Arama

Tarımda kullanılan hormonlar nelerdir?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 27 Ocak 2012 Gösterim: 22.214 Cevap: 4
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Şubat 2010       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
tarımda kullanılan hormanlarla ilgili daha çok bilgi verebilirmisiniz
EN İYİ CEVABI _KleopatrA_ verdi
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

tarımda kullanılan hormonlar nelerdir

Tarla bitkileri, tahıllar, yetiştirme, ıslah ve fitopatoloji (bitki hastalıklarını inceleyen bilim dalı) bilim dallarında uzman Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Engin Kınacı tarımda kullanılan hormonlar ve kimyasal tarım ilaçlarının sağlığımıza etkilerini daha doğrusu doğru bildiğimiz yanlışlarımızı düzelterek sağlığımızı nasıl koruyabileceğimizi anlattı.
untitled 2Hormonlar (BGD), bitkilerin gelişmesini düzenleyen maddeler olup bitkilerin bünyesinde doğal olarak üretildiği gibi sentetik olarak da elde edilebilmektedir. Hormonlar uygun bir şekilde kullanıldıklarında verimi ve kaliteyi yükseltebilmekte, bitkilerin hastalık ve zararlılara karşı dayanıklılığını artırabilmekte ve depolanma özelliklerini güçlendirmektedir. Hormonlar, üzümde çekirdeksizliği teşvik etmek, meyve ve salkım büyüklüğünü artırmak, domates ve patlıcanda çekirdeksiz meyve tutumunu sağlamak, kirazda büyük ve sert meyve elde etmek, elma ve armutta daha iri meyve elde etmek, muz, limon gibi meyvelerde sarartma ve diğer birçok meyvenin erken olgunlaştırılması, çelikle köklendirme, buğdayda dar ve geniş yapraklı otları öldürmek amacıyla kullanılmaktadır. Hormonların kullanımında yanlış zamanda uygulama, aşırı doz kullanımı, bazı olumsuzluklara yol açabilmektedir. Bu nedenle kullanılan ürünlerde kalıntı miktarlarının düzenli izlenmesi, kabul edilen sınırları aşıp-aşmadığının belirlenmesi önemlidir.
Sponsorlu Bağlantılar
PESTİSİTLER (KİMYASAL TARIM İLAÇLARI)
Pestisitler; bitki ve hayvanlara zarar veren canlı organizmalara (böcek, mantar, akar, bakteri) karşı kullanılan bütün kimyasal tarım ilaçlarına verilen isimdir.

Tarım ilacı kullanmak üretimi artırabilmekte, ancak yanlış kullanım insan ve çevre sağlığında problemler oluşturabilmektedir. Kimyasal tarım ilaçları önerilen dozların üzerinde kullanıldıklarında, gereğinden fazla sayıda uygulama yapıldığında, gerekmediği halde birden fazla kimyasal tarım ilacı birbiriyle karıştırılarak kullanıldığında veya son ilaçlama ile hasat dönemi arasında bırakılması gereken süreye uyulmadığı durumlarda, gıda maddelerinde fazla miktarda kalıntı bırakabilmekte ve bu gıdalarla beslenen insanlarda akut veya kronik zehirlenmeler meydana gelebilmekte, bazı ürünlerin aroma ve kalitesinde değişimler oluşabilmektedir. Kimyasal tarım ilaçları özellikle gıdalar vasıtasıyla insan vücudunda birikebilmekte ve çevre kirliliğine neden olabilmektedir. Tüketime hazır hale gelen bitkisel ve hayvansal gıdalardaki kimyasal tarım ilaçları kalıntısı düzeyine; ürünün çeşidi, kimyasal tarım ilaçlarının özellikleri, iklim koşulları, ilaçlama ile hasat arasında geçen süre gibi pek çok faktör etki etmektedir. Bu faktörler arasında, kalıntı kimyasal tarım ilaçlarının miktarını en alt düzeye indirme konusundaen etkili olanı, ilaçlama ile hasat arasında geçen süredir.
Bitkisel ürünler için çeşitli ülkeler, hasat aralığı için kural koyarak kalıntı kimyasal tarım ilacı düzeyini en alt seviyede tutabilecek önlemler almışlardır. Kontrollü bir şekilde uygulandığında bile gıdalarımızda az da olsa kimyasal tarım ilacı kalıntısı bulunabilmektedir. Bu nedenle gıda maddelerinin üretimi aşamasında kimyasal tarım ilacı kalıntılarının azaltılması yolları şunlardır: Yıkama, kabuk soyma, ısıl işlemler (haşlama, pişirme, pastörizasyon, sterilizasyon), muhafaza (depolama), ışınlama, mikroorganizmalar yoluyla parçalama, bazı katkı maddelerinin eklenmesi. Hormonların oluşturdukları sağlık ve çevresel riskler tarım ilaçlarından çok daha azdır. Tarım ilaçlarının yanlış kullanımının doğuracağı olumsuzluklar, hormonlardan daha fazladır.

inceleyiniz

Alıntı

Bitki hormonları bitki içerisinde çok küçük miktarlarda üretilen, üretildiği dokudan başka dokulara taşınan, taşındığı dokunun gelişimi ve değişimi üzerinde etkili olan organik maddelerdir. Dolayısıyla bir bitkinin her dokusu, miktarı değişmekle birlikte çeşitli hormonları içermektedir.
Bitki içerisinde üretilen bu hormonlar 5 grupta toplanmaktadır. Bunlar;
1. Oksinler: Tarımda meyve tutumu, meyve seyreltmesi, meyve dökümünün önlenmesi, bitki çeliklerinin köklenmesinin teşviki amacıyla kullanılmaktadır. Çok yüksek dozlarda herbisit etkisi göstermektedir. Oksinler, herbisit olarak en çok buğdayda ve mısırda geniş yapraklı otlara karşı kullanılmaktadır.
2. Giberellinler: Meyve tutumu, tohumların çimlendirilmesi ve bitki gelişimini teşvik gibi amaçlarla kullanılmaktadır. Bitki içerisinde doğal olarak bulunmasına rağmen, yapay olarak Giberella fujikuroi mantarından da elde edilmektedir.
3. Sitokininler: Meyve kalitesini arttırmak amacıyla çok nadir olarak kullanılmaktadır. Yapay sitokininlerin çok pahalı olması yaygın kullanımını sınırlandırmaktadır.
4. Absisik Asit: Bitkilerin gelişmesini yavaşlatıcı, stomaların açılıp kapanmasını düzenleyici etkilere sahiptir. Özellikle stres altında bulunan bitkilerde yüksek miktarlarda üretilmektedir. Pratikte tarımda kullanımı söz konusu değildir.
5. Etilen: Bitkilerde doğal olarak üretilen gaz halindeki bir olgunlaştırma hormonudur. Özellikle yeşil muzların olgunlaştırılması ve sarartılması, yeme olumunda ve
fakat yeşil olarak derilen mandarin ve limon gibi bazı turunçgillerin kabuklarının sarartılması için kullanılmaktadır. Kullanılan etilenin kaynağı direk etilen veya asetilen gazı olduğu gibi bazı etilen üreten kimyasallar da olmaktadır.
Bitki içerisinde üretilen bu hormonlardan oksinler, sitokininler ve etilen kimya sanayinin yardımıyla yapay olarak üretilebilmektedir. Bu maddeler, etilen hariç kimyasal yapı olarak bitkisel doğal hormonlarla aynı olmamakla birlikte, bitkilerde kullanıldığında doğal hormonlara benzer veya aynı etkileri oluşturmaktadır. Bu maddeler doğal hormonların bitkilerden saflaştırılması güç ve zahmetli olması nedeniyle yapay olarak üretilmektedir.
Bitki içerisinde ve yapay olarak üretilen, bitkilerde hormonal etkiye sahip tüm kimyasallara ise büyümeyi düzenleyici maddeler adı verilmektedir. Bu maddelerden sadece bitki içerisinde üretilenlere ise bitkisel hormonlar adı verilmektedir.
Oksinler, bitki büyümesini düzenleyici maddeler içerisinde en yaygın kullanılanıdır. Tarımda yapay formu kullanılmaktadır. Naftelen asetik asit, 2,4 dikloro fenoksi asetik asit, indol butrik asit gibi pek çok formu bulunmaktadır.
Günümüzde giberellinlerin bitkilerde 108 değişik formu bulunmuştur. Bu gibberellinlere GA1, GA2,…..GA108 gibi isimler verilmiştir. Tarımda en yaygın kullanılan formu GA3, GA4 ve GA7'dir. Bu gibberellinler, Giberella fujikuroi mantarından elde edilerek kullanılmaktadır.
Sitokininler, oksin ve giberellinlerde olduğu gibi pek çok farklı yapıda kimyasalları içermektedir. Tarımda daha çok benzil adenin adı verilen yapay sitokinin yaygın olarak kullanılmaktadır.
Bu hormonların yanı sıra, son zamanlarda bitkilerden elde edilen ve hormonal etkilerinin olduğu kanıtlanan maddeler de bulunmaktadır. Bunlar brassinosteroidler, salisilik asit, jasmonik asit ve poliaminlerdir. Brassinosteroidler, salisilik asit ve poliaminler yapay olarak üretilebilmektedir. Günümüzde bu maddelerin tarımda sınırlı sayıda kullanım alanı mevcuttur.
Tarımda, bitki hormonları genellikle bir sorun olduğu taktirde ve çok düşük miktarlarda kullanılmalıdır. Kullanılan bu miktar çok düşük düzeylerde olduğu için ürünün derim zamanına kadar olan sürede bitki içerisinde parçalanmakta veya zararsız bir düzeye inmektedir. Dolayısıyla, uygulamada gereksinim duyulan madde miktarı aşılmadığı taktirde, bitki hormonlarının insan sağlığı açısından sakıncalı olabileceği düşünülmemelidir. Gereksinim duyulmadığı halde veya gereksinim duyulan miktardan daha yüksek dozda bitkiye uygulanıldığı taktirde ise üretici, kullanılan söz konusu maddenin istenilen amaca hizmet edemeyeceğini, bitkiye yarar yerine zarar vereceğini, bu uygulanan yüksek doza karşı meyve anormalileri gibi bitkinin tepki göstereceğini ve tüketicinin de üreticiyi bu meyvelere ilgi göstermeyerek cezalandıracağını bilmelidir.


_KleopatrA_ - avatarı
_KleopatrA_
Ziyaretçi
5 Şubat 2010       Mesaj #2
_KleopatrA_ - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

tarımda kullanılan hormanlarla ilgili daha çok bilgi verebilirmisiniz

Tarla bitkileri, tahıllar, yetiştirme, ıslah ve fitopatoloji (bitki hastalıklarını inceleyen bilim dalı) bilim dallarında uzman Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Engin Kınacı tarımda kullanılan hormonlar ve kimyasal tarım ilaçlarının sağlığımıza etkilerini daha doğrusu doğru bildiğimiz yanlışlarımızı düzelterek sağlığımızı nasıl koruyabileceğimizi anlattı.
untitled 2Hormonlar (BGD), bitkilerin gelişmesini düzenleyen maddeler olup bitkilerin bünyesinde doğal olarak üretildiği gibi sentetik olarak da elde edilebilmektedir. Hormonlar uygun bir şekilde kullanıldıklarında verimi ve kaliteyi yükseltebilmekte, bitkilerin hastalık ve zararlılara karşı dayanıklılığını artırabilmekte ve depolanma özelliklerini güçlendirmektedir. Hormonlar, üzümde çekirdeksizliği teşvik etmek, meyve ve salkım büyüklüğünü artırmak, domates ve patlıcanda çekirdeksiz meyve tutumunu sağlamak, kirazda büyük ve sert meyve elde etmek, elma ve armutta daha iri meyve elde etmek, muz, limon gibi meyvelerde sarartma ve diğer birçok meyvenin erken olgunlaştırılması, çelikle köklendirme, buğdayda dar ve geniş yapraklı otları öldürmek amacıyla kullanılmaktadır. Hormonların kullanımında yanlış zamanda uygulama, aşırı doz kullanımı, bazı olumsuzluklara yol açabilmektedir. Bu nedenle kullanılan ürünlerde kalıntı miktarlarının düzenli izlenmesi, kabul edilen sınırları aşıp-aşmadığının belirlenmesi önemlidir.
Sponsorlu Bağlantılar
PESTİSİTLER (KİMYASAL TARIM İLAÇLARI)
Pestisitler; bitki ve hayvanlara zarar veren canlı organizmalara (böcek, mantar, akar, bakteri) karşı kullanılan bütün kimyasal tarım ilaçlarına verilen isimdir.

Tarım ilacı kullanmak üretimi artırabilmekte, ancak yanlış kullanım insan ve çevre sağlığında problemler oluşturabilmektedir. Kimyasal tarım ilaçları önerilen dozların üzerinde kullanıldıklarında, gereğinden fazla sayıda uygulama yapıldığında, gerekmediği halde birden fazla kimyasal tarım ilacı birbiriyle karıştırılarak kullanıldığında veya son ilaçlama ile hasat dönemi arasında bırakılması gereken süreye uyulmadığı durumlarda, gıda maddelerinde fazla miktarda kalıntı bırakabilmekte ve bu gıdalarla beslenen insanlarda akut veya kronik zehirlenmeler meydana gelebilmekte, bazı ürünlerin aroma ve kalitesinde değişimler oluşabilmektedir. Kimyasal tarım ilaçları özellikle gıdalar vasıtasıyla insan vücudunda birikebilmekte ve çevre kirliliğine neden olabilmektedir. Tüketime hazır hale gelen bitkisel ve hayvansal gıdalardaki kimyasal tarım ilaçları kalıntısı düzeyine; ürünün çeşidi, kimyasal tarım ilaçlarının özellikleri, iklim koşulları, ilaçlama ile hasat arasında geçen süre gibi pek çok faktör etki etmektedir. Bu faktörler arasında, kalıntı kimyasal tarım ilaçlarının miktarını en alt düzeye indirme konusundaen etkili olanı, ilaçlama ile hasat arasında geçen süredir.
Bitkisel ürünler için çeşitli ülkeler, hasat aralığı için kural koyarak kalıntı kimyasal tarım ilacı düzeyini en alt seviyede tutabilecek önlemler almışlardır. Kontrollü bir şekilde uygulandığında bile gıdalarımızda az da olsa kimyasal tarım ilacı kalıntısı bulunabilmektedir. Bu nedenle gıda maddelerinin üretimi aşamasında kimyasal tarım ilacı kalıntılarının azaltılması yolları şunlardır: Yıkama, kabuk soyma, ısıl işlemler (haşlama, pişirme, pastörizasyon, sterilizasyon), muhafaza (depolama), ışınlama, mikroorganizmalar yoluyla parçalama, bazı katkı maddelerinin eklenmesi. Hormonların oluşturdukları sağlık ve çevresel riskler tarım ilaçlarından çok daha azdır. Tarım ilaçlarının yanlış kullanımının doğuracağı olumsuzluklar, hormonlardan daha fazladır.


inceleyiniz

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Şubat 2010       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
tarımda kullanılan hormonlar nelerdir
_KleopatrA_ - avatarı
_KleopatrA_
Ziyaretçi
21 Şubat 2010       Mesaj #4
_KleopatrA_ - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

tarımda kullanılan hormonlar nelerdir

Tarla bitkileri, tahıllar, yetiştirme, ıslah ve fitopatoloji (bitki hastalıklarını inceleyen bilim dalı) bilim dallarında uzman Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Engin Kınacı tarımda kullanılan hormonlar ve kimyasal tarım ilaçlarının sağlığımıza etkilerini daha doğrusu doğru bildiğimiz yanlışlarımızı düzelterek sağlığımızı nasıl koruyabileceğimizi anlattı.
untitled 2Hormonlar (BGD), bitkilerin gelişmesini düzenleyen maddeler olup bitkilerin bünyesinde doğal olarak üretildiği gibi sentetik olarak da elde edilebilmektedir. Hormonlar uygun bir şekilde kullanıldıklarında verimi ve kaliteyi yükseltebilmekte, bitkilerin hastalık ve zararlılara karşı dayanıklılığını artırabilmekte ve depolanma özelliklerini güçlendirmektedir. Hormonlar, üzümde çekirdeksizliği teşvik etmek, meyve ve salkım büyüklüğünü artırmak, domates ve patlıcanda çekirdeksiz meyve tutumunu sağlamak, kirazda büyük ve sert meyve elde etmek, elma ve armutta daha iri meyve elde etmek, muz, limon gibi meyvelerde sarartma ve diğer birçok meyvenin erken olgunlaştırılması, çelikle köklendirme, buğdayda dar ve geniş yapraklı otları öldürmek amacıyla kullanılmaktadır. Hormonların kullanımında yanlış zamanda uygulama, aşırı doz kullanımı, bazı olumsuzluklara yol açabilmektedir. Bu nedenle kullanılan ürünlerde kalıntı miktarlarının düzenli izlenmesi, kabul edilen sınırları aşıp-aşmadığının belirlenmesi önemlidir.
PESTİSİTLER (KİMYASAL TARIM İLAÇLARI)
Pestisitler; bitki ve hayvanlara zarar veren canlı organizmalara (böcek, mantar, akar, bakteri) karşı kullanılan bütün kimyasal tarım ilaçlarına verilen isimdir.

Tarım ilacı kullanmak üretimi artırabilmekte, ancak yanlış kullanım insan ve çevre sağlığında problemler oluşturabilmektedir. Kimyasal tarım ilaçları önerilen dozların üzerinde kullanıldıklarında, gereğinden fazla sayıda uygulama yapıldığında, gerekmediği halde birden fazla kimyasal tarım ilacı birbiriyle karıştırılarak kullanıldığında veya son ilaçlama ile hasat dönemi arasında bırakılması gereken süreye uyulmadığı durumlarda, gıda maddelerinde fazla miktarda kalıntı bırakabilmekte ve bu gıdalarla beslenen insanlarda akut veya kronik zehirlenmeler meydana gelebilmekte, bazı ürünlerin aroma ve kalitesinde değişimler oluşabilmektedir. Kimyasal tarım ilaçları özellikle gıdalar vasıtasıyla insan vücudunda birikebilmekte ve çevre kirliliğine neden olabilmektedir. Tüketime hazır hale gelen bitkisel ve hayvansal gıdalardaki kimyasal tarım ilaçları kalıntısı düzeyine; ürünün çeşidi, kimyasal tarım ilaçlarının özellikleri, iklim koşulları, ilaçlama ile hasat arasında geçen süre gibi pek çok faktör etki etmektedir. Bu faktörler arasında, kalıntı kimyasal tarım ilaçlarının miktarını en alt düzeye indirme konusundaen etkili olanı, ilaçlama ile hasat arasında geçen süredir.
Bitkisel ürünler için çeşitli ülkeler, hasat aralığı için kural koyarak kalıntı kimyasal tarım ilacı düzeyini en alt seviyede tutabilecek önlemler almışlardır. Kontrollü bir şekilde uygulandığında bile gıdalarımızda az da olsa kimyasal tarım ilacı kalıntısı bulunabilmektedir. Bu nedenle gıda maddelerinin üretimi aşamasında kimyasal tarım ilacı kalıntılarının azaltılması yolları şunlardır: Yıkama, kabuk soyma, ısıl işlemler (haşlama, pişirme, pastörizasyon, sterilizasyon), muhafaza (depolama), ışınlama, mikroorganizmalar yoluyla parçalama, bazı katkı maddelerinin eklenmesi. Hormonların oluşturdukları sağlık ve çevresel riskler tarım ilaçlarından çok daha azdır. Tarım ilaçlarının yanlış kullanımının doğuracağı olumsuzluklar, hormonlardan daha fazladır.

inceleyiniz

Alıntı

Bitki hormonları bitki içerisinde çok küçük miktarlarda üretilen, üretildiği dokudan başka dokulara taşınan, taşındığı dokunun gelişimi ve değişimi üzerinde etkili olan organik maddelerdir. Dolayısıyla bir bitkinin her dokusu, miktarı değişmekle birlikte çeşitli hormonları içermektedir.
Bitki içerisinde üretilen bu hormonlar 5 grupta toplanmaktadır. Bunlar;
1. Oksinler: Tarımda meyve tutumu, meyve seyreltmesi, meyve dökümünün önlenmesi, bitki çeliklerinin köklenmesinin teşviki amacıyla kullanılmaktadır. Çok yüksek dozlarda herbisit etkisi göstermektedir. Oksinler, herbisit olarak en çok buğdayda ve mısırda geniş yapraklı otlara karşı kullanılmaktadır.
2. Giberellinler: Meyve tutumu, tohumların çimlendirilmesi ve bitki gelişimini teşvik gibi amaçlarla kullanılmaktadır. Bitki içerisinde doğal olarak bulunmasına rağmen, yapay olarak Giberella fujikuroi mantarından da elde edilmektedir.
3. Sitokininler: Meyve kalitesini arttırmak amacıyla çok nadir olarak kullanılmaktadır. Yapay sitokininlerin çok pahalı olması yaygın kullanımını sınırlandırmaktadır.
4. Absisik Asit: Bitkilerin gelişmesini yavaşlatıcı, stomaların açılıp kapanmasını düzenleyici etkilere sahiptir. Özellikle stres altında bulunan bitkilerde yüksek miktarlarda üretilmektedir. Pratikte tarımda kullanımı söz konusu değildir.
5. Etilen: Bitkilerde doğal olarak üretilen gaz halindeki bir olgunlaştırma hormonudur. Özellikle yeşil muzların olgunlaştırılması ve sarartılması, yeme olumunda ve
fakat yeşil olarak derilen mandarin ve limon gibi bazı turunçgillerin kabuklarının sarartılması için kullanılmaktadır. Kullanılan etilenin kaynağı direk etilen veya asetilen gazı olduğu gibi bazı etilen üreten kimyasallar da olmaktadır.
Bitki içerisinde üretilen bu hormonlardan oksinler, sitokininler ve etilen kimya sanayinin yardımıyla yapay olarak üretilebilmektedir. Bu maddeler, etilen hariç kimyasal yapı olarak bitkisel doğal hormonlarla aynı olmamakla birlikte, bitkilerde kullanıldığında doğal hormonlara benzer veya aynı etkileri oluşturmaktadır. Bu maddeler doğal hormonların bitkilerden saflaştırılması güç ve zahmetli olması nedeniyle yapay olarak üretilmektedir.
Bitki içerisinde ve yapay olarak üretilen, bitkilerde hormonal etkiye sahip tüm kimyasallara ise büyümeyi düzenleyici maddeler adı verilmektedir. Bu maddelerden sadece bitki içerisinde üretilenlere ise bitkisel hormonlar adı verilmektedir.
Oksinler, bitki büyümesini düzenleyici maddeler içerisinde en yaygın kullanılanıdır. Tarımda yapay formu kullanılmaktadır. Naftelen asetik asit, 2,4 dikloro fenoksi asetik asit, indol butrik asit gibi pek çok formu bulunmaktadır.
Günümüzde giberellinlerin bitkilerde 108 değişik formu bulunmuştur. Bu gibberellinlere GA1, GA2,…..GA108 gibi isimler verilmiştir. Tarımda en yaygın kullanılan formu GA3, GA4 ve GA7'dir. Bu gibberellinler, Giberella fujikuroi mantarından elde edilerek kullanılmaktadır.
Sitokininler, oksin ve giberellinlerde olduğu gibi pek çok farklı yapıda kimyasalları içermektedir. Tarımda daha çok benzil adenin adı verilen yapay sitokinin yaygın olarak kullanılmaktadır.
Bu hormonların yanı sıra, son zamanlarda bitkilerden elde edilen ve hormonal etkilerinin olduğu kanıtlanan maddeler de bulunmaktadır. Bunlar brassinosteroidler, salisilik asit, jasmonik asit ve poliaminlerdir. Brassinosteroidler, salisilik asit ve poliaminler yapay olarak üretilebilmektedir. Günümüzde bu maddelerin tarımda sınırlı sayıda kullanım alanı mevcuttur.
Tarımda, bitki hormonları genellikle bir sorun olduğu taktirde ve çok düşük miktarlarda kullanılmalıdır. Kullanılan bu miktar çok düşük düzeylerde olduğu için ürünün derim zamanına kadar olan sürede bitki içerisinde parçalanmakta veya zararsız bir düzeye inmektedir. Dolayısıyla, uygulamada gereksinim duyulan madde miktarı aşılmadığı taktirde, bitki hormonlarının insan sağlığı açısından sakıncalı olabileceği düşünülmemelidir. Gereksinim duyulmadığı halde veya gereksinim duyulan miktardan daha yüksek dozda bitkiye uygulanıldığı taktirde ise üretici, kullanılan söz konusu maddenin istenilen amaca hizmet edemeyeceğini, bitkiye yarar yerine zarar vereceğini, bu uygulanan yüksek doza karşı meyve anormalileri gibi bitkinin tepki göstereceğini ve tüketicinin de üreticiyi bu meyvelere ilgi göstermeyerek cezalandıracağını bilmelidir.

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
27 Ocak 2012       Mesaj #5
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
sorunun cevabı

Benzer Konular

27 Aralık 2012 / Aynacan Ziraat
2 Mayıs 2012 / Ziyaretçi Soru-Cevap
10 Ekim 2013 / PrensesPolyanna Soru-Cevap
9 Şubat 2013 / :::AlEyNa::: Soru-Cevap
21 Eylül 2018 / bilgin123 Cevaplanmış