Arama

Kötü alışkanlıklar ile ilgili ayet ve hadisler nelerdir?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 4 Aralık 2018 Gösterim: 200.285 Cevap: 3
melike_419 - avatarı
melike_419
Ziyaretçi
1 Mayıs 2009       Mesaj #1
melike_419 - avatarı
Ziyaretçi
Kötü alışkanlıklar ile ilgili ayet ve hadisler nelerdir?
EN İYİ CEVABI MeLL verdi

DİNİMİZİN SAKINMAMIZI İSTEDİĞİ KÖTÜ ALIŞKANLIKLAR


Alkollü İçki İçmek


Sponsorlu Bağlantılar
Alkolün bedende yaptığı yol açtığı çok çeşitli hastalıklardan başka, ruhsal bir takım zararları da vardır. Onun ruhi zararları daha çok, zihin, dikkat, bilinç ve irade üzerinde görülür. Ayrıca ümitsizlik ve karamsarlık doğurur. Trafik kazaları, cinayetler, aile kavgaları ve hukuka aykırı her çeşit eylemde alkolün etkisi görülür. Ayrıca ruh ve akıl hastalıklarında da alkolün etkisi unutulmamalıdır.
Bireysel ve toplumsal zararlara yol açan alkollü içkiyi dinimiz de açık hükümlerle yasaklamıştır. Kuran’da içkinin yasaklanması aşama aşama gerçekleşmiştir. En sonunda Yüce Allah, şöyle buyurmuştur:

"Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taşlar (putlar) ve fal okları şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki, kurtuluşa eresiniz.(Maide Suresi/ 90.Ayet)"

"Şeytan, içki ve kumarla sizin aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz değil mi?(Maide Suresi/91.Ayet)"

İslam içkiyi yasaklamakla akla önem vermiştir. Çünkü alkol, aklı baştan alır. Aklın kontrolünü kaybetmesine yol açar .

Hz. Câbir (radıyAllahu anh) anlatıyor: Mekke'nin fethedildiği sene Hz. Peygamber (aleyhissâlatu vesselâm)'i Mekke'de işittim, şöyle buyuruyordu: "Cenab-ı Allah içki, ölmüş hayvan, domuz ve putun alım-satımını yasakladı." Bunun üzerine: "Ey Allah'ın Resû»lü "ölmüş hayvanların iç yağı hakkında ne buyurursunuz, zîra onunla gemiler yağların, derilere sürülür, kandiller aydınlatılır" dendi. Cevâben: "O (nun satışı) haramdır" buyurdu ve ilâve etti: "Allah Yahudilerin canını alsın. Allah onlara ölmüş hayvanların iç yağını haram kıldığı vakit bu yağı erittiler, sonra satıp parasını yediler."
Buhârî, Büyû» 112, Meğâzî 50; Müslim, Müsâkât 71 (1581); Ebu Dâvud, Büyû» 66 (3486); Tirmizî, Büyû» 93, (7, 309-310); İbnu Mâce, Ticarât 11, (2167).

Ebu Mâlik veya Ebu Amir el-Eş'ari radıyAllahu anh anlatıyor: "Resû»lullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Ümmetimden bir kavim, ferci (zinayı), ipeği, içkiyi, çalgıyı helal addedecektir. Bir kısım kavimler de bir dağın eteğine inecekler. Onların sürüsünü, çoban sabahları yanlarına getirecek. (Fakir) bir adam da, bir ihtiyacı için yanlarına gelecek. Onlar adama:
"Bize yarın gel! derler. Bunun üzerine Allah onları geceleyin yakalayıverir ve dağı tepelerine koyarak bir kısmını helak eder. Geri kalanları da mesh ederek Kıyamete kadar maymun ve hınzırlara çevirir."
Buhari, Eşribe 6

Uyuşturucu Kullanmak


Uyuşturucu alışkanlığı, bir hastalıktır. Bu kötü alışkanlık ve hastalığın nedenleri de çeşitlidir. Bunlar arasında insanın zaafları, sorumluluktan kaçışı, eğitimsizlik sayılabilir. Ayrıca, insanların birbirini olumsuz yönde etkilemeleri ve kötü çevre şartları, Lükse ve gösterişe dayalı yapay hayatın verdiği tatminsizlik, manevi boşluk, ide al yoksunluğu, fakirlik ve yalnızlığın verdiği çaresizlik gibi hususlar da bu hastalığın nedenleri arasında gösterilebilir .
İslam, aynen içkiyi yasakladığı gibi uyuşturucu madde kullanımını da kesin bir ifadeyle yasaklamıştır. Zira, Kuran’da geçen içki yasağı, sarhoşluk veren, insanın akli ve ruhi dengesini bozan bütün katı ve SIVI maddeleri kapsar .Nitekim beden ve ruh sağlığını bozduğu, sarhoşluk ve uyuşukluk verdiği için uyuşturucular da dinimizce yasaklanmıştır.

Kumar Oynamak


Dinimizin bizden sakınmamızı, uzak durmamızı istediği alışkanlıklardan birisi de kumardır. Nitekim alkollü içki konusunda metnini verdiğimiz ayette Yüce Allah, kumarın ve falcılığın da yasak olduğunu belirtmiştir.
İslam, kumarın herhangi bir şeklini belirtmemiştir. Bunu yaparken onun anlamını ve doğuracağı sonuçları göz önüne alarak yasaklamıştır. Şekli ve metodu ne olursa olsun, kumar, haramdır.

"Sana şarap ve kumardan soruyorlar. De ki: "Bu ikisinde büyük bir günah ve insanlara bazı yararlar vardır. Ancak günahları yararlarından daha büyüktür." Yine sana neyi başkalarına vereceklerini soruyorlar. De ki: "Sizi sıkmayanını." Allah, düşünesiniz diye, ayetlerini size böylece açıklıyor. (Bakara Suresi/ 219)"

KÖTÜ ALIŞKANLIKLAR NASIL BAŞLIYOR?
Bugün yapılan pek çok araştırmada kötü alışkanlıkların, nedenleri üzerine önemli bulgular elde edilmektedir. Buna göre merak, en başta gelen nedenlerdendir. Sonra kötü alışkanlık edinmiş kişilerle kurulan arkadaşlıklar gelmektedir. Bunlardan başka, can sıkıntısı, stres, ailedeki huzursuzluklar gibi gerekçeler bu kötü alışkanlıklara sürüklemektedir.

KÖTÜ ALIŞKANLIK VE DAVRANIŞLARDAN NASIL KORUNALIM?

Önce kötülüğün zarar verdiğinin bilincine ermeliyiz. Bu bilinç ile bunlara başlama ve alışma nedenlerinden uzak durmalıyız. Bunun için merak ile de olsa dinimizce yasaklanan davranışları yapmamız gerekir. Olabildiğince bu alışkanlık ve davranışlardan uzak duran kişilerle arkadaşlık kurmalıyız. Ayrıca bunların yapıldığı, kötülüklerin yeşerdiği ortamlardan uzak durmalıyız. Özellikle hem kendimizin hem de dost ve yakınlarımızın böyle ortamlara girip çıkmalarının önüne geçmeliyiz

KÖTÜ DAVRANIŞLAR KARŞISINDA DUYARSIZ KALMAYALIM
Her insan, içinde yaşadığı toplumun üyesidir. Her birey, üyesi olduğu toplumun yerleşik düzenine uymalıdır. Unutmamalıyız ki toplum dışındaki insan tek başına ne yaşayabilir, ne de medeniyet kurabilir. Bundan dolayı ailenin, okulun, çarşının ve çevremizdeki her şeyin dirliğine, düzenine sahip çıkmalıyız, onları korumalıyız. Onları bozanlardan olmamalıyız. Hatta bu da yetmez; medeni cesaret sahibi olmalıyız. Kötü davranışların sahiplerini uyarmalıyız. Peygamberimiz de kötü davranış karşısında bir Müslüman’ın nasıl davranacağını şöyle dile getirmektedir: ''içinizden her kim, çirkin bir davranış veya hoş olmayan bir şey gördüğünde, onu eliyle değiştir sin. Bunu eliyle değiştirmeye gücü yoksa, diliyle değiştirsin. Buna da gücü yetmiyorsa, gönlünde o şeye veya harekete buğzetsin (tepkisini canlı tutsun)...'' Böylece peygamberimiz, kötü davranışlar karşısında suskun kalmamamız gerektiğini açıkça belirtmektedir. Bu tutum, ayrıca sorumlu bir vatandaş davranışıdır.

BAŞKALARINA ZARAR VERMEK KUL HAKKI YEMEKTİR
Biz kendimize nasıl zarar verilmesini istemiyorsak, başkalarına da zarar vermemeliyiz. İslam dini, insan haklarına saygılı olunmasını emreder. Bunu yaparken, haksızlık yapmayı da yasaklamıştır. Kul hakkı kavramı ile ifade edilen, başkalarının hak ve hukukuna saygı, Kuranın ve hadislerin üzerinde durduğu hususlardandır.
Birinin işini engellemek, aleyhinde konuşmak; malını çalmak kul hakkı tanımamaktır. Bunun gibi güçlünün zayıfı ezmesi ve başkasına iftira atması da böyledir. Bunların yanında gözün gördüğü ve canın çektiği bir yiyecekten göreni faydalandır Mamak da, kul hakkına saygısızlıktır.
Bunlardan başka devletin malını çalmak veya yemek, milyonlarca vatandaşın hakkını yemektir. Aldığı ücretin, maaşın karşılığı kadar çalışmamak da kul hakkı yemektir .Haksız kazanç sağlamak, topluma ait şeylerden çalmak, insanlara zarar vermektir, yani kul hakkı yemektir.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 4 Aralık 2018 23:19
MeLL - avatarı
MeLL
Ziyaretçi
1 Mayıs 2009       Mesaj #2
MeLL - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.

DİNİMİZİN SAKINMAMIZI İSTEDİĞİ KÖTÜ ALIŞKANLIKLAR


Alkollü İçki İçmek


Sponsorlu Bağlantılar
Alkolün bedende yaptığı yol açtığı çok çeşitli hastalıklardan başka, ruhsal bir takım zararları da vardır. Onun ruhi zararları daha çok, zihin, dikkat, bilinç ve irade üzerinde görülür. Ayrıca ümitsizlik ve karamsarlık doğurur. Trafik kazaları, cinayetler, aile kavgaları ve hukuka aykırı her çeşit eylemde alkolün etkisi görülür. Ayrıca ruh ve akıl hastalıklarında da alkolün etkisi unutulmamalıdır.
Bireysel ve toplumsal zararlara yol açan alkollü içkiyi dinimiz de açık hükümlerle yasaklamıştır. Kuran’da içkinin yasaklanması aşama aşama gerçekleşmiştir. En sonunda Yüce Allah, şöyle buyurmuştur:

"Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taşlar (putlar) ve fal okları şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki, kurtuluşa eresiniz.(Maide Suresi/ 90.Ayet)"

"Şeytan, içki ve kumarla sizin aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz değil mi?(Maide Suresi/91.Ayet)"

İslam içkiyi yasaklamakla akla önem vermiştir. Çünkü alkol, aklı baştan alır. Aklın kontrolünü kaybetmesine yol açar .

Hz. Câbir (radıyAllahu anh) anlatıyor: Mekke'nin fethedildiği sene Hz. Peygamber (aleyhissâlatu vesselâm)'i Mekke'de işittim, şöyle buyuruyordu: "Cenab-ı Allah içki, ölmüş hayvan, domuz ve putun alım-satımını yasakladı." Bunun üzerine: "Ey Allah'ın Resû»lü "ölmüş hayvanların iç yağı hakkında ne buyurursunuz, zîra onunla gemiler yağların, derilere sürülür, kandiller aydınlatılır" dendi. Cevâben: "O (nun satışı) haramdır" buyurdu ve ilâve etti: "Allah Yahudilerin canını alsın. Allah onlara ölmüş hayvanların iç yağını haram kıldığı vakit bu yağı erittiler, sonra satıp parasını yediler."
Buhârî, Büyû» 112, Meğâzî 50; Müslim, Müsâkât 71 (1581); Ebu Dâvud, Büyû» 66 (3486); Tirmizî, Büyû» 93, (7, 309-310); İbnu Mâce, Ticarât 11, (2167).

Ebu Mâlik veya Ebu Amir el-Eş'ari radıyAllahu anh anlatıyor: "Resû»lullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Ümmetimden bir kavim, ferci (zinayı), ipeği, içkiyi, çalgıyı helal addedecektir. Bir kısım kavimler de bir dağın eteğine inecekler. Onların sürüsünü, çoban sabahları yanlarına getirecek. (Fakir) bir adam da, bir ihtiyacı için yanlarına gelecek. Onlar adama:
"Bize yarın gel! derler. Bunun üzerine Allah onları geceleyin yakalayıverir ve dağı tepelerine koyarak bir kısmını helak eder. Geri kalanları da mesh ederek Kıyamete kadar maymun ve hınzırlara çevirir."
Buhari, Eşribe 6

Uyuşturucu Kullanmak


Uyuşturucu alışkanlığı, bir hastalıktır. Bu kötü alışkanlık ve hastalığın nedenleri de çeşitlidir. Bunlar arasında insanın zaafları, sorumluluktan kaçışı, eğitimsizlik sayılabilir. Ayrıca, insanların birbirini olumsuz yönde etkilemeleri ve kötü çevre şartları, Lükse ve gösterişe dayalı yapay hayatın verdiği tatminsizlik, manevi boşluk, ide al yoksunluğu, fakirlik ve yalnızlığın verdiği çaresizlik gibi hususlar da bu hastalığın nedenleri arasında gösterilebilir .
İslam, aynen içkiyi yasakladığı gibi uyuşturucu madde kullanımını da kesin bir ifadeyle yasaklamıştır. Zira, Kuran’da geçen içki yasağı, sarhoşluk veren, insanın akli ve ruhi dengesini bozan bütün katı ve SIVI maddeleri kapsar .Nitekim beden ve ruh sağlığını bozduğu, sarhoşluk ve uyuşukluk verdiği için uyuşturucular da dinimizce yasaklanmıştır.

Kumar Oynamak


Dinimizin bizden sakınmamızı, uzak durmamızı istediği alışkanlıklardan birisi de kumardır. Nitekim alkollü içki konusunda metnini verdiğimiz ayette Yüce Allah, kumarın ve falcılığın da yasak olduğunu belirtmiştir.
İslam, kumarın herhangi bir şeklini belirtmemiştir. Bunu yaparken onun anlamını ve doğuracağı sonuçları göz önüne alarak yasaklamıştır. Şekli ve metodu ne olursa olsun, kumar, haramdır.

"Sana şarap ve kumardan soruyorlar. De ki: "Bu ikisinde büyük bir günah ve insanlara bazı yararlar vardır. Ancak günahları yararlarından daha büyüktür." Yine sana neyi başkalarına vereceklerini soruyorlar. De ki: "Sizi sıkmayanını." Allah, düşünesiniz diye, ayetlerini size böylece açıklıyor. (Bakara Suresi/ 219)"

KÖTÜ ALIŞKANLIKLAR NASIL BAŞLIYOR?
Bugün yapılan pek çok araştırmada kötü alışkanlıkların, nedenleri üzerine önemli bulgular elde edilmektedir. Buna göre merak, en başta gelen nedenlerdendir. Sonra kötü alışkanlık edinmiş kişilerle kurulan arkadaşlıklar gelmektedir. Bunlardan başka, can sıkıntısı, stres, ailedeki huzursuzluklar gibi gerekçeler bu kötü alışkanlıklara sürüklemektedir.

KÖTÜ ALIŞKANLIK VE DAVRANIŞLARDAN NASIL KORUNALIM?

Önce kötülüğün zarar verdiğinin bilincine ermeliyiz. Bu bilinç ile bunlara başlama ve alışma nedenlerinden uzak durmalıyız. Bunun için merak ile de olsa dinimizce yasaklanan davranışları yapmamız gerekir. Olabildiğince bu alışkanlık ve davranışlardan uzak duran kişilerle arkadaşlık kurmalıyız. Ayrıca bunların yapıldığı, kötülüklerin yeşerdiği ortamlardan uzak durmalıyız. Özellikle hem kendimizin hem de dost ve yakınlarımızın böyle ortamlara girip çıkmalarının önüne geçmeliyiz

KÖTÜ DAVRANIŞLAR KARŞISINDA DUYARSIZ KALMAYALIM
Her insan, içinde yaşadığı toplumun üyesidir. Her birey, üyesi olduğu toplumun yerleşik düzenine uymalıdır. Unutmamalıyız ki toplum dışındaki insan tek başına ne yaşayabilir, ne de medeniyet kurabilir. Bundan dolayı ailenin, okulun, çarşının ve çevremizdeki her şeyin dirliğine, düzenine sahip çıkmalıyız, onları korumalıyız. Onları bozanlardan olmamalıyız. Hatta bu da yetmez; medeni cesaret sahibi olmalıyız. Kötü davranışların sahiplerini uyarmalıyız. Peygamberimiz de kötü davranış karşısında bir Müslüman’ın nasıl davranacağını şöyle dile getirmektedir: ''içinizden her kim, çirkin bir davranış veya hoş olmayan bir şey gördüğünde, onu eliyle değiştir sin. Bunu eliyle değiştirmeye gücü yoksa, diliyle değiştirsin. Buna da gücü yetmiyorsa, gönlünde o şeye veya harekete buğzetsin (tepkisini canlı tutsun)...'' Böylece peygamberimiz, kötü davranışlar karşısında suskun kalmamamız gerektiğini açıkça belirtmektedir. Bu tutum, ayrıca sorumlu bir vatandaş davranışıdır.

BAŞKALARINA ZARAR VERMEK KUL HAKKI YEMEKTİR
Biz kendimize nasıl zarar verilmesini istemiyorsak, başkalarına da zarar vermemeliyiz. İslam dini, insan haklarına saygılı olunmasını emreder. Bunu yaparken, haksızlık yapmayı da yasaklamıştır. Kul hakkı kavramı ile ifade edilen, başkalarının hak ve hukukuna saygı, Kuranın ve hadislerin üzerinde durduğu hususlardandır.
Birinin işini engellemek, aleyhinde konuşmak; malını çalmak kul hakkı tanımamaktır. Bunun gibi güçlünün zayıfı ezmesi ve başkasına iftira atması da böyledir. Bunların yanında gözün gördüğü ve canın çektiği bir yiyecekten göreni faydalandır Mamak da, kul hakkına saygısızlıktır.
Bunlardan başka devletin malını çalmak veya yemek, milyonlarca vatandaşın hakkını yemektir. Aldığı ücretin, maaşın karşılığı kadar çalışmamak da kul hakkı yemektir .Haksız kazanç sağlamak, topluma ait şeylerden çalmak, insanlara zarar vermektir, yani kul hakkı yemektir.
Son düzenleyen Safi; 4 Aralık 2018 23:23
ener - avatarı
ener
Ziyaretçi
30 Aralık 2010       Mesaj #3
ener - avatarı
Ziyaretçi

İçki ve Kumar'ın haram kılınması hususu:


Mekke devrinde içki ve kumar yasaklanmış değildi Müslümanlardan da içki içen ve kumar oynayanlar vardı Rasûlullah (sas) bunlara ses çıkarmıyordu İçki ve kumarın yasaklanması birden bire değil, tedricen olmuştur

İçki ile ilgili Kur'ân-ı Kerîm'de 4 âyet vardır Mekke'de inen ilk âyetde:

"Hurma ve üzüm ağaçlarının meyvelerinden içki yapar, güzel bir rızık edinirsiniz", (en-Nahl Sûresi, 67) buyrulmuş, içki yasaklanmamıştır

Medine devrinde Hz Ömer ve Muâz gibi bazı sahâbe:
-Ey Allah'ın Rasûlü, içki hakkında bize yol göster, çünkü şarab aklı gideriyor, diye Rasûlullah (sas)'e baş vurdular: Hicretin 4'üncü yılı Şevvâl ayında:

"Sana içki ve kumarı soruyorlar De ki: Bunlar da hem büyük günah, hem de insanlara bazı yararlar var, fakat günahları menfaatlerinden daha büyük" (el-Bakara Sûresi, 219) anlamındaki âyet indi

İçkiyi ilk yasaklayan âyet bu oldu Fakat bu âyetle içki kesinlikle yasaklanmadığından, "günahı var" diye bırakanlar olduğu gibi, "faydası da var" diye eskisi gibi içenler de vardı

Abdurrahman b Avf'ın verdiği bir ziyâfette dâvetliler içki de içmişlerdi Akşam namazında cemâte imâm olan zât "el-Kâfirûn Sûresi"ni sarhoşluk sebebiyle yanlış okudu Âyetlerin anlamları değişti

Bunun üzerine:
"Ey inananlar, ne söylediğinizi bilecek duruma gelmedikçe, sarhoş iken namaza yaklaşmayın," (en-Nisâ Sûresi, 43) anlamındaki âyet indi

Bir müddet sonra Ensardan Mâlik oğlu Itbâ'nın ziyâfetinde dâvetliler sarhoş oldular Sa'd b Ebî Vakkas bir şiir okuyarak kendi soyunu övdü, ensârı ise yerdi Ensârdan bir zât da, sofrada yedikleri devenin çene kemiğini Sa'd'a vurup başını yardı

Sa'd, Hz Peygamber (sas)'e şikâyette bulundu O zaman:

"Ey İnananlar, içki, kumar, tapınılmak için dikilmiş taşlar (putlar), fal okları, ancak şeytanın işinden birer pisliktir Bunlardan uzak durun ki, kurtuluşa eresiniz" (el-Mâide Sûresi, 90) anlamında inen âyetle içki ve kumar kesinlikle yasaklandı

Rasûlullah (sas) bu yasağı hemen ilân ettirdi Bütün Müslümanlar içkiyi bıraktılar Evlerinde, dükkânlarında bulunan bütün içkileri sokaklara döktüler

Rasûlullah (sas) Efendimiz içkiyle ilgili olarak:

"Sarhoş edici bütün içkiler haramdır" (Müslim,3/ 1575-1576; et-Tâc, 3/141)

"Çoğu sarhoşluk veren içkinin azı da haramdır" buyurmuştur (İbn Mâce, es-Sünen, 2/l124 Hadis No: 3392;et-Tâc 3/142)

"Sana şarap ve kumardan soruyorlar De ki: "Bu ikisinde büyük bir günah ve insanlara bazı yararlar vardır Ancak günahları yararlarından daha büyüktür" Yine sana neyi başkalarına vereceklerini soruyorlar De ki: "Sizi sıkmayanını" Allah, düşünesiniz diye, ayetlerini size böylece açıklıyor (Bakara Suresi/ 219)"
Son düzenleyen Safi; 4 Aralık 2018 23:23
_EKSELANS_ - avatarı
_EKSELANS_
Kayıtlı Üye
17 Ocak 2013       Mesaj #4
_EKSELANS_ - avatarı
Kayıtlı Üye
Zararlı alışkanlıklar ile ilgili ayetler
Dinimiz insan sağlığına ve ahlakına aykırı her türlü şeyi yasaklamıştır. Günümüz tıb dünyası, içkinin insan sağlığına zararları üzerinde ittifak hâlindedir. Yapılan istatistikler ortaya çok vahim sonuçlar koymaktadır. Bâzı ülkeler bu yüzden içki ile devletçe mücadele yoluna bile başvurmak zorunda kalmışlardır. Kumarda çok kötü bir alışkanlıktır, dinimiz bu tür alışkanlıklara nasıl bakıyor diye kitabi araştırmaya giren dostlar için bir kaç ayet.

“Sana içkiyi ve kumarı sorarlar, de ki: Onlarda hem günah hem insanlar için faydalar vardır. Günahları ise faydalarından daha büyüktür.” (Bakara 219. Ayet)

“Ey iman edenler içki, kumar, tapmaya mahsus dikili taşlar, fal okları ancak şeytanın amelinden birer murdardır. Onun için bunlardan kaçının ki murada eresiniz. Şeytan içkide ve kumarda aranıza düşmanlık ve kin düşürmek, sizi Allah’ı anmaktan ve namaz kılmaktan alıkoymak ister. Artık siz hepiniz vazgeçtiniz değil mi?” (Maide 90 ve 91. Ayet)
Son düzenleyen Safi; 4 Aralık 2018 23:24

Benzer Konular

23 Nisan 2014 / Misafir Soru-Cevap
6 Ekim 2018 / Ziyaretçi Cevaplanmış
23 Eylül 2013 / izzet pınar Cevaplanmış
17 Şubat 2014 / sabiş Cevaplanmış
6 Şubat 2016 / Misafir Cevaplanmış