Arama

Kanda Mpv ve Lym ne demektir?

Güncelleme: 30 Nisan 2015 Gösterim: 7.851 Cevap: 2
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Mart 2010       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
mpv ve lym nedır
Sponsorlu Bağlantılar
misafir - avatarı
misafir
Ziyaretçi
30 Nisan 2015       Mesaj #2
misafir - avatarı
Ziyaretçi
kanında enfeksiyon cıkmı oğlum 5 yasında ne yapılması gerek
Sponsorlu Bağlantılar
thechosenone - avatarı
thechosenone
Ziyaretçi
30 Nisan 2015       Mesaj #3
thechosenone - avatarı
Ziyaretçi
Hemogramda LYM Nedir?

Modern tıbbın tanı koydurucu yada tanıya yardımcı yöntemlerinden en önemlisi CBC – Hemogram adı verilen tetkikidir. CBC Türkçe karşılığı olarak “tam kan sayımı” anlamına gelmektedir ve otomatik bir cihaz tarafından kanın şekilli elemanlarının sayılması ve normal popülasyon değerleri ile karşılaştırılması esasına dayanmaktadır.

Bu makalemizde hemogram sonuçlarında dikkatimiz çeken LYM olarak kısaltılmış olan değerden bahsedeceğiz. LYM , lefosit kelimesinin İngilizce kısaltmasıdır. Lenfositler immün – bağışıklık sistemimizin en temel hücresel elemanlarıdır. Beyaz kan hücreleri olarakta anılırlar. Lenfonsitler aslında akyuvarların bir alt kümesidir. Dokularda ve kanda yer alırlar ve immün hadiselerin meydana geldiği bölgelere toplanırlar.

Lenfositler , natural killer hücreler, B lenfositler ve T lenfositler olmak üzere 3 gruptan oluşurlar. Vücudumuzda yabancı – düşman olarak algılanan her türlü maddeye karşı savaşa geçen hücrelerimizdir. B lenfositler bakteriler , virüsler ve diğer her türlü yabancı maddeye karşı antikor denilen vurucu silah gücünü oluştururlar.

Lenfositler fagositer hücrelerdir . Fagositoz bir yeme – yutma işlemidir. Böylece hedef mikroorganizmalar yok edilir. B lenfositlerin en dikkat çekici özelliği ise hafızalarının olması ve bu şekilde de kalıcı bağışıklığı sağlamalarıdır. Vücudumuz eğer bir kez bir mikroorganizma ile ilk kez karşılaşıyor ise B lenfositler ona uygun antikoru üretir ve bu hadiseyi hafızalarına alırlar. Yıllar sonra aynı mikroorganizma ile karşılaşan vücudun silah üretim yeteneği ve düşman hakkındaki bilgiler B lenfositlerde daha önceden mevcuttur.

Normal bir hemogram tetkikinde LYM değeri %20 – 52 arasında değişmektedir. LYM değerinin artması enfeksiyöz – alerjik bir hadiseyi bize düşündürebilir. LYM değerindeki düşüklükler ise immün – bağışıklık sistemimizin baskılandığı anlamına gelmektedir. Özellikle kemoterapi alan kanser hastalarında kemoterapi – radyoterapi sonrası yapılan hemogram tetkiklerinde LYM değerinin anlamlı şekilde düştüğü görülmektedir.

Allerjik hadiseler , tümör oluşumları ve enfeksiyöz durumlarda artan LYM – lenfosit değeri tamamen vücudumuzu korumaya yönelik bir tedbirdir. Bazı otoimmün hastalıklarda ise lenfositler kontrolsüz şekilde artarlar. Bu durumlarda verilen steroid tedavileri immün sistemimizi baskılamayı yani lenfosit LYM değerimizi azaltmayı hedeflemektedir. Bu tedaviler ile mevcut otoimmün hastalık semptomları geriletilir ancak bu seferde vücut mikroorganizmalara karşı savunmasız bir hale gelir. Bu nedenle steroid tedavisi için hekimler “iki yüzü keskin bıçak” deyimini kullanmaktadırlar.

LYM değerinin aylık yapılan hemogram kontrollerinde uzun vadede yüksek seyretmesi halinde mutalaka bir hematoloji uzamanına danışmanız gerekmektedir. ALL – Akut lenfosittik lösemi ve KML – kronik lenfosittik lösemi tedavileri acilen başlanması gereken tedavilerdir.
Mitral kapakta çökme veya sarkma dediğimiz durum, "Mitral kapak" denilen kapağın bir veya her iki yaprağının kapanırken bir bombeleşme-kubbeleşme göstermesidir. Sebebi kapak yapraklarının veya bu yaprakların düz durmasını sağlayan bağlantı yapılarının, bazı doğumsal veya sonradan oluşan doku hastalıkları nedeniyle zayıflamış olmasıdır.
Kalpte kanı yönlendiren 4 önemli kapak vardır. Bunlardan sol kulakçık ile sol karıncık arasındakine “mitral kapak” denir. Bu kapağın uç kısımları ince, ip gibi şeritlerle karıncık duvarına bağlıdır. Bazı durumlarda bu şeritler ve kapağın kendisi gevşer ve kapak hareketleri etkilenir. Bu hastalık çoğunlukla doğuştan, seyrek olarak edinsel olabilir. Prolapsus miktarı fazla olursa kalp kasıldığında kapak iyi kapanamaz, bir miktar kanı geri kaçırır. Çoğunlukla bir belirti vermez ve klinik önem arzetmez. Beraberinde ritm değişikliği bulunabilir. Buna bağlı olarak çarpıntı ve atipik ağrı yakınması olabilir. Kapak bir miktar kaçırsa bile genellikle korkacak bir durum yoktur. Ancak ileri derecedeki bozukluklarda müdahale etmek gerekebilir. O nedenle kapağın fonksiyonları periyodik olarak izlenmelidir. İzlem sıklığı prolapsusun miktarına bağlıdır. Genç kızlarda biraz daha sık rastlanır. Fizik muayene sırasında duyulan bazı karakteristik seslerle tanımlanabilir. Fakat kesin tanı ekokardiyografide ile konur. Kalp kasılırken kapakçıkların sol kulakçığa doğru çökmesi tipiktir. EKO normalse böyle bir sorun kesinlikle yok demektir.

Benzer Konular

27 Mart 2015 / Ziyaretçi Soru-Cevap
26 Temmuz 2011 / emel kara Soru-Cevap
23 Ocak 2012 / Misafir Soru-Cevap