Arama

Yazının kronolojik gelişimi nedir?

Güncelleme: 13 Aralık 2011 Gösterim: 9.403 Cevap: 3
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
28 Şubat 2011       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
yazının kronolojik sırası
Sponsorlu Bağlantılar
hakan g53 - avatarı
hakan g53
Ziyaretçi
13 Aralık 2011       Mesaj #2
hakan g53 - avatarı
Ziyaretçi
benim sorum ilk yazıyı m.ö sümerler bulmuştur peki günümüze kadar kaç yıl geçmiştir geçen yılları 5500 olarak yazmışsınız bunlar hangı tarıhleri kapsamaktadır(m.ö,m.s ve istanbulun fethi ayrıntılarıyla yazarmısınız 5500 neye dayanarak söylüyorsunuz....
Sponsorlu Bağlantılar
By ShadoW - avatarı
By ShadoW
Ziyaretçi
13 Aralık 2011       Mesaj #3
By ShadoW - avatarı
Ziyaretçi
Yazı, söylenen sözcüklerin kayda geçirilmesi yöntemi ve bu esnada kullanılan semboller bütünü. Çoğu uzmana göre insanlık tarihinin en önemli buluşu olan yazının, ilk olarak M.Ö. 3500 yıllarında Sümer rahipleri tarafından kullanıldığı bilinmektedir.[kaynak belirtilmeli] Yumuşak kil üzerine sivriltilmiş uçlu kamış parçaları ile şekiller çizilerek gerçekleştirilmiştir. Kullanılan kil tabletin kızgın fırınlarda pişirilmesi ile ise kalıcı yazı elde edilmiştir.
Sümer rahipleri yazıyı, tapınak ve depolarda bulunan malları kaydetmek amacı ile kullanmışlardır. Bu kayıtları tutarken bu işlemleri gerçekleştirenlerin isimlerini belirtme sorunu doğmuştu. Bunun üzerine kişi isimlerinin heceler nesne adlarına benzetilerek ilgili nesnenin resimleri çizildi. Kısa zamanda o nesnelerin işaretleri nesneyi değil, o nesnenin adındaki sesleri belirtmeye başladı. Bu şekilde, hecelerin seslerini simgeleyen işaretler kullanılarak kayıtlar tutuldu. Böylece zamanla günlük konuşmaların seslerini belirten işaretler ortaya çıkmış oldu.
Ancak insanlar yazıyı birdenbire öğrenmediler. Önce mağara duvarlarına, kaya ve taşlara yaşadıkları olayları anlatan resimler yaptılar. Bu resimlere çok eski çağlardan kalma mağaralarda bugün bile rastlanmaktadır. Ancak bu resimler tam anlamıyla birer yazı niteliği taşımamaktaydı. Zamanla bu resimlerin gelişmesiyle ideografik yazı şekli ortaya çıktı. Olaylar yine resimlerle belirtiliyor ancak resimler, kendisini değil de anlamını tanımlıyordu. Örneğin bir kuş resmi "uçmak" eylemini anlatmak için yapılmıştı. Kuşu anlatmak için değil. Mısırlılar, bu resimlerle yazının her iki şeklini de genişletip basitleştirdiler. Böylece resimle yazı, binlerce yıl içinde değişe değişe yazıya döndü. Buna hiyeroglif yazısı denmektedir. Mısır hiyeroglifinde üç binden fazla işaret olduğu tespit edilmiştir. Bu yazı resimlerden kurtulamadığı için alfabeye geçememiştir.
Hititler ve Persler, yazılarını kilden tuğlalar üzerine ucu sivri bir çubukla yazarlardı. Onun için yazıları çok ince, çivi biçiminde çizgilere benzerdi. Bu nedenle kullandıkları yazıya "çivi yazısı" adı verilmiştir.
Çinliler hiyeroglifleri bütün uluslardan önce kullanmışlardı. En eski Çin yazıları M.Ö. 1766'da görülmektedir. M.S. 200'de ise son şeklini bulmuştur. Bundan sonra bazı mahallî değişikliklere uğramıştır. Ancak, büyük bir değişiklik göstermemiştir. Çinliler bugün de hiyeroglif yazıyı kullanmaktadırlar.
Fenikeliler, Suriye'nin sahillerine yerleşmişlerdi. Ülkeleri tarım bakımından yetersiz olduğundan denizcilik ve ticaretle uğraşmışlardı. Bu nedenle ticaret yaptıkları ülkelerin uygarlıklarını incelemişler ve yaymışlardı. Bunun sonucunda 26 harften meydana gelen bir yazı, daha doğrusu bir alfabe doğdu. Bu alfabe, Yunanistan'dan İtalya'ya geçti. Oradan da bütün Avrupa'ya yayıldı.
Çoğu tarihçiye göre tarih çağları, yazının bulunması ile başlar. Çünkü insanların yaşadıkları olaylar yazının bulunması ile kayda alınmış ve bununla birlikte günümüze kadar korunmuştur.
Bilinen tüm yazı türlerinin Sümer yazısından kaynaklanmış olması olası kabul edilmektedir. Aynı zamanda yazının bulunması tarihsel çağların başlangıcı sayılmaktadır
kelebek99 - avatarı
kelebek99
Ziyaretçi
13 Aralık 2011       Mesaj #4
kelebek99 - avatarı
Ziyaretçi
Yazı Nedir?



Dildeki sözcüklerin, duyguların, düşüncelerin belli işaretlerle; kağıda, taşa, toprağa, tahtaya... dökülmüş biçimine yazı denir. Konuşma dilinin aracı ses ise yazı dilinin aracıda yazıdır. Yazının düşünceyi ortaya koymada, yaymada ve iletmede önemi büyüktür. Düşünce ve sanat ürünlerinin doğuşunda ve yayılmasında yazı önemli bir etken olmuştur. Kimi tarihçiler, uygarlığın başlangıcını yazının bulunuşuna bağlar. Çünkü yazı belli bir uygarlığa erişen toplumların anlaşma aracıdır.


Yazının Bulunuşu ve Gelişimi



Yaşamımızda vazgeçilmez bir yer kazanan yazı birden bire ortaya çıkmamış, binlerce yıllık bir gelişme sürecinde sistemleşmiş, bugünkü halini almıştır. Bugün kullanılan yazıların bulunmasına kadar çeşitli yazılar kullanılmış sonunda hep kolay okunup, yazılabilen yazılara varılmıştır.
Yazı sözcüğü, sözü çizgilerle gösterme sistemi anlamında düşünülürse en eski yazı örnekleri insanla birlikte başlar. En ilkel toplumlar bile sesten başka anlaşma yöntemlerine gerek duymuşlardır. Yazı öncesi toplumlarda insanın konuşma dilinden başka birçok iletişim tekniğinden de yararlandığı biliniyor. İşaret ve resimler, haberleşme simgesi olarak kullanılan belli nesneler, düğümler anlaşma için başvurulan seçeneklerden bazılarıdır. İncelemelere bakılarak, en eski insan topluluklarının bu seçeneklerin hepsini kullandıkları varsayılabilir. Kuşkusuz bunların kullanımı ve geliştirilmesi, insanoğlunun doğal çevresi ile olan ilişkisinin ve yarattığı toplumsal çevrenin düzeyi ile ilgilidir.


Örneğin; düğüm atarak hesap yapma, hesabı tutulacak alışveriş ilişkilerinin olmasını gerektirir.
Figür öncesi şekillerden stilize resimlere doğru bir çizim/resim geleneğini yaratanlar, resim kökenli ilk yazı biçimlerine hazırlık aşamasını oluştururlar. Bugün kullanılan yazının atalarıolan hiyeroglif yazının ve çivi yazısının kökleri çok eski dönemlere paleolitik çağlara uzanır. Duygu ve düşüncelerin sözcüklerle ve kavramlarla ifade edilebilecek şekilde kayıt edilmesi biçimindeki yazı, M.Ö. 3000’lere doğru Mezopotamya’da hemen sonra da Mısır’da ortaya çıkar. Yazı, yalnızca bir iletişim aracı olarak değil, insanın simgesel düşüncesinin ulaştığı bir dönüm noktasıolarak da insanoğlunun kültürel değişme sürecinde uzun bir arayışın, denemenin ve birikimin sonucudur. Yazının tarihi, kültür tarihi gibi tarih öncesi çağların derinliklerindedir

Benzer Konular

15 Mart 2017 / Misafir Tarih
1 Aralık 2007 / Misafir İletişim Bilimleri
3 Temmuz 2013 / hsn24 Soru-Cevap