Arama

Mefulü Mefailü Failatün Failün nedir?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 9 Ocak 2014 Gösterim: 45.715 Cevap: 8
Sadık - avatarı
Sadık
Ziyaretçi
18 Mayıs 2010       Mesaj #1
Sadık - avatarı
Ziyaretçi
MEF'ULÜN MEFA'İLÜ FAĞİL'ÜN nedir
EN İYİ CEVABI The Unique verdi
Alıntı
Sadık adlı kullanıcıdan alıntı

MEF'ULÜN MEFA'İLÜ FAĞİL'ÜN nedir


Şiirlerde kullanılan ölçüdür.
Sponsorlu Bağlantılar

Aruz ölçüsü

Vikipedi, özgür ansiklopedi



'''Aruz ölçüsü''', nazımda uzun veya kısa, kapalı ya da açık hecelerin belli bir düzene göre sıralanarak ahengin sağlandığı ölçü. Sözlük anlamları ‘yön’, ‘yan’, ‘bölge’, ‘bulut','Gök yüzü’, ‘keçi yolu’, ‘deli', 'sarhoş deve’, ‘çadırın orta direği’, ‘karşılaştırılan', 'ölçü olan şey’ gibi çeşitlidir. Edebi kavram olarak, bu anlamlardan hangisine dayandığı tam olarak bilinmemektedir. Develerin yürüyüşünden, demircilerin sistematik çekiç vuruşundan veya çamaşırcı kadınların tokmak seslerinden çıktığı görüşleri vardır. Bir çadırı direğin ayakta tutması gibi, divan şiiirini ayakta tutan en büyük unsurun aruz olduğu düşünülür. Aruz bilimini bir öğreti biçiminde ilk olarak ortaya koyan ünlü Arap dilcisi İmam Halil bin Ahmed'dir. Aruz ölçüsü, Arap, Türk, Fars, Kürt, Afgan, Pakistan ve kısmen Hint edebiyatında kullanılmaktadır.

Aruz Ölçüsünün Temel Taşları

Aruz hecelerin sayısını değil, şeklini esas alır. Aruzla yazılmış şiirlerde, her bir mısranın heceleri, diğer mısraların aynı hizadaki heceleriyle aynı açıklık(kısalık) ve kapalılık(uzunluk) noktasında birbirlerine denktir. Açık(kısa) hece ( . ) işaretiyle; kapalı(uzun) hece (-) işaretiyle gösterilir. Ayrıca med'li adı verilen, bir buçuk hece değerinde ( .- )işaretiyle gösterilen hece değeri de dört sesten oluşan heceler için kullanılır. Bu temel parçaların birleşmesinden 8 ana kalıp ortaya çıkmıştır:
  1. fa'ûlün (fe'ûlün) (._ _)
  2. fâ'ilün, fâ'ilât (_._)
  3. mefâ'ilün (._._)
  4. fâ'ilâtün (_._ _)
  5. müstef'ilün (_ _._)
  6. mef’ûlâtü (_ _ _ .)
  7. müfâ'aletün (._.._)
  8. mütefâ'ilün (.._._)
Her beyitte en az dördü bulunan bu parçalara tef'il, tef'ile ya da cüz adı verilir.

Divan şiirinde aruz ölçüsü

Divan şiirinin kullandığı ölçü aruzdur. Aruzun, değişik uzunlukta ve ahenkte kalıpları vardır. Bu kalıplar uzun ve kısa hecelerin belirli sayılarda art arda gelmesinden oluşur ve uzun ve kısa hecelerden yapılmış kelimeleri karşılar. Divan şiirinin temeli beyit, yani ikili dizelerdir. Beyitler arasında anlam birliği bulunması şart değildir.


A)Düz Kalıplar:
1- Mefâilün / Mefâilün / Mefâilün / Mefâilün ( . - . - ) x 4
2- Müstef’ ilün / Müstef’ ilün / Müstef’ilün / Müstef’ilün ( - - . - ) x 4
3- Müstef’ilâtün / Müstef’ilâtün / Müstef’ilâtün / Müstef’ilâtün ( - - . - - ) x 4
4- Feûlün / Feûlün / Feûlün / Feûlün ( . - - ) x 4


B)Karışık Kalıplar:
1- Mefâilün / Mefâilün / Feûlün ( . - . -) ( . - . - ) ( . - - )
2- Feilâtün ( Fâilâtün) / Feilâtün / Feilâtün / Feilün ( fa’lün) ( . .- -) (. .- -) (. .- -) ( . . - )
3- Fâilâtün / Fâilâtün / Fâilâtün / Fâilün ( - . - - ) ( - . - - ) ( - . - - ) ( - . - )
4- Fâilâtün / Fâilâtün / Fâilün ( - . - - ) ( - . - - ) ( - . - )
5- Müfteilün / Müfteilün / Fâilün ( - . . -) ( - . . - ) ( - . - )
6- Feûlün /Feûlün / Feûlün / Feûl ( . - - ) ( . - - ) ( . - - ) ( . - )
7- Mefâilün / Feûlün / Mefâilün / Feûlün ( . - . - ) ( . - - ) ( . - . - ) ( . - - )
8- Feilâtün ( Fâilâtün ) / Mefâilün / Feilün ( Fa’lün ) ( . . -- ) ( . - . - ) ( . . - )
9- Fa’lün / Feûlün / Fa’lün /Feûlün ( . - ) ( . - - ) ( . - ) ( . - - )
10- Mef’ûlü / Fâilâtü / Mefâîlü / Fâilün ( - - . ) ( - . - . ) ( . - - . ) ( - . - )
11- Mef’ûlü / Mefâîlün / Feûlün ( - - . ) ( . - - - ) ( . - - )
12- Mef’ûlü / Mefâîlü / Mefâîlü / Feûlün ( - - . ) ( . - - . ) ( . - - . ) ( . - - )
13- Mef’ûlü / Mefâîlün / Mef’ûlü / Feûlün ( - - . ) ( . - - - ) ( - - . ) ( . - - )
14- Mef’ûlü / Mefâîlü / Feûlün ( - - . ) ( . - - . ) ( . - - )
15- Müfte’ilün / Fâilün / Müfte’ilün / Fâilün ( - . . - ) ( - . - ) ( - . . - ) ( - . - )


Aruz ölçüsünde kurallar

  • Ulama : Bağlama, bağlayış anlamındadır.Sessiz harfle biten kelimeyi sesli harfle başlayan kelimeye bağlayarak okumaktır.
  • İmale : Aruz kalıbına uydurmak için kısa hecenin uzun sayılmasıdır.
  • Zihaf : Aruz kalıbına uydurmak için uzun hecenin kısa sayılmasıdır.
Aruz ölçüsünün Türk edebiyatındaki yeri

Öğrenciler için Uygun Aruz vezni arap edebiyatının resmi ölçüsüdür. Eski çağlardan beri, halk şiiri ve hece vezninin türk edebiyatında güçlü bir yeri olmuştur. İranlılar İslâmiyet’i kabul edince, Arap kültürünün de büyük tesiri altında kaldılar. Şiirde, Arap’ların kullandığı nazım ölçüsü olan aruz’u kullanmaya başladılar. Ancak Arap’ların kullandıkları aruz ölçüsünü olduğu gibi kabul etmediler. Kendilerine göre bir ayıklamaya tabi tutarak kulaklarına hoş, tabiatlarına uygun gelenleri seçtiler ve kullandılar. Talas Savaşı sonrasında, İslamiyeti kabul ettikten sonra, İran edebiyatının etkisiyle Türkler de farsça şiirler yazmışlar ve iran aruzunu kullanmaya başlamışlardır. Aruz vezni, 5. - 11. yüzyıllarda Hakaniye Türkçesi’ne 7. - 13. yüzyıllarda, Anadolu Türkçesi’ne 8. - 14. yüzyıllarda, Çağatay ve Azeri Türkçesi’ne girmiş ve zamanımıza kadar bir çok şiirler yazılmıştır. Türkçe olarak yazılan ilk ve temel eserlerden Kutadgu Bilig'de aruz kalıpları kullanılmıştır: (fa'ûlün fa'ûlün fa'ûlün fa'ûl).
Türkçenin yapısının arapça ve farsçaya benzememesi ve türkçede uzun sesli bulunmaması türk şairlerin aruz ölçüsünü kullanırken güçlüklerle karşılaşmasına yol açmıştır. Bu problemler ilk zamanlarda hece ölçüsüne en yakın olan kalıpların seçilmesiyle aşılmıştır. Divan şiirinin ünlü şairleri arasında Fuzûlî,Baki, Nefi ve Nedim sayılabilir. Aruz, birkaç ünlü divan şairi dışında, ancak 19. ve 20. yüzyıllarda Tevfik Fikret, Mehmed Akif Ersoy, Yahya Kemal gibi şairlerin elinde bir türk aruzu durumuna gelmiştir. 1911 yılında başlayan Milli Edebiyat akımıyla ve özellikle Ziya Gökalp`in “ aruz sizin olsun, hece bizimdir” söyleyişiyle, aruzdan kopan şairler hece veznine sarılmışlar.
The Unique - avatarı
The Unique
Kayıtlı Üye
18 Mayıs 2010       Mesaj #2
The Unique - avatarı
Kayıtlı Üye
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Alıntı
Sadık adlı kullanıcıdan alıntı

MEF'ULÜN MEFA'İLÜ FAĞİL'ÜN nedir


Şiirlerde kullanılan ölçüdür.
Sponsorlu Bağlantılar

Aruz ölçüsü

Vikipedi, özgür ansiklopedi



'''Aruz ölçüsü''', nazımda uzun veya kısa, kapalı ya da açık hecelerin belli bir düzene göre sıralanarak ahengin sağlandığı ölçü. Sözlük anlamları ‘yön’, ‘yan’, ‘bölge’, ‘bulut','Gök yüzü’, ‘keçi yolu’, ‘deli', 'sarhoş deve’, ‘çadırın orta direği’, ‘karşılaştırılan', 'ölçü olan şey’ gibi çeşitlidir. Edebi kavram olarak, bu anlamlardan hangisine dayandığı tam olarak bilinmemektedir. Develerin yürüyüşünden, demircilerin sistematik çekiç vuruşundan veya çamaşırcı kadınların tokmak seslerinden çıktığı görüşleri vardır. Bir çadırı direğin ayakta tutması gibi, divan şiiirini ayakta tutan en büyük unsurun aruz olduğu düşünülür. Aruz bilimini bir öğreti biçiminde ilk olarak ortaya koyan ünlü Arap dilcisi İmam Halil bin Ahmed'dir. Aruz ölçüsü, Arap, Türk, Fars, Kürt, Afgan, Pakistan ve kısmen Hint edebiyatında kullanılmaktadır.

Aruz Ölçüsünün Temel Taşları

Aruz hecelerin sayısını değil, şeklini esas alır. Aruzla yazılmış şiirlerde, her bir mısranın heceleri, diğer mısraların aynı hizadaki heceleriyle aynı açıklık(kısalık) ve kapalılık(uzunluk) noktasında birbirlerine denktir. Açık(kısa) hece ( . ) işaretiyle; kapalı(uzun) hece (-) işaretiyle gösterilir. Ayrıca med'li adı verilen, bir buçuk hece değerinde ( .- )işaretiyle gösterilen hece değeri de dört sesten oluşan heceler için kullanılır. Bu temel parçaların birleşmesinden 8 ana kalıp ortaya çıkmıştır:
  1. fa'ûlün (fe'ûlün) (._ _)
  2. fâ'ilün, fâ'ilât (_._)
  3. mefâ'ilün (._._)
  4. fâ'ilâtün (_._ _)
  5. müstef'ilün (_ _._)
  6. mef’ûlâtü (_ _ _ .)
  7. müfâ'aletün (._.._)
  8. mütefâ'ilün (.._._)
Her beyitte en az dördü bulunan bu parçalara tef'il, tef'ile ya da cüz adı verilir.

Divan şiirinde aruz ölçüsü

Divan şiirinin kullandığı ölçü aruzdur. Aruzun, değişik uzunlukta ve ahenkte kalıpları vardır. Bu kalıplar uzun ve kısa hecelerin belirli sayılarda art arda gelmesinden oluşur ve uzun ve kısa hecelerden yapılmış kelimeleri karşılar. Divan şiirinin temeli beyit, yani ikili dizelerdir. Beyitler arasında anlam birliği bulunması şart değildir.


A)Düz Kalıplar:
1- Mefâilün / Mefâilün / Mefâilün / Mefâilün ( . - . - ) x 4
2- Müstef’ ilün / Müstef’ ilün / Müstef’ilün / Müstef’ilün ( - - . - ) x 4
3- Müstef’ilâtün / Müstef’ilâtün / Müstef’ilâtün / Müstef’ilâtün ( - - . - - ) x 4
4- Feûlün / Feûlün / Feûlün / Feûlün ( . - - ) x 4


B)Karışık Kalıplar:
1- Mefâilün / Mefâilün / Feûlün ( . - . -) ( . - . - ) ( . - - )
2- Feilâtün ( Fâilâtün) / Feilâtün / Feilâtün / Feilün ( fa’lün) ( . .- -) (. .- -) (. .- -) ( . . - )
3- Fâilâtün / Fâilâtün / Fâilâtün / Fâilün ( - . - - ) ( - . - - ) ( - . - - ) ( - . - )
4- Fâilâtün / Fâilâtün / Fâilün ( - . - - ) ( - . - - ) ( - . - )
5- Müfteilün / Müfteilün / Fâilün ( - . . -) ( - . . - ) ( - . - )
6- Feûlün /Feûlün / Feûlün / Feûl ( . - - ) ( . - - ) ( . - - ) ( . - )
7- Mefâilün / Feûlün / Mefâilün / Feûlün ( . - . - ) ( . - - ) ( . - . - ) ( . - - )
8- Feilâtün ( Fâilâtün ) / Mefâilün / Feilün ( Fa’lün ) ( . . -- ) ( . - . - ) ( . . - )
9- Fa’lün / Feûlün / Fa’lün /Feûlün ( . - ) ( . - - ) ( . - ) ( . - - )
10- Mef’ûlü / Fâilâtü / Mefâîlü / Fâilün ( - - . ) ( - . - . ) ( . - - . ) ( - . - )
11- Mef’ûlü / Mefâîlün / Feûlün ( - - . ) ( . - - - ) ( . - - )
12- Mef’ûlü / Mefâîlü / Mefâîlü / Feûlün ( - - . ) ( . - - . ) ( . - - . ) ( . - - )
13- Mef’ûlü / Mefâîlün / Mef’ûlü / Feûlün ( - - . ) ( . - - - ) ( - - . ) ( . - - )
14- Mef’ûlü / Mefâîlü / Feûlün ( - - . ) ( . - - . ) ( . - - )
15- Müfte’ilün / Fâilün / Müfte’ilün / Fâilün ( - . . - ) ( - . - ) ( - . . - ) ( - . - )


Aruz ölçüsünde kurallar

  • Ulama : Bağlama, bağlayış anlamındadır.Sessiz harfle biten kelimeyi sesli harfle başlayan kelimeye bağlayarak okumaktır.
  • İmale : Aruz kalıbına uydurmak için kısa hecenin uzun sayılmasıdır.
  • Zihaf : Aruz kalıbına uydurmak için uzun hecenin kısa sayılmasıdır.
Aruz ölçüsünün Türk edebiyatındaki yeri

Öğrenciler için Uygun Aruz vezni arap edebiyatının resmi ölçüsüdür. Eski çağlardan beri, halk şiiri ve hece vezninin türk edebiyatında güçlü bir yeri olmuştur. İranlılar İslâmiyet’i kabul edince, Arap kültürünün de büyük tesiri altında kaldılar. Şiirde, Arap’ların kullandığı nazım ölçüsü olan aruz’u kullanmaya başladılar. Ancak Arap’ların kullandıkları aruz ölçüsünü olduğu gibi kabul etmediler. Kendilerine göre bir ayıklamaya tabi tutarak kulaklarına hoş, tabiatlarına uygun gelenleri seçtiler ve kullandılar. Talas Savaşı sonrasında, İslamiyeti kabul ettikten sonra, İran edebiyatının etkisiyle Türkler de farsça şiirler yazmışlar ve iran aruzunu kullanmaya başlamışlardır. Aruz vezni, 5. - 11. yüzyıllarda Hakaniye Türkçesi’ne 7. - 13. yüzyıllarda, Anadolu Türkçesi’ne 8. - 14. yüzyıllarda, Çağatay ve Azeri Türkçesi’ne girmiş ve zamanımıza kadar bir çok şiirler yazılmıştır. Türkçe olarak yazılan ilk ve temel eserlerden Kutadgu Bilig'de aruz kalıpları kullanılmıştır: (fa'ûlün fa'ûlün fa'ûlün fa'ûl).
Türkçenin yapısının arapça ve farsçaya benzememesi ve türkçede uzun sesli bulunmaması türk şairlerin aruz ölçüsünü kullanırken güçlüklerle karşılaşmasına yol açmıştır. Bu problemler ilk zamanlarda hece ölçüsüne en yakın olan kalıpların seçilmesiyle aşılmıştır. Divan şiirinin ünlü şairleri arasında Fuzûlî,Baki, Nefi ve Nedim sayılabilir. Aruz, birkaç ünlü divan şairi dışında, ancak 19. ve 20. yüzyıllarda Tevfik Fikret, Mehmed Akif Ersoy, Yahya Kemal gibi şairlerin elinde bir türk aruzu durumuna gelmiştir. 1911 yılında başlayan Milli Edebiyat akımıyla ve özellikle Ziya Gökalp`in “ aruz sizin olsun, hece bizimdir” söyleyişiyle, aruzdan kopan şairler hece veznine sarılmışlar.
Bir bildiğim varsa hiç bir şey bilmediğimdir. (:
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Mart 2011       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kametüne elif diyen gör ne uzun hayâl eder
Her ki diler visâlüni arzû-yı muhâl eder

Şol ala gözden iy gönül key sakın uş sana direm
Uykuda sanma anı kim uykusu yoktur âl ider

Zülfünü hâk-i reh gibi saldı ayagı altına
Gör nice halk-ı âlemün ömrini pâymâl ider

Milk ile mal ü saltanat bir çöpe saymaz ey gönül
Her ki diler visâlüni yâ taleb-i hilâl eder

Şerh-i gamın Nesimî’nün şol göz ü kaş u saça sor
Gör nice her biri sana şerh ü beyân-ı hâl ider .....................


bu gazelin acilen: aruz kalıbı, ve türkçe tercümesi lazım yardımcı olur musunuz acillllllll Msn Sad
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
31 Ekim 2011       Mesaj #4
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
kandilli'de, eski bahçelerde,
akşam kapanınca perde perde,
bir hâtıra zevki var kederde.

artık ne gelen, ne beklenen var;
tenhâ yolun ortasında rüzgâr
teşrin yapraklarıyle oynar.

gittikçe derinleşir saatler;
rikkatle, yavaş yavaş ve yer yer
sessizlik dâimâ ilerler.

ürperme verir hayâle sık sık,
her bir kapıdan giren karanlık
çok belli ayak sesinden artık.

gözlerden uzaklaşınca dünyâ
bin bir geceden birinde, gûya
başlar rûyâ içinde rûyâ.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Kasım 2011       Mesaj #5
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
aruz ölcüsunde failatün failün bunların mantığını kısaca acıklayabilirmisiniz ?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Kasım 2011       Mesaj #6
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Şiirdeki kalıplardır
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Aralık 2012       Mesaj #7
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Cumhuriyeti kurduktan sonra T.B.M.M ' in ATATÜRK'e verdiği soyadtır
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
1 Aralık 2013       Mesaj #8
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
lütfen anlatırmısınız nedir
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Ocak 2014       Mesaj #9
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

aruz ölcüsunde failatün failün bunların mantığını kısaca acıklayabilirmisiniz ?

eğer failatün kalıbına uymuyosa failiün yaparsan