Arama

Göktürk Devleti'nin kuruluşu hakkında bilgi verebilir misiniz?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 14 Nisan 2011 Gösterim: 11.090 Cevap: 2
0yqmr0 - avatarı
0yqmr0
Ziyaretçi
26 Eylül 2010       Mesaj #1
0yqmr0 - avatarı
Ziyaretçi
göktürk devletinin kuruluşu hakkında kısa bilgi şimdiden tşkkrler Msn Happy
EN İYİ CEVABI fadedliver verdi
Alıntı
0yqmr0 adlı kullanıcıdan alıntı

göktürk devletinin kuruluşu hakkında kısa bilgi şimdiden tşkkrler :)

inceleyiniz Birinci Göktürk Devleti, Kuruluşu ve Gelişmesi
Sponsorlu Bağlantılar
fadedliver - avatarı
fadedliver
Ziyaretçi
26 Eylül 2010       Mesaj #2
fadedliver - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Alıntı
0yqmr0 adlı kullanıcıdan alıntı

göktürk devletinin kuruluşu hakkında kısa bilgi şimdiden tşkkrler Msn Happy

inceleyiniz Birinci Göktürk Devleti, Kuruluşu ve Gelişmesi
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Nisan 2011       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
İlk defa Türk adını taşıyan Türk devletidir. Göktürkler, Türklerin atlı uygarlık ya da bozkır uygarlığından yerleşik uygarlığa geçiş döneminde, Türk boylarının başına geçerek hüküm süren bir hakan sülâlesidir (552-745). Kurdukları devlete de Göktürk Devleti denir.

Başkentleri Orta Asya´da Karakurum yakınında Ötüken kentiydi. Devlet başkanlarına «kağan», hakan soyundan olanlara «tigin» derlerdi. Devletin kuruluşunda kağan, Bumin´di. Ülkenin doğu kesimini yönetiyordu. Batı kesiminde ise kardeşi İstemi Kağan vardı, ama geleneğe göre o, doğu kağanına bağlıydı.

Bumin öldüğünde yerine oğullarından biri değil, İstemi Kağan geçti. Göktürkler, saltanatı Avarların elinden alarak devletlerini kurmuşlardı. Bu iki kağan ve onların oğulları zamanında Göktürkler, doğuda Kingan Dağları´ndan batıda Demirkapı´ya kadar bütün Orta Asya´ya egemen oldular. İran Sasani hükümdarı Hüsrev Nuşirevan ile anlaşarak Çin ipek ticaret yollarım ellerine geçirdiler. Türk egemenliğinin batıda yayılmasında ve Batı Türkistan Türkmenleşmesinde önemli rol oynadılar.

VII. yüzyılın ilk çeyreğinde bir durgunluk geçiren Göktürkler, Kutluğ İlteriş Kağan zamanında yeniden canlılık gösterdiler. Ama bu sırada doğudaki Çin tehlikesine, batıdan gelen ve Sasani egemenliğine son veren bir de Arap tehlikesi eklendi.

VIII. yüzyılın başlarında, 706´da Kapağan Kağan komuta ettiği Türk ordusu Çinlileri yenerek Türk devletinin durumunu düzeltirken, batıda Kültigin Kağan ordusuyla Buhara yakınlarına kadar ilerledi (707). Böylece Türkler batıda Araplarla karşı karşıya” geldiler.

Kapağan Kağan 716´da ölünce oğullarıyla yeğenleri Bilge ve Kültigin arasında iktidar mücadelesi başladı. Yeğenler bu savaşı kazandılar ama, ayrılıkçı Türk boyları ve Çinlilerle uzun uzun uğraşmak zorunda kaldılar. Kültigin 731´de, ağabeyi Bilge Kağan ise 734´te öldüler. Geniş bölgeyi elde tutmak iyice güçleşti. Arap baskısına doğuda Moğol baskısı eklenince iç ayrılıkların da etkisiyle Göktürk Devleti son buldu (745).

Uygarlık

Göktürkler dönemi, Türklerin bozkır göçebe uygarlığından yerleşik tarım uygarlığına geçiş dönemidir. Bu dönemde hayvancılığın yanı sıra tarım da yapılmış, etrafı duvarlarla çevrili kentler meydana getirilmiştir.

Kaya resimlerinden anlaşıldığına göre Göktürkler deri veya keçe çizme ve uzun kaftan giyerlerdi. Savaşırken başlarına tulga geçirir, uzun ve eğri kılıçlar kullanırlardı.

Göktürklerin, Türk dilinin özelliklerine uygun bir yazıları vardı. 38 harften oluşan Göktürk alfabesinde satırlar sağdan sola yazılırdı. Bu alfabe ile yazılmış olan Orhon ve Yenisey yazıtları Türk dilinin VII. yüzyılda gelişmiş bir kültür dili olduğunu gösterir.

Göktürkler Türklerin ulusal dini olan Samanlığa bağlıydılar. Başta Gök Tanrı olmak üzere doğa güçlerine taparlardı. Hakanın hizmet yetkisini Tanrı´dan aldığına inanılır, bu görevi iyi bir şekilde yerine getirmesinin de bir Tanrı buyruğu olduğu kabul edilirdi.

Yazıtlardan anlaşıldığına göre Göktürklerde ölen bir kimsenin ruhunun bir kuş gibi uçup gittiğine inanılır ve onun için «yuğ» denilen törenler yapılır, ardından ağıtlar yakılırdı.

Bilge Kağan Yazıtı

Bilge Kağan ölümünden sonra oğlu tarafından diktirilmiş (735), yazısını da yeğeni Yollug Tigin yazmıştır. Yazıt, piramit biçiminde büyük bir taş kütlesi üzerindedir. Taşın doğu cephesinde 41, dar olan kuzey ve güney cephelerinde 15´er satır vardır.

Batı cephesindeki yazılar Çincedir. Asıl metin ve bugünkü şekil olarak yazıttan bir örnek: «Üze kök tengri asra yağız yir kılmdukda ikin ara kişi oglı kılınmış. Kişi oglında üze eçüm apam Bumin Kağan istemi Kağan olurmış. Olurupan Türk budunung ilin törüsin tuta birmiş, iti birmiş». (Üstte mavi gök, altta kara yer yaratılınca, ikisi arasında insanoğlu yaratılmış, insanoğlunun üzerine atalarım [babam ve dedem] Bumin Kağan ve istemi Kağan tahta geçmişler. Oturmuşlar, Türk milletinin ülke ve kanunlarını idare ve tanzim etmişler).

Orhon ve Yenisey Yazıtları

Moğolistan, Sibirya ve Yedisu eyaletlerinde, Orhon ve Yenisey ırmakları yöresinde bulunan bu Türkçe yazıtlar, Türklerin devlet anlayışı, yurt sevgisi, devlet görevlilerinin sorumlulukları v.b. konularda da açıklamalar yapar. Orhon´dan Tuna´ya, Yakutistan´dan Gobi´ye kadar olan bölgeye yayılarak, bu bölgenin Türk kültürünü meydana getiren bu yazıtların ilk zengin grubunu Kuzey Moğolistan yazıtları oluşturur.

Bu gruba giren Ongin, Kuli-Çur, Selenga, Karabalasagun, Suci v.b. yazıtlarından başka, büyüklükleri bakımından şu üç yazıt çok önemlidir: Bilge Kağan tarafından 732´de diktirilen Kültigin yazıtı, Bilge Kağan oğlu tarafından 735´te diktirilen Bilge Kağan yazıtı ve Tonyukuk´un ihtiyarlık yıllarında bizzat diktirdiği (720-725) Tonyukuk yazıtı. Diğer gruplarda şöyle sıralanabilir: Yenisey havzası yazıtları, Altay yöresi yazıtları, Lena ve Baykal yöresi yazıtları, Doğu Türkistan yazıtları, Orta Asya yazıtları, Doğu Avrupa yazıtları.

Benzer Konular

30 Eylül 2010 / Misafir Türk ve İslam Dünyası
15 Şubat 2014 / yeni gelen Soru-Cevap
9 Aralık 2012 / sx_sx Soru-Cevap
19 Aralık 2013 / yok Soru-Cevap