Arama

Türkiye'deki endemik ve relikt bitki türleri nelerdir? - Sayfa 2

En İyi Cevap Var Güncelleme: 2 Şubat 2013 Gösterim: 111.252 Cevap: 36
SEDEPH - avatarı
SEDEPH
Ziyaretçi
24 Şubat 2009       Mesaj #11
SEDEPH - avatarı
Ziyaretçi
Endemik, alanları belirli bir ülke veya bölgeye ait, yerel, ender ve çok ender bulunan türler endemos (indigenous) kelimesinden gelir ve “yerli” anlamında kullanılır.
Logo Bitki
Ülkemizdeki endemik türlerin en önemlilerinden birkaçı; Kazdağında orman meydana getiren Kazdağı göknarı (Abies equi-trojani), Eğridir güneyindeki Kasnak meşesi (Quercus vulcanica), Köyceğiz-Dalaman arasında yaygın olan Sığla veya Günlük ağacı ve ormanları (Liquidambar orientalis), Beşparmak Dağları (Ege bölümü)ndaki Kral eğreltisi (Osmunda regalis) ile Datça yarımadasında bulunan Datça hurması (Phoneix theophrasti)dır.
Sponsorlu Bağlantılar
ülkemiz, hem çeşitli familyalara ait hem de endemikler yönünden de çok zengindir.
Türkiye’de yetişen endemik türler tabiatta, aşırı otlatma, yangın, bilinçsiz kesim, söküm,ıslah çalışmaları, yapılaşma, şehirleşme ve herbisit kullanımı gibi çeşitli tehlikelerle karşı karşıyadır.Bu olumsuz faktörler kimi zaman bitkinin yok olmasına ve bir anlamda yer yüzünde ortadan kalkması anlamına gelmektedir.
Kaz dağı göknarı:
Türkiye’de yalnızca Kazdağı’nda yetişen endemik bir göknar alt türü. 30 metreye kadar boylanabilir. Tomurcukları bol reçinelidir.
abies b 2

İğne yapraklı uzun sürgünler üzerinde tek tek ışığa yönelik olarak tarak biçiminde dizilmişlerdi.Yaprağın üst yüzü hafif olukludur, alt yüzünde ise iki tane belirgini gümüşi renkte beyaz stoma bandı bulunur. İğne yapraklar sürgünler üzerinde uzun süre, 7-10 yıl kalır
Kasnak meşesi
25-30 m boya ulaşabilen geniş ve yaygın tepeli bir meşe türü.
Genç sürgünler sarımtrak veya kırmızımtrak olup, önceleri tüylü daha sonraları çıplaktır. Tomurcuklar büyük yumurta biçiminde kahverengi kırmızı, tüysüzdür. Tomurcuk pullarının kenarları kirpiklidir.
Türkiye'deki endemik ve relikt bitki türleri nelerdir?

Yapraklar sürgünler üzerinde oldukça aralıklı dizilmiştir. Yaprak ayası ters yumurta veya eliptik biçimli, dip tarafı çarpıktır. Yaprakların alt yüzü basık ve yıldız tüylüdür. Üst yüzü çıplak ve koyu yeşildir. Kadeh çok belirgin ve yarımküre şeklindedir.
Endemik bir türdür.Kütahya, Konya, Afyon, Isparta, Eğirdir yörelerinde bulunur. 1300-1800 m yükseltilere kadar çıkabilir.
Datça hurması
Datça Hurması, Datça Yarımadasında batı-doğu yönünde uzanan sıradağların kuzey ve güney aklanlarında olmak üzere, iki ayrı yörede bulunmaktadır.
Datça Hurması bu aklanda küme ve guruplar halinde veya tekil olarak da geniş bir alanda yayılış yapmakta ve yayılış sahilden 300-350 m yükseltiye kadar ulaşabilmektedir.
Türkiye'deki endemik ve relikt bitki türleri nelerdir?

Kuzeyi kapalı, sıcak, deniz etkisi altındaki vadi tabanlarının uygun kısımları ile deniz kenarındaki kum ve çakıl üzerinde yer almaktadır. yaklaşık 10 m boyunda olup Datça’da 10-15 m. boylara ulaşabilmektedir.
Sığla ağacı
25-40 m’ye kadar boylanan yaprak döken kalın dallı ve geniş tepeli bir ağaçtır. İlk bakışta çınara benzer. Yaşlandıkça, kabuğu koyulaşır ve derin çatlaklı bir görünüm alır.
Türkiye'deki endemik ve relikt bitki türleri nelerdir?

Çiçekler küçüktür. Çiçek kurulu 1-2 cm çapında olup küre şeklinde çok sayıda çiçek kümesini bulundurur. Meyve 2-4 cm çapında çok sayıda kapsülden oluşur
Istranca meşesi:
25 m’ye kadar boylanabilen düzgün gövdeli dar tepeli bir meşe türüdür. Gövde kabuğu düzenli aralıklarla çataklıdır. Yapraklar ters yumurta biçimindedir. 7-10 civarında yaprak damarı bulunur. Damarlar birbirine paraleldir.
Türkiye'deki endemik ve relikt bitki türleri nelerdir?

Her iki yüzüde çıplaktır. Alt yüzünde basit ya da yıldız tüyler bulunur. Meyve sapı 2-7 cm uzunluğundadır. Bir sapta 3-4 tane meyve bulunur.
RELİK (RELİKT) BİTKİ: (Relikt Plant): Kalıntı, eskiden kalma, günümüze gelme…Paleoklimatik koşullarda yetişerek yaygın bir durum alan, fakat iklim koşullarının değişmesi üzerine günümüzde zorlukla yaşamını sürdüren bitki toplulukları ve bunların üyeleri

Örneğin, Karadeniz Bölgesinde yer yer kıyı kuşağında ve ve ardındaki oluklarda bulunan Akdeniz bitki toplulukları, daha önce bu bölgeye Akdeniz iklim koşulları egemen iken yerleşmişler; ancak, günümüz koşulları altında da yetişmelerini sınırlı olarak sürdürme olanağı bulmuşlardır. Güneybatı Anadolu’da Köyceğiz, Marmaris dolaylarında küçük ormanlar oluşturan Sığla (Günlük) ağacı (Liquidambar Orientalis) de relik bitki özelliği göstermektedir.
Ihlamur
Boyları 20-30 m’ye kadar ulaşabilir. Büyüklüğü 5-10 cm arasında değişen yaprakları genellikle yürek şeklinde ve çarpık, kenarları dişli ve uzun saplıdır.
2512 hlamur

Sarkık çiçek demetleri sarımsı bir renge ve karakteristik bir kokuya sahiptir. Çok geç açan bu çiçekler (Haziran-Temmuz) kurutularak çay gibi içilir.
Kestane
Kuzey Anadolu ve Marmara Bölgesi’nde yayılış gösterir. Türkiye’de doğal olarak yetişen tek kestane türü olan “Anadolu kestanesi” 30 m boya erişebilen, geniş tepeli bir ağaçtır. Ülkemizde 25.278 hektar koru, 3.614 hektar baltalık kestane ormanı bulunmaktadır.
kestane2520b

Gençken düzgün olan gövde kabukları yaşlandıkça çatlaklı bir görünüm alır. Mızraksı yapraklarının kenarları kaba dişlidir. Çiçekleri önemli bir bal kaynağı olan kestanenin meyvesi de ekonomik değere sahiptir.
Ladin
Kuzey yarıkürenin ılıman ve soğuk bölgelerinde yayılış gösteren ladinin 40 değişik türü ve bu türlere ait varyete ve formları vardır. Uzaktan bakıldığında göknara benzese de piramide benzer tepesi ve sarkık dalları ile ondan ayırt edilebilir. Boyu 40-50 m’ye kadar ulaşabilir. İğne yaprakları kısa, sivri uçlu ve kesitli dört köşedir.
mavi ladin ucartisifir

Olgunlaşmış kozalağının pulları dağılmaz.
Ülkemizde Doğu Karadeniz dağlarının denize bakan yüksek kesimlerinde saf ya da karışık ormanlar kuran türü Doğu ladinidir (P. Orientalis, Y). Ülkemizde 146.300 hektar saf Ladin ormanı bulunmaktadır.
Kızılağaç
Trakya, Marmara çevresi, Batı Karadeniz ve Doğu Karadeniz’de saf ve karışık olarak yayılış gösteren kızılağaç, boyu 20 m’yi aşabilen, esmer kabuklu, seyrek dallı bir ağaçtır. Daha çok serin bölgelerde ve nemli dere yataklarının bulunduğu yerlerde görülür.
Türkiye'deki endemik ve relikt bitki türleri nelerdir?

Ülkemizde 66.357 hektar koru, 297 hektar baltalık kızılağaç ormanı bulunmaktadır. Uzunluğu 4-9 cm genişliği 3-7 cm arasında değişen ters yumurta biçimli ve testere dişli yaprakları vardır. Köklerinde bulunan, havanın serbest azotunu bağlayan yumrular nedeniyle toprakları azotça zenginleştirir.
ardıç
Sürüngen çalılardan büyük ağaçlara kadar çok çeşitli türleri olan ardıç, hemen hemen bütün bölgelerimiz yüksek dağlık kesimlerinde doğal yayılış gösterir.
ardic b1

Bazıları servi gibi pul yapraklara, bazıları da batıcı iğne yapraklara sahiptir.
Göknar
40m’ye kadar boylanabilen göknarlar, kendine özgü formu, gövde kabuğu iğne yaprakları ve hatta kokusu ile Çamgiller familyasının diğer türlerinden ayırt edilebilir.
karagzenginar018pl1

Yapraklarının alt yüzeyinde beyaz çizgiler vardır.Kozalaklar sonbaharda olgunlaşınca pulları dökülür. Ülkemizde 213.652 hektar saf göknar ormanı bulunmaktadır.
Karaçam
Bütün kıyı bölgelerimizin dağlık kesimlerinde saf ya da karışık ormanlar kurar, hatta stebe kadar sokulur.Ülkemizde 2.527.685 hektar saf karaçam ormanı bulunmaktadır.
pinus

Gövdesinin ve dallarının kalınlığı, gri ve derin çatlaklı kabuğu, iğne yapraklarının koyu yeşil rengi ile diğer çam türlerinden ayrılır.30-35 m’ye kadar boylanabilir.


Alıntıdır..
SEDEPH - avatarı
SEDEPH
Ziyaretçi
24 Şubat 2009       Mesaj #12
SEDEPH - avatarı
Ziyaretçi
Daha fazla bilgi için Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Grubu sayfasını inceleyiniz.
Sponsorlu Bağlantılar
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
27 Şubat 2009       Mesaj #13
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
Nadir Bitkiler

Formula 1 arazisi ve çevresinde düzenli aralıklarla bir yıl boyunca sürdürdüğümüz arazi çalışmaları sonucu tespit edilen nadir ve endemik bitkiler aşağıda sıralanmıştır:

1. İnceyapraklı eğrelti (Isoetes duriei) [n/l]
Ömerli Havzasında mevsimsel su basan kumlu ve taşlık yerlerde yetişen bir eğrelti türüdür. Ülke çapında çok az yerde kayıtlı, nadir bir bitkidir. Bu inceyapraklı eğrelti türü, yetiştiği çok hassas ekosistemlerin tahrip edilmesi nedeniyle azalmaktadır. Türkiye Kırmızı Kitabında n/l : listelenmemiş olmakla birlikte, ülke çapında oldukça nadir bir bitki türümüzdür.
2. İnceyapraklı eğrelti (I. histrix) [DD]
Mevsimsel oluşan sulak alanlara özgü bir eğrelti türüdür. Ülke çapında çok az yerde kayıtlı, nadir bir bitkidir. Yetiştiği çok hassas ekosistemlerin azalmasına bağlı olarak, bu inceyapraklı eğrelti türü de azalmaktadır. Türkiye Kırmızı Kitabında DD : veri yetersiz olarak sınıflanmıştır.

3. Yabani karanfil (Dianthus pubescens) [VU]
Ülkemizde yalnızca Balıkesir ve Aydın il sınırları içinde kayıtlı bu nadir yabani karanfil türün Formula 1 arazisi içinde de yetiştiği saptanmıştır. İstanbul florası için yeni bir bitki türü olan bu yabani karanfil türü ülke çapında nadir olarak bulunur. Türkiye'nin Kırmızı Kitabında VU : zarar görebilir şeklinde sınıflanmıştır.

4. Yonca (Trifolium pachycalyx) [Endemik, DD] Endemik tek yıllık bir üçgül türümüzdür. Kurak meralar, kayalıklar ve kıyı kumullarında asit karakterli topraklar üzerinde yetişir. Çok az yerde kayıtlı olan bu endemik yonca türü, Türkiye'nin Kırmızı Kitabında DD : veri yetersiz şeklinde sınıflanmıştır. İstanbul şehrinin genişlemesi sonucu' doğal yaşam alanları hızla azalan bitki yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Türkiye'nin Bern Sözleşmesi gereği korumakla yüklümlü olduğu bitkilerimizden biridir.


5. Yonca (Trifolium ligusticum) [n/l]
Ömerli Havzasında yetişen nadir tek yıllık bir üçgül türüdür. Soluk pembe çiçekleri Mayıs-Temmuz aylarında açar. Türkiye Kırmızı Kitabında 'n/l : listelenmemiş olmakla birlikte, ülke çapında oldukça nadir bir bitki türümüzdür.
Ülkemizde yalnızca İstanbul'da bulunan çok nadir bir yonca türüdür.


6. İstanbul nazendesi (Lathyrus undulatus) [Endemik, VU]
Türkiye'nin kuzeybatısına endemik, çok çekici bir bitkidir. İstanbul'un Asya yakasındaki fundalıklarda zengin popülasyonları bulunur. Avrupa çapında nadir bir bitki olan İstanbul nazendesinin koruma altına alınması önemlidir. Türkiye Kırmızı Kitabında VU : zarar görebilir olarak sınılanmıştır.


7. Crinitaria linosyris [n/l]
Ömerli Havzasının ve Türkiye'nin nadir bitkilerinden biridir. Başta İstanbul olmak üzere, Türkiye'nin yalnız kuzeybatısında yetiştiği bilinmektedir. Türkiye'nin Kırmızı Kitabında n/l : listelenmemiş' olmakla birlikte, ülke çapında oldukça nadir olarak bulunan bir bitki türümüzdür.


8. Crepis dioscoridis
Türkiye'de yalnızca Muğla ve Antalya civarında yetiştiği bilinen bu çok nadir bitkinin Formula 1 arazisi içinde yetiştiğini saptamak, alan için bir başka çok önemli kayıttır. Formula 1 arazisi içinde çok az sayıda bireyden oluşan popülasyonu mutlaka koruma altına alınmalıdır.

9. Laurentia gasparrinii [VU]
Ömerli Havzasının nemli bölümlerinde yetişen küçük, narin bir bitkidir. 10-20 cm lik gövde üzerinde Mayıs-Haziran aylarında beliren çiçekleri beyazımsı-mavidir. Diğer sulak alan bitkileri gibi doğal yaşam alanlarının tahrip edilmesi nedeniyle sayıları hızla azalmaktadır. Bu nedenle, mutlaka koruma altına alınması gereken, ülke çapında nadir bitki türlerimizden biridir. Türkiye'nin Kırmızı Kitabında VU : zarar görebilir olarak sınıflanmıştır.

10. Campanula lyrata ssp. lyrata
Türkiye'ye endemik olan bu türün İstanbul'daki popülasyonu mutlaka koruma altına alınmalıdır.

11. Riva sığırkuyruğu (Verbascum bugulifolium)
İstanbul'a özgü nadir türlerden biridir. Tüysüz yaprakları bitkinin tabanında toplanmıştır. Çok sayıda salkım şeklindeki çiçekleriyle 15-75 cm boyunda çok yıllık bir bitkidir.


12. Onosma bracteosum
Türkiye'ye endemik olan bu tür İstanbul'da birkaç yerde bulunduğu, bunlardan birisinin de Formula 1 arazisi olduğu saptanmıştır.

13. Cytinus hypocistus ssp. orientalis
İstanbul, Bursa ve İzmir'den bilinen ve laden bitkilerinin köklerinde yetişen parazit bir bitkidir.

14. Juncus conglomeratus
İstanbul ve Bursa il sınırları içinde yetiştiği bilinen çok nadir bir saz türüdür. Formula 1 arazisi içinde yalnızca küçük bir gölcükte yetiştiği saptanmıştır.

15. J.rechingeri
Türkiye'de Ankara, Sivas, Malatya ve Bitlis'te yetiştiği bilinen bu nadir saz türünün İstanbul'da Formula 1 arazisi içide de yetiştiği saptanmıştır. İstanbul florası için yeni bir tür olan bu nadir bitki mutlaka koruma altına alınmalıdır.

16. J.bulbosus
Yalnızca İstanbul'dan bilinen çok nadir bir saz türüdür.

17. J.turkestanicus
Türkiye'de yalnızca Artvin, Muğla, Antalya, İçel ve Hakkari illerinde yetiştiği bilinen bu nadir saz türünün İstanbul'da Formula 1 arazisinde de yetiştiği saptanmıştır. Bu ilginç saptama Formula 1 çevresindeki mevsimsel su dolan sulak habitatların mutlaka koruma altına alınması gerektiğini ortaya koymaktadır.

18. Cicendia filiformis [n/l]
Formula 1 arazisi çevresinde mevsimsel olarak oluşan gölcüklerde yetişmektedir. Bahar ve kış aylarinda görülen bu kısa ömürlü nadir bitki erken ilkbaharda çiçek verip meyve ve tohum bağladıktan sonra yaz gelmeden ölür. Türkiye'nin Kırmızı Kitabında 'n/l : listelenmemiş, olmakla birlikte, ülke çapında oldukça nadir bir bitki türümüzdür.

19. Prunella orientalis
Türkiye'nin güneyi ve doğusunda yetiştiği bilinen bu nadir bitki Formula 1 arazisi çevresinde de saptanmıştır. Sulak alanlarda yetişmektedir.

20. Colchicum micranthum (Narin acıçiğdem) [Endemik, EN]
İstanbul'a endemik küçük çiçekli bir acıçiğdem türüdür. Nemli fundalıklar ve meralarda yetişen bitki, sonbaharda çiçeklenir. Kemerburgaz'da bulunan birkaç küçük kolonisi dışında, büyük çoğunlukla İstanbul'un Asya yakasında yayılış gösterir. Ancak kontrolsüz şehirleşme ve yanlış ağaçlandırma gibi nedenlerle nesli tehlike altında bulunmaktadır. Türkiye'nin Kırmızı Kitabında EN : tehlikede olarak sınıflanmıştır. Narin acıçiğdem, Bern Sözleşmesi gereği Türkiye'nin korumakla yükümlü olduğu bitki türlerimizden biridir.


21. Crocus pestalozzae (Ümraniye çiğdemi) [Endemik, VU]
Türkiye'ye endemik küçük çiçekli bir çiğdem türüdür. Erken ilkbaharda bembeyaz çiçekleriyle İstanbul'un nemli fundalıkları içinde meralar ve kayalıklarda çiçek açar. Ümraniye çiğdeminin en büyük ve önemli popülasyonları İstanbul'da Maltepe-Ömerli-Pendik üçgeni içinde yetişir. Bu endemik çiğdem doğal yaşam alanlarının şehirleşme nedeniyle tahrip edilmesi sonucu yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Türkiye'nin Kırmızı Kitabında VU: zarar görebilir şeklinde sınıflanmıştır.



22. Cirsium polycephalum (Çokbaşlı köygöçüren) [Endemik, CR]
İstanbul'un baltalık ormanlarına ve fundalıklarına endemik, iki yıllık bir bitkidir. Uzun boylu, beyaz çiçekli çokbaşlı köygöçüren, Türkiye'nin Kırmızı Kitabında CR: çok tehlikede olarak sınıflanmıştır. Türkiye'nin küresel ölçekte tehlike altında bulunan, korumakla yükümlü bitkilerinden biridir.


23. Euphorbia amygdaloides var. robbiae [Endemik, LR (nt)]
Türkiye'nin kuzeybatısına endemik bir sütleğen türüdür. Bahar ve yaz aylarında çiçeklenen bitki Ömerli Havzasında akarsu kenarları, ağaçlık ve çalılık ortamlarda yetişir. Türkiye'nin Kırmızı Kitabında LR (nt) : az tehdit altında şeklinde sınıflanmıştır.

24. Lythrum borysthenicum [n/l]
Ömerli Havzasında açık nemli, mevsimsel su basan bölümler ya da sulak alan kenarlarında yetişen küçük, tek yıllık bir bitkidir. Mayıs - Haziran aylarında çiçeklenir. Türkiye Kırmızı Kitabında n/l : listelenmemiş olmakla birlikte, ülke çapında oldukça nadir bir bitki türümüzdür.
kaynak
Quo vadis?
gamzeCİM - avatarı
gamzeCİM
Ziyaretçi
12 Mart 2009       Mesaj #14
gamzeCİM - avatarı
Ziyaretçi
bursadaki relikt ve endemik bitkiler hakkında bilgi ve resimleri lazım gönderirseniz sevinirim
SEDEPH - avatarı
SEDEPH
Ziyaretçi
12 Mart 2009       Mesaj #15
SEDEPH - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
Keten Prenses adlı kullanıcıdan alıntı

TÜRKİYEDEKİ ENDEMİK VE RELİKT BİTKİ TÜRLERİ

Türkiye endemik bitkiler açısından dünyanın önemli ülkelerinden birisidir.
Yurdumuzun siyasi hudutları içerisinde doğal olarak yetiitiği halde başka hiçbir yerde yetişmeyen, diğer bir deyişle dünyada yalnız ülkemizde yetişen bitkiler Türkiye endemikleri olarak adlandırılır.Yurdumuz endemiklerinin sayısı 3000 dolaylarında olup endemizm oranı %33civarýndadır.(Davis, 1965-1988). Ülkemizde endemik tür sayısı diðer Avrupa ülkeleriyle kıyaslandığında ülkemizin bu zenginliği daha iyi anlaşılır.Avrupa ülkeleri arasında en çok türe sahip olan ülke Yunanistan olup 800 civarındadır.Aynı şekilde endemik türlerce zengin İspanya ve Yugoslavya’da ise bu sayı 400-500 arsındadýr.
Ülkemizdeki endemik türelerin en önemlilerinden birkaçı; Kaz dağında orman meydana getiren Kazdağı göknarı (Abies equi-trojani), Eğridir güneyindeki Kasnak Meşesi (Quercus vulcanica), Köyceğiz-Dalaman arasýnda yaygýn olan Sığla veya Günlük ağacý ve ormanları (Liquidambar orientalis), Beşparmak Dağları (Ege bölümü)ndaki Kral eğreltisi (Osmunda regalis) ile Datça yarımadasında bulunan Datça Hurması (Phoneix theophrasti)dýr.Yurdumuzun bilhassa dar derin yarılmış dağlık alanlarında endemiklerin sayısı bir hayli yüksektir.Bunun yanında özellikle Pleistosen’deki iklim şartlarına göre yetişmiş ve yayılma imkanı bulmuş, fakat günümüzde bilhassa dağlık bölgelerimize lokal alanlarda hayatiyetlerini sürdüren çeşitli flora bölgelerine ait bitkiler görülür.Örnek olarak, Karadeniz Fitocoğrafya Bölgesindeki Akdeniz elemanları,Nur, Dedegöl, Ağrı, Nemrut,Mercan(Munzur) daðlarındaki nemli ılıman ve nemli soðuk bitkilere örnek verilebilir.
Bunun yanýnda ülkemizde Konzervatif endemikler yanýnda, yeni geliþmekte olan progresif endemikler de bulunmaktadýr.Bu bakýmdan ülkemiz, hem çeþitli familyalara ait hem de endemikler yönündende çok zengindir.
Türkiye’de yetiþen endemik türler tabiatta, aþýrý otlatma, yangýn, bilinçsiz kesim, söküm,ýslah çalýþmalarý, yapýlaþma, þehirleþme ve herbisit kullanýmý gibi çeþitli tehlikelerle karþý karþýyadýr.Bu olumsuz faktörler kimi zaman bitkinin yok olmasýna ve bir anlamda yer yüzünde ortadan kalkmasý anlamýna gelmektedir.Ekim ve arkadaþlarý(1985) yaptýklarý çalýþmada endemik türlerin 12’sinin neslinin tükendiðini belirlemiþlerdir.Bu olumsuz faktörler zamanla bitkilerin durumlarýný tespit etme ve gerekli önlemleri alma ihtiyacýný doðurmuþtur. Bu ihtiyaca yardýmcý olmak amacý ile “Uluslar arasý Doða ve Doðal Kaynaklarý Koruma Birliði(IUCN)” kurulmuþtur.Bu kuruluþ yapýðý çalýþmalarla bitkiler için tehlike sýnýflarýný belirlemiþ ve kritik durumdaki bitkileri buna göre deðerlendirerek Kýrmýzý Bülten denilen
“ Red Data Book ” isimli eseri ortaya çýkarmýþlardýr.Bu çalýþmalardan sonra ayný kategoriler esas alýnarak “ Türkiye’nin Nadir ve Endemik Bitkileri ” adlý bir kýrmýzý bülten hazýrlanmýþtýr.

Alıntı
Keten Prenses adlı kullanıcıdan alıntı

ENDEMİZM
Bir bitkinin yayılış aşanına o bitkinin “areali” denir. Yayılış alanı geniş olan bitkiye “Kozmopolit”, dar olana yani yer yüzünün belirli ve dar bir bölgesinde doğal olarak yetişen bitkiye de “Endemik” bitki denir. Endemik Yunanca Endos-yerlikelimesinden gelir. Buna göre Endemizm: Bir bitki, türünün dar bir bölgede sınırlanmış halde bulunmasıdır. Yani bu deyim, belirli bir bölgeye veya ülkeye özgü bitki taksonu (Subsp. Species, Genus, Familya gibi) için kullanılır.

Bir bitkinin ülkemiz için endemik olduğu söylendiğinde, bitki ister dar bir bölgede, ister Türkiye’nin büyük bir kesiminde yayılmış olsun, söz konusu endemik takson ülkemiz sınırları içerisinde düşünülmelidir. Yayılış alanı Türkiye’nin dışına taşmayan bitkiler endemik olarak anılmalıdır.

Bir endemik bitkinin yayılış alanının genişliği değişik büyüklüklerde olabilir. Örneğin, Lysimachia minoricensis (Primulaceae) yalnızca Minorka adasında birkaç m2 lik bir alanı kaplar. Buna karşılık yurdumuz için endemik olan bir takson ise km2 lerce yer kaplayabilir. Fakat bir kıta için endemik türler olamaz. Çünkü endemikler bir kıtanın her yerinde yayılış göstermeyip, kıta içerisindeki bir dağ, dağ sırası veya herhangi bir bölgede bulunurlar. Ayrıca bir kıtanın veya bölgenin ancak belli kesimleri endemizm açısından ilginç olabilir. Örneğin Yeryüzünde Afrika’nın güneyi (Kap bölgesi), Hawai Adaları, Madagaskar, yurdumuzda ise Güneybatı Anadolu, Toroslar, Tuz Gölü çevresi, Çankırı ve Sivas yöreleri endemik türler yönünden zengin olan yerlerdir.

Endemizm, floristik bölgeleri tanımak ve o yerin floristik özelliklerini tayin etmek açısından oldukça önemli bir kriterdir. Belli bir floristik bölgeye has endemikler bir araya gelerek floristik bölge sınırını oluştururlar.

Endemizm Çeşitleri

Endemik bitkiler başlıca iki grup altında incelenebilir.

1.Paleoendemikler (Relikt, Konservatif endemikler)
2.Neoendemikler (Mikro, Progresif endemikler)

1. Paleoendemikler: Bu tür bitkiler jeolojik devirlerde geniş yayılma göstermiş ve bir değişime uğramadan günümüze kadar gelmiş ancak bugün yayılış alanları oldukça daralmış ve sınırlanmış olan endemiklerdir. Eskiden tüm Kuzey yarımkürede yayılış gösteren ancak günümüzde sadece Kuzey Amerika’nın batı kesimlerinde yetişen Sequoia (Mamut ağacı) türleri, III. zamanda geniş bir areale sahip olan bugün ise sadece Çin’nin dağlık kesimlerine sıkışıp kalan Ginko biloba bitkisi paleoendemiklere örnek olarak gösterilebilir. Ayrıca ülkemizde Muğla çevresinde bulunan Liquidambar orientalis bitkisi de Tersiyerde Avrupa ve Asya’nın geniş bir bölümünde yayılış göstermiş bu tip bir endemiktir.

2. Neoendemikler: Evrim sonucu meydana gelmiş, yani değişime uğramış kökeni eskilere dayanmayan endemik bitkilerdir. Çoğunlukla tür ve tür altı taksonları içerirler ve birbirlerinden çok az farklarla ayrılırlar. bu nedenle bunlara Mikroendemikler de denir. Centaurea karduchorum, C. hakkariensis, Alyssum filiforme ülkemize has neoendemik bitkilerdir.

Bitkiler genetik yada coğrafi bir engel tarafından birbirlerinden ayrıldıklarında yeni formlar meydana gelir. Yeni bitki formlarının oluşumunda başlıca şu faktörler rol oynamaktadır.

·Mutasyonlar
·Genetik rekombinasyonlar
·Doğal seleksiyon
·Coğrafi yada genetik izolasyonlar

Türkiye’de Endemizm

Coğrafi konumu, iklim ve toprak faktörlerinin farklılığı ve üç fitocoğrafik bölgenin birleşme noktasında bulunması gibi nedenlerle zengin bir bitki örtüsüne sahip olan yurdumuz, 9000 civarındaki eğrelti ve tohumlu bitki türü içermesinden dolayı da dünyanın zengin floraya sahip ülkeleri arasındadır. Avrupa kıtası florasının 12000’e yakın tür içerdiği düşünülürse, yurdumuzun flora zenginliği daha iyi anlaşılacaktır. Türkiye florası tür zenginliği yanında çok sayıda endemik taksonu içermesi ile de ilginçtir. Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde yetişen endemik türler toplamı 2750 kadar iken bu sayı Türkiye’de 3000 civarındadır.

Endemik bitkilerin yurdumuzda dağılışı: Yurdumuz endemik bitkileri tek tek ele alındığında bunlardan 1700 kadarının ülkemiz coğrafik bölgelerinden yalnız birine özgü oldukları saptanmıştır. buna göre:

Güney Anadolu’da 631 tür
Doğu Anadolu’da 371 tür
Orta Anadolu’da 253 tür
Karadeniz’de 203 tür
Ege’de 147 tür
Marmara’da 67 tür
Güneydoğu Anadolu’da 33 tür

Bunların dışındaki endemik türler birden fazla bölgemizde yayılış göstermektedir.
Floramızda endemik türler yönünden zengin başlıca familyalar ve içerdikleri tür sayıları aşağıda belirtilmiştir.


Familya Adı
Endemik Tür Sayısı
Compositae
430
Fabaceae
375
Scrophulariaceae
241
Labiatae
240
Cruciferae
194
Caryophyllaceae
187
Liliaceae
118
Umbelliferae
117
Boraginaceae
108
Rubiaceae
74

Endemik bitkiler ile ilgili veriler daha ayrıntılı incelendiğinde, yurdumuzdaki bazı yöreler ile dağ silsilelerinin endemik türlerce zengin olduğu ortaya çıkmaktadır. Amanos Dağları ile Ilgaz Dağları, dağ silsileleri arasında ön sırayı almaktadırlar. Ege Bölgesinin güney ucu ile Akdeniz’in batısı, Taşeli platosu, özellikle Ermenek-Mut-Gülnar çevreleri, Boklar Dağları ile Aladağlar ve Antitoroslar yurdumuzun güneyindeki önemli endemik merkezleridir. Kuzeyde ise Kaz Dağı, Uludağ, Gümüşhane çevreleri, Artvin-Rize çevreleri, endemizm açısından önemli yörelerimizdir. Sivas-Darende-Gürün ve Çankırı civarındaki jipsli arazilerde de bu yörelere has çok sayıda endemik tür yetişmektedir. Doğu Anadolu’daki önemli yöreler ise Munzur Dağları ile Van-Bitlis-Hakkari çevreleridir.

Bitki Coğrafyası Bölgelerindeki Endemizm Durumu

1. Mediterranean (Akdeniz) fitocoğrafik bölge: Bu bölge 3 kısımda incelenir.

ØBatı Anadolu ve Doğu Ege Adaları
§Malope anatolica
§Linum aretioides
§Eryngium thorifolium
ØToroslar
§Dorystoechas hastata
§Globularia davisiana
§Ballotaq cristata
ØAmanos Dağları
§Ajuga postii
§Origanum amanum
§Helleborus vesicarius

2. Irano-Turanian fitocoğrafik bölge: İç Anadolu platosunun hemen tamamını kaplayan bu bölge, kuzeyde Euro-Siberian, batı ve güneyde ise Akdeniz flora bölgesiyle çevrilidir. Bu bölgedeki önemli endemizm merkezleri ve endemik türeler aşağıdaki gibidir.

ØErzincan, Erzurum yöresi yüksek dağları
§Delphinium albiflorum
ØVangölü çevresi yüksek dağları
§Trifolium longidentatum
ØMezopotamya ovasının kuzeyi
§Papaver clavatum
ØVangölü çevresi yüksek dağları
§Trifolium longidentatum
ØTuz gölü çevresi
§Consolida stenocarpa
ØÇankırı ve Sivas yörelerinin jipsli sahaları
§Salvia vermifolia

3. Euro-Siberian fitocoğrafik bölgesi: Bu bölge yaprak döken ve yüksek iğne yapraklı ormanlardan meydana gelir. Ordu ilinin doğusunda yağış ve nem artar. Ordu yakınlarındaki Melet nehrinin doğusunda Kafkasya türleri ve endemik türler aniden artar. Bu bölüme “Colchis bölümü” denir.

Endemikler Batı ve Orta Karadeniz’de Doğu Karadeniz’e göre daha az bulunurlar. Bu bölüme de “Öksin bölümü” denir.

ØColchis bölümü
§Medicaryon orientale
ØÖksin bölümü
§Allium olympica

Ülkemizin ana fitocoğrafik bölgeleri dışında kalan ara bölgeleri endemik tür yönünden zengindir. Endemik bitkiler özellikle bu sahalar içinde ortaya çıkmıştır.

Bu geçiş alanlarındaki türler, tolerans sınırında bulunurlar. Farklı iklim ve toprak koşulları altında farklı vejetasyonla rekabet ederler. Göçün sebep olduğu bu koşullar altında seleksiyon baskısı yeni çevreye adapte olan ekotipik varyeteler ortaya çıkarır. Farklı floraların karşılaştığı yerlerde hibritleşme ve hibrit dölün stabilizasyonu da vardır.

Çoğu, bu saydığımız bölgelerde ve bir kısmı da diğer yörelerde olmak üzere, Türkiye’de toplam 3000 civarında tohumlu bitki türü endemiktir. Türkiye’de bugüne dek bilinen kadarıyla yaklaşık 9000 kadar doğal eğrelti ve tohumlu bitki türü vardır. Bunların yaklaşık % 30’u ülkemiz için endemiktir.


Endemizm

..
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Aralık 2009       Mesaj #16
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ya arkadaşlar ben biyolojiden dönem ödevi aldım ama bulamıorm yarımcı olurmusunuz konum şu UKU,,LUDAĞDA YETİŞEN ENDEMİK BİTKİ TÜRLERİ,SİSTEMATİĞİ VE ÖZELLİKLER siz sadece ULUDAĞDA YETİŞEN ENDEMİK BİTKİ TÜRLERİNİ BULSANIZ YETER lütfen yardımcı olun lütfen
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Aralık 2009       Mesaj #17
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
lütden yardımcı olun
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
11 Şubat 2010       Mesaj #18
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
mersindeki endemik bitki türlerini bilen var mı yav ben bulamadım lütfen bana yardımcı olun cok acil lazım
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
6 Mart 2010       Mesaj #19
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Doğu karadeniz bölgesindeki endemik bitki ve hayvan türleri ltfen yardımcı olun
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
12 Nisan 2010       Mesaj #20
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
turkiyedeki endemik bitki turleri

Benzer Konular

10 Mart 2011 / tuğbaaaaa Soru-Cevap
22 Kasım 2018 / ThinkerBeLL Botanik