak silah konusunda dünya tarihine geçmiştir.

Erken yaşına rağmen askeri ve idari alanda büyük hamleler başaracak olgunluğa sahip askeri dehasıyla cihana hükmeden Padişah Sultan Mehmet, İstanbul'u almak için hazırlıklara başlar. Bunun için içeride ve dışarıda birtakım önlemler alarak stratejik hareketlerde bulunur. 1453 yılının 6 Nisan günü‚ 150.000 kişilik bir orduyla Edirne’den gelerek, İstanbul´u kuşattı. Sultan Mehmet, ordusunu‚ İstanbul´un kara surları önünde savaş düzenine sokar. Ordugahını da, Bizans İmparatoru’nun, kuşatma süresince savaşı seyir ve idare ettiği Tekfur Sarayı’nın tam karşısında, şimdiki Topkapı-Maltepe mevkisinde kurar.

Bizans İmparatoru´na elçi göndererek şehri teslim etmesini ister. Bunu isterken de Bizans İmparatoru´na‚ “-Yapabileceklerim‚ senin hayallerinin çok ötesindedir” diyerek kararlılığını dile getirir. Tabi beklendiği gibi ve de haklı olarak İstanbul Surları´nın aşılmazlığına güvenen Bizans İmparatoru bu talebi reddeder ve savaş başlar. Savaş günlerce sürer.

21 Nisan 1453 günü Sultan Mehmet 72 parçalık bir donanmayı‚ Tophane´den karadan yağlı kızaklar üzerinde çektirerek‚ Tophane-Taksim´in kuzey tarafı-Kasımpaşa güzergahından geçirerek Haliç´e indirir. Bu durum düşman tarafında şaşkınlık ve moral bozukluğuyla karşılanır.

Günlerce süren yıpratıcı hücumlardan sonra ve kuşatmanın 53. gününde‚ bugünkü Topkapı ile Vatan Caddesi arasında bulunan Kale Kapısı denilen bölüm de bulunan surlarda açılan gediklerden Türk orduları şehre girerler. İstanbul’un Fethi ile birlikte Bizans İmparatorluğu da tarih sahnesinden çekilir.

İstanbul’un fethi:


Fetih nedenleri:
  • Peygamberin İstanbul’u fetheden komutan ve askerlere övgüsü
  • Anadolu ve Rumeli toprakları arasındaki bağlantıyı sağlama
  • Taht kavgalarına karışması
  • Bizans’ın haçlı seferlerine sebep olması
  • Boğazların ticari önemi

Fethin sonuçları


Türk tarihi açısından:
  • Yükselme devri başladı
  • Anadolu ve Rumeli toprakları birleştirildi
  • Boğaz ticaret yolu Osmanlıların eline geçti
  • Fener Rum Patrikhanesi Osmanlıların himayesine girdi.
  • II. Mehmed’e “Fatih” unvanı verildi,
  • Osmanlı Devletinin İslam dünyasındaki saygınlığı arttı,

DEVAMI >>>> İstanbul'un Fethi ve Türk Dünyası Açısından Önemi

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.

Benzer Konular

1 Aralık 2008 / Ziyaretçi Cevaplanmış
8 Aralık 2012 / Misafir Cevaplanmış
16 Mayıs 2013 / Ziyaretçi Soru-Cevap
20 Şubat 2012 / nanananaaah Soru-Cevap
12 Temmuz 2014 / KoRn Soru-Cevap