Arama

Seyyid Onbaşı ve Kınalı Hasan hakkında bilgi verir misiniz?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 26 Şubat 2012 Gösterim: 29.917 Cevap: 20
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
Ziyaretçi
8 Ocak 2009       Mesaj #1
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
bir türlü bulamıyorum çanakkale şavaşına katılan seyyid onbaşı ve kınalı hasan gibi kahramanların hayatlarını ve hangi ilde oldukları bulamadım lütfen 5- 10 dk içiinde yardım edin
EN İYİ CEVABI MaRCeLLCaT verdi
SEYİT ONBAŞI

Sponsorlu Bağlantılar
seyit onbaşı, 1889 yılının eylül ayında havran ilçesi çamlık (manastır) köyünde dünyaya geldi. babasının adı abdurrahman, annesinin ki emine idi.

seyit, 1909 yılının nisan ayı başlarında askere alındı. 1912'de balkan savaşları'na katıldı. savaş bitiğinde terhis edilmedi ve topçu eri olarak çanakkale cephesi'nde görev aldı. çanakkale savaşları'nda gösterdiği kahramanlıkla adını türk tarihine yazdırdı.
18 mart deniz savaşı sırasında, rumeli mecidiye tabyası'nda ayakta kalabilen tek top vardı onun da mermi kaldıran vinci bozulmuştu. seyit onbaşı büyük bir güçle 215 okkalık mermiyi üç kez kaldırarak namlunun ucuna sürmüş ve bu kahramanlığı ile ocean gemisi büyük bir yara almıştı.
seyit onbaşı 1918 sonbaharında köyüne döndü. sanatı olan ormancılık ve kömürcülüğe devam etti.

1934 tarihinde yürürlüğe konan soyadı yasasıyla "çabuk" soyadını aldı. 1939 yılında akciğerlerindeki rahatsızlık nedeniyle vefat etti.


KINALI HASAN


Kahramanlar / Kınalı Hasan

Çanakkale, bir ölüm kalım savaşıydı.
Çanakkale, bir saldırıya karşı, etten ve kemikten bir savunmaydı.
Ülkenin her köşesinden, dağ başlarından, köylerden kopup gelen çocuk yaşta gençlerin, ana kuzuların arslana dönüştüğü yerin adıydı Çanakkale.

Ana kuzuları, Kınalı Kuzular...
Anneler, kuzularını kınalayarak gönderiyorlardı Çanakkaleye.
Her kınalı kuzu, bir kahramandı, bir destandı.

Yozgatlı Hasan’da bunlardan biriydi.
Anresi, saçlarını kınalayıp göndermişti cepheye.
“Haydi yavrum, köyüne, nişanlına veda et; Sabanını, tarlanı, herşeyini feda et; O silâha sarıl ki, böyle günde bir erkek bir dualı demirden başka bir şey kullanmaz.
Bunu tutan bir bilek, Köleliğin uğursuz zincirine uzanmaz.
Git evladım, yıllarca ben oğulsuz kalayım, Şu yaralı bağrıma kara taşlar salayım.
Haydi oğlum, haydi git! Ya gazi ol, ye şehit!”

Kumandanı Hasan’ın saçlarını kınalı görünce yanına çağırır ve sorar:
“Oğlum bir erkek saçlarını kınalar mı?”
Hasan bir cevap veremez, çünkü sebebini kendisi de bilmez.
Hemen bir arkadaşına, annesine göndermek üzere bir mektup yazdırır.

“Anacığım, kardeşlerimi askere gönderirken başına kına koyma...
Zabit efendi bana sordu cevap veremedim. Kardeşlerimde cevap veremeyip mahcup olmasınlar.”

Mektubu alan annesi, anne yüreğinin sıcaklığını yansıtan cevabî bir mektup yollar oğluna.
“Ey oğlum, gözümün nuru Hasan’ım!
Köyümüzde rahat rahat oturalım mı?
Vatan sevgisi içimizde alev alev yanıyor.
Sen ecdadından, babandan aşağı kalamazsın.
Ben senin anan isem, beni ve seni Allah yarattı, vatan büyüttü.
Allah, bu vatan için seni yaşattı.
Bu vatanın ekmeği iliklerinde duruyor.
Zabit efendiye söyle...
Biz kurbanlık koçları kınalar, öyle kurban ederiz.
Sen dört kardeşin arasında kurbansın.
Sen İsmail’sin.
Sen orada şehit olacaksın inşaallah.
Kurbanlık koçlar nasıl kınalanırsa, bende senin saçını öyle kınaladım.”

Allah seni Peygamberin yolundan ayırmasın.
Seni melekler şimdiden rahmetle anıyor.

Gözlerinden öperim.

Anan Hatice...”

Hasan şehadet şerbetini içer.
Arkadaşları cebinde mektubu bulurlar.
Komutanına kınanın sebebini söyleyememiştir ama yine arkadaşına not düşürmüştür mektubun sonuna.

“Anam yakmış kınayı aday diye
Ben de vatan için kurban doğmuşum.
Anamdan Allah’a son bir hediye,
Kumandanım! Ben İsmail doğmuşum.”






MaRCeLLCaT - avatarı
MaRCeLLCaT
Ziyaretçi
8 Ocak 2009       Mesaj #2
MaRCeLLCaT - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
SEYİT ONBAŞI

Sponsorlu Bağlantılar
seyit onbaşı, 1889 yılının eylül ayında havran ilçesi çamlık (manastır) köyünde dünyaya geldi. babasının adı abdurrahman, annesinin ki emine idi.

seyit, 1909 yılının nisan ayı başlarında askere alındı. 1912'de balkan savaşları'na katıldı. savaş bitiğinde terhis edilmedi ve topçu eri olarak çanakkale cephesi'nde görev aldı. çanakkale savaşları'nda gösterdiği kahramanlıkla adını türk tarihine yazdırdı.
18 mart deniz savaşı sırasında, rumeli mecidiye tabyası'nda ayakta kalabilen tek top vardı onun da mermi kaldıran vinci bozulmuştu. seyit onbaşı büyük bir güçle 215 okkalık mermiyi üç kez kaldırarak namlunun ucuna sürmüş ve bu kahramanlığı ile ocean gemisi büyük bir yara almıştı.
seyit onbaşı 1918 sonbaharında köyüne döndü. sanatı olan ormancılık ve kömürcülüğe devam etti.

1934 tarihinde yürürlüğe konan soyadı yasasıyla "çabuk" soyadını aldı. 1939 yılında akciğerlerindeki rahatsızlık nedeniyle vefat etti.


KINALI HASAN


Kahramanlar / Kınalı Hasan

Çanakkale, bir ölüm kalım savaşıydı.
Çanakkale, bir saldırıya karşı, etten ve kemikten bir savunmaydı.
Ülkenin her köşesinden, dağ başlarından, köylerden kopup gelen çocuk yaşta gençlerin, ana kuzuların arslana dönüştüğü yerin adıydı Çanakkale.

Ana kuzuları, Kınalı Kuzular...
Anneler, kuzularını kınalayarak gönderiyorlardı Çanakkaleye.
Her kınalı kuzu, bir kahramandı, bir destandı.

Yozgatlı Hasan’da bunlardan biriydi.
Anresi, saçlarını kınalayıp göndermişti cepheye.
“Haydi yavrum, köyüne, nişanlına veda et; Sabanını, tarlanı, herşeyini feda et; O silâha sarıl ki, böyle günde bir erkek bir dualı demirden başka bir şey kullanmaz.
Bunu tutan bir bilek, Köleliğin uğursuz zincirine uzanmaz.
Git evladım, yıllarca ben oğulsuz kalayım, Şu yaralı bağrıma kara taşlar salayım.
Haydi oğlum, haydi git! Ya gazi ol, ye şehit!”

Kumandanı Hasan’ın saçlarını kınalı görünce yanına çağırır ve sorar:
“Oğlum bir erkek saçlarını kınalar mı?”
Hasan bir cevap veremez, çünkü sebebini kendisi de bilmez.
Hemen bir arkadaşına, annesine göndermek üzere bir mektup yazdırır.

“Anacığım, kardeşlerimi askere gönderirken başına kına koyma...
Zabit efendi bana sordu cevap veremedim. Kardeşlerimde cevap veremeyip mahcup olmasınlar.”

Mektubu alan annesi, anne yüreğinin sıcaklığını yansıtan cevabî bir mektup yollar oğluna.
“Ey oğlum, gözümün nuru Hasan’ım!
Köyümüzde rahat rahat oturalım mı?
Vatan sevgisi içimizde alev alev yanıyor.
Sen ecdadından, babandan aşağı kalamazsın.
Ben senin anan isem, beni ve seni Allah yarattı, vatan büyüttü.
Allah, bu vatan için seni yaşattı.
Bu vatanın ekmeği iliklerinde duruyor.
Zabit efendiye söyle...
Biz kurbanlık koçları kınalar, öyle kurban ederiz.
Sen dört kardeşin arasında kurbansın.
Sen İsmail’sin.
Sen orada şehit olacaksın inşaallah.
Kurbanlık koçlar nasıl kınalanırsa, bende senin saçını öyle kınaladım.”

Allah seni Peygamberin yolundan ayırmasın.
Seni melekler şimdiden rahmetle anıyor.

Gözlerinden öperim.

Anan Hatice...”

Hasan şehadet şerbetini içer.
Arkadaşları cebinde mektubu bulurlar.
Komutanına kınanın sebebini söyleyememiştir ama yine arkadaşına not düşürmüştür mektubun sonuna.

“Anam yakmış kınayı aday diye
Ben de vatan için kurban doğmuşum.
Anamdan Allah’a son bir hediye,
Kumandanım! Ben İsmail doğmuşum.”






Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
30 Aralık 2009       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
lütfen kınalı hasanın hayatını yazın çok ödemli lütfen acele edin...=(
rapishare - avatarı
rapishare
Ziyaretçi
30 Aralık 2009       Mesaj #4
rapishare - avatarı
Ziyaretçi
Seyid onbaşı 1889′da Balıkesir’e bağlı Havran ilçesinin Çamlık köyünde dünyaya geldi. 1909′da vatani vazifesini yapmak üzere askere giden Koca Seyid, üç senelik asker iken Balkan harbi patlak verince, birliğiyle birlikte savaşa katıldı. 1913′te Balkan savaşı sona erdi fakat o terhis edilmedi. 1914′te Birinci Dünya Savaşı başlayınca Çanakkale’de topçu eri olarak vazife aldı ve burada tek başına destan yazdı…
Seyid onbaşının 215 okkalık (275 kg) gülleyi bir başına kaldırıp, ağzına sürdüğü topla Ocean zırhlı gemisini boğazın kanlı sularına gömmesi, Çanakkale savaşının dönüm noktasıdır. İkindi çayını İstanbul’da içeceklerini düşünen haçlı zihniyeti, aylarca süren göğüs göğüse mücadeleden sonuç alamayınca, denizden Gelibolu sahilindeki topçu bataryalarını yıkarak ilerlemeyi düşünüyordu. Fakat bu hamleyi yaparken Seyid Onbaşı’yı hesaba katmamışlardı. Düşman saldırısı sırasında kısa bir süre baygınlık geçiren Koca Seyid, kendine geldiği zaman, etrafındaki bütün askerlerin şehit düştüğünü gördü. Düşman donanmasının boğazı geçmek üzere olduğunu görünce kendini toparladı ve tarif edilemez bir kuvvetle, top güllesini sırtladı! Daha önce top mermisi kullanmayan Koca Seyid’in ilk iki hamlesi boşa gitti ama üçüncü top, Ocean zırhlısını delip geçmeye ve düşman askerlerinin, karşılarında koca bir ordu durduğuna inanıp kaçışmalarına yetti. Tek başına koca ordu kadar korku saçan Koca Seyid’in bu kahramanlığı dillere destan oldu. Seyid Onbaşı, savaşın ardından Balıkesir’deki köyüne döndü ve burada mütevazı bir hayat yaşadı. Ömrünün sonuna kadar bir fabrikada hamallık yapan, devletin vermek istediği maaşı kabul etmeyen Seyid Onbaşı, 1939 yılında zatürreden öldüğünde, geriye, “mertlik, iyilik” bıraktı. Havran ilçesindeki Çamlık Köyü’nün adı, artık Kocaseyit Köyü. Seyid Onbaşı’nın burada, halen bir kızı ve 250′ye yakın torunu ikamet ediyor.
Kızı ve torunları Koca Seyid’i anlatıyor
“Babamın mezarını taşıtmadım”
Ayşe Yıkar
(Seyid Onbaşı’nın kızı)
Ayşe nine 98 yaşında. 4 yıldır kısmen felçli, yatağa mahkum, kulakları işitmiyor. Yakın zaman önce geçirdiği ufak bir kazada sağ kolu da kırılmış. İhtiyaçlarını geliniyle oğlu gideriyor. Elini öptük ve dizinin dibine oturduk. Ayşe nine, babası Seyid Onbaşı vefat ettiğinde 15 yaşındaymış. Onun nazarında da babası xçok güçlü, mert ve iyi yürekli’… Ayşe nine de babası gibi, çocukları ve torunlarıyla, mütevazı ve huzurlu bir ömür sürüyor. Fakat Ayşe ninenin, kahraman babasına dair hissettiği özleme, bundan 15 yıl kadar önce acı da eklenmiş. Babasının mezarını Havran ilçesine taşımak isteyen Belediye ile uzun bir süre karşı karşıya kalmış. Tamamen turistik amaç taşıyan bu projenin gerçekleşmesine şiddetle karşı çıkan Ayşe nine, kardeşleri ile birlikte günlerce babasının mezarı başında bekçilik yapıp, göz yaşı dökmüş.
Devlet, son yıllarda sağlığıyla yakından ilgileniyor. Köye, periyodik olarak doktor geliyor ve kontrolünü yapıyor. 65 yaş üstü ihtiyarlık maaşı alıyor.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Ocak 2010       Mesaj #5
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
lütfen canakkale savasına katılan seyyid onbası ve kınalı hasan hakkında kısaca bilgi verirmisiniz 5 dak içinda acil
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
25 Ocak 2010       Mesaj #6
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Ben o kahramanların hayatlarını araştırıyorum,yinede teşekkür ederim...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
8 Şubat 2010       Mesaj #7
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı

seyit onbasi ve kinali hasan

Arkadaşlar Ben Kınalı Hasan ile Seyid Onbaşı Araştırması Yapıcam.Yardımcı Olur Musunuz?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
17 Şubat 2010       Mesaj #8
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
lütfen kınalı hasan hakkında bilgi verirmisiniz...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
25 Şubat 2010       Mesaj #9
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ya lütfen kısa bi bilgi verin çooook uzun olmasın acil 5dk içinde lazım lütfen kısa öz bi bilgi verin
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Mart 2010       Mesaj #10
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
kinali hasan hakkinda kisa bilgi lütfen yazarmısınız

Benzer Konular

2 Mart 2014 / ...Kadir... Soru-Cevap
16 Mart 2011 / ...Kadir... Soru-Cevap
23 Kasım 2008 / Ziyaretçi Cevaplanmış
6 Mayıs 2013 / myrize Soru-Cevap