Arama

Muz nerede yetişir?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 20 Şubat 2013 Gösterim: 16.715 Cevap: 19
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Aralık 2011       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
muzun hangi şehirde yetişir
EN İYİ CEVABI Electrify verdi
Muz, Güneydoğu Asya’dan çıkmıştır. Anavatanı Güney Çin, Hindistan ve Hindistan ile Avustralya arasında kalan adalardır. Muzu ilk kültüre alanların balıkçılar olduğu sanılmaktadır. Balıkçılar ağ yapmak için muzun yapraklarından yararlanmışlar ve bu şekilde tarımı başlamıştır. Muzla ilgili ilk eser M.Ö. 600-500 yıllarına aittir ve Hindistan’da bulunmuştur. Muz bitkisi ülkemize ilk defa 1750 yıllarında Mısır’la ilgisi olan zengin bir aile tarafından süs bitkisi olarak, Mısır’dan Alanya’ya getirilmiştir. O yıllarda daha çok süs bitkisi olarak yetiştirilen Muzun meyve verdiğinin görülmesi üzerine, 1930'lu yıllardan sonra meyvesi için ticari amaçla yetiştirilmeye başlanmıştır. Bugün ülkemizde sadece Anamur, Bozyazı, Gazipaşa ve Alanya ilçeleri ile çevresinde Musa Cavendish dediğimiz bodur muz üretimi yapılmaktadır.

Sponsorlu Bağlantılar
Dünya Üretimi : Dünyadaki muz üretimi en fazla Asya kıtası ülkelerinde yapılmakta, bu kıtayı sırasıyla Güney Amerika, Orta Kuzey Amerika, Afrika, Okyanusya ve Avrupa Ülkeleri izlemektedir. Dünya muz üretimi 1975 yılı istatistiklerine göre 37 milyon tondur. Ekiliş alanı ise 29.150.000 dekardır.


Türkiye Üretimi ve Tüketimi: Muz ülkemizde Anamur, Bozyazı, Alanya, Gazipaşa ve çevresinde, Toros dağlarının koruduğu mikroklimalarda, çok sınırlı alanlarda yetiştirilmektedir. Bu nedenle üretim miktarı azdır. 1994 de 12.000 dekar alanda 30.000 ton iken 2000 yılında 20.000 dekar alan ve 80.000 ton üretime ulaşmıştır. Ülkemizin yıllık muz tüketimi ise 400.000 ton civarındadır.

2.1. Tüketim Alanları

Muz yukarda anılan özellikleri yanında çiğ olarak yenebilen en güzel meyvelerden biridir. Meyve salataları arasında da yer alır. Muz yeşil iken pişirerek de yenilir.

2.2. Diğer Özellikleri

Muz, şifalı bitki, beyin gıdası veya afrodiziyak olarak ünlenmiştir. Gövdeler bir ay suda ıslatılıp, özel tarakla tarandığında ortaya çıkan elyafdan ilkel usullerle saç örgüsü gibi halat örüldüğü biliniyor. Muz liflerini Afrika’daki yerli halk, şapka, hasır ve hediyelik eşya yapımında kullanıyor. Avrupa’da gemi halatı, oto döşemeleri yapımında kullanılıyor. Muz gövdesinin, yaprak sapının veya salkımın suyu çok güçlü bir kan kesicidir.

MUZUN SİSTEMATİĞİ VE ÖNEMLİ ÇEŞİTLERİ

3.1. Muzun Sistematiği

Kültürü yapılan muz, Scitamineae takımı, Musaceae ailesi, Musa cinsine girer. Bu cinste çok sayıda partenokarp meyve veren klonlar vardır. Tek Çeneklidir.

3.2. Muzun Önemli Çeşitleri

3.2.3. Ticari Olarak Yetiştirilen Önemli Klonlar

3.2.3.1. Gross Michel (AAA)

Ticari önemi en fazla olan muz çeşidi Gross Michel ‘dır. 5,4 - 6 metreye kadar boylanabilen bu muzun meyveleri çok lezzetlidir. Dona ve ulaşıma diğer muz çeşitlerine göre daha dayanıklıdır. Ülkemizde azman muz veya çikita olarak adlandırdığımız muzlar bu gruptaki muzlardır.

3.2.3.2. Cavendish Grubu (AAA)

Ticari muzların en bodur olanıdır. 2,5 - 3 metre boyunda olan bu muzun meyveleri ince kabuklu ve lezzetlidir. Çin kökenli olan bu muz ülkemizdeki en yaygın muz çeşididir.

BOTANİK ÖZELLİKLERİ

4.1. Kök

Muz kökleri toprak altında bulunan ve esas gövdeyi oluşturan yumrudan ve yumrunun daha çok üst taraflarından çıkar. Bu çıkış dörder adetlik gruplar halindedir. Muz kökleri 5-8 mm. çapında ve uzunlukları boyunca aynı kalınlıktadırlar. Bu kökler yumrudan biraz uzaklaşınca kendilerinden daha ince yan kökler meydana getirirler. Bunlar da 4-5 mm. çapa ulaşır ve aynı kalınlıkta kalırlar. Kılcal kökler bu yan kökler üzerinde bulunur. Muz köklerinin dış kısmı koyu kahverengi, siyaha yakın, iç kısmı ise beyazımtrak krem rengindedir. Kılcal köklerin ise görünüşü beyazdır.

Muzda meydana gelen kök sayısı bitkinin sağlık durumuna bağlıdır. Bir yumru 200-300 ve daha fazla kök meydana getirebilir. Ülkemizde kökler en fazla ilkbahar mevsiminde meydana gelir. Uygun şartlarda kökler, 5 m. yanlara ve 75 cm. derinliğe kadar gidebilir. Köklerin çoğunluğu 15-40 cm. derinliktedir. Bununla birlikte 140 cm. derinliğe kadar inen köklere de rastlanmıştır. Muzun kökleri kısa ömürlüdür.

4.2. Gövde

4.2.1. Gerçek Gövde

Toprak altı gövdesi veya yumru da denir. Çok yıllıktır. Gerçek gövde aslında bir rizomdur. Yani toprak altındaki gövdedir. Yedek besin deposu görevini de görür. Kuru madde miktarı fazladır.

4.2.2. Yalancı Gövde

Buna toprak üstü gövdesi de denir. Yalancı gövde toprak üzerinde sanki yaprak saplarının birleşmesinden meydana gelmiş bir kütük gibidir. Bodur muzlarda gövdenin boyu 1,5-2,25 m.ye kadar çıkar. Üst kısmında dört bir tarafa açılmış yapraklar bulunur. Yeni yapraklar gövdenin orta kısmından meydana gelirler. Yalancı gövde yeşilimtrak görünüşlü ve yaşlandıkça unumsu bir örtü ile kaplanır. Elle dokunulduğu zaman bu beyazlık ele bulaşır.

Yalancı gövde, yapraklarını tamamladıktan sonra meyve salkımını andıran bir tomurcuk (hevenk, dal) oluşturur. Bu olaya muz üreticileri "muz doğurdu" demektedirler. Tomurcuk olayı bir defa gerçekleşmekte ve daha sonra görevini bitirmektedir. Meyvesini vermiş olan yalancı gövde, muzun hasadından sonra, yanında bırakılacak olan fidenin beslenmesi için kesilmemeli, yerinde bırakılmalıdır. Sadece tepesinden (yaprakların ayrıldığı bölgeden) vurulmalı, kesilen kısım da toprakta organik gübre olarak bırakılmalıdır. Yerinde bırakılan yalancı gövde, yanındaki fideyi besleyecek, zaman içinde pörsüyerek, çökecektir. Bir sonraki onarma döneminde bu kısım toprak altına gömülerek, ayrışması hızlandırılarak, toprağın organik madde içeriğinin zenginleşmesi sağlanmalıdır.

4.2.3. Yapraklar

Muzun yaprakları ilk çıkışta boru şeklindedir. Sonra uç kısmı yavaş yavaş açılarak karakteristik muz yaprağını oluştururlar. Muzun yaprakları büyüktür. Yaprak uzunluğu 2 m. ve genişlik de genellikle 60-90 cm. olabilir. Yaprak sapı daralmış kanal görüntüsünde ve alt tarafı yuvarlaktır. Yaprak ayasında ortada toprağa bakan kısmı bükey, yukarı bakan kısmı ise yalancı gövdeye doğru oluklu bir ana damar vardır. Ana damara dike yakın bir açı ile ve birbirine paralel olan yan damarlarla bağlıdır. Bu yan damarların arası yaprak yüzeyini meydana getirir. Rüzgarlı havalarda bu yan damarlar ana damara kadar yırtılır ve yaprak dilim dilim olur. Yapraklar yeşil görünüşlü ve yaşlandıkça unumsu bir madde ile örtülürler.

Yaprağın uç kısmında, yaprak ucu denen bir kısım vardır. Bu yaprak uzama olanakları ararken yaprak ayasının gideceği yolu açmak için kullanılan bir organdır. Yaprak oluşumu tamamlanınca düşer.

Yaprak üzerinde, damar aralarında, sapında ve kınında stoma dediğimiz gözenekler bulunur. Sap ve kında milimetrekarede 6-7 tane, ayada 160-170 tane stoma (gözenek) vardır. Ayanın alt kısmında üste göre 4-5 misli fazla stoma vardır.

4.2.4. Tomurcuk ve Çiçekler

Muzda tomurcuk, çiçekler ve meyve salkım şeklindedir. Meyve salkımının gelişmesi bir çok haftayı bulur. Ticari çeşitlerde bir yandan çiçekler topluluğu meydana gelirken, bunları örten mor renkli brahtelerin oluşturduğu konik kitle yere doğru eğilir. Çiçekler topluluğundan oluşan konik kitlenin aşağı doğru eğilmesi ve altındaki çiçek tomurcuklarının farklılaşma düzenine göre, eğilme olayından bir iki gün sonra brahteler kalkmaya, geriye doğru kıvrılarak kuruyup düşmeye başlarlar. Bu farklılaşma düzeni içinde meyve elleri (taraklar) ortaya çıkar.

Bir fide büyüyüp bütün yaprakları açıldıktan sonra (ortalama 14-20 ay) topu andıran. Mor renkli yaprakçıkların (Brahte) örttüğü tomurcuk (muz çiçeği) meydana gelir. Tomurcuk hızlı büyür ve brahteler sırayla açılarak altlarında ikişerli sırayla (tarak) çiçekler görülür. Muz salkımlarında 3 çeşit çiçek bulunur. İlk açılan brahtelerin altlarında çıkan çiçekler dişi çiçek olup daha sonra muza dönüşürler. Dişi çiçeklerin muza dönüşmesi için döllenme olması gerekmez. Bu nedenle muzlara bu özelliklerinden dolayı partenokarpi denir. Kuruyan stigmalar hasada kadar dökülmeden meyve ucunda kalabilirler. Salkımdaki çiçek sayısı ne kadar fazla olursa, salkım ağırlığı da o kadar fazla olacaktır. Salkımdaki dişi çiçek sayısı sıcaklığa bağlı olup, sıcak aylarda artar, soğuk ve ılık aylarda azalır

Dişi çiçeklerin hemen altında çift organlı çiçekler bulunur. Bu çiçeklerden oluşan meyveler küçük ve kalitesizdir. Çift organlı çiçeklerin hemen altında ise erkek çiçekler bulunur. Bodur muzlarda erkek çiçekleri örten brahteler meyve sapına bağlı kalır ve genellikle açılmazlar

Salkımdaki tarak sayısı kaynağı yalancı gövdede olan dişi çiçek sayısına bağlıdır. Dişi çiçek sayısı da sıcaklıkla ilgilidir. Dişi çiçeğin oluştuğu anda iklim ne kadar soğuk olursa tarak sayısı da o kadar az olur. Parmak büyüklüğüne ise toprak verimliliği, kullanışlı su ve fotosentez derecesi gibi etmenler etkili olmaktadır.

4.2.4.1. Salkımların yetişme süresi: Haziran ayında çiçeklenen muzların hasadı en kısa 76 gün, en uzun ise 110 gün sonra olmuştur. Temmuz ayının ilk haftasında çiçeklenen muzlar ortalama 124 gün, son haftasında çiçeklenen muzlar ise ortalama 138 gün sonra hasat olgunluğuna gelmiştir. Ağustos ayının ilk haftasında oluşan çiçekler 27 aralık ile 18 ocak tarihleri arasında hasat olgunluğuna (ortalama 153 gün) erişmiştir. Bu süre ağustosun 2., 3. ve 4. Haftalarında oluşan çiçeklerde sıra ile 162, 164 ve 173 gün olmuştur

bugrareis - avatarı
bugrareis
Ziyaretçi
15 Aralık 2011       Mesaj #2
bugrareis - avatarı
Ziyaretçi
muz, ülkemizin akdeniz bölgesinde yetiştirilmektedir.
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Aralık 2011       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
muz antalya ilimizde yetişir
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
8 Mart 2012       Mesaj #4
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Muz Antalya İlimidee Yetişir Hemen Burdan Dersinizii Yapabilirsinizz Yanii Msn Happy)
woltka1001 - avatarı
woltka1001
Ziyaretçi
8 Mart 2012       Mesaj #5
woltka1001 - avatarı
Ziyaretçi
Akdeniz bölgesinde antalya-alanya,mersin anamur tarafında sera ortamında yetiştiriciliği yapılmaktadır.
_kelebek_ - avatarı
_kelebek_
Ziyaretçi
8 Mart 2012       Mesaj #6
_kelebek_ - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

muzun hangi şehirde yetişir


Muzlar sanıldığının aksini ağaçlarda değil devasa boyutlara ulaşmış otlardna yetişmektedir. Odunsu bir yapıda olmayan bu otlar uzun bir süre geliştikten sonra meyvesini verir ve o yıl içinde tekrar ölmektedir. Bu ölme sonrasında yine aynı kökten belirli bir uzaklık ve zaman sonrasında yeni bir büyüme meydana gelmektedir. Bu oluşum sürekli kendini yeniler ve defalarca tekrarlayabilir.
10000 yıllık bir geçmişe sahip olan muzlar genetiği oynanmadan günümüze kadar gelen nadir meyvelerden sadece biridir. Özellikle evlerimizde ve pazarlarda bulunan muzlar insanların yardımı ile üretilmeye devam edilmektedir. Yabani olmayan bu muzlar diğerlerine nazaran daha etli ve tatlı olarak pazarlardaki yerini almaktadır. Uygun aşı ile sürekli daha tatalı ve etli olarka tutulan bu meyveler bir çok kez ciddi bakıma gerek duymaktadır.
Hassas bir meyve olması nedeniyle bir çok kez kontrollerden geçen bu meyve dünya üzerinde en çok kazandıran yiyecek grubu arasında en baş sıralardadır. Bu sırayı ona kazandıran yıllık 12 milyar dolarlık bir ihraacata sahip olmasıdır. Bu rakam belki ilk duyulduğunda az bir miktar gibi gelebilir fakat dünya üzerinde yaşayan 400 milyon insan her senen bu miktar parayla yaşamlarını sürdürmektedir. Bir çok ülkede yetiştirilebilen bu meyvenin avrupadaki üretim merkezi İrlanda’dır. Ülkemizdede üretimlerine devam eden bu değerli meyve bir çok dünya ülkesinde ne pahal meyveler arasındaki yerini yıllardır korumaktadır.
düşünür - avatarı
düşünür
Ziyaretçi
8 Mart 2012       Mesaj #7
düşünür - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

muzun hangi şehirde yetişir

antalya ve mersinde
düşünür - avatarı
düşünür
Ziyaretçi
8 Mart 2012       Mesaj #8
düşünür - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

muzun hangi şehirde yetişir

muz mersin ve antalyada yetişir
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
12 Mart 2012       Mesaj #9
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
mu Antalya ilimizde yetiştiği gibi Akdeniz bölgesinin hemen hemen her ilinde de yetiştiğine araştırmalar sonucu kanıtlanmıştır
bu ödeve ihtiyacı olan arkadaşlarımız bu siteden rahatlıkla ödevlerini bulabilirler
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Nisan 2012       Mesaj #10
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
AKDENİZ ANTALYA GİRESUN

Benzer Konular

11 Şubat 2016 / Ziyaretçi Cevaplanmış
12 Ocak 2012 / Misafir Cevaplanmış
28 Şubat 2011 / Ziyaretçi Cevaplanmış
1 Mart 2017 / Ziyaretçi Cevaplanmış
25 Şubat 2013 / francesco Cevaplanmış