Arama

Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun roman anlayışı nasıldır?

Güncelleme: 9 Mayıs 2011 Gösterim: 4.831 Cevap: 3
RaPPeR... - avatarı
RaPPeR...
Ziyaretçi
29 Ocak 2009       Mesaj #1
RaPPeR... - avatarı
Ziyaretçi
yakup kadri karaosmanoğlunun fecri ati döneminden milli edebiyat dönemine kadar roman anlayışı
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
29 Ocak 2009       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Yakup Kadri Karaosmanoğlu (Yakup Kadri Karaosmanoğlu Hakkında)
Sponsorlu Bağlantılar
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
29 Ocak 2009       Mesaj #3
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
Karaosmanoglu, yazarliga Ümit, Servet-i Fünun, Resimli Kitap gibi dergilerde basladi. Fecr-i Âticiler'in "sanat sahsi ve muhteremdir" görüsünü paylastigi ve "sanat için sanat" yaptigi bu ilk döneminde Nirvana adli bir oyun, makaleler, denemeler, düzyazi siirler ve öyküler yazdi. Balkan Savasi ve I. Dünya Savasi sirasinda ülkenin durumu, sanat anlayisini degistirmesine yol açti. Türk Toplumu'nun çesitli dönemlerdeki gerçekligini sergilemek istedigi için bir ikisi disinda eserlerinde belli tarihi dönemleri ele aldi. Kiralik Konak I. Dünya Savasi öncesinin, Hüküm Gecesi II. Mesrutiyet'in, Sodom ve Gomore Mütareke Dönemi'nin, Yaban Kurtulus Savasi yillarinin, Ankara Cumhuriyet'in ilk on yilinin, Bir Sürgün II. Abdülhamid Dönemi'nin islendigi romanlardir. Panorama 1923-1952 yillarini kapsar. Karaosmanoglu, 1920'lerden sonra iyimser bir devrimci görünümündeyken, sonra umutlarini yitirerek romanciligini devrimci yönde kullanmaktan vazgeçmistir. 1955'ten sonra da ani kitaplarindan baska bir sey yazmamistir. Romanlari arasinda en ünlüleri Nur Baba, Kiralik Konak ve Yaban'dir. Nur Baba, Karaosmanoglu'nun ilk romanidir. 1922'de kitap olarak çikmadan önce gazetede yayimlanmistir. Ama yazilisi ondan sekiz dokuz yil öncesine gider. O yillar, Karaosmanoglu'nun Eski Yunan ve Latin edebiyatiyla ilgilendigi ve Çamlica'daki bir Bektasi Tekkesi'ne devam ettigi dönemdir. Nur Baba'yi Euripides'in Bakkhalar'indan esinlenerek ve Tekke'deki gözlemlerine dayanarak yazmistir. Roman, tekkenin seyhiyle, evli bir kadin arasindaki tutkulu bir askin öyküsünü anlatir. Içki, müzik ve sevismeyle sabahlara degin süren ayinler, Bektasi töreleri ve tekke yasami kitapta büyük yer tutar. Bu ayinlerle Bakkhalar'in ayinleri arasinda benzerlik bulan Karaosmanoglu, romanin kadin kahramani Nigâr'in cinsi iliskileriyle bu benzerligi anlatmaya çalisir. Ancak okur için romanin ilginç yönü Bektasilik'e iliskin bilgiler olmus ve bu yönü, yapitin çok satilmasini sagladigi gibi Karaosmanoglu'nun ününü de yayginlastirmistir. Ancak Karaosmanoglu, Bektasilik'in sirlarini açiklamak ve üstelik Bektasilik'i küçük düsürmekle suçlandigi için romanin ilk ve ikinci baskilarina yazdigi "izah"larla bu suçlamalara karsi kendini savunmak geregini duymustur. Kiralik Konak'ta Karaosmanoglu, II. Mesrutiyet yillarinda Batililasma Hareketi'nin yol açtigi deger kargasasini, geleneklerden ve eski hayat biçiminden ayrilisi ve kusaklar arasindaki kopuklugu sergiler. Romanda, yazar adina konusan Hakki Celis, baslangiçta yurt sorunlarina karsi ilgisiz, âsik, içli bir sairken, sonradan bilinçlenerek degisir ve "milli ideal" sevdasina tutulur. Bu ideal gelecegin Türkiye'sidir. Karaosmanoglu, romanin diger kisilerini ve dolayisiyla toplumu, bu yeni bilince ulasmis Hakki Celis'in gözleriyle degerlendirir ve yargilar.
Quo vadis?
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
9 Mayıs 2011       Mesaj #4
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Yakup Kadri Karaosmanoğlu - Ankara Romanı


Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun romanı (1934).

Yapıtta birbirini izleyen üç tarihsel dönemin Ankara'sı anlatılır. Zaman kesiti olarak birinci bölümde Kurtuluş Savaşı (1920-1923), ikinci bölümde Cumhuriyet'in kuruluş yılları (1923-1928), üçüncü bölümdeyse, Cumhuriyet'in yirminci yılı seçilmiş, tarihsel sürecin üç ayrı aşamasında Ankara odak alınarak Türkiye'deki toplumsal gelişim yansıtılmak istenmiştir. Yalnız üçüncü bölüm, ilk iki bölümün tersine, gözlenen gerçekliğin değil, yazarın düşlediği geleceğin Ankara'sının betimlenmesidir. Romanını yazdığı yıllarda Kadro dergisini çıkaran (1932) Yakup Kadri, Kadrocu görüşle bir ütopyayı, ulaşılmasını istediği ideal Ankara'yı anlatmıştır.

MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi

Benzer Konular

8 Ocak 2013 / Mystic@L Edebiyat tr
17 Mayıs 2011 / _Yağmur_ Edebiyat