Arama

Medya, milli egemenlik, yasa, kut, grup, hak ne demektir?

Güncelleme: 5 Şubat 2011 Gösterim: 2.120 Cevap: 3
Misafir?? - avatarı
Misafir??
Ziyaretçi
5 Mayıs 2010       Mesaj #1
Misafir?? - avatarı
Ziyaretçi
medya, milli egemenlik, yasa, kut ,grup , hak ne demektir? Anlamlarını yazar mısını
z?
Efulim - avatarı
Efulim
VIP VIP Üye
6 Mayıs 2010       Mesaj #2
Efulim - avatarı
VIP VIP Üye
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Alıntı
Misafir?? adlı kullanıcıdan alıntı

medya, milli egemenlik, yasa, kut ,grup , hak ne demektir? Anlamlarını yazar mısını
z?


Sponsorlu Bağlantılar
Medya Nedir?

Her çeşit bilgiyi bireye ve topluluklara aktaran, eğlendirme, bilgilendirme, ve eğitme gibi 3 temel sorumluluğa sahip görsel, işitsel ve hem görsel, hem işitsel araçların tümüne medya diyoruz.


Kişiler günlük yaşamlarında sürekli iletişim kurarlar. Çağdaş dünyadaki yaşam türü, kişileri iletişimin teknik araçlarına daha çok bağımlı kılmaktadır. Çünkü haberleri , düşünceleri, duyguları bildirir. Düşünceleri paylaşma , ya da karşılıklı alışveriştir.


Görsel sanatları, müziği, tiyatroyu, baleyi, tüm insan davranışlarını kapsar. Bilgiyi yayar, eğitir, eğlendirir ya da bilgiye yönelik davranışlardır.

Bunun sayesinde insanlar görerek, duyarak, okuyarak edindikleri bilgileri çevresindekilere de yansıtırlar. Bir kısmı destekler, bir kısmı tepki gösterirler.
O medya aracına gösterdikleri güven oranında tutum ve tavırlarını değiştirirler.
Seçilen bilgileri belleklerinde saklayıp daha sonra bunlara başvurabilirler.

Görsel kanallar, yazılı araçlardan daha etkilidir. İnsanların çoğu televizyon karşısında haftada en az 15 saat oturuyorsa, yazılı basın için günde 15 dakika bile oturmuyor. Çoğu TV programları yönlendirici, paylaşımcı, katılımcı işler. Bunlar daha çok sayıda alıcı veya hedef kitleye iletilir.


Çoğunlukla “beyin yıkama” gerçekleşir. Gazetelerin yerini televizyon alırken , yerel haberler için gazeteler en önemli kanal görevini üstlenirler.


Medya’nın temel görevi şunlar olmalıdır: Bilgilendirme, yönlendirme, eğitme, duyguları dile getirme, toplumsal ilişki kurma , eğlendirme, uyarma .


Deneyimlerin, düşüncelerin , tepkilerin, duyguların paylaşılmasını sağlayan bu medya araçları, bireyler arasındaki iletişimin temelidir.İletişim kuran kaynak kişiyi istediği biçimde etkileyebilir. Kişi de bunları algılayıp , yorumladıktan sonra yanıt verir, yani belirli bir tepki gösterir.


Bu iletişim kişinin kendini tanımasına , kendisini bulmasına da yardımcı olur .

İletişim kurarken kişi kendi inançlarını , duygularını da daha iyi çözümleyebilir.
Dinleyerek, izleyerek , okuyarak kazandığı bilgilerle de seçim yapma olanağı doğar. Bunları bir başkasına iletir, bunlar paylaşılır ve birbirlerinin davranışlarından etkilenebilirler.
Çünkü kişiler çevreden yalıtılmış , özerk bireyler olarak davranamazlar. Kişiler içinde bulundukları ortamı biçimlendirir. Kişiler arası ilişkiler özellikle az gelişmiş ülkelerde Batı’dakinden daha önemlidir. Bu iletişim olağanüstü durumlarda, siyasal ya da toplumsal değişim dönemlerinde de büyük önem kazanır. Toplumun yapısında sürekliliği sağlayan da , değişimi yaratan da iletişimdir.


Milli Egemenlik >>
Atatürk İlkeleri - Bütünleyici İlkeler - Milli Egemenlik - Tekil Mesaj - MsXLabs

Kanun - Yasa

Kanun veya yasa, bir anayasal hukuk rejiminde, yetkili organlarca meydana getirilen hukuk kurallarıdır. Kanunlar, tüzükler, yönetmelikler birer kanundur. Kanuna mevzuat da denir. Dar anlamında kanun, yasama organınca yapılan kanun adıyla gerçekleştirilen işlerdir. Hukukla paralel anlamlılık taşır ancak hukukun öğelerinden sadece biri ve hukuk kaynaklarından sadece biridir.
Kanun, yazılı veya yazısız olabilir. Yazılı kanunların en ünlüsü MÖ 1700'lerde yapılmış Hammurabi Kanunları'dır. Roma hukuku, Cermen hukuku, Katolik hukuku, İslam hukuku yazılı kanunlara dayanır. Çağdaş kanunların yazılı oluşu Fransız Devrimi'nden sonra gelişmiştir. Önemli yazılı kanunlara Kod (code) denilmektedir. Toplumu Kod'larla yönetmeye Kodifikasyon denilir ve Kıta Avrupa'da geçerlidir. Medeni Kanun'lar birer Kod'dur. İslam dünyasında Mecelle ve Kanun-ı Esasi ilk kodlardır.
Türkiye'de kanun koyma yetkisi TBMM'nindir. Kanun teklifi Bakanlar Kurulu (tasarı) ve milletvekillerince tek veya grup halinde (kanun teklifi), gerekçe gösterilerek yapılır. Bunun dışındaki kişi ve kurumlar, kanun isteklerini meclise iletebilirler. Cumhurbaşkanı, kanun teklif edemez, çünkü cumhurbaşkanı seçildikten sonra TBMM üyeliğini kaybeder. Kanunlar cumhurbaşkanına sunulur ve cumhurbaşkanı yayınlarsa yürürlüğe girer. Yayınlamazsa (bütçe kanunu hariç), gerekçesiyle meclise iade eder (15 gün içinde). Meclis kanunu aynıyla tekrar kabul ederse, artık cumhurbaşkanı o kanunu yayınlar. Meclis, kanun yaparken anayasa ve içtüzük hükümlerine uyar. Kanunlar TC Resmi Gazete'de (kuruluşu 7 Ekim 1920) yayınlanırsa yürürlüğe girer. Tarih belirtilmemişse 45 gün içinde bütün yurtta geçerli olur. Başbakanlık, Düstur adıyla kanunları derlemekte, her yasama yılında bir cilt yayınlamaktadır. Kanunlar, mevzuat bilgi sistemleriyle internette yayınlanmaktadır. Meclisin yayınladığı iki kanun dergisi bulunmaktadır: Tutanak Dergisi, Kanunlar Dergisi.
Meclis, geçmişe yönelik suç içeren kanun yapamaz. Seçim kanunu değişiklikleri, yürürlük tarihinden başlayarak 1 yıl içinde olacak seçimlerde uygulanmaz. Kanunlar: kanun, tüzük, yönetmelik, KHK, TBMM İçtüzüğü, İçtihadı Birleştirme Kararları, mahkeme kararları, içtihatlar, örf ve adet, tebliğ, genelge, yönerge adlarını taşır. Kanunlardaki değişiklikleri izlemek vatandaş için mümkün değildir, ancak hukukçular bunu bilebilir.
Her kanunun bir sıra numarası olur. Kanunlar bu no ile anılır. Ancak, cumhuriyet öncesinden kalan kanunlar adlarıyla anılır. 1920-1960 arasındaki kanunlar 1-7480 arası no taşır. 27 Mayıs 1960-1 Kasım 1961 arasındaki kanunlar 1-375 arası no taşır. 1961'den günümüze kadar gelen kanunlar 1'den başlar ve son olarak 5000'leri aşmıştır. Bu durumda aynı no'lu iki kanun olabilir. Bu nedenle kanunlar mehaz verilirken tarihi ve no'su birlikte verilir. Anayasaya göre, bazı konular ancak kanunla düzenlenebilir (ceza, antlaşmalar, yargıç ve savcı atamaları gibi). Kanunlar, anayasaya aykırı olamaz ve bu kural yargı denetimi düzeniyle denetlenir. Kanunlar, bireylerce anlaşılabilir şekilde olur ve anlaşılabilir dille yazılır.
TC Anayasasının ilk 3 maddesi değiştirilemez. Bütün kanunlar anayasa denilen temel kanuna göredir. Bir kanun, başka bir kanunla veya mahkeme kararıyla yürürlükten kalkar. Süreli kanunlar ise, kendiliğinden kalkar (Bütçe Kanunu gibi). Anayasa Mahkemesi'nin kanun iptalleri Resmi Gazete'de yayınlandığı anda o kanun yürürlükten kalkar. Bazı kanunlar yürürlükte olmasına rağmen işler değildir (Milli Korunma Kanunu gibi). Bazıları ise yürürlüktedir ama fiilen uygulanmaz: mesela kanunlara göre 6-14 yaşları arasındaki her çocuğun eğitimi zorunludur, ama uygulamada okula gitmeyen pek çok çocuk vardır. Kanunlar, sadece kanun haline gelmekle kanun olmaz, uygulamada düzenlenme hataları, toplum gerçekleriyle bağdaşmama, uygulama için gerekli tedbirlerin alınmaması, kanunu uygulayanlardaki aksaklıklar, araç eksikleri, halkın benimsememesi gibi sebeplerle kâğıt üzerinde kalabilir. Kanunsuz suç olmaz.
Antlaşmalar, kanundur ve Anayasa Mahkemesi'ne götürülemez. Yerel kanunla uluslararası kanun çelişirse, uluslararası kanun esas alınır. Antlaşmalar, mecliste bir kanunla uygun bulunursa onaylanır. Kanunları yasama organı yapar, ancak yürütme organı kanun gibi KHK'ler yapabilir. KHK'ler de Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girer. Olaganüstü haller dışında KHK'ler Anayasa Mahkemesi denetimine açıktır. Yüretme organı tüzük çıkarabilir; tüzüklerin iptali için Danıştay'da dava açılır. Bir diğer kanun olan yönetmelikleri, yürütme organı dışında kamu tüzel kişileri de çıkarabilir, bunlar da idari yargıya açıktır, kamusal yönetmelikler Resmi Gazete'de yayınlanır.
Kanunlar birbiriyle çelişemez. Kanun hiyerarşisinde Anayasa en baştadır. Aynı tür kanunlar eşit güçtedir. Kanun hiyerarşisi şöyledir: Anayasa, kanun, KHK, tüzük, yönetmelik, içtihad. Bunlar arasında çelişki olursa yargı organları (Danıştay ve İdare Mahkemeleri), kanunları denetleme görevi gibi denetler.



Kut




Türkçe isim olup şu kelime anlamları vardır: 1 . Devlet idaresinde güç, yaratıcılık ve yetki bakımından sahip olunan üstün güç.
2 . Mutluluk.
3 . (mit.) İlahi bir kaynaktan gelen rahmet, bereket.


Grup


isim Fransızca groupe
1 .
Küme:
"Bir kadın grubu gözleri komutanın penceresine dikili duruyor."- H. E. Adıvar.
2 . Ortak özellikleri olan varlıklar, nesneler bütünü:
"Lehçeler grubu."- .
3 . mecaz Görüşleri, çıkarları bir olan kimseler bütünü, ekip.
4 .
askerlik Çeşitli sınıf veya birliklere bağlı elemanların, belirli bir taktik görevi gerçekleştirmek üzere, tek komutanın emri altında birleştirilmesinden oluşan kıta topluluğu:
"Savaş grubu. Yürüyüş grubu. Savunma grubu."- .
Birleşik Sözler
  • grup mobilya
  • birincil grup
  • ikincil grup
  • mekân grupları
  • bağlaç grubu
  • baskı grubu
  • belirtme grubu
  • edat grubu
  • isnat grubu
  • kan grubu
  • medya grubu
  • nesne grubu
  • oturma grubu
  • özne grubu
  • sıfat-fiil grubu
  • yüklem grubu
  • zarf-fiil grubu

Hak


Hakların tanımı hakkında birden çok teori mevcuttur. Bunlar irade teoremi,menfaat teooremi ve ikisinin karması biçiminde düşünülebilir Hak, bireyin, diğer insanların kendi hayatlarını yaşama şekline müdahale etmeden, kendi yaşamına yön verme özgürlüğüdür. Hukuksuçhaksız fiil teşkil eder. düzeninin kişilere tanımış olduğu yetkilerdir. Bu yetkilerin belirli bir sınırı vardır.Bu haklar aşıldığı takdirde aşan kişi cezanlandırılabilir ya da bu aşmayla hakkını ihlal ettiği kişiye tazminat ödemeye mahkum edilebilir.

Sen sadece aynasin...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Mayıs 2010       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
milli egemenlik nedir sozluk anlami ile ilgili daha fazla bilgi istiyorum lütfen daha fazla bilgi verir misiniz ?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Şubat 2011       Mesaj #4
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
milli egemenlik nedir??

Benzer Konular

17 Nisan 2012 / sanar Türkiye Cumhuriyeti
13 Mayıs 2008 / virtuecat Mustafa Kemal ATATÜRK
17 Nisan 2014 / Misafir Soru-Cevap
26 Mayıs 2013 / bahar balcı Soru-Cevap